YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Genel Kurulu
ESAS NO : 2021/5
KARAR NO : 2022/702
KARAR TARİHİ : 03.11.2022
Mahkemesi:Ağır Ceza
Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık …’nin TCK’nın 188/3-4, 62, 52, 53 ve 63. maddeleri gereğince 12 yıl 6 ay hapis ve 100 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna, mahsuba ve hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine; sanık …’nun ise aynı Kanun’un 188/3-4, 192/3, 39/2-c, 62, 52, 53 ve 63. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 20 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna ve mahsuba ilişkin … 12. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 18.11.2015 tarihli ve 210-307 sayılı hükümlerin, sanıkların müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesince 07.04.2016 tarih ve 280-3652 sayı ile; “…İhbar – fiziki takip tarassut tutanağı, olay – yakalama – Cumhuriyet savcısıyla telefon görüşme ve muhafaza altına alma tutanağı ile tüm dosya kapsamına göre; 07.04.2015 günü sanıklar hakkında … plakalı araçla uyuşturucu madde satışı yaptıklarına dair ihbar alındığı, ihbar üzerine yapılan çalışmalarda söz konusu aracın tespit edildiği ve 07.04.2015 ile 08.04.2015 günleri bu aracın fiziki takip altına alındığı, takip sırasında sanıkların uyuşturucu madde satışı yaptıklarına dair davranışlar sergilediklerinin tespit edildiği, bunun üzerine aynı gün kaçan sanıklar Serdar Akçelik ile …’nin yakalanıp etkisiz hale getirildikten sonra CMK’nın 119. maddesinin 1. fıkrası uyarınca verilmiş bir arama kararı olmaksızın, kolluk tarafından tüm sanıkların üzerlerinde ve suçta kullanılan … plakalı araçta yapılan aramalarda suça konu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında, aramaların CMK’nın 119/1. maddesine aykırı olduğu, Anayasa’nın 38/6. maddesinin ‘Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez’, CMK’nın 217/2. maddesinin ‘Yüklenen suç, hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir’, aynı Kanunun 206/2-a maddesinin ‘Ortaya konulması istenilen bir delil kanuna aykırı olarak elde edilmişse reddolunur’ hükümleri gereğince hukuka uygun olmayan arama işlemleri sonucunda elde edilen maddi delillerin değerlendirme dışı tutularak buna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin gözetilmemesi…” isabetsizliğinden bozulmasına, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26.05.2016 tarihli ve 7209 sayılı ve hükme esas alınan delillerin usul ve yasaya uygun elde edildiklerine ilişkin itirazı üzerine inceleme yapan Yargıtay Ceza Genel Kurulunca 08.11.2018 tarih ve 1166-514 sayı ile “…Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabulüne, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 07.04.2016 tarihli ve 280-3652 sayılı bozma kararının kaldırılmasına, dosyanın hükmün esasının incelenmesi için Yargıtay 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmesine”, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 16.01.2019 tarihli ve 2019/2-2 sayılı görevsizlik kararı sonrasında dosyayı inceleyen Yargıtay 10. Ceza Dairesince 03.04.2019 tarih ve 2019/763-2048 sayı ile de; “…Olay tutanağı ile tüm dosya kapsamına göre; kendilerinde herhangi bir uyuşturucu veya uyarıcı madde ele geçirilemeyen sanıkların savunmalarının aksine, diğer sanık .’da ele geçen uyuşturucu maddelerle ilgileri olduğuna ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi isabetsizliğinden bozulmasına” karar verilmiştir. Yerel Mahkeme ise ilk hükmünde direnerek, sanıkların önceki hükümdeki gibi mahkûmiyetlerine karar vermiştir.Direnme kararına konu bu hükümlerin de sanıklar müdafileri ile sanık … tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının “onama” istekli tebliğnamesi ile dosya 6763 sayılı Kanun’un 36. maddesiyle değişik CMK’nın 307. maddesi uyarınca kararına direnilen Daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 10. Ceza Dairesince 19.11.2020 tarih ve 2020/4279-7904 sayı ile Yerel Mahkeme kararı yerinde görülmediğinden dosya Ceza Genel Kuruluna gönderilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
