Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2016/2577 E. 2021/505 K. 15.04.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2016/2577
KARAR NO : 2021/505
KARAR TARİHİ : 15.04.2021

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Sıfatıyla)

1. Taraflar arasındaki “işçilik alacakları” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, … Asliye Hukuk Mahkemesince (İş Mahkemesi Sıfatıyla) verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
2. Direnme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü.

I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi:
4. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıların işyeri hekimi olan müvekkili ile 23.10.2008 tarihinde belirli süreli iş sözleşmesi yaptıklarını, 2009 yılı Ocak ayında iş sözleşmesinin bir yıl uzatıldığını, uzatma sonrası iş şartlarının ağırlaştırılması nedeniyle görev yapması imkânsızlaştırılan müvekkilinin 15-31.03.2009 tarihleri arasında ücretsiz izne ayrılmak zorunda bırakıldığını, 01.04.2009 tarihinde tekrar işe başlayan müvekkilinin fesih bildiriminde bulunulmaksızın iş sözleşmesinin haksız şekilde feshedildiğini ileri sürerek, bakiye ücret ve ücretsiz izin alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar Cevabı:
5. Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacının iş sözleşmesinin 15.05.2009 tarihinde haklı nedenle feshedildiğini, müvekkilleri ile davacı arasında imzalanan protokol ile davacının iş sözleşmesinin askıda bulunduğu süre boyunca hiçbir hak ve talepte bulunmayacağını beyan ve taahhüt ettiğini, yapılan belirli süreli iş sözleşmesinin üst üste birden fazla yapılması ve yapılan hekimlik işinin de süreklilik arz etmesi sebebiyle belirli süreli iş sözleşmesi yapılmasına ilişkin objektif şartların bulunmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararı:
6. … Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 16.05.2011 tarihli ve 2009/52 E., 2011/349 K. sayılı kararı ile; taraflar arasında üç ay süre ile yapılan sözleşmenin 2009 yılı Ocak ayından itibaren bir yıl için yenilendiği, şantiye işyerinin süreklilik arz eden faaliyeti olmadığından sözleşmenin belirli süreli iş sözleşmesi olduğu, işverence işyeri hekimi olan davacının iş sözleşmesinin haksız şekilde feshedildiği, bakiye kalan süre içerisinde davacı işçinin başka işyerinde çalışmaması, ekonomik ve sosyal koşullar nedeniyle hemen iş bulma imkânının bulunmaması nedeniyle ücretinden indirim yapılmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Özel Daire Bozma Kararı:
7. … Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
8. Yargıtay 9. Hukuk Dairesince 28.05.2014 tarihli ve 2012/12401 E., 2014/17220 K. sayılı kararı ile; “…1-Taraflar arasında 4857 sayılı Yasa’nın 11.maddesinde öngörülen şekilde belirli süreli hizmet akdi düzenlenmesini haklı kılacak objektif bir neden ortaya konmadığı gibi ibraz edilen sözleşmenin başlık kısmında 1 yıl için düzenlendiği anlaşılmasına rağmen, sözleşmenin içerik kısmında ise 3 ay için kararlaştırıldığı hususu hep birlikte değerlendirildiğinde, iş ilişkisinin baştan beri belirsiz süreli hizmet akdine dayandığı ve bu nedenle bakiye ücret alacağının reddi gerektiğinin düşünülmemesi hatalıdır.
2-Taraflar arasında, ücretsiz izinde geçen süreye ilişkin ücretin ödenip ödenmeyeceği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
…Somut olayda; davacının iş sözleşmesinin askıya alınması yönündeki iradesinin sakatlandığına ilişkin somut delil bulunmadığı gibi dosya içeriğine göre davacı 2 aylık süre ile ücretsiz izne kendi isteği ile ayrıldığını belirtmiştir. Bu nedenle kalan 15 günlük ücretsiz izinde geçen sürenin ücretinin hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir…” gerekçesi ile karar bozulmuştur.
9. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin yukarıdaki paragrafta belirtilen bozma kararına karşı davacı vekilinin karar düzeltme talebi Özel Dairenin 25.06.2015 tarih 2015/18600 E., 2015/23258 K., sayılı kararı ile iş mahkemelerinin kararlarına ilişkin verilen Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme istenemeyeceği belirtilerek reddedilmiştir.
Direnme Kararı:
10. … Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 09.02.2016 tarihli ve 2015/250 E., 2016/30 K. sayılı kararı ile; bozma kararının (2) numaralı bendine uyulmasına, (1) numaralı bendine ilişkin olarak ise; taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinde her yıl yenileneceğinin belirtilmesi ve Ocak ayı gelmesine rağmen sözleşmesinin devam etmesinin iş sözleşmesinin belirsiz süreli hâle geldiğine delalet ettiği, ancak İş Kanununda belirli süreli iş sözleşmelerini sınırlayan 11. maddenin işçiyi korumayı amaçladığı, mevcut sözleşmenin her yıl yenilenecek olmasının sözleşmenin işçi için sağladığı güvenceyi ortadan kaldırmadığı, Ocak ayında kendiliğinden uzadıktan sonra gelecek yıla kadar işçiye güvence sağladığı, iş hukukunda işçi lehine yorum ilkesi olduğu, mevcut sözleşmenin belirsiz süreli sayılarak işçiye sağladığı güvencenin ortadan kaldırılmasının bu ilkeye ters düşeceği, sözleşme ile sağlanan güvencenin işveren lehine yorum yapılarak ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığı, böyle bir sözleşmenin belirli süreli sayılması işçi lehine olacaksa belirli süreli sayılması, belirsiz süreli sayılması işçi lehine olacaksa belirsiz süreli sayılması gerektiği, sözleşmenin içeriğinde de sözleşme salt 3 ay sürelidir denmediği, sözleşmenin her yıl ocak ayında yenileneceği ve koşullara uyulduğu sürece 1 yıl süreyle uzatılacağının belirtildiği, bu nedenlerle sözleşmenin belirli süreli sayılması gerektiği ancak bozulan mahkeme kararında ücrette indirim yapılmadığı belirtilmişse de davacının bu sürede çalışmadığından ücretinden yaklaşık yarı oranında indirim yapılmasının daha hakkaniyetli olacağı gerekçeleriyle direnme kararı verilmiştir.
Direnme Kararının Temyizi:
11. Direnme kararı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.

