Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2005/649 E. 2005/640 K. 23.11.2005 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2005/649
KARAR NO : 2005/640
KARAR TARİHİ : 23.11.2005

Mahkemesi : Manavgat 2.Kadastro Mahkemesi
Günü : 20.02.2004
Sayısı : 6 E- 2 K.
Taraflar arasındaki “kadastro tespitine itiraz” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Manavgat 2.Kadastro Mahkemesince davanın reddine müdahil Hazine’nin davasının kabulüne dair verilen 26.06.2002 gün ve 1982/592 E. 2002/9 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin 03.06.2003 gün ve 2003/1134-1890 sayılı ilamı ile;
(…Kadastro sırasında 34 parsel sayılı 17350 m2, 107 parsel sayılı 11100 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydına, miras hakkına, zilyetliğe dayanılarak davalılar N. Ö..ve paydaşları adlarına tespit edilmiştir. İtirazı komisyonca reddedilen davacı H. A.Ü… tapu dışı satın almaya ve zilyetliğe dayanarak dava açmıştır. Hazine tapu kaydı yüzölçümü fazlası için davaya katılmıştır. Yargılama sırasında davacının ölümü nedeniyle davayı mirasçıları takip etmişler, ölen davalıların mirasçıları davaya dahil edilmiştir. Mahkemece davacının, davasının reddine, hazinenin davasının kabulüne, taşınmazların katılan hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm davacılar ile davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmazların davalı tarafın tutunduğu tapu kaydının yüzölçümü fazlası olduğu davacıların taşınmaz üzerinde tespit gününe kadar 20 yılı ulaşan zilyetliğinin bulunmadığı gerekçe gösterilmek suretiyle hüküm kurulmuştur. Nevarki, dayanılan müfrez tapu kayıtları Ağustos 1324 daim ve 393 nolu tapu kaydından ifrazen oluşmuştur. İlk tesis tapu kaydı olan 393 nolu tapu kaydı 50 dönüm miktarında olup yüzölçümünden fazla olarak niza dışı 32 ve 33 sayılı (199, 200, 201, 202, ve 203) sayılı parsellere’ revızyon görmüştür. Anılan parseller de kesinleşmiştir. Dayanılan tapu kaydı Değirmen üstündeki belen sınırı itibariyle diğer bir anlatımla doğu sınırı değişir nitelikteki kayıtlardandır. Bu nedenle dayanılan tapu kaydının yüzölçümüne değer verileceği kuşkusuzdur. Az yukarda belirtildiği gibi tapu kaydı değişir nitelikteki sınırları içermesi nedeni ile niza dışı 32 ve 33 sayılı parsellere revizyon görmüş ve kesinleşmiştir. Hal böyle olunca dava konusu 34 ve 107 sayılı parsellerin tapu kaydı kapsamında kaldığı kabul edilemez. Bu durumda çekişmenin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının kim yararına gerçekleştiğinin belirlenmesi suretiyle çözümlenmesi gerekir. Mahkemece M.Ç..’in zilyet olduğu kabul edilmiş bulunmasına göre M.. Ç..in duruşma aşamasındaki imzalı sözlerinden de anlaşılacağı gibitaşınmazda dava konusu taşınmazların zilyetliğinin davalı T…. devraldığı ve 1956 yılında da davacı H.A.. Ü…a devretdiği zilyetliğin teslim edildiği ve bu konuda da yine 17.10.1956 tarihli satış senedin de doğruluğunu belirtmiş olmakla eklemeli zilyetlikler de göz önünde tutulduğunda davacı H. A… Ü..mirasçıları yararına 3402 sayılı kanunun 14. maddesi hükmüne öngörülen taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Diğer yönden ziraat mühendisi M..Ç..’in 7.6.2000 tarihli açıklamalı ve gerekçele raporunda taşınmazın 80 yıllık kültür arazisi olduğunu ve taşınmazın 1. sınıf niteliğinde sulu tarım toprağı niteliğinde olduğunu açıklaması dinlenen tanık sözlerini de doğrulamaktadır. Kaldıki, nizalı taşınmazların Manavgat ırmağı kenarında olması ve 1. sınıf tarım arazisi olması nedeni ile dosyadaki mevcut olgu ve bulgular da göz önünde tutularak dava konusu taşınmazların H. A. Ü.mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken bu konuda yanılgıya düşülerek yazılı biçimde karar verilmesi isabetsiz bu nedenlerle davalılar A.T.T.. mirasçıları, S.T..mirasçıları, Ö.F. T.. mirasçıları, A.N. Ul. mirasçıları,F. Y.K. mirasçıları, A. P. T., N. Ö..ın temyiz itirazlarının reddi ile aleyhlerindeki mahkeme hükmünün ONANMASINA,ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Davacılar H. A.Ü.mirasçılarının temyiz isteklerinin kabulü ile hükmün H.A.Ü..mirasçıları yararına bozulmasına…)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN :Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 23.11.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.