YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2007/863
KARAR NO : 2007/836
KARAR TARİHİ : 14.11.2007
MAHKEMESİ : Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/07/2007
NUMARASI : 2007/34-2007/242
Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara Asliye 24.Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 24.11.2005 gün ve 2002/943-2005/301 sayılı kararın incelenmesi Davacı Hazine vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin 17.10.2006 gün ve 2006/8683-7954 sayılı ilamı ile;(…Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı E.A.’un Deniz Lisesinden mezuniyetinden sonra intibak eğitimine katılmayarak 9.7.2001 tarihinde ordudan ayrıldığını, eğitimi döneminde kendisine 23.192.090.000 TL masraf yapıldığını, tebligata rağmen bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla 23.192.090.000 TL’nin 9.7.2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istenilmiştir. Yargılama aşamasında davalının sorumlu olduğu miktarın belirlenmesi için mahkemece alınan bilirkişi raporlarında, yüklenme senedinde gösterilmeyen atış, personel ve amortisman giderlerinden davalının sorumlu olmayacağı, bu kaleme ait masrafların belirlenen harcamalardan düşülmesi ve buna göre değerlendirmenin yapılması gerektiği ileri sürülerek bu kalemlere ait masraflar düşüldükten sonra hesaplama yapılmış ve davalının asıl borç ve işlemiş faiz tutarı toplamı 8.601.819.806 TL borcu olduğu belirtilmiş, mahkemece de bu rapor esas alınarak hüküm kurulmuş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosya içerisinde bulunan ve Kartal ….Noterliğince 05.08.1997 tarihinde 41.352 yevmiye ile düzenlenen, davalı öğrencinin velisi tarafından da imzalanan yüklenme senedinde “Silahlı Kuvvetler adına öğrenci olarak okulun giriş şartlarına uygun şekilde kayıt ve kabulüm yapıldığı takdirde Subay çıkıncaya kadar, yürürlükte bulunan veya öğrenim süresi içerisinde çıkacak kanun, tüzük, yönetmelik, yönerge ve sair mevzuat hükümlerini kabul ettiğimi, bunlara aynen uyacağım.. .” şeklinde taahhüt verilmiştir.
5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Göstermeyenler Hakkındaki Yasanın 3.maddesine göre; “sağlık sebepleri dışında okullarla yüksek öğrenim kurumlarından çıkarılan öğrencilere Devlet tarafından yapılan bilumum masraflar faizi ile birlikte mukavelesi gereğince ödettirilir.” Askeri Okullara Alınan Öğrenciler İle Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte Ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler İçin Yüklenme Senedi Düzenlenmesine Ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere Veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmelik’ e 13.02.1992 tarih 21141 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak eklenen değişiklik gereğince askeri okullardan başarısızlık nedeniyle ilişiği kesilen öğrencilerin sorumlu oldukları masraflar belirtilmiş, bu durumdaki öğrencilerin sorumlu olduğu masraf kalemleri arasında personel ve amortisman giderleri de sayılmıştır.
Somut olayda; davalı adına velisi tarafından askeri okula giriş esnasında verilen yüklenme senedinin düzenlendiği tarihte yukarıda sözü edilen yasa ve yönetmelik hükümleri yürürlüktedir ve bunlar bilinerek yüklenme senedi düzenlenip imzalanmıştır. Yüklenme senedi içeriğinde ise yasa ve yönetmelik hükümlerine uyulacağı taahhüt edildiğine göre, davalının sorumlu olacağı masraflar arasına atış, personel ve amortisman giderlerinin de dahil edilmesi gerekirken, yerinde olmayan bilirkişi raporları doğrultusunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Mahkemece, yukarıda belirtilen husus doğrultusunda davalının atış, personel ve amortisman giderleri ile bunların sarf tarihinden itibaren işlemiş faizinden de sorumlu olacağı dikkate alınarak yeniden bilirkişiden ek rapor alınmalı ve bu rapor doğrultusunda karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı Hazine vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, eğitim ve öğretim nedeniyle sarfedilen ve yüklenme-kefalet senetleri ile 1462 sayılı Harp Okulları Kanununa ve 5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Gösteremeyenler Hakkındaki Yasanın 3.maddesine dayanılarak tahakkuk ettirilen giderlerin tazmini istemine ilişkindir.
Davacı Milli Savunma Bakanlığı olup, davalı taraf ise Deniz Lisesini bitirdikten sonra Deniz Harp Okulunda intibak eğitimine katılmayıp, istifa hakkını kullanarak 09.07.2001 tarihinde ordudan ayrılan askeri öğrenci ile yasal temsilcisi ve kefilidir.
Mahkemece, yüklenme senedindeki harcama kalemlerini esas alarak hesaplama yapıp; amortisman ve personel giderlerini yüklenme senedinde yer almadıkları için ayrık tutan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; davacı vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece karar reddedilen kalemler yönünden de davanın kabulü gerektiğine işaretle ve yukarıda başlık bölümünde aynen alınan nedenlerle bozulmuştur.
