Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2023/115 E. 2023/330 K. 12.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2023/115
KARAR NO : 2023/330
KARAR TARİHİ : 12.04.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Yargıtay 4. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı, Yargıtay 4. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi sıfatıyla verilen 20.01.2015 tarihli ve 2014/68 Esas, 2015/4 Karar sayılı kararın onanmasına ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.05.2017 tarihli ve 2015/4-2269 Esas, 2017/960 Karar sayılı kararının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca karar düzeltme dilekçesi, düzeltilmesi istenen karar ve dosyadaki ilgili bütün belgeler okunduktan sonra gereği düşünüldü:

Dava, yargısal faaliyet nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 46 ncı maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.

Özel Dairece, mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın talep hâlinde görevli … Anadolu Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Hukuk Genel Kurulunca kararın onanmasına karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

Hukuk Genel Kurulunda davacı vekili tarafından verilen karar düzeltme dilekçesinin görüşülmesi sırasında öncelikle; Hukuk Genel Kurulunca verilen 24.05.2017 tarihli onama kararında karar düzeltme yolunun açık olduğunun belirtildiği ancak 6217 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesi ile HMK’ya eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (HUMK) 440/III-3 üncü maddesi uyarınca görevsizlik kararlarına karşı karar düzeltme yolunun kapalı olduğunun düzenlenmesi karşısında, davacı vekili tarafından yapılan karar düzeltme isteminin incelenmesinin mümkün olup olmadığı hususu ön sorun olarak tartışılıp değerlendirilmiştir.

Bu aşamada Yargıtayca verilen hangi kararların kesin olduğu, diğer bir anlatımla bunlardan hangisi aleyhine karar düzeltme yoluna gidilemeyeceğinin açıklanmasında fayda bulunmaktadır.

Hemen belirtmek gerekir ki HMK’nın “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan HUMK’nın 440/I maddesi:
“Yargıtay kararlarına karşı tefhim veya tebliğden itibaren 15 gün içinde aşağıdaki sebeplerden dolayı karar düzeltilmesi istenebilir:
1 – (Değişik: 16/7/1981 – 2494/31 md.) Temyiz dilekçesi ve kanuni süresi içinde verilmiş olması şartiyle – karşı tarafın cevap dilekçesinde ileri sürülüp hükme etkisi olan itirazların kısmen veya tamamen cevapsız bırakılmış olması,
2 – Yargıtay kararında birbirine aykırı fıkralar bulunması,
3 – Yargıtay incelemesi sırasında hükmün esasını etkileyen belgelerde bir hile veya sahteliğin ortaya çıkması.
4 – Yargıtay kararının usul ve kanuna aykırı bulunması,” şeklinde düzenlenmiştir.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440/III maddesinde ise hangi kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilemeyeceği düzenlenmiş olup anılan madde:
“Yargıtayın aşağıdaki kararları hakkında karar düzeltmesi yoluna gidilemez
1 – Miktar veya değeri altımilyar liradan az olan davalara ait hükümlerin onanması veya bozulmasına ilişkin kararlar
2 – 8 inci maddede gösterilen davalara ait hükümlerin onanması veya bozulmasına ilişkin kararlar (8 inci maddenin II numaralı fıkrasının 6 nolu bendindeki davalar, bu fıkranın (1) numaralı bendindeki hüküm saklı kalmak koşuluyla; kira sözleşmesine dayanan tahliye ve akdin feshi davaları ile bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalar ve Kat Mülkiyeti Kanunundan doğan davalar hariç),
3 – Görevsizlik, yetkisizlik, hakimin reddi, dava veya karşılık davanın açılmamış sayılması, davaların birleştirilmesi ve merci belirtilmesi kararları,
4 – Hakemlerin verdiği hükümlerin ve bu Kanunun tahkim hükümlerine göre mahkemece verilecek kararların onanmasına veya bozulmasına ilişkin kararlar.” hükmünü içermektedir.

Yukarıda yer alan HUMK’nın 440/III-3 üncü maddesinde karar düzeltilmesi yoluna gidilemeyecek Yargıtay kararları açıklanırken işin niteliği itibariyle “merci belirtilmesi kararları” bir tarafa bırakılırsa hep mahalli mahkeme kararı esas tutularak hangi Yargıtay kararları hakkında düzeltme yoluna başvurulamayacağı gösterilmiştir.

Diğer bir anlatımla Kanun’un getirdiği düzenleme yönünden göreve ilişkin karar düzeltme yasağının işleyebilmesi için Mahkemece görevle ilgili bir kararın verilmesi ve bu karar hakkında temyiz incelemesi ile Yargıtay tarafından bir karar alınması gerekmektedir.

Görevle ilgili olarak karar düzeltme isteğine getirilen istisna mahalli mahkemenin görevsizlik kararı vermiş olması hali içindir. Ancak, mahalli mahkeme esas hakkında karar (hüküm) vermiş ve Yargıtay (temyiz incelemesi sonucunda bu kararı görev yönünden bozmuş ise Yargıtayın bu bozma kararma karşı (m. 440/III-1 deki iki istisnadan hiç biri söz konusu değilse) karar düzeltme yoluna başvurulabilir.

Somut olayda, Özel Dairece, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine Hukuk Genel Kurulu tarafından verilen onama kararına karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Yukarıda değinilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında, HUMK’nın 440/III-3 üncü maddesi uyarınca Özel Dairece verilen görevsizlik kararına yönelik Hukuk Genel Kurulunca verilen onama kararına karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Her ne kadar Hukuk Genel Kurulu kararında karar düzeltme yolunun açık olduğu belirtilmiş ise de bu hususun maddi hatadan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.

Kanun’da karar düzeltme yolu kapalı olduğu öngörülen kararlara karşı maddi yanılgı ile bu hakkın verilmesi suretiyle bir taraf lehine oluşan haksız kazanım, bu kez karar düzeltme yolunun kapalı olması nedeniyle karşı taraf lehine oluşan kazanılmış hakkın ihlâline yol açabilecektir. Hemen belirtmek gerekir ki bu durum, hukuk devleti olmayı sağlayan ve belli bir kişiyi hedef almadan, aynı durumda olan herkese uygulanması gereken kurallar koymayı zorunlu kılan “kanunların genelliği” ve Anayasa’nın 10 uncu maddesinde düzenlenen “eşitlik” ilkelerine de aykırılık oluşturacaktır.

Hâl böyle olunca; Hukuk Genel Kurulunca verilen onama kararına karşı karar düzeltme yolunun kapalı olması nedeniyle davacı vekilinin karar düzeltme dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekili tarafından verilen karar düzeltme dilekçesinin Hukuk Genel Kurulunca verilen kararın kesin olması nedeniyle REDDİNE,

İstek hâlinde karar düzeltme harcının yatırana geri verilmesine,

12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.