Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2007/852 E. 2007/892 K. 28.11.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2007/852
KARAR NO : 2007/892
KARAR TARİHİ : 28.11.2007

MAHKEMESİ : İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2007
NUMARASI : 2007/92-2007/254
Taraflar arasındaki “teminat mektubu nedeniyle alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 5.Asliye Ticaret Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 2.3.2006 gün ve 2002/6-2006/87 E.K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 13.7.2007 gün ve 5589-8345 sayılı ilamı ile, (…Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı …. Holding A.Ş. ile 19.03.1998 tarihinde muhtelif sözleşmeler imzaladığını ve ödediği 65.000.000 DM. tutarındaki bedel karşılığında K…’ın hisselerinin %25,17’sini iktisap ettiğini, sözleşme hükümleri gereğince, …..Holding A.Ş.nin sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini teminat altına almak amacıyla bir banka garantisi vermeyi taahhüt ettiğini, banka garantisinin 30.04.2001 ile 31.07.2001 tarihleri arasında talep edilebileceğini, banka garantisinin paraya çevrilmesi konusunda müvekkilince davalı bankaya gönderilen 15.05.2001 ve 17.05.2001 tarihli ihtarnamelere olumlu cevap alınamadığını, oysaki müvekkili talebinin, teminat mektup metninde öngörülen süre ve şekil şartlarına uygun olduğunu ileri sürerek, şimdilik 25.000.000 DM.nin ihtarname tarihinden itibaren faiziyle birlikte aynen, olmadığı takdirde fiili ödeme tarihindeki TL. karşılığının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili banka tarafından …..Holding A.Ş. lehine ve ….. Holding GmbH.na hitaben düzenlenen 19.03.1998 tarihli banka teminat mektubu ile ….Holding A.Ş.nin …..Gıda San. ve Tic. A.Ş.nin idari ve örgütsel yönetime katılması ile ilgili yükümlülüklerinin garanti edildiğini, …. Holding A.Ş. ile O. M.tarafından Istanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2001/916 Esas numarası ile dava konusu teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ve iptali istemi ile açtıkları davanın derdest olduğunu, öte yandan aynı kişilerin Kadıköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nden 2001/119 D.Iş numarası ile aldığı ihtiyati tedbir kararı ile teminat mektubunun nakde çevrilmesinin dava sonuna kadar ertelendiğini, tedbir kararının da müvekkili bankaya tebliğ edildiğini, tedbir kararının tebliğinden sonra davacının teminat mektubunu nakde çevrilmesi istemi ile müvekkili bankaya müracaat ettiğini, muhatabın tazmin talebinde bulunabilmesi için riskin doğmuş olması gerektiğini, garanti kapsamı dışında kalan riskten dolayı tazmin istenemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporları ve dosya kapsamına göre, davalı banka tarafından düzenlenen 19.03.1998 tarihli davacı lehine düzenlenmiş 25.000.000 DM tutarlı teminat mektubu incelendiğinde, bankanın …Holding A.Ş ile davacı şirket arasındaki sözleşmeden bilgilendirildiği, …Holding A.Ş.nin Kerevitaş’ın idari ve organizasyonel yönetimine katılım ile ilgili yükümlülüklerini yerine getirme teminatı olarak mektubun verildiği, ödeme talebinin alınması üzerine ilk yazılı talep halinde 25.000.000 DM. tutarın ödenmesinin protesto veya mahkemece kararı yada …Holding A.Ş.nin rızasına gerek olmadan şartsız ve geri dönülmez biçimde taahhüt edildiği, davacının ödeme talebinde bulunduğu 30.04.2001 tarihinden önce 27.04.2001 tarihinde Kadıköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen tedbir kararının bulunduğu, davalı bankanın da mahkeme kararına uymak durumunda kaldığı, ancak bankanın da taraf olduğu, teminat mektubunun iptali istemi ile açılan davanın 20.05.2002 tarihinde reddedildiği, tedbirin devamına ilişkin bir karar verilmediğinden HUMK.nun 118’nci maddesi gereğince tedbir kararının mürtefi olduğu, bu tarih itibariyle davalı bankanın teminat mektup bedelini ödeme yükümlülüğünün doğduğu, riskin sadece yönetim ve organizasyona şeklen katılmayı değil, taraflar arasında kararlaştırılan süre sonunda belli bir kârlılığa ulaşılamama rizikosunu da kapsadığı, nitekim Uluslararası Tahkim Mahkemesi’nin 11585 numaralı kararında da “tarafların Kerevitaş hissedarlar sözleşmesinin 5 