Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2006/305 E. 2006/299 K. 24.05.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2006/305
KARAR NO : 2006/299
KARAR TARİHİ : 24.05.2006

MAHKEMESİ : Sarayköy Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi
TARİHİ : 16/02/2005
NUMARASI : 2004/302-2005/139
Taraflar arasındaki “kooperatif ortaklığından çıkarılma kararının iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Sarayköy Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesince davanın reddine dair verilen 05.03.2003 gün ve 2002/75-2003/36 sayılı kararının incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 24.05.2004 gün ve 2003/12026-2004/5779 sayılı ilamı ile; (…Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı iken haksız olarak ortaklıktan ihraç edildiğini, zira; yeni araç alımı için verilen sürenin makul bir süre olmadığını, ayrıca kooperatif kararının aynı durumda olan ortaklar yönünden de eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ileri sürerek, davalı kooperatif yönetim kurulunun 07.03.2002 tarihli ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, ihraç kararının anasözleşme ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, tanık beyanı ve tüm dosya kapsamından, davacının kooperatif tarafından verilen süreye rağmen araç almadığı, ihraç kararının usulüne uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, ihraç kararının iptaline ilişkindir. Dosya kapsamından esasen davacının aracının 10 yaşından büyük olması nedeniyle satılarak, yenisinin alınması için davacıya 15.11.2001 tarihli ihtar çekilmiş, davacının 19.11.2001 tarihli müracaatı üzerine 09.01.2002 tarihli yönetim kurulu kararı ile davacıya 15.02.2002 tarihine kadar süre verilmiş, davacının bu arada araç almaması nedeniyle 07.03.2002 tarihli karar ile ihracına karar verilmiştir. Davacı ise, ihraç kararından sonra 15.03.2002 tarihinde aracını satın almıştır. Her ne kadar mahkemece, kooperatif anasözleşmesinin 14/1 ve 10/5 nci maddeleri şartlarının davacı tarafından yerine getirilmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş ise de, kooperatif anasözleşmesinin 10/5 nci maddesinde araçların 10 yaşından büyük olmamasının gerektiğinin düzenlenmediği, bu nedenle davacının mevcut aracının satılmasının kooperatif tarafından talep edilip, ardından ihraç prosedürünün uygulanması doğru görülemez. Bu itibarla, mahkemece, davanın kabulüne karar vermek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYiZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, kooperatif ortaklığından çıkarılma kararının iptali istemine ilişkindir.
Davacı, davalı SS. Minibüsçüler Kooperatifi ortağı olup, minibüs sahibi olarak taşımacılık yapmakta iken Davalı Kooperatif tarafından taşımacılık yapmaya uygun araçları olmadığı gerekçesiyle ortaklıktan çıkarılmış; daha sonra yeni araç alması konusunda verilen süreye karşın alamaması ve çalışmaya başlayamaması nedeniyle son olarak 07.03.2002 tarihli Kooperatif Yönetim Kurulu kararıyla ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmiş; bu kararın 11.03.2002 tarihinde tebliği üzerine eldeki dava açılmıştır.
Mahkemece davalının uygulamasının ana sözleşmenin 10 ve 14. maddelerine dayalı ve yasal olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiş; davacı vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece “kooperatif anasözleşmesinin 10/5 nci maddesinde araçların 1O yaşından büyük olmamasının gerektiğinin düzenlenmediği, bu nedenle davacının mevcut aracının satılmasının kooperatif tarafından talep edilip, ardından ihraç prosedürünün uygulanmasının doğru olmadığı” gerekçesiyle karar bozulmuş; mahkemece bozma sonrası araştırma yapılıp delil de toplandıktan sonra direnme kararı verilmiştir. Davacı vekili hükmü ortada bir direnme kararı olmadığı eylemli olarak bozmaya uyulduğu gerekçesiyle ve önceki temyiz nedenlerini tekrarladıklarını ifadeyle temyiz etmiştir.
İşin esasının incelenmesine geçilmezden evvel, öncelikle mahkemece bozmadan esinlenilerek yapılan araştırma ve getirtilen delillere dayanılarak hüküm kurulmuş olması karşısında ortada bir direnme kararı bulunup bulunmadığı ve buna göre temyiz inceleme merciinin Hukuk Genel Kurulu mu yoksa Özel Daire mi olduğu hususu ön sorun olarak ele alınmıştır.
Mahkeme redde ilişkin ilk kararının bozulması üzerine bozmaya uyup uymama yönünde karar vermezden evvel bozmadan da esinlenerek, bozma ilamına eylemli uyma teşkil edecek şekilde araştırmaya girişmiş;
12.11.2004 tarihli oturumda davalı vekilinin “Yargıtay bozma ilamını kabul etmiyoruz. Önceki kararda direnilmesini istiyoruz. Müvekkil kooperatif tarafından davacıya aracını yenilemesi için gönderilmiş herhangi bir ihtar söz konusu değildir. Müvekkil yalnızca davacıya yeni araç satın alması için ihtar göndererek süre vermiştir. Davacı aracını müvekkilin ihtarı üzerine değil kendi isteğiyle satmıştır. Bu nedenle yeni bir araç alması için kendisine süre verilmiştir. Verilen süre de uygun bir süredir. Denizli Valiliğinin 10 yaşından büyük araçları çalıştırılmaması konusuna bir kararı vardır. Ancak kooperatif ana sözleşmesine göre yönetim kurulunun salt bu nedenle ortaklarını çıkarma yetkisi bulunmadığından davacıya bu konuda yazılmış herhangi bir ihtar yoktur. Bu hususun kooperatiften sorulmasını isterim.” şeklindeki beyanı üzerine aynen; “Sarayköy Trafik Tescil Şube Müd.ne müzekkere yazılarak 07.03.2002 tarihinden önce davacı F..C..adına kayıtlı olan minibüslere ait trafik kayıtlarının mahkememize gönderilmesi ve bu araçların hangi tarihlerde satıldığının ve yaşının mahkememize bildirilmesinin istenmesine” karar vermiştir. Gerek bu oturumda gerekse takip eden 16.02.2005 tarihli oturumda tarafların açıklamalarını almış; bozma sonrası dosyaya giren tüm belge ve beyanlara dayanarak direnme kararı vermiştir.
Şu durumda ortada direnme kararı bulunmayıp, bozmaya eylemli uyma anlamına gelecek şekilde bozmadan esinlenilerek yapılan araştırma sonucu gelen belgelere ve alınan beyanlara dayanılarak verilmiş yeni bir hükmün varlığının kabulü ile bu yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Dairesine gönderilmesi gerekir.
S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 11.HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 24.05.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.