İnceleme dışı sanık Kerem Caner hakkında CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca verilen beraat kararının temyiz edilmeksizin, inceleme dışı sanık Serdar Akçelik hakkındaki mahkûmiyet hükmünün ise Özel Dairece onanmasına karar verilmek suretiyle kesinleştiği anlaşıldığından, direnme kararının kapsamına göre inceleme diğer sanıklar … ve … hakkında kurulan hükümlerle sınırlı olarak yapılmıştır. Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanıklar … ve …’nun üzerlerine atılı bulunan uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun sabit olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.İncelenen dosya kapsamından;07.04.2015 tarihli ihbar-fiziki takip tarassut tutanağına göre; Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü bünyesinde Narkotim B Bölgesi … ekiplerinde görevli olup 07.04.2015 tarihinde. Caddesi üzerinde uyuşturucu madde satıcıları ve kullanıcılarına yönelik çalışmalarını sürdüren kolluk görevlilerinin yanına gelen ve açık kimlik bilgilerini vermek istemeyen erkek şahsın “Lakabı İso olarak bilinen ve gerçek adı İsmail olan, 170-175 cm boylarında, esmer tenli; adı … olan, 175-180 cm boylarında esmer tenli, lakabı . gerçek adı . olan, 170 cm boylarında, beyaz tenli; adı … olan şahısların taş kokain sattıklarını, kokaini … civarında … plaka sayılı, beyaz renkli, peugeot marka araçla sattıklarını, …’nun aracın şoförlüğünü yaptığını, … ve .’in ise müşterilerine kokain sattıklarını, lakabı İso olan İsmail isimli şahsın ise adı geçen diğer şahısların elebaşları olduğu” şeklinde ihbarda bulunduğu, aynı gün 19.00 sıralarında görevlilerce ihbar içeriğinin doğruluğuna yönelik çalışmalara başlandığı, bahse konu aracın … ilçesi,. Mahallesi, . Caddesi üzerinde görülerek takibe alındığı, … içerisinde ihbarda belirtilen eşkâllere benzeyen üç erkek şahıs olduğunun görüldüğü, yapılan fiziki takipte aracın bazı adresler önünde durduğu, eşkâl bilgileri … ve .ile benzerlik gösteren şahısların araçtan inip akabinde adreslere girdikleri ve yaklaşık 5 dakika sonra çıkarak araca bindikleri, aracın seyir haline geçtiği, sürekli olarak bu şekilde bir işleyiş olduğu tespit edilerek takibe son verildiği, 09.04.2015 tarihli ihbar, olay, yakalama, Cumhuriyet savcısıyla telefonla görüşme ve muhafaza altına alma tutanağına göre; 08.04.2015 tarihinde tek ekip olarak devriye görevlerini yapmakta olan görevlilerinin saat 18.00 sıralarında bahse konu aracı . Caddesi üzerinde görerek takibe aldıkları, … içerisinde yine ihbarda belirtilen eşkâl bilgileri ile uyumlu şahısların olduğunun görüldüğü, takibe alınan aracın aynı gün 22.00 sıralarında … ilçesi, .Mahallesi, .Sokak, . sayılı adres önünde durduğunun ve adı geçen apartmandan çıkan 55-60 yaşlarında, beyaz tenli, beyaz saçlı bir erkek şahsın gelerek … içerisine binip yaklaşık iki dakika sonra inerek tekrar apartmana girdiğinin görevlilerce görüldüğü, aracın uzaklaşmaya başlaması sebebiyle aracı kaybetmek istemeyen görevlilerin tek ekip olmaları nedeniyle apartmana girdiği görülen şahsın hangi dairede oturduğuna dair bir tespit yapamadıkları, takibine devam edilen aracın 22.30 sıralarında .Sokak, .sayılı adres önünde durduğunun ve araçtan eşkâli ihbarda belirtilen Serdar Akçelik’e benzeyen şahsın inerek adı geçen apartman içerisine girip yaklaşık 5 dakika sonra çıkarak tekrar araca bindiğinin ve aracın hızla uzaklaştığının görevlilerce tespit edildiği, aracın takibine devam