YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2023/452
KARAR NO : 2023/621
KARAR TARİHİ : 14.06.2023
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2801 E., 2023/14 K.
KARAR : Konkordato isteminin reddine
Konkordato isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince talep eden şirketin konkordato tasdik talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Kararın alacaklılar … ve Gacu Keçe San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle tasdik kararının kaldırılmasına ve konkordato talep eden şirketin tasdik talebinin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı konkordato talep eden vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
Direnme kararı konkordato talep eden vekili tarafından temyiz edilmekle; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan gündem ve dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. TALEP
Konkordato talep eden vekili dilekçesinde; müvekkilinin borçlarını vadesi geldiği hâlde ödeyemez duruma geldiğini, ödeme güçlüğüne düştüğünü ve konkordato ön projesinde belirtildiği şekilde borçlarını ödemek istediğini ileri sürerek 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 285 inci ve devamı maddeleri uyarınca teklif edilen konkordato projesinin tasdikine karar verilmesini talep etmiştir.
II. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 22.10.2021 tarihli ve 2020/177 Esas, 2021/514 Karar sayılı kararı ile; alacaklılar toplantısının yapıldığı, konkordato projesinin oylamaya sunulduğu, nisabın değerlendirilmesinde İİK’nın 302 nci maddesindeki hususların gözetildiği, konkordato projesinin adi alacaklılar yönünden kanunun aradığı oranın üzerinde bir çoğunlukla kabul edildiği, rehinli alacaklılar yönünden yapılan incelemede ise; tek rehinli alacaklı olan şirket ile talep eden şirketin uzlaşma sağlaması karşısında konkordato projesinin rehinli alacaklı yönünden de tasdik şartlarının oluştuğu, İİK’nın 305 inci maddesinde düzenlenen konkordatonun tasdiki şartlarının gerçekleştiği gerekçesiyle talep eden şirketin konkordato projesinin tasdik talebinin kabulüne karar verilmiştir.
III. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı alacaklılar … ve Gacu Keçe San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 10.03.2022 tarihli ve 2022/30 Esas, 2022/532 Karar sayılı kararı ile;
1.Alacaklı … vekilinin istinaf nedenleri yönünden;
Adı geçen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun İİK’nın 308/a maddesindeki on günlük istinaf süresinden sonra yapılmış olduğu gerekçesiyle süresinden sonra sunulan istinaf dilekçesinin reddine,
2.Alacaklı Gacu Keçe San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf nedenleri yönünden;
Konkordatonun tasdiki için kanunda aranan koşulların dışında mahkemenin kanunun öngördüğü birtakım ilkeleri de gözetmesi gerektiği, bunlardan ilkinin borçlu tarafından alacaklılardan birine konkordato projesinde öngörülenden fazla olarak yapılan vaatlerin hükümsüz olduğuna ilişkin kural olduğu, bu düzenlemenin alacaklılar arasında eşitlik ilkesinin dayanağı olarak kabul edildiği, alacaklılar arası eşitlik ilkesine göre kural olarak hiçbir alacaklının diğerinin zararına olarak öncelik ya da ayrıcalık elde edemeyeceği, konkordatoda alacaklılar arasında herhangi bir ayrım yapılmaksızın benzer durumda bulunan bütün alacaklıları kapsayan adil ve dengeli bir ödeme planının ortaya konulması ve alacaklıların tatmin edilmesinde de aynı ilkelerin gözetilmesi gerektiği, borçlu açısından bakıldığında ayrıcalık sağlama yasağının hem proje aşamasında hem de konkordatonun tasdikinden sonraki süreçte söz konusu olduğu,
