Yargıtay Kararı Ceza Genel Kurulu 2023/68 E. 2023/170 K. 22.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Genel Kurulu
ESAS NO : 2023/68
KARAR NO : 2023/170
KARAR TARİHİ : 22.03.2023

YARGITAY DAİRESİ : 1. Ceza Dairesi

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Kasten öldürme suçundan suça sürüklenen çocuk … hakkında açılan kamu davasında yapılan yargılama sonunda eyleminin olası kasıtla öldürme suçunu oluşturduğu kabul edilerek TCK’nın 81, 21/2 ve 31/3-son maddeleri uyarınca 12 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve mahsuba ilişkin … 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesince verilen 12.10.2021 tarihli ve 47-231 sayılı hükme yönelik olarak suça sürüklenen çocuk müdafisi ile katılanlar vekillerince istinaf talebinde bulunulması üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesince 14.02.2022 tarih ve 1873-120 sayı ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bu kararın suça sürüklenen çocuk müdafisi ile katılanlar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesince 05.09.2022 tarih 5331-6466 sayı ile; “(…) Silahın namlusunun maktule doğrultulmuş hâlde iken silahın ateş almasıyla birlikte maktulün zarar göreceğinin muhakkak bir netice olduğu, suça sürüklenen çocuğun tetiğe iradi olarak bastığı ve eylemini bilerek ve isteyerek gerçekleştirmiş olduğu, netice ile birlikte suça sürüklenen çocuğun eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu ve doğrudan kast ile hareket ettiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuğun maktule karşı doğrudan kastla öldürme suçundan cezalandırılması yerine, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek, olası kastla öldürme suçundan hüküm kurulması,” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Daire Başkanı O. Atalay; “(…) Yerel Mahkemece verilen ve İstinaf Dairesince esastan reddedilen hükmün, temyiz incelemesinde onanmasına karar verilmesi gerektiği,” düşüncesiyle karşı oy kullanmıştır.
II. İTİRAZ SEBEPLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 14.10.2022 tarih ve 44339 sayı ile; “(…) Suça sürüklenen çocuk ile maktulün samimi arkadaş oldukları ve aralarında öldürmeyi gerektirecek bir husumet bulunmadığı, atış sayısının tek olduğu, suça sürüklenen çocuğun maktulün yaralanması üzerine ilk olarak arkadaşlarını aradığı, ulaşamayınca 112 Acil Servisini ve 155 Polis İmdat telefonlarını arayarak olayı bildirdiği ve tabancanın dolu olduğunu bilmediği yönündeki aksi ispatlanamayan savunması nazara alındığında, maktulün uzattığı tabancanın dolu olduğunu bilerek ve iradi olarak tetiğe bastığına ve ölüm sonucunu istediğine ilişkin herhangi bir delil mevcut olmadığından doğrudan kastla hareket etmediğinin anlaşıldığı, yine kendisine uzatılan tabancanın ateş alabileceğini öngörmesine rağmen tetiğe belli bir basınçla basarak muhtemel neticeleri göze alıp kabullendiğinin de söylenemeyeceği, ancak suça sürüklenen çocuğun, kendisine uzatılan tabancanın dolu olabileceğini ve ateş alması durumunda arkadaşının yaralanabileceğini ve ölebileceğini öngörmesine rağmen dikkatsizlik ve özen eksikliği sonucu tetiğe dokunması nedeniyle silahın ateş alması sonucunda öngördüğü ölüm neticesini istemeksizin …’ın ölümüne bilinçli taksirle neden olduğu,” görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurmuştur.
CMK’nın 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 1. Ceza Dairesince 19.12.2022 tarih, 10060-10121 sayı ve oy çokluğuyla itiraz nedenlerinin yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
III. UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI VE KONUSU
İnceleme itirazın kapsamına göre sanık hakkında olası kastla öldürme suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Özel Daire çoğunluğu ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığın maktule yönelik suçunun nitelendirilmesine ilişkindir.