eden ve araçtan inen şahsın hangi daireye girdiğine dair bir tespit yapamayan görevlilerin takviye ekip istedikleri, bu aşamadan sonra aracın takibine iki ekip olarak devam edildiği, 23.45 sıralarında aracın … ilçesi, . Mahallesi, . Caddesi üzerinde durması sonrasında araçtan eşkâlleri ihbarda belirtilen . ve …’ye benzeyen şahısların indiklerinin ve kolluk görevlilerine doğru bakarak aralarında konuşup akabinde ara sokağa girdiklerinin görevlilerce görülmesi üzerine, fark edildiklerini değerlendiren kolluk görevlilerinin ekip araçlarından indikleri, bir ekibin bahsi geçen araca doğru diğer ekibin ise ara sokağa girdiği görülen şahısların peşinden koştuğu, araçta bulunduğu görülen iki şahsın araçtan inmelerinin istenildiği, yapılan kimlik tespitlerinde şoför koltuğunda oturan şahsın sanık …, arka koltukta oturan şahsın ise . olduklarının belirlendiği, adı geçenlerin yapılan üst aramalarında suç unsuruna rastlanılmadığı, araçta yapılan aramada ise küllük kısmında görünür vaziyette daralı ağırlığı 0,87 gram gelen sentetik kannabinoid olduğu değerlendirilen maddenin bulunduğu, eşkâlleri ihbarda belirtilen sanıklar . ve …’ye benzeyen şahısların girdikleri ara sokakta yakalandıkları, görevlilere direnen şahısların zor kullanılarak etkisiz hale getirildiği, sanık .’ın yapılan üst aramasında montunun üst cebinde alüminyum folyoya sarılı (8) adet toplam daralı ağırlığı 2,36 gram gelen taş kokain olduğu değerlendirilen maddenin ele geçirildiği, sanık …’ın üst aramasında ise herhangi bir suç unsuruna rastlanılmadığı, şahısların yakalamalarının yapılarak … Asayiş Büro Amirliği’ne getirildikleri, burada sanık …’in görevlilere samimi ikrarda bulunacağını beyan ederek paraya ihtiyacı olması nedeniyle günlük 150 TL karşılığında sanıklar . ve .’ın uyuşturucu madde satarken şoförlüklerini yaptığını, 08.04.2015 tarihinde sanıklar . ve .’ın kimlere uyuşturucu sattıklarını bildiğini, istenirse uyuşturucu alan şahısların ikamet adreslerini gösterebileceğini söylediği, refakate alınan adı geçenin görevlileri fiziki takip sırasında daire numarasını tespit edemedikleri . Mahallesi, . Sokak, .sayılı adres önüne getirdiği ve uyuşturucuyu alan şahsın (14) numaralı dairede oturan … isimli şahıs olduğunu beyan ettiği, görevlilerce kapı zilinin çalındığı, megafondan kendisini … olarak tanıtan şahıstan kapıyı açmasının istenildiği, şahsın direk olarak görevlilerin yanına geldiği, sanıklar . ve.’ı tanıyıp tanımadığı sorulduğunda, uyuşturucu kullandığını söyleyerek samimi ikrarda bulunup ifade vermek istediğini söylemesi üzerine, … Asayiş Büro Amirliği’ne getirildiği, akabinde refakate alınan sanık …’in görevlileri fiziki takip sırasında daire numarasını tespit edemedikleri .Sokak, .sayılı adres önüne getirdiği ve uyuşturucuyu alan şahsın (7) numaralı dairede oturan . olarak bildiği şahıs olduğunu beyan ettiği, görevlilerce kapı zilinin çalındığı, kapıyı açan … isimli şahsa sanık Serdar’ı tanıyıp tanımadığının sorulduğu, tanımadığı beyanı üzerini eşkâl bilgileri belirtilerek tekrar sorulduğunda, şahsın samimi ikrarda bulunarak 08.04.2015 tarihinde saat 22.30 sıralarında ikamet kapısı önüne gelen ve belirtilen eşkâle uyan bir erkek şahıstan 900 TL karşılığında 3 paket taş kokain aldığını, konuyla ilgili ifade vermek istediğini beyan etmesi üzerine … Asayiş Büro Amirliği’ne getirildiği, konunun bu haliyle kolluk görevlilerince Cumhuriyet savcısına 09.04.2015 tarihinde saat 04.48 sıralarında aktarılarak talimatlarının istenildiği,
… Polis Kriminal Laboratuvarınca düzenlenen uzmanlık raporuna göre; sanık Serdar Akçelik’in üzerinde ele geçirilen (8) adet alüminyum folyoya sarılı maddenin toplam net (1) gram kokain olduğu, araçta ele geçirilen tütünle karışık yeşil renkli bitki parçalarının ise ADB-FUBINACA etken maddesi içerdiği,