numaralı ekinde sözü geçen banka teminatını başkası ile değiştirmediği…” denildiği, sözleşmeye ilişkin uyuşmazlıkta Tahkim’de açılan davanın da davacı lehine sonuçlandığı gerekçesiyle, 25.000.000 DM.nın aynen veya fiile ödeme tarihindeki TL. karşılığının 20.05.2002 tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, davalı bankaca düzenlenen teminat mektubu bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı ile dava dışı …Holding AŞ ve bazı ortakları arasında … AŞ hisse senetlerinin davacıya devri konusunda sözleşme imzalanmıştır. Sözleşme sonrasında davalı Garanti Bankası AŞ.’nin Lüksemburg Şubesi 19.03.1998 tarih ve 983012 referans numarası ile “…Holding AŞ.nin (M.. Holding) ortağı olduğu K.. Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş.nin (K.) %25,17’lık hissesini satın alarak söz konusu şirkete iştirak etmeye hazırlandığınızı ve % 60’lık kısmı size ait bir şirket kurmaya hazırlandığınızı öğrenmiş bulunmaktayız. K.ın idaresi ve organizasyonunda rol almak üzere …Holding’in yükümlülüklerinin yerine getirilmesinin teminatı olarak banka tarafından bir garanti verilecektir. Herhangi bir protesto çekmeye veya mahkeme kararı almaya veya …Holding’in rızasını istemeye gerek kalmaksızın Kerevitaş’ın idaresi ve organizasyonunda ..Holding’in yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediğini ifade eden, tarafınıza ait ve usulüne uygun olarak imzalanmış ödeme talebinizin tarafımızdan alınması üzerine 25.000.000,00 DEM tutarına kadar bir meblağ ile yazılı talebinizde size ödemeyi gayri kabili rücu olarak ve kayıtsız şartsız kabul ederiz.”metnini içeren, muhatabı davacı olan teminat mektubunu düzenlemiştir.
Davalı banka tarafından düzenlenen teminat mektubu, ilk talepte ödeme kaydını havi nitelikte bir mektuptur. İlk talepte ödeme kaydını havi banka teminat mektuplarında banka, muhatabın talebi üzerine herhangi bir itiraza mahal vermeden ve muhataptan teminat mektubuna dayanarak talepte bulunma hakkının olduğunu ispat etmesine gerek kalmadan ödeme yapmayı taahhüt etmektedir. Kural olarak ilk talepte ödeme kaydını havi banka teminat mektuplarında banka, yalnızca şekli manada inceleme yapma yetkisini haiz olup, esasa ilişkin herhangi bir inceleme yapma hak ve yetkisini haiz değildir. Bu sebeple de ilk talepte ödeme kaydını havi banka teminat mektuplarının esas itibariyle muhatap lehine olduğu kabul edilmektedir. Bu kuralın iki önemli istisnası bulunmaktadır. Birincisi, banka, teminat mektubu sözleşmesinin tarafı sıfatıyla kendisine ait olan defileri ileri sürerek ödemeden kaçınabilecektir. İkinci istisna da, lehdarın mahkemelerden ihtiyati tedbir kararı alarak, bankanın ilk talepte ödeme kaydını havi teminat mektuplarının ödenmesine engel olabilmesi halidir. Öte yandan, muhatabın talebinin haksız olduğunu, dürüstlük kuralı ile (MK.m.2) bağdaşmadığını kesin olarak bilen bankanın “ilk talepte” kaydına rağmen muhataba ödeme yapmaktan kaçınabilmesi gerekir. İlk talepte ödeme kaydını havi banka garantilerinde banka, lehdarın her uyarısını değil, likit delillere dayanan uyarısını dikkate almak zorundadır. Örneğin, lehtar, asıl ilişkiden doğan borcunu ödediğini ispat eden belgeleri bankaya ulaştırmış ve bankadan teminat mektubunun serbest bırakılmasını istemiş ve bu arada muhatap teminat mektubunu iade etmek yerine bankadan ödeme talebinde bulunmuş ise, banka ödemeden kaçınmalıdır. Çünkü, bu halde teminat mektubu ile güvence altına alınan riskin gerçekleşmediği, dolayısıyla da yapılan ödeme talebinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu aşikardır. Hukuk düzenleri de hakkın kötüye kullanılmasını korumazlar (Doç.Dr.Vahit Doğan, Banka Teminat Mektupları, Genişletilmiş 2.Baskı, Ankara 2002, s.52- 55,182-183).
Ayrıca, lehtar ile muhatap arasındaki sözleşmenin hukuki niteliğinin de teminat mektubu bakımından bir önemi yoktur. Lehtar ile muhatap arasında bulunan sözleşmede teminat mektubunun verilmesine dair yazılı riskin, teminat mektubunda gösterilmemesi halinde banka, teminat mektubunda yazılı olmayan riskin gerçekleştiğinin ileri sürülmesi halinde ödemeden kaçınmak durumundadır. Başka bir ifade ile, teminat mektubunda yazılı risk değiştirilemez ve genişletilemez.