IV. OLAY VE OLGULAR
İncelenen dosya kapsamından;
Otopsi raporunda; maktulün vücudunda sol parasternal ikinci interkostal aralıktan girip sol midskapuler hat üçüncü interkostal aralıktan çıkan bir adet ateşli silah mermi çekirdeği yarası saptandığının, bu yaralanmanın öldürücü nitelikte olduğunun, ateşli silah mermi çekirdeği giriş yarası cilt ve cilt altı bulgularına göre atışın bitişik atış mesafesi dışından meydana getirilmiş olduğunun, kişinin ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı büyük organ yaralanmasından gelişen iç kanama sonucu meydana geldiğinin belirtildiği,
Olay yeri inceleme raporunda; olayın meydana geldiği apartman dairesinde, salon zemininde bir adet emniyeti açık konumda, horozu inik vaziyette, mermi haznesinde fişek bulunan ve içerisinde bir miktar fişek basılı şarjörü olan 8916-316781 seri numaralı … SAUER P228 ibareli siyah renkli tabancanın olduğu, sehpa altında bir adet MKE 9P ibareli mermi kovanı bulunduğu, salon zemininde sırt kısmı kuzey duvarına gelecek şekilde duran siyah renkli tekerlekli büro sandalyesinin yaslanma kısmında bir adet mermi giriş-çıkış deliğinin olduğu, mermi yolu takip edildiğinde sırt kısmında delik bulunduğu ve arka kısmında bulunan duvarda yerden 52 cm yüksekliğinde mermi sekme izi olduğu, sandalye üzerinde bulunan izden duvardaki ize olan atış mesafesi yönü tayininde, isabetin yer düzlemine 18 derece açı ile koltuğun yaslanma yüzeyine 7-8 derece açı ile geldiği, koltuk yaslanma yerinde bulunan mermi giriş deliği olarak değerlendirilen deliğin yanında kan olduğu, salon girişe göre solda bulunan pencere önündeki ikili koltuk altında ahşap zemin üzerinde bir adet deforme mermi çekirdeği olduğu, salon orta kısımda sehpa üzerinde çok sayıda bisküvi, çikolata, cips benzeri ambalaj kâğıtları, pet içecek şişesi, kullanılmış bulaşık … bardakların olduğu, salon girişe göre karşıda bulunan pencere önündeki üçlü koltuk üzerinde kan olduğu değerlendirilen kurumuş kırmızı lekelerin bulunduğu, camlı dolap içerisinde 10 adet tabanca fişeği olduğu tespitlerine yer verildiği,
… Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünce düzenlenen 31.10.2019 tarihli uzmanlık raporunda; çapına uygun ses ve gaz fişeği istimal etmek üzere imal edilmişken, sonradan yivli-setli bir namlu takılmak suretiyle 9 mm çaplı Parabellum tipi ateşli silah fişeklerini atar hâle dönüştürülmüş, üzerinde “… SAUER P228” ibareleri bulunan, yarı otomatik tabancanın ateş etmesine mani mekanik herhangi bir arızasının bulunmadığının, tatbiki atışlarda 9 mm çapında Parabellum tipi fişekleri patlatabildiğinin, tabanca ve birlikte gönderilen 9 adet 9 mm çapında fişeğin 6136 sayılı Kanun kapsamında yasak nitelikte olduklarının, maktulün öldürüldüğü olayla ilgili olarak muhafaza altına altına alınan 1 kovan ve 1 mermi çekirdeği parçasının incelemeye konu tabancadan atılmış olduğunun; 02.07.2019 tarihli uzmanlık raporunda; suça sürüklenen çocuk ve maktulden alınan svab numuneleri ile mukayese flaster bant numuneleri ve maktulün tişörtünde tespit edilen 3 adet deliğin etrafında atış artıklarına rastlanılmadığının; 07.10.2019 tarihli uzmanlık raporunda ise; suça sürüklenen çocuk …’nin tişörtünde ölen … Karakuş’a ait kan lekesinin bulunduğunun ifade edildiği,
… Devlet Hastanesince SSÇ … hakkında düzenlenen 10.06.2019 tarihli raporda; vücudunda herhangi bir darp cebir bulgusu olmadığının belirtildiği,
SSÇ … hakkında sosyal inceleme raporu düzenlendiği, adli sicil kaydında; silahla kasten yaralama suçundan dört, yasak nitelikte tabanca bulundurmak suçundan ise üç ayrı mahkûmiyet hükmünün bulunduğu,
Anlaşılmaktadır.