II. UYUŞMAZLIK
12. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davalı nezdinde işyeri hekimi olarak çalışan davacının iş sözleşmesinin belirli süreli kabul edilmesinin gerekip gerekmediği, buradan varılacak sonuca göre davacının bakiye dönem ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
III. ÖN SORUN
13. Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında öncelikle direnme adı altında verilen kararın önceki kararda yer almayan ve Özel Dairece de incelenmeyen yeni gerekçeye dayalı yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; buradan varılacak sonuca göre temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu tarafından mı yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği ön sorun olarak tartışılıp değerlendirilmiştir.

IV. GEREKÇE
14. Direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için, mahkeme Özel Daire bozma kararından esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli, gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir (6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesi).
15. Mahkemenin yeni bir bilgi, belge ve delile dayanarak veya Özel Daire bozma kararından esinlenerek gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu Özel Daire bozma kararında işaret olunan şekilde değerlendirerek dolayısıyla ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukuki olguyu değiştirerek karar vermiş olması hâlinde direnme kararının varlığından söz edilemez.
16. İstikrar kazanmış Yargıtay içtihatlarına göre; mahkemece direnme kararı verilse dahi Özel Daire bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak, bozma sonrası yapılan araştırma, inceleme veya toplanan yeni delillere dayanmak, önceki kararda yer almayan ve Özel Daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak suretiyle verilen karar, direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucunda verilen yeni hüküm olarak kabul edilir.
17. Somut olayda, ilk derece mahkemesince verilen ilk kararda mahkemece taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinin belirli süreli iş sözleşmesi olduğu ve haksız şekilde feshedildiğinin sabit olduğu, ayrıca davacının başka işyerinde çalışmaması, hemen iş bulma imkânının olmaması nedeniyle hükmedilen bakiye ücret alacağı miktarından indirim yapılmadığı ve davacının çalışmaya hazır olduğu hâlde çalıştırılmayarak ücretsiz izne çıkartıldığı gerekçesiyle ücretsiz izin döneminde geçen 15 günlük ücret alacağı ile bakiye ücret alacağının davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Kararın davalılar vekilince temyizi üzerine Özel Daire tarafından bozulması üzerine ilk derece mahkemesince taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinin her yıl yenileneceğinin belirtilmesi ve Ocak ayının gelmesine rağmen iş sözleşmesinin devam etmesinin iş sözleşmesinin belirsiz süreli hâle geldiğine delalet olduğu ancak İş Kanununun 11. maddesinin işçiyi korumayı amaçladığı, mevcut sözleşmenin de belirsiz süreli iş sözleşmesi sayılarak işçiye sağladığı güvencenin ortadan kaldırılmasının işçiye güvence sağlama ilkesine aykırı olduğu, bozma kararında sözleşme ile sağlanan güvencenin işveren lehine yorum yapılarak ortadan kaldırılmasının söz konusu olduğu bu durum karşısında iş sözleşmesinin belirli süreli sayılması gerektiği ayrıca bu bakiye sürede herhangi bir yerde çalışmadığı, emek harcamadığı da dikkate alınarak hesaplanan bakiye ücret alacağı miktarından yaklaşık yarı oranında indirim yapılmasının daha hakkaniyetli olacağı belirtilerek direnme kararı verilmiştir.
18. Görüldüğü üzere mahkemece önceki kararda yer almayan ve Özel Daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile karar verilmiş olup ortada Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenmesi gereken direnme kararı değil, bozma kararı sonrası verilen yeni hüküm bulunmaktadır.
19. Hâl böyle olunca yeni hükme yönelik temyiz itirazları Özel Dairece incelenmelidir.
20. Bu nedenle dosya Özel Daireye gönderilmelidir.

V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Taraf vekillerinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 9. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15.04.2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.