Yukarıdaki açıklamaların ışığında dava konusu olaya dönülecek olursa; Dava konusu teminat mektubunun lehdarı olan … Holding AŞ, Kadıköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2001/1119 D.İş numarası ile “teminat mektubunun ödenmemesi” yönünde 27.04.2001 tarihinde ihtiyati tedbir kararı almış ve mektup bedelinin ödenmesi istemli 30.04.2001 tarihli davacı başvurusuna karşı davalı bankanın olumsuz yanıt vermesi üzerine işbu dava açılmıştır.
…Holding AŞ tarafından İstanbul 5.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2001/916 Esas numarası ile açılan davaya verdiği 22.06.2001 ve 25.06.2001 tarihli dilekçelerle davacı vekili itiraz ederek, tedbir kararının kaldırılmasını istemiştir. İtiraz dilekçelerinde davacı vekili; teminat mektubunun, Kerevitaş firmasının 1998-2000 yılları arasındaki vergi ve faiz öncesi toplam (kümülatif) işletme karının (“EB1T”) 66 Milyon Alman Markı seviyesine ulaşmaması halinde, ..Holding’in .. Holding’e ödeyeceği bedeli garanti etmek amacına matuf olduğu, .. Holding tarafından taahhüt edilen en az 66 Milyon Markı olması gereken işletme karının da 3.843.861 Alman Markı seviyesinde kaldığı, bu itibarla taraflar arasındaki Hissedarlı Sözleşmesinin (V) numaralı eki ile …Holding tarafından taahhüt edilen kârlılık rakamlarına ulaşmadığı için teminat mektubu ile garanti altına alınan bedelin ödenmesi zorunluluğunun ortaya çıktığını iddia etmiştir. Başka bir değişle davacı vekili, davalı banka tarafından teminat altına alınan riskin, …Holding tarafından taahhüt edilen kâr olduğunu belirtmiş ve bu karın elde edilememesi nedeniyle riskin gerçekleştiğini ileri sürmüştür. Oysa, davalı banka tarafından düzenlenen teminat mektubunda bankanın garanti altına aldığı risk, K..’ın idaresi ve organizasyonunda ..Holding’in yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmemesi olup, K.. belli bir dönemde, belli bir kârlılığa ulaşmaması değildir. Her ne kadar teminat mektubunun muhatabı olan ..Holding GmbH, teminat mektup bedelinin ödenmesi istemi ile davalı bankaya ilk müracaatında” K.’ın idaresi ve organizasyonunda …Holding’in yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediğini” ileri sürmüş ise de, yukarıda belirtilen ihtiyati tedbir kararına itiraz dilekçelerinde, gerçekleşen risk olarak, belli miktarda kârlılığa ulaşılamamasını göstermiştir. Davalı banka tarafından düzenlenen dava konusu teminat mektubunda ise, bu risk garanti altına alınmış değildir. Ayrıca, muhatap ile lehdarın taraf olduğu ancak, davalı bankanın taraf olmadığı Hakemde açılan davada verilen kararda yer alan gerekçeler de, işbu davada banka açısından bağlayıcı olamaz. Teminat mektubunda yazılı riskten dolayı değil de, mektup ile bankanın garanti altına almayı taahhüt etmediği bir riskten dolayı mektubun paraya çevrilmesi istendiği hususu, davacı muhatabın dilekçeleri ile, yani likit delillerle kanıtlanmış bulunmaktadır. Mahkemece bu gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulü doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili ve Fer’i müdahil vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle; teminat mektubunda yazılı riskin yorum yoluyla değiştirilemeyeceği ve genişletilemeyeceği hususunun açık bulunmasına, teminat mektubunda daha önce lehdar ile muhatap arasında düzenlenen sözleşmeye açık yada örtülü bir atıf bulunmamasına, uyuşmazlık konusu teminat mektubunda garanti altına alınan riskin belirli bir konu ile sınırlı bulunmasına, teminat mektubunda belirtilen tarihlerin bu mektupla garanti edilen Kerevitaş’ın idaresi ve organizasyonunda Merzeci Holding’in yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmesi için tarafların takdirine göre konulmuş bir süre olduğunun kabulünde zorunluluk bulunmasına, davacı tarafın gerek ihtiyati tedbirin kaldırılması talepli dosyada, gerekse görülmekte olan dosyanın değişik aşamalarında teminat mektubunun amacının ve dolayısıyla ödeme taleplerinin dayanağının umulan kâr garantisinin yerine getirilmemesi ile ilgili olduğunun açıklanması ve dolayısıyla bu hususun likit (kesin) delillerle ispatlanmış sayılmasına, bu durumda davacının teminat mektubunda ve ödeme talebinde amaçladığı riski garanti etmeyen davalı bankanın ödeme talebini reddetmesinde yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davalı ve Fer’i miüdahil vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harçlarının geri verilmesine, 28.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.