Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2019/255 E. 2022/847 K. 07.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2019/255
KARAR NO : 2022/847
KARAR TARİHİ : 07.06.2022

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

1. Taraflar arasındaki “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Ankara 9. Tüketici Mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
2. Direnme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi:
4. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı bankadan kredi kartı aldığını ve davalının avans mil ve hediye mil kampanyalarına katıldığını, ancak davalı bankanın müvekkilinin kampanyaya katılmasından sonra müvekkilini mağdur edecek şekilde uygulamalarını değiştirdiğini, daha önce mil kazandıran harcamalarına mil vermemeye başladığını, akabinde de müvekkilinden “hediye mil ücreti” adı altında 1.899,96TL ve “eksik avans mil ücreti” adı altında 1.232,44TL olmak üzere toplam 3.132,40TL’yi tahsil ettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla bu tutarın ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle müvekkiline iadesine ve müvekkilinin hesabına aktarılması gereken 58.175,65 milin hesabına tanımlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabı:
5. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının harcama taahhüdüne uymadığını, bu nedenle kampanya koşullarına uygun şekilde hediye milin sonlandırıldığını, kartta mil olmadığında ne şekilde geri alınacağı da baştan belirli olup, buna istinaden mil başına 0,04TL ücret alınacağının açık olduğunu, mil ücretinin kartına borç olarak yansıtıldığını, avans mil bakımından da davacı o zamanki taahhüdünü tamamlayamadığı için bunun karşılığı tutarın kartına yansıtıldığını, davacının ihtiraz-i kayıtsız ödediği bu tutarları geri isteyemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararı:
6. Ankara 9. Tüketici Mahkemesinin 01.06.2015 tarihli ve 2014/930 E., 2015/926 K. sayılı kararı ile; davacının belirli dönemlerde taahhüdünü yerine getirmediği, ancak bu ayları takip eden dönemlerde davalı banka tarafından kampanya iptal edilmeyerek verilen mil puanlarının geri alınmadığı, böylece davalı banka tarafından takip eden ayda harcama noksanlığının telafisine cevaz verildiği; davacının bir yıllık toplam harcamasının 120.000TL’nin üzerinde olduğu, aynı şekilde avans mil kampanyası yönünden davacının daha önce sigorta harcamalarına mil ödül verilirken avans mil kullanımından sonra bu harcamalara mil verilmemesinin iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı, davalı banka tarafından davacıya bu harcamalara avans mil verilmeyeceğine dair bir bildirimde bulunulmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacıdan hediye mil ücreti olarak kesilen 1.899,66TL ve eksik avans mil ücreti olarak kesilen 1.232,44TL olmak üzere toplam 3.132,10TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin 0,30 TL’lik kısma yönelik davanın reddine, davacının 5289 3928 8502 4010 numaralı shop&miles kredi kartı hesabına 58.175,65 milin tanımlanmasına karar verilmiştir.
Özel Daire Bozma Kararı:
7. Ankara 9. Tüketici Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
8. Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesinin 26.04.2016 tarihli ve 2015/18404 E., 2016/7477 K. sayılı kararı ile;
“…Dava tarihinde yürürlükte olan 4077 sayılı Yasa’nın 22. maddesinin 5. fıkrasında tüketici sorunları hakem heyetlerine başvuru zorunluluğu belirlenmiş olup, 2014 yılı için Büyükşehir statüsünde bulunan illerde faaliyet gösteren il hakem heyetleri bakımından bu miktar 3.321,17-TL’dir. 05.03.2014’de açılan davaya konu uyuşmazlığın değeri 3.132,40-TL olup, bu durumda Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurulmadan tüketici mahkemesinde dava açılmış olması sebebiyle, davacının 4077 sayılı Yasanın 22/5. maddesine göre dava açılabilme şartı gerçekleşmemiş olduğundan ve bu husus re’sen dikkate alınması gerektiğinden, mahkemece açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı,…” olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Direnme Kararı:
9. Ankara 9. Tüketici Mahkemesinin 20.11.2018 tarihli ve 2018/188 E., 2018/452 K. sayılı kararı ile; önceki karar gerekçesi yanında, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 22/5. maddesinde “Değeri beşyüz milyon liranın altında bulunan uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar tarafları bağlar” hükmünün; aynı Kanun’un 22/6 maddesinde “Değeri beşyüz milyon lira ve üstündeki uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetlerinin verecekleri kararlar, tüketici mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebilir” hükmünün bulunduğu, dava tarihi itibarıyla 4077 sayılı Yasa’nın 22/5. maddesi gereğince ilçe hakem heyeti sınırı görev sınırının 1.272,19TL; il hakem heyeti görev sınırının ise 3.321,17TL olarak belirlenmiş olduğu, il hakem heyetlerinin görev sınırı 3.321,17TL ise de Kanun’da tüketicilerin il hakem heyetlerine başvurması ile ilgili bir zorunluluk getirilmemiş olduğundan eldeki dava açısından dava açma şartının gerçekleştiği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
Direnme Kararının Temyizi:
10. Direnme kararı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

