Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2005/543 E. 2005/590 K. 19.10.2005 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2005/543
KARAR NO : 2005/590
KARAR TARİHİ : 19.10.2005

Mahkemesi

:

Orhaneli Asliye Hukuk Mahkemesi

Günü

:

26.05.2004

Sayısı

:

44-58

Taraflar arasındaki “rucuan tazminat“ davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Orhaneli Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 19.2.2003 gün ve 2002/161 E, 2003/17 K. sayılı kararın incelenmesi Davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 22.3.2004 gün ve 2003/8546 E, 2004/2874 K. sayılı ilamı ile,
(…Davacı sigorta şirketinin, halefiyet ilkesi uyarınca zarar sorumlularına karşı açtığı rücu davası da, kural olarak HUMK.nun 9/2.madde hükmü uyarınca, davalılardan birinin ikametgahı mahkemesinde bakılabilecektir. Böyle bir dava, aynı maddenin ikinci cümlesi uyarınca, ortak yetkili yer (kazanın meydana geldiği yer) mahkemesinde de bakılabilirse de, bu yer mahkemesi yetkili mahkemelerden sadece biri olup, kesin yetkili bir yer mahkemesi değildir. Kamu düzenine ilişkin kesin yetkinin bulunmadığı hallerde, davalılardan birinin ikametgahı mahkemesinde dava açıldığı taktirde, tüm davalılar bakımından mahkeme yetki kazanmış olur.
Somut olayda; davalılardan Ltd.Şti.in merkezi itibariyle davanın doğru yer mahkemesinde açıldığı gözetilerek, davalılar vekilinin yetki itirazının reddi ile davanın esasına girilmesi, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetki itirazının kabulü ile kaza yeri mahkemesi adeta kesin yetkili bir mahkeme gibi değerlendirilerek, yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamıştır…)
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ : Davacı ….. Sigorta A.Ş.vekili, davalılara ait aracın, kasko sigortalı araca çarpması suretiyle oluşan trafik kazası sonucu 5.360.238.000 TL,lik hasar meydana geldiğini, hasar bedelinin davacı şirket tarafından sigortalı araç sahibine ödendiğini ileri sürerek, sigortalının haklarına halef olarak, TTK’nun 1301.maddesi uyarınca rücuan tazminat isteminde bulunmuştur.
DAVALILARIN SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davalılar cevap dilekçeleriyle yetki itirazında bulunmuşlar, davanın reddini savunmuşlardır.
YEREL MAHKEME KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece, dava sebebini oluşturan haksız fiilin Bursa merkeze bağlı Mutlular Köyü’nde gerçekleştiği, HUMK’nun 21.maddesi uyarınca ortak yetkili mahkemenin Bursa Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle, yetkisizlik kararı verilmiştir.
TEMYİZ EVRESİ, BOZMA VE DİRENME; Davacı vekilinin temyizi üzerine hüküm yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş, yerel mahkemece HUMK’nun 9/1 (1.cümle ) her davanın kanunda aksine hüküm bulunmadıkça açıldığı tarihte, davalının ikametgahı yeri mahkemesinde görüleceği, bazı davalar için özel yetki kuralları belirlendiği; davalıların birden fazla olması halinde birinin ikametgahı mahkemesinde dava açılabileceği vurgulandıktan sonra bu genel yetki kuralının istisnalarından biri olan HUMK’nun 9/II (2.cümle ) de kanunda dava sebebine göre davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belli edilmiş ise, davaya o mahkemede bakılacağının belirtildiği; istisnalardan birinin HUMK’nun 21.maddesi olduğu; ayrıca 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası’nın HUMK’nun 21.maddesini karşılayan 110.maddesinde “motorlu araç kazalarından dolayı hukuksal sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkezi veya şubesinin veya sigorta sözleşmesi yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir” biçiminde düzenleme getirdiği; davanın, dava sebebine göre ortak yetkili mahkeme olan Bursa Mahkemelerinde açılması gerektiği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
GEREKÇE : Dava, TTK’nun 1301.maddesine göre açılmış rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme ile Özel Daire arasındaki uyuşmazlık yetkili mahkemenin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
HUMK’nun 9/2 maddesi uyarınca davaya, davalılardan birinin ikametgahı mahkemesinde bakılabilir.
Davadaki istemin dayanağını oluşturan haksız eylem (trafik kazası )Bursa’da gerçekleştiğine göre, bu yer mahkemesi tüm davalılar için ortak yetkili mahkemedir. (HUMK.21 m. ) Bu yetkinin kamu düzeni ile ilgili ve uyulması zorunlu bir hüküm olmadığı, maddenin son cümlesinin yazılış şekli “ikame olunabilir” deyiminden anlaşılmaktadır.
Kamu düzenine ilişkin kesin yetkinin bulunmadığı hallerde, davalılardan birinin ikametgahı mahkemesinde dava açılabilir.
Ayrıca, zarar sorumlularına karşı ödemede bulunan sigortacının kendi akidi olan sigorta ettirene veya halefiyet ilkesi uyarınca üçüncü kişilere karşı açacakları rücu davalarında yetkili mahkemenin hangi yer mahkemesi olacağı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110 maddesinde düzenlenmemiştir. Bu nedenle bu tür davalarda yetkili mahkemenin saptanması HUMK’nun genel yetki kuralları çerçevesinde yapılmalıdır.
Yukarıda belirlenen ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında davalılardan Ceylankaya Sürücü Kursunun merkezinin bulunduğu Orhaneli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davanın, HUMK’nun 9 ve 21 maddelerinde belirtilen yetki kurallarına göre, doğru yer mahkemesinde açıldığı anlaşılmaktadır.
O halde, Hukuk Genel Kurulu’nca belirlenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacıvekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda ve Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK’nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının geri verilmesine 19.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi