YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2007/796
KARAR NO : 2007/800
KARAR TARİHİ : 31.07.2007
MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/02/2007
NUMARASI : 2006/506-2007/82
Taraflar arasındaki “öğrenim giderlerinden doğan alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 10.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 9.11.2004 gün ve 2004/164-467 sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin 19.9.2006 gün ve 2006/6817-6549 sayılı ilamı ile, (…Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı C.E.’in askeri öğrenci olarak okuduğunu, ancak 04.09.2003 tarihinde okuldan ayrıldığını, böylece okula başlarken verilen taahhütnamenin ihlal edildiğini, askeri lisedeki öğrenimi nedeniyle 17.372.500.000 TL masraf yapıldığını ileri sürerek bu miktarın sarf tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istenilmiştir. Yargılama aşamasında davalının sorumlu olduğu miktarın belirlenmesi için mahkemece alınan bilirkişi raporunda, yüklenme senedinde gösterilmeyen amortisman ve personel giderlerinden davalının sorumlu olmayacağı, bu kaleme ait masrafların belirlenen harcamalardan düşülmesi ve buna göre değerlendirmenin yapılması gerektiği belirtilerek bu kalemlere ait masraflar düşüldükten sonra yapılan hesaplamada davalı C. E. ve kefil E.K.’ın 10.569.589.480 TL asıl borçları, 5.249.476.446 TL işlemiş faiz borçlarının olduğu saptanmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Dosya içerisinde bulunan ve Manavgat 1. Noterliğince 21.08.2000 tarihinde 13579 yevmiye ile düzenlenen, davalı öğrencinin velisi tarafından da imzalanan yüklenme senedinde «Silahlı Kuvvetler adına öğrenci olarak okulun giriş şartlarına uygun şekilde kayıt ve kabulüm yapıldığı takdirde Subay çıkıncaya kadar, yürürlükte bulunan veya öğrenim süresi içerisinde çıkacak kanun, tüzük, yönetmelik, yönerge ve sair mevzuat hükümlerini kabul ettiğimi, bunlara aynen uyacağım. .“ şeklinde taahhüt verilmiştir.
5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Göstermeyenler Hakkındaki Yasanın 3.maddesine göre; “sağlık sebepleri dışında okullarla yüksek öğrenim kurumlarından çıkarılan öğrencilere Devlet tarafından yapılan bilumum masraflar faizi ile birlikte mukavelesi gereğince ödettirilir.” Askeri Okullara Alınan Öğrenciler İle Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte Ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler İçin Yüklenme Senedi Düzenlenmesine Ve Bu Okullardan çeşitli sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere Veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmelik’e 13.02.1992 tarih 21141 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak eklenen değişiklik gereğince askeri okullardan başarısızlık nedeniyle ilişiği kesilen öğrencilerin sorumlu oldukları masraflar belirtilmiş, bu durumdaki öğrencilerin sorumlu olduğu masraf kalemleri arasında personel ve amortisman giderleri de sayılmıştır.
Somut olayda; davalı adına velisi tarafından askeri okula giriş esnasında verilen yüklenme senedinin düzenlendiği tarihte yukarıda sözü edilen yasa ve yönetmelik hükümleri yürürlüktedir ve bunlar bilinerek yüklenme senedi düzenlenip imzalanmıştır.
Yükleme senedi içeriğinde ise yasa ve yönetmelik hükümlerine uyulacağı taahhüt edildiğine, davalının sorumlu olacağı masraflar arasında personel ve amortisman giderlerinin de dahil edilmesi gerektiğinin düşünülmemiş olması doğru görülmemiştir.
Mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda davalının personel ve amortisman giderlerinden de sorumlu olacağı dikkate alınarak yeniden bilirkişiden ek rapor alınmalı ve bu rapor doğrultusunda karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, eğitim ve öğretim gideri olarak ödenen 17.372 500.000 TL.nin tahsili isteğine ilişkindir.
Davacı Milli Savunma Bakanlığı vekili, davacı idareye bağlı okulda askeri öğrenci olarak eğitim gören Can Erdem’in vermiş olduğu taahhüdü ihlal ettiğini, 4.09.2003 tarihinde okuldan ayrıldığını; askeri lisedeki öğrenim nedeniyle 17.090.802.961 TL. Harp Okulundaki öğrenim için de 281.739.496 TL.ki toplam 17.372.500.000 TL.masraf yapıldığını; davalılara borçlarını ödemeleri için yazı yazıldığını, bugüne kadar ödemede bulunulmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 17.372.500.000 TL.nin sarf tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı öğrenci C.E.ve kefil E.K.cevap dilekçeleriyle davanın reddini savunmuşlar, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak kurulan hüküm Özel Dairece yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuştur.
