YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2008/450
KARAR NO : 2008/452
KARAR TARİHİ : 25.06.2008
MAHKEMESİ : İstanbul 4. İcra Mahkemesi
TARİHİ : 31/10/2007
NUMARASI : 2007/702-2007/1157
Taraflar arasındaki “borca itiraz” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 4.İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 27.09.2006 gün ve 2006/724-972 sayılı kararın incelenmesi davacı/ borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 17.05.2007 gün ve 2007/7966-10190 sayılı ilamı ile; (…TTK’ nun 720. maddesinde belirtildiği üzere, vaktinde ibraz edilmemiş olan çekin ödenmemiş olduğu ve ödemeden imtina edildiği, muhatap tarafından “ibraz günü de” gösterilmek sureti ile “çekin üzerine yazılmış olan” tarihli bir beyanla sabit bulunduğu takdirde, hamil, cirantalar, çek keşidecisi ve diğer çek borçlularına karşı müracaat hakkını kullanabilir. Somut olayda, muhatap bankanın ibraz şerhinde tarih yoktur. İcra mahkemesince, bankaya sorulmak sureti ile ibraz tarihinin belirlenmesi yukarıda açıklanan madde içeriğine aykırıdır. O halde, alacaklının takip hakkı bulunmadığından şikayet kabul edilerek, İİK’nun 170/a-2. maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı/borçlu vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, borca itiraza ilişkindir.
Alacaklı/davalı İş Bankası A.Ş Kuledibi Şubesi tarafından, borçlu/davacı … Optik Ticaret Sanayi Ltd. Şti ile diğer borçlular ….Elektrik Ambalaj İnşaat Gıda Tekstil Sanayi Ticaret A.Ş, .. …. Elektrik İnşaat Otomotiv Sanayi Ticaret Ltd. Şti ve …Elektrik Malz. Paz. İnş. Tic. Ltd. Şti aleyhine, 20.000,00 YTL asıl alacak, 66,67 YTL işlemiş faiz (28.12.2005-1.1.2006), 2.472,22 YTL işlemiş faiz (1.1.2006-28.6.2006), 1.000,00 YTL çek karşılıksız tazminatı, 60,00 YTL komisyon toplamı 23.598,89 YTL alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine girişilmiş; 28.12.2005 keşide tarihli, 20.000,00 YTL tutarlı, Yapı Kredi Bankası A.Ş ne ait, 285067 numaralı çek’e dayanılmıştır.
Takip dayanağı Yapı ve Kredi Bankası AŞ İncirli-İstanbul Şubesine ait 285067 numaralı çekin ön yüzünde; “Keşide yeri: İstanbul Tarih: 28.12.2005 (el ile gününde muteberdir), Bu çek karşılığında “Hamiline” –Yirmimilyar- Türk Lirası ödeyiniz. ….Optik Ticaret Sanayi Ltd. Şti (İmza)” ibareleri mevcut olup; rakamla yazılan 20.000 TL rakamına üç sıfır eklenmiş ve paraf atılmış, yazı ile Yirmi milyon yazısındaki milyon, milyar olarak düzeltilmiş ve paraflanmıştır. Çekin arka yüzünde ise, sırasıyla ….Elektrik Ambalaj İnşaat Gıda Tekstil Sanayi Ticaret A.Ş, ….lektrik İnşaat Otomotiv Sanayi Ticaret Ltd. Şti ve Empa Elektrik Malz. Paz. İnş. Tic. Ltd. Şti’nin ciroları ve “Türkiye İş Bankası A.Ş emrine ödeyiniz” kaydı ile aynen, “İşbu çek süresi içinde ibraz edilmiş olup karşılığı bulunmamaktadır. Ancak hesap sahibince TTK nın 711. maddesine göre ödenmesi men edildiğinden üzerinden herhangi bir işlem yapılmamıştır. Yapı ve Kredi Bankası İncirli Şubesine vekaleten Türkiye iş Bankası Kuledibi Şubesi. Mühür ve İmza” açıklama ve bilgileri yer almaktadır.
Davacı/borçlu …Optik Ticaret Sanayi Ltd. Şti vekili İcra Müdürlüğü’ne ibraz ettiği 16.8.2006 havale tarihli dilekçesi ile itirazlarını bildirmiş; tüm yasal haklarını saklı tutarak ihtirazi kayıtla haciz baskısı altında ödendiği açıklamasıyla takibe konu miktarı ödemiş; 07.07.2006 tarihli eldeki dava ile de yetkiye ve borca itiraz etmiş, çekin tahrif edildiğini ve ayrıca ibraz tarihi olmadığı için kambiyo senedi niteliği taşımadığını ileri sürmüştür.
Davalı/alacaklı banka vekili; yetki itirazının yerinde olmadığını, çekte tahrifat bulunmadığını, çekte ibraz tarihi bulunmasa da çekte yer alan açıklamada süresinde ibraz edildiğinin anlaşıldığını, ibraz tarihinin bankadan öğrenilebileceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini cevaben bildirmiştir.
Mahkemece, takibe dayanak çekin yasal sürede bankaya ibraz edildiğini ve kambiyo senedi vasfını haiz olduğunu kabulle itirazın reddine dair verilen karar, Özel Daire’ce yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş; Yerel Mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; takibe konu çekte, muhatap bankanın ibraz şerhinde tarih bulunmaması karşısında, bankaya sorulmak sureti ile ibraz tarihinin belirlenmesinin TTK nun 720. maddesine aykırı olup olmadığı ve sonuç itibariyle alacaklının takip hakkının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Öncelikle yasal düzenlemelerin ortaya konulmasında yarar vardır:
6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “Vade” başlıklı 707.maddesinde;
“Çek, görüldüğünde ödenir. Buna aykırı her hangi bir kayıt yazılmamış hükmündedir. Keşide günü olarak gösterilen günden önce ödenmek için ibraz olunan bir çek ibraz günü ödenir.” Denilmekte;
708.maddesinde de“Ödeme İçin İbraz” başlığı altında;
“Bir çek, keşide edildiği yerde ödenecekse on gün; keşide edildiği yerden başka bir yerde ödenecekse bir ay içinde muhataba ibraz edilmelidir.
Ödeneceği memleketten başka bir memlekette keşide edilen çek, keşide yeri ile ödeme yeri aynı kıtada ise bir ay ve ayrı ayrı kıtalarda ise üç ay içinde muhataba ibraz edilmelidir.
Bu bakımdan, bir Avrupa memleketinde çekilip ve Akdeniz’de sahili bulunan bir memlekette ödenecek olan ve bilmukabele Akdeniz’de sahili olan bir memlekette çekilip bir Avrupa memleketinde ödenmesi lazımgelen çekler aynı kıtada keşide edilmiş ve ödenmesi şart kılınmış sayılır.
Yukarda yazılı müddetler, çekte keşide günü olarak gösterilen tarihten itibaren işler.” Hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanunun 711.maddesinde ise “Çekten Cayma” başlığı altında;
“Çekten cayma, ancak ibraz müddeti geçdikten sonra hüküm ifade eder.
Çekten cayılmamışsa, muhatap, ibraz müddetinin geçmesinden sonra dahil çeki ödeyebilir.
Keşideci çekin kendisinin veya üçüncü bir kimsenin elinden rızası olmaksızın çıkmış olduğu iddiasında ise muhatabı çeki ödemekten menedebilir.”,
“Ödemeden İmtina” ana “Hamilin Müracaat Hakları” başlıklı 720.maddesinde ise;
“Vaktinde ibraz edilmiş olan çekin ödenmemiş olduğu ve ödenmeden imtina keyfiyeti:
1. Resmi bir vesika ile (Protesto);
2. Muhatap tarafından, ibraz günü de gösterilmek suretiyle, çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla;
3. Bir takas odasının, çek vaktinde teslim edildiği halde ödenmediğini tesbit eden tarihli bir beyanı ile; sabit bulunduğu takdirde hamil; cirantalar, keşideci ve diğer çek borçlularına karşı müracaat haklarını kullanabilir.” Düzenlemesi bulunmaktadır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “Borçlunun Kambiyo Hukuku Bakımından Şikayeti” başlıklı 170/a-2 maddesinde de;
“İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.” Denilmektedir.
Açıklanan yasal düzenlemeler göstermektedir ki, çekin ibrazı ve ibraz tarihinin varlığı yasal hakların kullanılması bakımından önem taşımaktadır. Zira, süresinde ibraz edilmeyen bir çekin varlığı halinde, hamil müracaat hakkını kaybeder; muhatap banka, ibraz süresi geçen çeki karşılığı olsa bile ödemek zorunda değildir; hamil çekten cayabilir; ibraz tarihine kadar ciro mümkün olup, ibraz tarihinden sonra yapılan ciro alacağın temliki hükümlerine tabidir; zamanaşımı ibraz tarihinden itibaren başlar.
Görüldüğü üzere, hamilin müracaat hakkını düzenleyen TTK.nun 720.maddesinin açık hükmü gereği, vaktinde ibraz edilmiş olan çekin ödenmemiş olduğu ve ödenmeden imtina keyfiyeti, muhatap tarafından, “ibraz günü” de gösterilmek suretiyle, “çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla” sabit bulunduğu takdirde hamil; cirantalar, keşideci ve diğer çek borçlularına karşı müracaat haklarını kullanabilir.
Somut olayda ise; takibe konu çek arkasında ibraz şerhi varsa da ibraz tarihi gösterilmemiştir. Bu hali ile TTK. nun 720.maddesine uygun bir ibrazın varlığından söz edilemez. Bu hususun icra hakimliğince İİK.170/a maddesi gereğince kendiliğinden göz önüne alınması gerekir. İcra mahkemesince, bankaya sorulmak sureti ile ibraz tarihinin belirlenmesi ise, yukarıda açıklanan TTK.720. maddesi içeriğine aykırıdır.
Şu durumda, alacaklının takip hakkı bulunmadığından şikayetin kabulü ile İİK’nun 170/a-2. maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, redde karar verilmesi doğru değildir.
Nitekim, aynı ilkeler TTK.nun 644 maddesine dayalı olarak açılan sorumluluk davası nedeniyle verilmiş olan “ibraz tarihi bulunmayan çekin kambiyo senedi vasfını taşımadığı olgusu ve sonuçlarına ilişkin” Hukuk Genel Kurulunun 18.06.2008 gün ve 2008/11-400 Esas 2008/429 Karar sayılı ilamında da vurgulanmıştır.
Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, aynı yöne işaret eden ve Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyularak takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle davanın reddine dair verilen önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davacı/borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 25.06.2008 gününde, oybirliği ile karar verildi.