Katılanlar İpek ve … aşamalarda benzer şekilde; olayı görmediklerini, oğullarının öldürülmesinden sorumlu kişi veya kişilerden şikâyetçi olduklarını,
İnceleme konusu suça yardımdan … 40. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan tanık … Mahkemede; … ile çocukluktan beri arkadaş olduklarını, olayın meydana geldiği apartman dairesinde suça sürüklenen çocuk … ve maktul … ile birlikte zaman zaman alkol aldıklarını, günün yirmi saatini birlikte geçirecek kadar samimi olduklarını, olay esnasında olay yerinde bulunmadığını, SSÇ …’nin kendisini maktul …’in telefonundan aradığını ve “Gel … vuruldu.” dediğini, önce şaka yaptığını zannettiğini, yarım saat sonra olay yerine gittiğini, binaya girdiğinde polisleri gördüğünü, SSÇ …’ün olayın şokundan konuşamadığını, çenesinin birbirine vurduğunu, maktul … vurulduğu an SSÇ …’ün hemen polisi ve cankurtaranı arayıp haber vermiş olduğunu, bunu …’ten işittiğini, silaha heveslerinin olduğunu, bu yüzden maktul … ve SSÇ … ile birlikte suçta kullanılan tabancayı ortaklaşa satın aldıklarını, maktul ile suça sürüklenen çocuk … arasında husumet bulunmadığını, aksine çok samimi arkadaş olduklarını, buna ilişkin çok sayıda fotoğraflarının sosyal paylaşım sitelerinde kayıtlı olduğunu,
İfade etmişlerdir.
Suça sürüklenen çocuk … Savcılıkta; maktul … ile mahalleden dokuz yıldır arkadaş olduklarını, 01.06.2019 tarihinde bir kişiyi silahla yaraladığını, polis tarafından arandığı için olayın meydana geldiği dairede tek başına kalmaya başladığını, olaydan önceki gece maktul …’in yiyecek ve içecekle eve geldiğini, biraz oturduktan sonra yattıklarını, sabah uyanınca çekyatın altındaki silahı çıkarıp masanın üzerine koyduğunu, kız arkadaşına göstermek için fotoğrafını çektiğini, bir süre sonra maktulü uyandırdığını, masanın üzerindeki silahı gören maktulün silahı almak istediğini, silahtaki mermileri boşaltıp geri doldurduğunu, nasıl çalıştığını maktule gösterdiğini, maktulün ateş etmek istediğini, kendisinin ise burada ateş edemeyeceğini, ancak öğleden sonra top sahasına gidip orada şişelere atış yapabileceklerini söylediğini, o sırada silahın şarjöründe mermi olduğunu, ancak namluda mermi bulunmadığını, maktulün silahla oynamaya devam ettiğini, maktulden şarjörü çıkarmasını istediğini, ardından da silahı vermesini söylediğini, maktulün silahın namlusundan tutup namlu kendisine bakacak şekilde silahı uzattığını, silahı almak isterken, silahın patladığını ve yere düştüğünü, maktule su getirdiğini, yerden kaldırıp çekyata yatırdığını, tanıdığı arkadaşlarını aradığını, ulaşamayınca 112 acil servisi üç kez arka arkaya aradığını, geldiklerini söyleyince bu kez 155 polis hattını aradığını, kesinlikle arkadaşı olan maktulü öldürme ya da yaralama amacıyla ateş etmediğini, olayın kazara meydana geldiğini,
Sorguda; arkadaşı maktulün silah kullanmayı bilmediğini, silahı namlusu kendine bakacak şekilde uzattığını, silahın kurulu olduğunu bilmediğini, silaha temas etmesiyle silahın ateş aldığını,
Mahkemede; olay sabahı kendisine ait silahı fotoğrafını çekmek için söktüğünü, ardından silahı toparladığını, ancak silahın mermi basılı şarjörünü takmadığını, maktulden telefonunu istediğini, maktulün o esnada silahı eline aldığını, kendisi telefonla ilgilenirken silahın maktulün elinde olduğunu, telefonunu geri uzatıp kendisinden silahını istediğini, maktulün silahı, namlusu kendisine dönük olacak şekilde uzattığını, kanepede uzanırken doğrulup silahı aldığını, o esnada silahın kurulu olduğunu bilmediğini, silahın eline oturmadığını, elinin tetiğe gittiğini ve silahın patladığını,
Savunmuştur.