09.04.2015 tarihli canlı teşhis tutanaklarına göre; hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan tanık …’ın, olay tarihinde kendisine uyuşturucu madde satan şahısların sanıklar . ve .; hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan tanık …’ın, olay tarihinde kendisine uyuşturucu madde satan şahısların sanık . olduğunu teşhis ettikleri,Anlaşılmıştır. Tutanağı düzenleyen tanıklar . ve . mahkemede; olay tutanağının doğru olduğunu, suç konusu uyuşturucu maddeleri tutanakta belirtildiği şekilde ele geçirdiklerini,Tanık … müdafisi olmaksızın şüpheli sıfatıyla alınan kolluk ifadesinde; lakabını .olarak bildiği . ve …’den üç aydır taş kokain satın aldığını, kokaini satın almadan önce .numaralı GSM hattını aradığını, telefonu açan .dan kokaini eve getirmesini istediğini, . ve .’ın evinin bulunduğu sokağa geldiklerinde kendisi aramaları üzerine sokağa inip kokaini aldığını, .’ın genellikle arabayı kullanan kişi olduğunu ancak bu şahıstan da kokain almışlığının olduğunu, şahısların her ikisini de teşhis ettiğini, suç tarihinde de sanık .’ın kullandığı . numaralı GSM hattını arayıp kokain istediğini, bir süre sonra sanık .’ın … ile ikametinin önüne geldiğini, araca binip kullanmak amacıyla sanıklar Serdar ile Alpaslan’dan uyuşturucu madde satın aldığını, araçta bulunan diğer şahsı tam olarak görmediğini, aldığı maddeyi kullandığını, mahkemede ise farklı olarak; kullandığı uyuşturucu maddeyi huzurda bulunan sanıklar satın almadığını, kolluktaki ifadesini alkol ve uyuşturucunun etkisi altında verdiğini,
Tanık … müdafisi olmaksızın şüpheli sıfatıyla alınan kolluk ifadesinde; lakabını İso adını ise İsmail olarak bildiği 160-165 cm boylarında, 50-55 kg, siyah saçlı, asker traşlı, buğday tenli şahıstan . numaralı GSM hattını aramak suretiyle “Bira” şifresiyle taş kokain satın alarak kullandığını, birkaç ay bu şekilde kokain satın almasından sonra İsmail’in bundan sonra bir kardeşinin kokaini getireceğini kendisine söylediğini ve o tarihten sonra da aynı numarayı aradığında teşhis ettiği .in kendisine kokain getirmeye başladığını, yaklaşık iki aydır kokaini .dan aldığını, olay tarihinde de sanık .’ı bahsi geçen numaradan arayarak kendisine kokain getirmesini istediğini, yaklaşık 15 dakika sonra sanık.’ın kendisine kokain getirdiğini, söz konusu maddeyi kullandığını, mahkemede ise farklı olarak; olay tarihinde tanımadığı bir şahıstan kullanmak amacıyla uyuşturucu madde satın aldığını, bu maddeyi polislerin kapı zilini çalması üzerine tuvalete attığını, polislerin yönlendirmesi sonucu soruşturma evresinde sanık .’ı teşhis ettiğini,İnceleme dışı sanık .müdafisi bulunmaksızın şüpheli sıfatıyla alınan kolluk ifadesinde; olay tarihinde eniştesi olan sanık … ile birlikte olduklarını, sanık …’ın bir arkadaşının arayıp … lazım olduğunu söylemesi üzerine, .’e gittiklerini, burada eniştesini arayan kişi ile buluştuklarını, sanık … ile birlikte araçtan inerken polislerin kendilerini yakaladıklarını, uyuşturucu maddelerin kendisine ait olmadığını, sorguda farklı olarak; sanıklar ile gezmek amacı ile buluştuklarını, tanımadığı bir kişiden satın aldığı uyuşturucu madde içeren sigarayı kullanıp aracın küllüğünde söndürdüğünü, diğer ele geçirilen uyuşturucu maddeler ile bir ilgisinin bulunmadığını, mahkemede ise; suçlamayı kabul etmediğini, uyuşturucu madde kullanmadığını ve satmadığını, İnceleme dışı sanık Sanık. kollukta ve sorguda; yakalandığında cebinde bulunan suç konusu uyuşturucu maddeleri, tanımadığı bir şahıstan paketler hâlinde kullanmak için satın aldığını, atılı suçlamayı kabul etmediğini, mahkemede ise farklı olarak; olay tarihinde sanık … ile birlikte ödünç olarak sanık …’dan aracını aldıklarını, aracı sanık …’in kullandığını, bu sırada kendisinin arka koltukta uyuşturucu madde içtiğini, aracı ilk aldıklarında yanlarında bulunmayan sanık … ve inceleme dışı sanık Kerem’in daha sonradan araca bindiklerini, sanık …’ın bir şahıstan alacaklı olduğunu söylemesi üzerine, hep birlikte Mecidiköy’e gittiklerini, burada kendisi ile birlikte sanık …’ın araçtan indiğini, ardından sanık …’ın alacaklı olduğunu belirttiği şahsın yanına gidip parasını istediğini, araca geri döndükleri sırada polislerin kendilerini yakaladıklarını,İfade etmişlerdir.Sanık … kollukta ve sorguda; olay tarihinde inceleme dışı sanık Kerem ile birlikte kiraladıkları … ile dolaştıkları esnada, diğer sanık .’ın kendisi arayıp … istediğini, ardından sanıklar .ve .ile buluştuklarını, sanıklar . ve Halil’in kendilerini Mecidiyeköy’de indireceklerini söylemeleri üzerine adı geçen yere geldiklerini, inceleme dışı sanık . ile birlikte araçtan indikleri sırada görevlilerce yakalandıklarını, mahkemede ise; kiraladığı aracı sanık .’ın istemesi üzerine adı geçene verdiğini, bir süre sonra alacaklı olduğu bir şahsın kendisini araması nedeniyle sanık .’ı arayarak kendisini .’e bırakmasını istediğini, inceleme dışı sanık Kerem ile birlikte sanıklar . ve .in bulunduğu araca binip .’e gittiklerini, burada kendisi ile birlikte sanık .’ın araçtan indiğini, ardından alacaklı olduğu şahsın yanına gidip parasını istediğini, araca geri döndükleri sırada polislerin kendilerini yakaladıklarını,Sanık … kollukta; sanık .’ın kendisini telefonla arayarak “. gelmiyor, şoför lazım” demesi üzerine buluşarak .’de bir yere gidip yakalandıkları aracı aldıklarını, . Mahallesine giderek saat 21.30’a kadar kahvehanede oturduklarını, sanık .ın “.’ı alacağız” demesi üzerine …’a giderek sanık … ve inceleme dışı sanık .i aldıklarını, hep birlikte .Mahallesine gittiklerini, sanıklar . ve .’ın araçtan indiğini, aracı park ettiği sırada polislerin geldiğini, uyuşturucu maddeler ile ilgisinin olmadığını, şoförlük yapmak için araçta bulunduğunu, sorguda benzer anlatımlarına ek olarak; tanıklar … ve .’i tanımadığını, adı geçenlerin evini polislere göstermediğini, araçta ele geçen uyuşturucu madde ile ilgisinin bulunmadığını, mahkemede ise; diğer sanıklar ile birlikte … ile bir süre gezdiklerini, sanık …’ın alacağı olduğunu söylemesi üzerine Mecidiyeköy’e gittiklerini, sanıklar . ve .’ın araçtan indiklerini, aracı park etmesinden sonra polislerin gelip kendilerini yakaladığını, sanık … ile inceleme dışı sanık Kerem’in araca binmesinden önce sanık .’ın.den uyuşturucu madde alarak araçta kullandığını,Savunmuşlardır.
5237 sayılı TCK’nın “Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti” başlıklı 188. maddesinin 3 ve 4. fıkraları suç tarihi itibarıyla;
“…Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
Ancak, uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası on beş yıldan az olamaz.
a) Yukarıdaki fıkralarda belirtilen uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin eroin, kokain, morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri veya bazmorfin olması,
b) Üçüncü fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi, hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır…” şeklindedir.Madde gerekçesinde de vurgulandığı gibi üçüncü fıkrada, uyuşturucu veya uyarıcı madde ticaretine ilişkin çeşitli fiiller, ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır. Buna göre, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satışı, satışa arzı, başkalarına verilmesi, sevki, nakli, depolanması ya da kazanç amacıyla satın alınması, kabul edilmesi veya bulundurulması, bir ve ikinci fıkralara göre ayrı bir suç oluşturmaktadır. Fıkradaki suçun oluşması için bu seçimlik hareketlerden herhangi birisinin yapılmış olması yeterlidir.
