YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2005/584
KARAR NO : 2005/673
KARAR TARİHİ : 30.11.2005
Mahkemesi
:
Ardeşen Asliye Hukuk Mahkemesi
Günü
:
9.2.2005
Sayısı
:
242-10
Taraflar arasındaki “şuf’a“ davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ardeşen Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 15.10.2003 gün ve 2003/29 E. 2003/174 K. sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin 15.6.2004 gün ve 2004/3769 E. 4903 K. sayılı ilamı ile,
(…Dava önalım hakkı nedeniyle davalıya satılan payın iptal ve tescili isteğine ilişkindir.Mahkeme davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, önalım hakkına konu edilen payın ilişkin bulunduğu taşınmazın paydaşlarından M. Ö..’in 1/12 payının 3.3.2003 tarihinde davalıya satıldığını belirterek 17.3.2003 tarihinde süresinde ikame ettiği bu dava ile önalım hakkı nedeniyle payın iptal ve tescilini istemiştir. Davalı dava konusu edilen taşınmazların paydaşları arasında rızaen bölündüğünü, davanın reddini savunmuştur.
Önalım davasına konu edilen taşınmazın paydaşları arasında rızaen bölünmesi, buna uygun uzun süre kullanılması ve paydaşlardan birinin payını üçüncü bir şahsa satması halinde hakkını bu şekilde sınırlandıran paydaşın önalım hakkını kullanması M.K.2.maddesinde ifadesini bulan dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarındandır.
Olayımızda; davaya konu edilen payın ilişkin bulunduğu taşınmaz tapuda 22494 m2, fındıklık ve meyveli tarla olarak kayıtlıdır. 1954 yılında F..B..adına tapuya kaydedilmiş, 1993 yılında ölümü ile mirasçılarına intikal etmiştir.Yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporu ve dinlenen şahitlerin beyanları savunmayı doğrular nitelikte görülmemiştir.Tapu maliki F.. B..’un ölümünden sonra mirasçıları arasında yukarıda açıklanan esaslara göre rızai bir bölünme yapıldığı ve ona uygun kullanıldığı ispat edilememiştir.Delillerin takdirinde hata yapılarak yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırıdır.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır…)
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacılar vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ:Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma .
kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA,istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 30.11.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.