Mahkemenin gözeteceği ikinci ilkenin ise, konkordatonun kötüniyetle sakatlanmaması olduğu, mahkemenin henüz tasdik aşamasında kötüniyeti fark ettiğinde konkordatoyu tasdikten kaçınacağı,
İlk derece mahkemesince tasdik edilen konkordatonun özellikle eşitlik ilkesi bağlamında ele alınması gerektiği, somut olayda projenin ilk unsurunun “ana para dışında alacaklarının tamamının faizsiz olarak ödenmesi, alacaklıların faiz taleplerinden vazgeçmiş sayılacakları” olduğu, projenin revize hâlinde ise, “Konkordato tasdik tarihinden başlamak üzere anapara üzerinden hesaplanacak yıllık % 5 faiz ödemesi” getirildiği, kapsamı belli olmayacak şekilde bir kısım alacakların tamamen konkordatonun dışında bırakılmasının doğru olmadığı, öte yandan birer fer’î hak niteliğinde bulunan ve alacağı teminat altına alan kefile karşı ileri sürülebilecek alacak hakları ile rehin gibi ayni hak niteliğindeki haklar korunurken, edimin geç ifasından doğan zararları karşılayan faiz gibi fer’î hakların tenzil edilmesinin de eşitlik ilkesine aykırı olduğu, borçlunun henüz temerrüde düşmemesi nedeniyle faize hak kazanmayan alacaklılar karşısında kısa veya uzun zaman önce gerçekleşen temerrüt nedeniyle doğan ve hatta artan faiz alacağı bulunan alacaklıların bu alacaklarını tamamen tenzil etmenin de eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle kararı istinaf eden alacaklı Gacu Keçe San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen tasdik kararının kaldırılmasına, talep eden şirketin konkordato tasdik talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde konkordato talep eden vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 31.10.2022 tarihli ve 2022/2118 Esas, 2022/5031 Karar sayılı kararı ile,
“….Talep, davacı borçlu hakkında, İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca geçici ve kesin mühlet kararları verilmesi ile konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir.
Konkordato, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için başvurabileceği kendine özgü bir cebri icra kurumudur. Konkordatoda amaç, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen, mali durumu bozulmuş olan ve borçlarını ödeyip faaliyetlerini devam ettirmek isteyen dürüst borçluyu koruyarak mali durumunun iyileşmesini sağlamak ve alacaklıların, borçlunun muhtemel bir iflasına nazaran, daha fazla ölçüde alacaklarına kavuşma olanağı yaratmaktır. Konkordato ile alacaklılar, alacaklarının bir kısmından vazgeçerler ve/veya borçluya, ödeme konusunda belirli bir vade tanırlar. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu, piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkanları da korunmuş olur.
Konkordato vade verilmesi, tenzilat yapılması ve bu ikisinin birlikte istendiği karma konkordato şeklinde olabilir. Borçlu bu seçenekleri değerlendirirken alacaklılar arasındaki eşitliği ya da en azından denkliği sağlayacak ve onların kabul oyunu alacak uygun bir kombinasyona ulaşmaya çalışacaktır.
Somut olayda projede geçen ve alacaklılar tarafından toplantıda oylanarak, İİK. 302. maddesindeki koşulları da sağlayarak kabul edilen ‘adi alacaklıların anapara kısmı hariç, faiz ve diğer bütün fer’ilerinden feragat etmiş sayılmalarına’ durumu bir tenzilat konkordatosu örneğidir. Bu halde eşitlik ilkesine aykırı bir durum söz konusu değildir. Bölge Adliye Mahkemesinin bu konudaki gerekçesi hatalıdır. Ayrıca davacı şirket faaliyetlerine devam etmekte, gerek adi ve gerekse rehinli alacaklı ile anlaşma sağlanmıştır. Şu hale göre konkordato talebinin reddini gerektirecek bir durum söz konusu değildir.