II. UYUŞMAZLIK
11. Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; 1.899,96TL hediye mil ücreti ve 1.232,44TL eksik avans mil ücreti (toplamı: 3.132,40TL) ile 58.175,65 milin hesaba tanımlanması istemine ilişkin eldeki davada; 4077 sayılı Kanunu’nda tüketicilerin İl Hakem Heyetine başvurması ile ilgili bir zorunluluk getirilip getirilmediği, aynı Kanun’un 22/5. maddesine göre dava açabilme şartının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

III. GEREKÇE
12. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı bankadan alınıp kullanılan kredi  kartı borcundan kaynaklanmaktadır.
13. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan ve eldeki davaya uygulanması gereken 14.03.2003 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 4822 sayılı Kanun ile 4077  sayılı  Tüketicinin 
Korunması Hakkında Kanun’a (4077 sayılı TKHK) “Kredi Kartları” kenar başlıklı 10/A maddesi eklenerek kredi kartları 4077 sayılı TKHK kapsamına alınmış ve Kanun’un “Tüketici Mahkemeleri” başlıklı 23. maddesinde, davayı açanın sıfatına bakılmaksızın bu Kanun’dan doğan uyuşmazlıkların tüketici mahkemelerinde görüleceği hükme bağlanmıştır.
14. 01.03.2006 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun (BKKKK) 44. maddesinde ise, 4077 sayılı Kanun’dan farklı bir düzenleme yoluna gidilerek davayı açanın sıfatına göre değişen bir görev kuralı getirilmiştir. 5464 sayılı BKKKK’nın 44/1. maddesinde: “Bu kanunun uygulanmasıyla ilgili uyuşmazlıklarda kart hamilinin tüketici olması halinde 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 22. ve 23. maddeleri hükümleri uygulanır” hükmü ile tüketici sıfatını haiz kart hamilleri tarafından kart çıkaran kuruluşlar (bankalar) aleyhine kredi kartı uyuşmazlığı nedeniyle açılacak davalarda tüketici mahkemeleri görevli kılınmıştır.
15. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un “Tüketici Sorunları Hakem Heyeti” başlığını taşıyan 22. maddesi;
“Bakanlık, il ve ilçe merkezlerinde, bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla en az bir tüketici sorunları hakem heyeti oluşturmakla görevlidir.
Başkanlığı Sanayi ve Ticaret İl Müdürü veya görevlendireceği bir memur tarafından yürütülen tüketici sorunları hakem heyeti; belediye başkanının konunun uzmanı belediye personeli arasından görevlendireceği bir üye, baronun mensupları arasından görevlendireceği bir üye, ticaret ve sanayi odası ile esnaf ve sanatkar odalarının görevlendireceği bir üye ve tüketici örgütlerinin seçecekleri bir üye olmak üzere başkan dahil beş üyeden oluşur. Ticaret ve sanayi odası ya da ayrı ayrı kurulduğu yerlerde ticaret odası ile esnaf ve sanatkar odalarının görevlendireceği üye, uyuşmazlığın satıcı tarafını oluşturan kişinin tacir veya esnaf ve sanatkar olup olmamasına göre ilgili odaca görevlendirilir.
Bakanlık taşra teşkilatının bulunmadığı il ve ilçelerde tüketici sorunları hakem heyetinin başkanlığı en büyük mülki amir ya da görevlendireceği bir memur tarafından yürütülür. Tüketici örgütü olmayan yerlerde tüketiciler, tüketim kooperatifleri tarafından temsil edilir. Tüketici sorunları hakem heyetinin oluşumunun sağlanamadığı yerlerde noksan üyelikler, belediye meclislerince re’sen doldurulur.
Tüketici sorunları hakem heyetlerinde heyetin çalışmalarına ve kararlarına esas olacak dosyaları hazırlamak ve uyuşmazlığa ilişkin raporu sunmak üzere en az bir raportör görevlendirilir.
Değeri 1.272,19 TL’nin altında bulunan uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar tarafları bağlar. Bu kararlar İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Taraflar bu kararlara karşı onbeş gün içinde tüketici mahkemesine itiraz edebilirler. İtiraz, tüketici sorunları hakem heyeti kararının icrasını durdurmaz. Ancak, talep edilmesi şartıyla hakim, tüketici sorunları hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir. Tüketici sorunları hakem heyeti kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine tüketici mahkemesinin vereceği karar kesindir.
