Yargıtay Kararı Hukuk Genel Kurulu 2005/384 E. 2005/400 K. 22.06.2005 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Hukuk Genel Kurulu
ESAS NO : 2005/384
KARAR NO : 2005/400
KARAR TARİHİ : 22.06.2005

Esas Karar
——– ———
2005/12-384 2005/400

Mahkemesi

:

Pendik İcra Hukuk Mahkemesi

Günü

:

22.03.2005

Sayısı

:

140-224

Taraflar arasındaki “şikayet“ davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Pendik İcra Mahkemesince davanın reddine dair verilen 26.8.2004 gün ve 2004/502 E, 548 K. sayılı kararın incelenmesi davacı borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 8.2.2005 gün ve 2005/411 E, 2046 K. sayılı ilamı ile,
(…Takibe dayanak ilamda kamulaştırma bedelinin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir. İlamda, oran belirtilmeyip yasal faiziyle tahsile hükmedilmesi halinde faiz oranlarının uyuşmazlığa uygulanması gerekli yasada öngörülen şekilde belirlenmesi gerekir. Buna göre, kesinleşmiş kamulaştırma bedelleri alacaklar için 4709 sayılı yasa ile değişik Anayasa 46/son maddesine göre 17/10/2001 tarihinden itibaren kamu alacakları için saptanan en yüksek faizin uygulanması talep edilebilir. Bir başka anlatımla henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelleri yönünden 17/10/2001 tarihinden itibaren kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranı uygulanmaz. Anayasa 46/son maddesinde öngörülen faiz oranı ilamın kesinleşmesinden itibaren uygulanacaktır.
Mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda dayanak ilamın kesinleşme tarihi belirlenip, ilamın kesinleşme tarihine kadar 3095 sayılı yasaya göre faiz uygulanması yapılarak, kesinleşmesinden sonra ise, Anayasa’nın 46/son maddesindeki değişikliğe göre kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faiz oranına göre hesaplama yapılmalı ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Bu nedenlerle, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir…)
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ:Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA,istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 22.06.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.