Dördüncü fıkraya göre ise, uyuşturucu maddenin eroin, kokain, morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri veya bazmorfin olması üçüncü fıkrada tanımlanan suçun konu bakımından nitelikli unsurunu oluşturmakta ve bu fıkraya göre verilecek cezanın artırılmasını gerektirmektedir.
Öte yandan amacı somut olayda maddi gerçeğe ulaşarak adaleti sağlamak, suçu işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasını önlemek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek olan ceza muhakemesinin en önemli ve evrensel nitelikteki ilkelerinden biri de, öğreti ve uygulamada; “suçsuzluk” ya da “masumiyet karinesi” olarak adlandırılan kuralın bir uzantısı olan ve Latincede; “in dubio pro reo” olarak ifade edilen “şüpheden sanık yararlanır” ilkesidir. Bu ilkenin özü, ceza davasında sanığın mahkûmiyetine karar verilebilmesi bakımından göz önünde bulundurulması gereken herhangi bir soruna ilişkin şüphenin, mutlaka sanık yararına değerlendirilmesidir. Oldukça geniş bir uygulama alanı bulunan bu kural, dava konusu suçun işlenip işlenmediği, işlenmişse sanık tarafından işlenip işlenmediği veya gerçekleştirilme biçimi konusunda bir şüphe belirmesi hâlinde de geçerlidir. Sanığın bir suçtan cezalandırılmasına karar verilebilmesinin temel şartı, suçun hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak kesinlikte ispat edilebilmesidir. Gerçekleşme şekli şüpheli veya tam olarak aydınlatılamamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkûmiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkûmiyeti; toplanan delillerin bir kısmına dayanılıp, diğer kısmı gözardı edilerek ulaşılan kanaate veya herhangi bir ihtimale değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalı, bu ispat, hiçbir şüphe ya da başka türlü oluşa imkan vermemelidir. Yüksek de olsa bir ihtimale dayanılarak sanığı cezalandırmak, ceza muhakemesinin en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan hüküm vermek anlamına gelecektir.Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü bünyesinde Narkotim B Bölgesi … ekiplerinde görevli olup 07.04.2015 tarihinde . Caddesi üzerinde uyuşturucu madde satıcıları ve kullanıcılarına yönelik çalışmalarını sürdüren kolluk görevlilerinin yanına gelen ve açık kimlik bilgilerini vermek istemeyen erkek şahsın … plakalı . marka araçla sanıklar . .ve inceleme dışı sanık .’ın kokain sattıkları yönünde ihbarda bulunduğu, ihbar içeriğinin doğruluğuna yönelik çalışmalar sırasında söz konusu aracın. Caddesi üzerinde görülerek takibe alındığı, … içerisinde ihbarda belirtilen eşkâllere benzeyen üç erkek şahıs olduğunun görüldüğü, yapılan fiziki takipte aracın bazı adresler önünde durduğu, sanık … ve inceleme dışı sanık .ın araçtan inip akabinde adreslere girdikleri ve yaklaşık 5 dakika sonra çıkarak araca bindikleri, aracın seyir haline geçtiği tespit edilerek takibe son verildiği,08.04.2015 tarihinde devriye görevini yapmakta olan görevlilerinin bahse konu aracı .Caddesi üzerinde görmeleri üzerine takibe aldıkları, aracın saat 22.00 sıralarında . Apartmanı .sayılı adres önünde durduğu, adı geçen apartmandan çıkan tanık …’ın araca binip, yaklaşık iki dakika sonra inerek tekrar apartmana girdiğinin görüldüğü, takibine devam edilen aracın saat 22.30 sıralarında .Apartmanı .sayılı adres önünde durduğu, sanık .’ın araçtan inerek apartman içerisine girdiği ve yaklaşık 5 dakika sonra çıkarak tekrar araca bindiğinin tespit edildiği, aracın takibine devam eden görevlilerin takviye ekip istedikleri, bu aşamadan sonra aracın takibine iki ekip olarak devam edildiği, saat 23.45 sıralarında aracın . Caddesi üzerinde durduğu, inceleme dışı sanık . ve sanık …’ın araçtan inip, kolluk görevlilerine doğru bakarak aralarında konuştuklarının, akabinde ara sokağa girdiklerinin görüldüğü, bunun üzerine fark edildiklerini değerlendiren görevlilerinin ekip araçlarından indikleri, bir ekibin bahsi geçen araca doğru diğer ekibin ise ara sokağa girdiği görülen inceleme dışı sanık . ve sanık …’ın peşinden gittikleri, sanık … ve inceleme dışı sanık .’in araçta,. ve .’