Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2006/539 E. 2006/586 K. 27.09.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2006/539
KARAR NO : 2006/586
KARAR TARİHİ : 27.09.2006

MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/04/2006
NUMARASI : 2006/24-133
Taraflar arasındaki eşya teslimi, mümkün olmazsa alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;Konya Asliye 2. Hukuk Mahkemesince yetkisizliğe dair verilen 12.7.2005 gün ve 2005/255-489 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 13.12.2005 gün ve 2005/12279-18468 sayılı ilamı ile, (…Davacı, davalının oğlu ile 10.8.2003 tarihinde evlendiklerini, davalı olan kayınpederinin Konya ve İstanbul’da bulunan evlerinde birlikte oturduklarını, baskılara dayanamayarak baba evine dönmek zorunda bırakıldığını, şahsi eşyaları ile mehir senedin de belirtilen eşyalarının davalının evinde kaldığını iddia ederek eşyaların aynen olmaz ise bedeli 10.000.000.000 TL.sının davalıdan alınmasını istemiştir.
Davalı, ikametgahının Küçükçekmece’de bulunduğunu savunarak yetki itirazında bulunmuştur.
Mahkemece davalının yetki itirazının kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı mehir senedi başlıklı sözleşmeye dayanarak alacak talebinde bulunmuş olup 5.8.2003 tarihli mehir senedinde “ihtilaf halinde Konya Mahkemeleri ile icra daireleri yetkilidir” denilmektedir.HUMK.nun 22. maddesi gereğince yapılan bu yetki sözleşmesi geçerlidir. Bu durumda davalının yetki itirazının reddi ile işin esasının incelenmesi gerekirken yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir…)gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava eşya teslimi, mümkün olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir.
Davacı S..C.. vekili, davacı ile davalının oğlu (dava dışı) D.. C..’ın 10.08.2003 tarihinde evlenip, D..in Konya’daki ailesinin yanına yerleştiklerini, davacının sonradan İstanbul’da davalının ailesi ile birlikte yaşamaya zorlandığını, bilahare eşinin ve ailesinin şiddet ve baskılarına dayanamayarak ve ailesinin üzerine kilitlediği evin kapısını açık unutmasından yararlanarak baba evine döndüğünü, şahsi eşyalarının, takılarının ve mehir senedinde yazılı eşyaların, davalının İstanbul’daki ve Konya’daki evlerinde kaldığını ileri sürerek, cins, sayı ve değerleri dava dilekçesinde liste halinde gösterilen mehir senedindeki eşyaların varsa aynen teslimine, bulunamadığı takdirde listede belirtilen değerlerinin toplamı olan 10.000.000.000 TL. nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı M.. C.. vekili, davalının “…Mah….Sk. No:.., Kat:.., Daire:.. …./İSTANBUL” adresinde ikamet ettiğini, davacının bu açık adresi çok iyi bildiği halde, usulsüz şekilde önce Konya’daki adrese tebligat çıkarttırdığını, iade edilince de dava dilekçesine davalının ikinci adresi olarak yazılı bulunan, ancak doğru olmayan İstanbul’daki adrese tebligat gönderilmesi yönünde talepte bulunduğunu, bu tebligatın yanlış adrese ve usulsüz şekilde yapıldığını, o nedenle davalının davanın varlığından haberdar olamadığını, davacı ile davalının oğlu arasındaki Konya 1. Aile Mahkemesi’nin 2004/530 E. sayılı boşanma davası dosyasından tanık beyanlarının fotokopisi alınırken davanın varlığından 16.02.2005 tarihinde haberdar olduğunu, bu tarihe göre de süresi içerisinde işbu dilekçeyle yetki itirazında bulunulmakta olduğunu; davanın yetkili mahkemede açılmadığını, zira davalının …/İstanbul’da ikamet ettiğini, genel yetki kuralı gereğince ve bu adrese göre, Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili bulunduğunu; davanın esastan da reddi gerektiğini, zira; davalının mehir senedinde yazılı altınları ve eşyaları düğün aşamasında alıp davacıya teslim ettiğini, böylece sorumluluğunun sona erdiğini, bu eşyaların mükerrer olarak ve yeniden davalıdan talep edilemeyeceğini, öte yandan, davacının evden kimsenin olmadığı bir zamanda kendi başına iken ayrıldığını, yedinde bulunan altınları da ayrılırken alıp götürdüğünü savunarak, öncelikle yetki itirazının kabulüne, mahkemenin yetkisizliğine, mehir senedinde yazılı altın ve eşyalar taahhüt edildiği şekilde davalı tarafından düğün aşamasında alınıp davacıya teslim edildiğinden, yersiz açılan davanın da reddine karar verilmesini istemiştir.
Yerel Mahkemece verilen; davalının ikametgahının İstanbul/Avcılar’da bulunduğu, buna göre de yetkili mahkemenin Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesine dayalı, dava dilekçesinin yetki yönünden reddine dair karar Özel Dairece yukarıdaki gerekçeyle bozulmuş; Yerel Mahkeme, 5.8.2003 tarihli mehir senedine konu eşyanın davalı tarafından davacıya teslim edilmiş olduğu, mehir senedi ile ilgili bir ihtilafın bulunmadığı, davadaki eşya teslimi ve (mümkün olmadığı takdirde) alacak taleplerinin, sonradan ortaya çıkan olgulara dayandırıldığı, dolayısıyla, yetkili mahkemenin genel hükümlere göre belirlenmesi gerektiği, davalının ikametgah adresi itibariyle Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğu gerekçesiyle direnme kararı vermiş; direnme kararı da davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara ve özellikle, davalının oğlu D.. C..ile davacının birbirleriyle evli olduklarının çekişmesiz bulunmasına; davadaki iddia ve isteklerin dayandırıldığı, söz konusu evlilik nedeniyle düzenlenen 5.8.2003 tarihli ve “Mehir Senedi” başlıklı belgenin davalı(Kayınpeder) M.. C..tarafından “Altın ve malları veren ve taahhüt eden”; dava dışı oğlu D..C..tarafından ise “Evlenen” sıfatıyla imzalanmış olmasına, anılan belgede davacı imzasının bulunmamasına; dolayısıyla, söz konusu belgede yer alan, “…İhtilaf halinde KONYA Mahkemeleri ile icra daireleri yetkilidir.” ibaresinin, eldeki davanın tarafları yönünden yetki sözleşmesi olarak kabulünün hukuken olanak olmamasına; davalının ikametgah adresi itibariyle de Konya Mahkemelerinin yetkisiz bulunmasına göre; usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA ve temyiz ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 27.9.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.