Mahkemenin önceki kararda direnmeye ilişkin hükmü davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; yüklenme ve kefalet senetlerinde öğrencinin okulla ilişiğinin kesilmesi durumunda tazminat olarak ödenmesi gereken harcama kalemleri arasında gösterilmemekle birlikte daha sonra uygulamaya konulan yönetmelikte sayılan kalemler arasında yer alan personel ve amortisman giderlerinin yüklenme senedi yükümlülerinden tazminine olanak bulunup bulunmadığı, noktasında toplanmaktadır.
Öncelikle belirtilmelidir ki; bir hukuki işlem olarak sözleşme, inşai ve bağlayıcı olmak üzere, iki tür sonuç doğurur. Sözleşmenin inşai sonucu, tarafların beyan edilen iradelerine uygun olarak meydana gelen hukuki sonuçtur. Sözleşmenin doğurduğu ikinci sonuç ise, tarafları bağlayıcı sonuç olup; bundan amaç, tarafların beyan edilen iradeleriyle ve sözleşme ile bağlanmış olmaları ve dolayısıyla içlerinden birinin tek taraflı irade beyanıyla bu sözleşmeyi ortadan kaldıramaması, irade beyanlarına uygun olarak kurulmuş bulunan hukuki durumla bağlı olmasıdır (Prof. Dr. Fikret Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, s:187 vd).
Borç ilişkilerini düzenleyen başlıca kanun Borçlar Kanunu olmakla birlikte, bu Kanun dışında diğer bazı kanunlar da borç ilişkilerini düzenlemekte ya da borç ilişkileriyle ilgili özel hükümler içermektedirler.
Bu noktada, 5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Gösteremeyenler Hakkındaki Kanunun 3. maddesinde “Sağlık sebepleri dışında okullarla yüksek öğrenim kurumlarından çıkarılan öğrencilere Devlet tarafından yapılan bilumum masraflar faizi ile birlikte mukavelesi gereğince ödettirilir.” Hükmü öngörülmüştür.
Şu durumda; askeri öğrencilerin, sağlık sebepleri dışında hangi nedenle olursa olsun okuldan çıkarılması halinde ödenmesi gereken tazminatın belirlenmesinde, Borçlar Kanunu hükümleri ve özellikle 5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Gösteremeyenler Hakkındaki Kanunun 3. maddesinde işaret edilen, öğrenci ile okul yönetimi arasında yapılan “mukavelenin”, eş söyleyişle “yüklenme ve buna bağlı kefalet senetlerinde” taahhüt edilen edimlerin ve harcama kalemlerinin esas alınması gerektiği her türlü duraksamadan uzaktır.
Bundan ayrı; Askeri Okullara Alınan Öğrenciler ile Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler için Yüklenme Senedi Düzenlenmesine ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmeliğe Ekli Örnek 2 Çizelgenin Değiştirilmesine Dair Yönetmelikte yer verilmiş bulunsa bile; yüklenme senedine derç edilmeyen masraflar ve getireceği maliyetten haberdar edilmeyen akidin, bu kalem masraflardan sorumlu tutulmasının Borçlar Kanunu ve 5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Gösteremeyenler Hakkındaki Kanunun 3. maddesine aykırılık teşkil edeceği açıktır.
Sonuç itibariyle; yüklenme senedinde ve buna bağlı kefalet senedinde harcama kalemleri arasında gösterilmeyen giderlerden, öğrenci ve yasal temsilcisinin sorumlu tutulması olanaklı değildir.
Nitekim; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.11.2006 gün ve E: 2006/15-743 K:2006/740; 29.12.2006 gün ve E: 2006/18-757 K:2006/763; 02.05.2007 gün ve E: 2006/18-229 K:2007/238; 03.10.2007 gün ve E:2007/18-643 K:714; 03.10.2007 gün ve E: 2007/18-644 K: 2007/715; 31.10.2007 gün ve E:2007/18-796 K:800; 31.10.2007 gün ve E: 2007/18-785 K: 2007/806 sayılı kararlarında da aynı görüş benimsenmiştir.
Somut olayda davanın dayanağını oluşturan ve Kartal ….Noterliğince düzenlenmiş bulunan 05.08.1997 gün 41352 yevmiye sayılı yüklenme senedinde, tahdidi olarak sayılan öğrencinin okulla ilişiğinin kesilmesi durumunda tazminat olarak ödenmesi gereken harcama kalemleri arasında personel ve amortisman giderleri yer almamakta; bu gider kalemleri kefalet kapsamına da girmemektedir.
Az yukarıda açıklandığı üzere; davacılar tazminat olarak salt yüklenme senedinde açıkça belirtilen giderleri ödeme taahhüdünde bulunduklarından, burada yer almayan personel ve amortisman giderlerinden sorumlu tutulmaları olanaklı değildir.
Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, idarenin belirlediği harcamalardan personel ve amortisman giderlerinin mahsubu suretiyle hesaplama yapan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulması usul ve yasaya uygun olup; direnme kararı onanmalıdır.
S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, 14.11.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.