V. GEREKÇE
Somut Olayda Hukuki Nitelendirme
Olay tarihinden dokuz gün önce silahla ateş ederek bir kişiyi yaralayan suça sürüklenen çocuk …’nin, bu olaydan sonra polise yakalanmamak için bir tanıdığına ait kullanılmayan apartman dairesinde saklanmaya başladığı, suça sürüklenen çocukla uzun süredir arkadaş olan maktul …’ın olay günü bu eve yiyecek getirdiği, maktulün suça sürüklenen çocukla birlikte yemek yiyip yattıkları, sabah suça sürüklenen çocuğun evde bulundurduğu tabancayı çıkararak temizlediği, silahın fotoğrafını çektiği, uzmanlık raporuna göre çapına uygun ses ve gaz fişeği kullanmak için imal edilmişken sonradan yivli-setli bir namlu takılmak suretiyle 9 mm çaplı Parabellum tipi ateşli silah fişeklerini atar hâle dönüştürülmüş ve ateş etmesine mani mekanik herhangi bir arızası bulunmayan yarı otomatik tabancanın ateş alması sonucu maktulün göğsüne isabet eden ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı büyük organ yaralanmasından gelişen iç kanama sonucu hayatını kaybettiği, maktulün tişörtünde ve ellerinde, suça sürüklenen çocuğun da ellerinde atış artığı tespit edilemediği, tabanca ve şarjörde parmak izi bulunamadığının ilgili uzmanlık raporlarında belirtildiği, suça sürüklenen çocuğun, maktulün incelemek için aldığı silahı elinden geri aldığı sırada tabancanın birden ateş aldığını savunduğu anlaşılan olayda;
Suça sürüklenen çocuk …’nin kendisi ile uzun süredir arkadaş olan ve yardımcı olmak için olay günü eve yiyecek getiren maktulün ölümü neticesine yol açacağını bilip isteyerek ateş ettiğine ilişkin herhangi bir belirlemenin yapılamaması nedeniyle suça sürüklenen çocuğun olayda doğrudan kastla hareket etmediği; yine failin neticeyi öngörmesine rağmen becerisine, şansına, tecrübesine ya da başka bir etkene güvenip neticenin meydana gelmeyeceğine inanarak gerektiğinde muhtemel neticenin gerçekleşmemesi için gerekli önlemleri de almak suretiyle hareketini sürdürmesi olarak tarif edilen bilinçli taksir hâlinden de somut olayda bahsedilemeyeceği; ancak elinde tuttuğu atışa elverişli tabancanın tetiğine basan suça sürüklenen çocuğun tabancanın ateş alması durumunda etki alanı içerisinde karşısında duran maktulün isabet alabileceğini öngörmesine rağmen muhtemel neticeyi kabullenerek tetiğe dokunmak suretiyle fiili gerçekleştirdiği anlaşıldığından, olası kastla hareket ettiği kabul edilmelidir.
Bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının değişik gerekçe ile kabulüne, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 05.09.2022 tarihli ve 5331-6466 sayılı bozma kararının kaldırılmasına, … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin usul ve yasaya uygun kararına yönelik temyiz isteminin esastan reddine karar verilmelidir.
Sanığın eylemini doğrudan veya olası kastla mı yoksa bilinçli taksirle mi gerçekleştirdiğine ilişkin yapılan ilk oylamada çoğunluk görüşüne katılmayan iki Ceza Genel Kurulu Üyesi; sanığın eyleminin bilinçli taksirle bir kişinin ölümüne neden olma suçunu oluşturduğu bu nedenle itirazın kabulüne karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle karşı oy kullanmışlardır.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının değişik gerekçe ile KABULÜNE,
2- Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 05.09.2022 tarihli ve 5331-6466 sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA,
3- … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesince verilen 14.02.2022 tarihli ve 1873-120 sayılı usul ve yasaya uygun karara yönelik temyiz isteminin CMK’nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
4- Dosyanın, CMK’nın 304/1. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 22.02.2023 tarihinde yapılan birinci müzakerede yeterli çoğunluk sağlanamadığından 22.03.2023 tarihinde yapılan ikinci müzakerede, sanığın eylemini doğrudan veya olası kastla mı yoksa bilinçli taksirle mi gerçekleştirdiğine ilişkin uyuşmazlık yönünden oy çokluğuyla, sanığın eylemini doğrudan kastla mı yoksa olası kastla mı işlediğine ilişkin uyuşmazlık yönünden ise oy birliğiyle karar verildi.

22.02.2023 Tarihli Oturum:

.