Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2008/793 E. 2009/8 K. 21.01.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2008/793
KARAR NO : 2009/8
KARAR TARİHİ : 21.01.2009

ESAS NO : 2008/5-793
KARAR NO : 2009/8
MAHKEMESİ : Yalova 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/06/2008
NUMARASI : 2008/193-2008/199
Taraflar arasındaki “Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Yalova Asliye 2. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 08.08.2007 gün ve 2006/341 E, 2007/241 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili ile davalı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 24.03.2008 gün ve 2008/1218-3483 K. sayılı ilamı ile; (…Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı idare vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınarak değer biçilmesinde, yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle, davalının temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir.
Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dava konusu taşınmazın geometrik durumu, yüzölçümü, enerji nakil hattının güzergahı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranının taşınmazın tüm değerinin % sekizini geçemeyeceği gözetilmeden, daha yüksek oranda değer düşüklüğü tesbit eden rapora göre irtifak hakkı bedelinin fazla tesbiti, doğru görülmemiştir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemenin, irtifak nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelecek değer düşüklüğü oranını 0.068 (binde 68) kabul eden bilirkişi kurulu raporunu esas almak suretiyle “davanın kabulüne” dair verdiği karar, Özel Daire’ce “irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranının taşınmazın tüm değerinin % sekizini geçemeyeceğine” işaretle ve “yüksek oranda değer düşüklüğü tesbit eden rapora göre irtifak hakkı bedelinin fazla tesbit edildiği” gerekçesiyle bozulmuş; Yerel Mahkemece, “irtifak hakkı nedeniyle dava konusu taşınmazda değer düşüklüğü oranının 0.068 (binde 68) olarak kabul edilip bu oran üzerinden hüküm tesis edildiği ve bu oranın bozma ilamında işaret edilen yüzde sekiz oranından düşük olduğu” gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun değer tespiti esaslarını düzenleyen 11.maddesinin son fıkrasında, “Kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı tesisinde, bu kamulaştırma sebebiyle taşınmaz mal veya kaynakta meydana gelecek kıymet düşüklüğü gerekçeleriyle belirtilir. Bu kıymet düşüklüğü kamulaştırma bedelidir” denilmek suretiyle, irtifak hakkı karşılığının ne olduğu hükme bağlanmıştır.
Buna göre, taşınmaz malın irtifak hakkı tesisinden önceki değeri ile irtifak hakkı geçirildikten sonraki değeri arasındaki fark, irtifak bedelidir.
Kısaca; irtifak bedelinin tespiti için, üzerinde irtifak tesis edilen taşınmazın niteliğine göre 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun değer takdiri esaslarını gösteren 11. maddesi gereğince tamamının bir bütün olarak değeri tespit edildikten sonra, aynı maddenin son fıkrası uyarınca irtifak kurulması nedeniyle taşınmaz malda meydana gelecek değer düşüklüğünün gerekçeleri ve buna göre oran ve tutarının belirtilmesi; bu şekilde yapılacak inceleme sonunda belirlenen iki değer arasındaki farkın bulunması gerekir.
Somut olayda; dava konusu taşınmazın tamamı 10440 m2 yüzölçümünde olup, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda yukarıda açıklanan ilkelere uygun olarak, taşınmazın tamamının bir bütün olarak değeri tespit edildikten sonra, irtifak kurulması nedeniyle taşınmazda meydana gelecek değer düşüklüğünün gerekçeleri ortaya konulmuş ve özellikle irtifak nedeniyle değer düşüklüğü oranı, bozma ilamında işaret edilen %8 oranından daha küçük değer ifade eden 0.068 (binde 68) olarak belirlenip, taşınmazın irtifak hakkı tesisinden önceki değeri ile irtifak hakkı geçirildikten sonraki değeri arasındaki fark, irtifak bedeli olarak hesaplanmıştır.
Görüldüğü üzere hükme esas alınan bilirkişi raporu, az yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda yeterli ve denetime uygun bir değerlendirmeyi içerdiği gibi; raporda irtifak hakkı nedeniyle kabul edilen 0.068 (binde 68) değer düşüklüğü oranının, bozma kararında üst sınır olarak gösterilen %8 oranından daha az bir değeri ihtiva ettiği ve sonuçta irtifak hakkı bedelinin daha düşük hesaplandığı, duraksamaya yer vermeyecek biçimde belirgindir.
Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, irtifak kurulması nedeniyle taşınmazda meydana gelecek değer düşüklüğü oranını 0.068 (binde 68) kabul eden bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne dair verilen direnme kararı usul ve yasaya uygundur. Bu nedenle direnme kararı onanmalıdır.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına 21.01.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.