Değeri 1.272,19 TL ve üstündeki uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetlerinin verecekleri kararlar, tüketici mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebilir. Kararların bağlayıcı veya delil olacağına ilişkin parasal sınırlar her yılın Ekim ayı sonunda Devlet İstatistik Enstitüsünün Toptan Eşya Fiyatları Endeksinde meydana gelen yıllık ortalama fiyat artışı oranında artar. Bu durum, Bakanlıkça her yıl Aralık ayı içinde Resmi Gazetede ilan edilir” hükmünü içermektedir.
16. 4077 sayılı Kanun’un 22. maddesine dayalı olarak çıkarılan 01.08.2003 tarihli mülga Tüketici Sorunları Hakem Heyetleri Yönetmeliğinin “Kuruluş-Hakem Heyetlerinin Kuruluşu ve Görev Alanı” başlığını taşıyan 5. maddesi ise;
“Tüketiciler ile satıcı ve sağlayıcılar arasında çıkan uyuşmazlıkları çözümlemek amacıyla veya tüketici mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebilecek kararları almak üzere il ve ilçe merkezlerinde hakem heyetleri kurulur.
İl hakem heyetleri il merkezi sınırları içinde, ilçe hakem heyetleri ise ilçe sınırları içinde görevli ve yetkilidir. Başvurular,  tüketicinin  mal veya hizmeti satın aldığı veya  tüketicinin  ikametgahının bulunduğu yerdeki hakem heyetine yapılır.
Büyükşehir statüsünde bulunan illerde kurulan il hakem heyetleri, mal ve hizmet bedeli Bakanlıkça her yıl Aralık ayı içinde tespit ve ilan edilecek tutarın üzerindeki uyuşmazlıklara bakmakla görevli ve yetkilidir. Bu bedelin altındaki uyuşmazlıklara büyükşehir belediyesi sınırları dahilinde kurulu ilçelerdeki hakem heyetlerince ikinci fıkrada belirtilen esaslar uyarınca bakılır” şeklindedir.
Maddenin üçüncü fıkrasındaki büyükşehir statüsünde bulunan illerde faaliyet gösteren il hakem heyetlerinin uyuşmazlıklara bakmakla görevli ve yetkili olmalarına ilişkin “3.110,58 TL” şeklindeki alt parasal sınır, 25.12.2013 tarihli ve 28862 sayılı R.G.’de yayımlanan  Tebliğin 1. maddesinin (b) bendi hükmü gereğince, 1.1.2014 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, 3.321,17TL olarak tespit edilmiştir.
17. Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler kapsamında Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca çıkarılan tebliğe göre, 01.01.2014 tarihi itibariyle Büyükşehir statüsünde bulunan illerde  kurulan  il  hakem heyetlerine başvuru sınırı 3.321,17TL, diğer yerlerde kurulan tüketici hakem heyetlerine zorunlu başvuru sınırı 1.272,19TL olarak belirlenmiştir.
18. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; eldeki dava davalı bankadan alınan kredi kartından kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
19. Eldeki davanın değeri 3.132,40TL olup; dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan  4077 sayılı Kanun’un 22/5. maddesi gereğince 2014 yılı için değeri 1.272.19TL’nin altında kalan uyuşmazlıklarda Tüketici Sorunları Hakem Heyetlerine başvuru zorunlu olup, bu miktarın üzerindeki uyuşmazlıklar bakımından Hakem Heyetine başvuru zorunluluğu bulunmadığı gibi, Büyükşehir statüsünde bulunan illerde kurulan il hakem heyetlerine başvuru sınırı 3.321,17TL ise de 4077 sayılı Kanun’da il hakem heyetine başvuru zorunluluğu getirilmemiş olduğundan eldeki davada dava şartı gerçekleşmiş olduğundan mahkemece işin esasına girilerek hüküm kurulması isabetlidir.
20. Hâl böyle olunca, mahkemece belirtilen dava şartının eldeki davada gerçekleştiğinden bahisle verilen  direnme  kararı, yukarıda anlatılan değişik gerekçe ve nedenlerle yerindedir.
21. Ne var ki, işin esasına yönelik temyiz incelemesi yapılmadığından dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerekir.

IV. SONUÇ:
Açıklanan değişik gerekçe ve nedenlerle;
Direnme kararı yerinde olup, davalı vekilinin esasa yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi gereğince uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440/III-1. maddesi uyarınca miktar itibariyle karar düzeltme kapalı olmak üzere, 07.06.2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.