Yerel mahkeme ile Özel Daire arasındaki uyuşmazlık, yüklenme senedinde öğrencinin okulla ilişiğinin kesilmesi durumunda, tazminat olarak ödenmesi gereken harcama kalemleri arasında gösterilmeyen personel ve amortisman giderlerinden, davalıların sorumlu tutulup tutulamayacakları noktasında toplanmaktadır.
Öncelikle belirtilmelidir ki; bir hukuki işlem olarak sözleşme, inşai ve bağlayıcı olmak üzere, iki tür sonuç doğurur. Sözleşmenin inşai sonucu, tarafların beyan edilen iradelerine uygun olarak meydana gelen hukuki sonuçtur.Sözleşmenin doğurduğu ikinci sonuç ise, tarafları bağlıyıcı sonuç olup; bundan amaç, tarafların beyan edilen iradeleriyle ve sözleşme ile bağlanmış olmaları ve dolayısıyla içlerinden birinin tek taraflı irade beyanıyla bu sözleşmeyi ortadan kaldıramaması, irade beyanlarına uygun olarak kurulmuş bulunan hukuki durumla bağlı olmasıdır. Doktirin ve uygulamada sözleşme yerine “Akit”, “mukavele” veya “bağıt”kavramları da kullanılmaktadır. (Prof Rd. Fikret Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, s:187 vd).
Borç ilişkilerini düzenleyen başlıca kanun Borçlar Kanunu olmakla birlikte, bu Kanun dışında diğer bazı kanunlar da borç ilişkilerini düzenlemekte yada borç ilişkileriyle ilgili özel hükümler içermektedirler.
Bu noktada, 5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Gösteremeyenler Hakkındaki Kanunun 3.maddesinde “Sağlık sebepleri dışında okullarla yüksek öğrenim kurumlarından çıkarılan öğrencilere Devlet tarafından yapılan bilimum masraflar faizi ile birlikte mukavelesi gereğince ödettirilir. “hükmü öngörülmüştür.
Şu durumda; askeri öğrencilerin, sağlık sebepleri dışında hangi nedenle olursa olsun okuldan çıkarılması halinde ödenmesi gereken tazminatın belirlenmesinde, Borçlar Kanunu hükümleri ve özellikle 5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Gösteremeyenler Hakkındaki Kanunun 3.maddesinde işaret edilen, öğrenci ile okul yönetimi arasında yapılan “mukavelenin”, eş söyleyişle “yüklenme senedinde” taahhüt edilen edimlerin ve harcama kalemlerinin esas alınması gerektiği her türlü duraksamadan uzaktır.
Bundan ayrı; Askeri Okullara Alınan Öğrenciler ile Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler için Yüklenme Senedi Düzenlenmesine ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmeliğe Ekli Örnek 2 Çizelgenin Değiştirilmesine Dair Yönetmelikte yer verilmiş bulunsa bile; yüklenme senedine derç edilmeyen masraflar ve getireceği maliyetten haberdar edilmeyen akidin, bu kalem masraflardan sorumlu tutulmasının Borçlar Kanunu ve 5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Gösteremeyenler Hakkındaki Kanunun 3.maddesine aykırılık teşkil edeceği açıktır.
Sonuç itibariyle; yüklenme senedinde harcama kalemleri arasında gösterilmeyen giderlerden, öğrenci ve yasal temsilcisinin sorumlu tutulması olanaklı değildir.
Nitekim; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.11.2006 gün ve E: 2006/15-743 K:2006/740; 29.12.2006 gün ve E: 2006/18-757 K:2006/763; 02.05.2007 gün ve E: 2007/18-229 K:2007/238; 3.10.2007 gün, 2007/18-643 E. 714 sayılı kararlarında da aynı görüş benimsenmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve Özellikle davalı C. E.’e velayeten babası S. E.tarafından imzalanan Manavgat 1.Noterliğinin 21.08.2000 tarih ve 0013579 sayılı yüklenme senedinde, öğrencinin ilişiğinin kesilmesi halinde ödenmesi gereken giderler tahdidi olarak sayılmış olup, burada personel ve amortisman giderlerini ödeneceğine yer verilmemiş olduğundan, personel ve amortisman giderlerinin kurumca talep edilmesinin yasal dayanağı bulunmamaktadır.
Ne var ki 5.07.2004 tarihli bilirkişi raporunda, kamunun zararı hesaplanırken, 2003 yılında Harp Okulunda geçen dört günlük öğretim sırasında yapılan masrafların 281.739.496 TL. olarak hesaplandığı, bu rakamın bilirkişi raporunun 2.ve 3. sayfalarında aynen yazıldığı, 4. sayfasında ise maddi hata sonucu 2.817.739.496 TL. olarak geçtiği masraf toplamı ve faizin yanlış hesaplandığı belirlenmiştir. Bu nedenle hükmedilen tazminat miktarı bakımından, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme uygun bulunduğundan, alacak miktarı yönünden temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 18.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 31.10.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.