YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2005/539
KARAR NO : 2005/571
KARAR TARİHİ : 12.10.2005
Mahkemesi: İzmir 10.Asliye Hukuk Mahkemesi
Günü : 03.05.2005
Sayısı: 2005/43 E- 163 K.
Taraflar arasındaki “Fesih işleminin iptali ve tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir Asliye 10.Hukuk Mahkemesince yetkisizliğe dair verilen 02.12.2003 gün ve 2003/737-1127 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 24.05.2004 gün ve 2004/836-7821 sayılı ilamı ile;
(…Davacı, davalı ile kurum mensuplarına ilaç vermek üzere yapılan sözleşmenin davalı tarafından 7 yıl süre ile tek taraflı olarak feshedildiğini, bu yüzden gelir kaybına uğradığını belirterek, uğradığı zararlara karşılık şimdilik 2.000.000.000 TL.nın fesih tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Davalı, yetkili mahkemenin Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu beyanla yetki itirazında bulunmuş, esas yönünden de davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece sözleşmedeki yetki şartı gereğince mahkemenin yetkisizliğine, istek halinde dosyanın Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
HUMK.nun 9.maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10.maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edildiği veya davalı ya da vekilinin dava tarihinde orada bulunması kaydıyla, sözleşmenin yapıldığı yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Öte yandan yine aynı kanunun 22.maddesinde tarafların yetki sözleşmesi yapmak suretiyle yetkili olmayan bir mahkemenin yetkisini kabul edebilecekleri belirtilmiştir. Tarafların sözleşmede yetkili mahkemeyi kararlaştırmış olmaları, HUMK.nun 9.maddesi uyarınca genel yetkili olan ve 10.maddedeki kural gereğince özel yetkili bulunan mahkemelerin yetkilerini kaldırmaz. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir (Bkz. HGK. 05.11.2003, 2003/13-640-627 sayılı kararı).
Somut olayda davalının ikametgahı Ankara’da bulunduğundan, genel yetki kuralı uyarınca Ankara mahkemeleri yetkilidir. Ayrıca taraflar sözleşmede de Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğunu kararlaştırdıklarından gerek HUMK.nun 9.maddesindeki genel yetki kuralı, gerekse yetki sözleşmesi uyarınca, davaya bakma yetkisi Ankara Mahkemesine aittir. Ne var ki az yukarda açıklandığı üzere HUMK.nun 10.maddesinde sözleşmeden doğan davalarda,sözleşmenin icra edileceği yer mahkemesinin de yetkili olacağına ilişkin özel bir yetki kuralı getirildiğinden, sözleşmenin icra edileceği yer de İzmir olduğundan, davacının HUMK. nun 10.maddesindeki kurala dayanarak eldeki davayı açtığı İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi de davaya bakma yetkisine sahiptir. O halde mahkemece davanın yetkili mahkemede açıldığı gözetilerek işin esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir…)
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle; her ne kadar, Özel Daire bozma ilamında da belirtildiği üzere, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 10.maddesi uyarınca, sözleşmeden kaynaklanan davalarda sözleşmenin icra edileceği yer mahkemesi dahi yetkili ise de; somut olayda, davacıya ait eczanenin İzmir İl Merkezinde değil, ayrı bir yargı çevresine sahip Kemalpaşa İlçesi sınırları içerisinde bulunması nedeniyle sözleşmenin icra edileceği yerin Kemalpaşa İlçesi olmasına; davanın açıldığı İzmir Asliye 10.Hukuk Mahkemesi’nin sözleşmenin icra edileceği yer mahkemesi niteliğini taşımamasından ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 9.maddesi çerçevesinde genel yetkili mahkeme de olmamasından dolayı, davanın yetkisiz mahkemede açıldığının kabulünde zorunluluk bulunmasına; davacının, genel ve özel yetkili mahkemeler arasından birini seçme yetkisini yanlış kullanması ve davayı yetkisiz mahkemede açması nedeniyle, bu konudaki tercih hakkının davalıya geçmiş ve davalı vekilinin de süresi içerisinde, davalı Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü’nün bulunduğu Ankara mahkemelerinin yetkili olduğuna dair yetki itirazında bulunmuş olmasına göre; Yerel Mahkemenin, somut olayda, davaya bakma yetkisinin Ankara Mahkemelerine ait olduğu yönündeki direnme kararı usul ve yasaya uygun olup, onanması gerekir.
S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 12.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.