ın girdikleri ara sokakta görevlilerce yakalandıkları, araçta yapılan arama yapılmak istendiğinde küllük kısmında görünür vaziyette daralı ağırlığı 0,87 gram gelen sentetik kannabinoid olduğu değerlendirilen maddenin, inceleme dışı sanık .’ın yapılan üst aramasında ise montunun üst cebinde alüminyum folyoya sarılı 8 adet toplam daralı ağırlığı 2,36 gram gelen taş kokain olduğu değerlendirilen maddenin ele geçirildiği, sanıkların … Asayiş Büro Amirliği’ne getirildikleri, burada sanık …’in görevlilere samimi ikrarda bulunacağını beyan ederek paraya ihtiyacı olması nedeniyle günlük 150 TL karşılığında .ve .’ın uyuşturucu madde satarken şoförlüklerini yaptığını, 08.04.2015 tarihinde .r ve .’ın kimlere uyuşturucu sattıklarını bildiğini, istenirse uyuşturucu alan şahısların ikamet adreslerini gösterebileceğini söylediği, refakate alınan sanık …’in görevlileri haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı işlem yapılan tanıklar … ve .’in ikametlerine götürdüğü ve adı geçenlerin ifadelerinin tespit edildiği olayda;Sanıklar . ve .’in üzerinde herhangi bir uyuşturucu madde ele geçirilmemiş olması, suça konu uyuşturucu maddelerden (8) paketçik hâlinde ele geçirilen kokainin inceleme dışı sanık .’in montunun cebinde ele geçirilmesi, araçta ele geçirilen tütünle karışık ADB-FUBINACA içerdiği belirlenen yeşil bitki parçalarına ilişkin inceleme dışı sanık .in sorgudaki ifadesinde “uyuşturucu madde içeren sigarayı kendisinin içtiğini ve aracın küllüğünde söndürdüğünü” beyan etmesi, müdafisi bulunmaksızın beyanları alınan tanıklar … ve …’ın yargılama aşamasında döndükleri anlaşılan ifadelerinin CMK’nın 148/4. maddesinde yer alan “Müdafi hazır bulunmaksızın kollukça alınan ifade, hâkim veya mahkeme huzurunda şüpheli veya sanık tarafından doğrulanmadıkça hükme esas alınamaz” düzenlemesi de dikkate alındığında hükme esas alınamayacakları, ayrıca tanıklar … ve …’ın sanıklardan satın aldıklarını söyledikleri maddelerin ele geçirilememeleri nedeniyle uyuşturucu madde olarak kabul edilemeyecekleri, Yerel Mahkemecede bu hususa işaret edilerek tanıklar … ve …’da ele geçirilemeyen maddelerin nitelikleri tespit edilemediğinden sanıklar hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulama koşullarının bulunmadığı kabul edilmesine karşın bu tanıkların ele geçirilemeyen ve niteliği tespit edilemeyen maddelere ilişkin beyanların suçun sübutu bakımından değerlendirmeye alınmalarının çelişki oluşturması hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanıklar … ve …’nun hakkındaki mahkûmiyet hükmünün onanmasına karar verilen inceleme dışı sanık Serdar Akçelik’in montunun cebinde ele geçirilen suç konusu kokain ile irtibatlarını gösterir, mahkûmiyetlerine yeter, şüpheden uzak, savunmalarının aksine, kesin ve inandırıcı nitelikte, hükme esas alınabilecek delil bulunmadığı kabul edilmelidir.Bu itibarla, Yerel Mahkemenin direnme kararına konu hükmünün isabetli olmadığına ve sanıklar hakkındaki mahkûmiyet hükümlerinin bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle;
1- … 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 10.07.2019 tarihli ve 188-297 sayılı hükmündeki direnme gerekçelerinin İSABETLİ OLMADIĞINA,
2- Sanıklar … ve … hakkındaki direnme kararına konu mahkûmiyet hükümlerinin, sanıkların üzerlerine atılı bulunan uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetlerine yeter, şüpheden uzak, savunmalarının aksine, kesin ve inandırıcı nitelikte, hükme esas alınabilecek delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi isabetsizliğinden BOZULMASINA,
3- Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 03.11.2022 tarihinde yapılan müzakerede, oy birliğiyle karar verildi.