YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2008/309
KARAR NO : 2008/300
KARAR TARİHİ : 09.04.2008
MAHKEMESİ : İstanbul 9. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/09/2007
NUMARASI : 2007/577-2007/874
Taraflar arasındaki “şikayet” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 9.İcra Hukuk Mahkemesince şikayetin reddine dair verilen 27.07.2006 gün ve 2006/609-1164 sayılı kararın incelenmesi şikayetçi/borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 13.11.2006 gün ve 2006/18443-21045 sayılı ilamı ile; (…Hükmüne uyulan Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda mahkemece yeterli inceleme ve araştırma yapılmamıştır. Yapılması gereken iş, her bir ödeme belgesine karşılık alacaklının kabul edip etmediği açıkça sorularak oluşacak sonuca göre bilirkişi raporu da değerlendirilerek bir karar vermek gerekirken alacaklı vekilinin son oturumda muallak beyanına değer atfedilerek istemin reddine karar verilmesi isabetsizdir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Şikayetçi/borçlu vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
İstek, icra müdürlüğü işlemini şikâyete ilişkindir.
Alacaklı vekili, İstanbul 11.İcra Müdürlüğünün 2002/16403 sayılı dosyasında; faturalara ve cari hesaba dayanarak borçlu İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü aleyhine 03.09.2002 tarihinde ilamsız takibe girişmiş; 80.828.194.800 TL. asıl alacak + 40.174.669.197 TL. birikmiş faiz olmak üzere toplam 121.002.864.000 TL.’nın icra masrafı ve %70 ve değişen oranlarda reeskont faiziyle birlikte tahsilini istemiştir.
Borçlu, ödeme emrinin 12.09.2002 tarihinde tebliği üzerine; 18.09.2002 düzenleme 19.09.2002 havale tarihli dilekçesiyle takibe itiraz etmiş; bakiye borçlarının 62.276.446.000 TL tutarında olduğunu, bunun döner sermaye usul ve şekillerine göre ödeneceğini, alacaklının da bunu bildiğini, takip yapma hakkı olmadığını, 121.002.864.000 TL tutarındaki ilamsız takip ve %70 faiz ve değişen oranlarda reeskont faizi ile BK.84 madde ile ilgili taleplerine ve sonuçta da tümüyle takibe itiraz ettiklerini bildirmiştir.
Alacaklı vekili, İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesine 20.09.2002 tarihinde itirazın iptali istemiyle dava açmış; bu dava 21.10.2004 tarih ve 2002/1300E. 2004/1154 K. sayılı kararla sonuçlanarak, “Davalının İstanbul 11.İcra Müdürlüğünün 2002/16403 esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu kısmi itirazın kısmen iptaline, takibin 49.380.513.197 TL. üzerinden ana alacak 9.205.844.000 TL. ye takipten itibaren % 70 oranını aşmamak koşuluyla değişen oranlarda reeskont faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazla talebin reddine” karar verilmiştir.
Bu karar, borçlu üniversite ve alacaklı şirket vekilleri tarafından tehiri icra talepli olmak üzere temyiz edilmiş; Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 02.12.2005 gün ve 2005/3878-12015 sayılı ilamıyla; “1-Davalının temyizi yönünden; “Her türlü Alım işleri için Eksiltme Şartnamesi” nin ödeme şartlarını düzenleyen 12/a maddesinde “İ.Ü.Döner Sermaye Saymanlığı’nca, Döner Sermaye nakit imkânları dikkate alınarak ve ödemenin yapılacağı tarihte yürürlükte olan mali kanunlara göre ödeme yapılır” denilmektedir. Yine aynı maddenin b fıkrasında “Teslimatı yapılan malzemenin tahakkuk evrakının tamamlanarak Döner Sermaye Saymanlığına tesliminden itibaren tahakkuk tutarı 90 gün içinde ödenecektir.” denmesine karşın ödemede gecikme halinde faiz talep edilebileceği belirtilmediği gibi bu maddeden taraflar arasında ödeme için bir gün belirlendiği anlamı da çıkarılamaz. Bu durumda davacı alacaklının alacağına faiz talep edebilmesi için borçlu davalıyı temerrüde düşürmesi gerekir. Ayrıca davacı tarafça davalının icra takibinden önce temerrüde düşürüldüğüne ilişkin herhangi bir belge sunulamamıştır. Bu yönler tartışılmadan ve takipten önce temerrüdün gerçekleştiği kanıtlanmadan işlemiş faize hükmedilmesi ve davadan sonra yapılan ödemeler sebebiyle ödenen kısım yönünden davanın konusuz kaldığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.2- Davacı vekilinin temyizine gelince; davacının alacağı faturaya dayalı olup hesap edilebilir (likit) niteliktedir. Bu durumda davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken bu yöndeki talebin reddi doğru değildir.” Gerekçesiyle;“(1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davalı (2) sayılı bentte açıklanan nedenle davacı yararına hükmün bozulmasına” oybirliği ile karar vermiştir.
Mahkemece bozmaya uyulduğu dosya kapsamıyla belirgin ise de takip eden işlemlerin araştırılması yönüne gidilmemiştir.
İtirazın iptali davası sürerken İcra Müdürlüğünce 11.03.2005 tarihi itibarıyla 69.614.934.197 TL. toplam borcu olduğunu borçluya bildirmiş; borçlu ödeme belgelerini de ibraz ederek 18.03.2004 tarihli dilekçe ile haricen ödendiği bildiriminde bulunarak dosya hesabının yeniden yapılmasını istemiştir.
Borçlunun, 11.09.2002 tarihinde 17.000.000.000 TL; 09.10.2002 tarihinde 16.000.000.000 TL; 04.12.2002 tarihinde 38.000.000.000 TL; 31.01.2003 tarihinde 4.640.086.000 TL; 12.03.2003 tarihinde 3.636.360.000 TL ödediği belgelerle belirgin olup; alacaklı vekilinin açık kabulü karşısında da taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir.
Eldeki şikayet, İcra Müdürlüğünün takip dışı ve alacaklının kabulünde olan ödemeleri nazara almadan düzenlenen dosya kapak hesabının düzeltilmesine karar verilmesine yöneliktir.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında da eldeki şikayete konu ödemeler ve borçlunun ödeme iddiası yargılamaya konu olduğuna göre, eldeki şikayete etkisi gözetilerek, icra mahkemesince bu davanın sonucu beklenerek şikayetin karara bağlanması gerekirken, şikayetin reddi yönündeki önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu değişik nedenlerle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Şikayetçi/borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 09.04.2008 gününde, oybirliği ile karar verildi.