Bu açıklamalar doğrultusunda isabetli bulunmayan tespitlere dayalı olarak, bölge adliye mahkemesince davacının konkordato talebinin reddine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir,…” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Verilen Direnme Kararı
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; önceki karar gerekçesi tekrar edilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı süresi içinde konkordato talep eden vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Konkordato talep eden vekili, müvekkili şirketin konkordato teklifinin bütün alacaklıların alacaklarını yıllık % 5 faizle kırk sekiz ayda almalarına yönelik olduğunu, hiçbir alacaklıya fazla vaatte bulunulmadığını, bütün alacaklılara aynı faiz oranında ve aynı vadede ödeme teklif edilerek alacaklılar arasında eşitliğin gözetildiğini, Bölge Adliye Mahkemesince verilen direnme kararında sanki faizsiz proje teklif edilmiş gibi değerlendirme yapılarak konkordato talebinin reddedildiğini, müvekkili şirketin teklifinin yıllık % 5 faiz içerdiği gibi diğer hak ve taleplerden vazgeçileceğine dair bir teklifinin bulunmadığını, Bölge Adliye Mahkemesince verilen direnme kararının dosya içeriği ile uyuşmadığını, istinaf incelemesinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılması gerekirken kamu düzeni yaklaşımı ile inceleme yapıldığını, ancak projenin % 90’a yakın alacaklı çoğunluğu ile kabul edildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Uyuşmazlık
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda İlk Derece Mahkemesince tasdik edilen konkordatonun alacaklılar arasında eşitlik ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığı, buradan varılacak sonuca göre Bölge Adliye Mahkemesince tasdik talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
D. Ön Sorun
Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında işin esasının incelenmesinden önce, Bölge Adliye Mahkemesince konkordatonun tasdiki talebinin reddine dair verilen 12.01.2023 tarihli direnme kararından sonra, talep eden şirket vekilinin 02.02.2023 tarihli dilekçesi ile konkordato talebinden feragat ettiğini belirtmesi karşısında direnme kararını temyizinde hukuki yararının bulunup bulunmadığı ön sorun olarak tartışılıp değerlendirilmiştir.
E. Gerekçe
1. Önemle vurgulamak gerekir ki, hukuki yarar dava şartı olduğu gibi temyiz istemi için de gereken bir şarttır.
2. Bölge Adliye Mahkemesince, konkordato talebinin reddine dair verilen 12.01.2023 tarihli direnme kararından sonra talep eden şirket vekili 02.02.2023 tarihli dilekçesi ile konkordato talebinden feragat ettiğini belirterek feragat nedeniyle ek karar verilmesini istemiştir.
3. Talep eden şirket vekili tarafından dosyaya sunulan feragat dilekçesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 02.02.2023 tarihli ek kararla konkordatodan feragat talebinin, tarafları bağlayıcı kararın bulunması ve borçlunun alacaklıların hukuki durumunu tek taraflı feragat beyanı ile değiştirmeyeceği gerekçesiyle reddine karar verilmiş, ek karar talep eden şirket tarafından temyiz edilmemiş, ancak konkordatonun tasdiki talebinin reddine dair verilen direnme kararı temyiz edilmiştir.
4. Konkordato talep eden şirket vekili 02.02.2023 tarihli dilekçesi ile konkordato talebinden feragat etmekle, sunulan konkordato projesinin tasdik edilmesi yönündeki dilekçesinin talep sonucu bölümünde istemiş olduğu haktan tamamen vazgeçtiğinin kabulü gerekir. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesince konkordatonun tasdiki talebinin reddine karar verildiği anlaşılmakla, talep eden şirket vekilinin direnme kararına yönelik temyiz isteminde hukuki yararı bulunmamaktadır.
5. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında; İlk Derece Mahkemesince verilen direnme kararından sonra sunulan feragat dilekçesi üzerine, İlk Derece Mahkemesinin 02.02.2023 tarihli ek kararı ile feragat talebinin reddine karar verildiği, ek kararın talep eden vekili tarafından temyiz edilmeden kesinleştiği, sadece direnme kararının temyiz edildiği, açıklanan nedenlerle talep eden şirketin direnme kararını temyizinde hukuki yararının bulunduğu görüşü ile konkordato talebinden tek taraflı olarak feragat edilemeyeceği, feragat talebi üzerine İlk Derece Mahkemesince feragat hakkında alacaklıların da görüşü alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesince alacaklıların görüşü alınmadan eksik inceleme ile feragat talebinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, açıklanan değişik gerekçe ve nedenlerle talep eden vekilinin direnme kararını temyizinde hukuki yararı olduğu görüşü ileri sürülmüş ise de, bu görüşler yukarıda açıklanan nedenlerle Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.
6. O hâlde talep eden şirket vekilinin temyiz isteminin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmelidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Konkordato talep eden vekilinin temyiz isteminin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,
İstek hâlinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, Dosyanın Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine,14.06.2023 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.