Yargıtay Kararı Ceza Genel Kurulu 2020/280 E. 2022/818 K. 20.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Genel Kurulu
ESAS NO : 2020/280
KARAR NO : 2022/818
KARAR TARİHİ : 20.12.2022

Yargıtay Dairesi : 8. Ceza Dairesi

Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan sanık …’ın TCK’nın 245/1, 52/4, 53/1 ve 58/7. maddeleri uyarınca 4 yıl hapis ve 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, taksitlendirmeye, hak yoksunluğuna ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin … 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 09.09.2013 tarihli ve 549-268 sayılı hükmün, sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 09.03.2016 tarih ve 11833-3058 sayı ile;
“I- Sanığın inkâra yönelik savunması karşısında; suça konu kredi kartıyla yapılan harcamalara ilişkin slip ve varsa ek belge asılları ilgili … yerlerinden getirtilerek üzerlerinde imza veya yazı olması hâlinde sanığın yazı ve imza örnekleri ile birlikte, ayrıca sanığın teşhise elverişli fotoğrafları, görüntüleri ile dosya arasında bulunan bankamatik kamera görüntüleri Adli Tıp Kurumuna gönderilerek, belgelerdeki imzaların sanığa ait olup olmadığı ve … yerinden alışveriş yapan kişinin sanık olup olmadığı yönünde bilirkişi raporu alınması, CD görüntülerinin sanığa gösterilerek görüntülerdeki kişinin kendisi olup olmadığı hususunun sorulması, mümkünse katılana sanığın canlı olarak teşhisinin yaptırılması, ayrıca katılanın suç tarihinde kaldığı hastane odasında kendisinden başka kimin kaldığının ilgili hastanaden sorulup tespit edilen kişiye sanığı tanıyıp tanımadığı, sanığın suç tarihinde kendisini ziyarete gelip gelmediği hususları sorularak yöntemince tanık olarak beyanları alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
II- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gereğince TCK’nın 53. maddesinde yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,” isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan … 2. Asliye Ceza Mahkemesince 25.05.2018 tarih ve 296-588 sayı ile; sanığın TCK’nın 245/1, 52/2-4, 53/1 ve 58. maddeleri uyarınca 4 yıl hapis ve 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, taksitlendirmeye, hak yoksunluğuna ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiş, bu hükmün de sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 04.02.2019 tarih ve 10293-1259 sayı ile;
“Gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Oluşa, Adli Tıp Kurumu raporuna, Adli Bilişim Uzmanı’ndan alınan bilirkişi raporuna, hastane yazı cevaplarına, katılana ait kartla harcama yapılan … yerlerine ilişkin yapılan araştırmalara ve tüm dosya kapsamına göre sanığın aşamalarda değişmeyen inkâra yönelik savunmasının aksine atılı suçu işlediğine dair mahkûmiyete yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
2- Kabul ve uygulamaya göre de; gerekçeli karar başlığında suçun dolandırıcılık olarak gösterilmesi,” isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
… 2. Asliye Ceza Mahkemesi ise 21.03.2019 tarih ve 175-249 sayı ile;
“Sanığın çelişkili anlatımları karşısında suçtan kurtulmaya dönük sanık savunmalarına itibar edilmemiştir. Sanık, katılanın kaldığı hastaneye gittiğini kabul etmiştir. Bilirkişi raporunda ve adli tıp raporunda görüntülerdeki kişi ile sanık arasında benzerlikler görüldüğü bildirilmiştir. Mahkememizce de, hem dosyadaki sanığa ait fotoğraflar hem de sanık üzerinde yapılan gözlem neticesinde görüntülerdeki parayı çeken kişinin sanık olduğu vicdani kanaatine ulaşılmıştır.” şeklindeki gerekçe ile direnerek sanığın önceki hüküm gibi cezalandırılmasına karar vermiştir.
Direnme kararına konu bu hükmün de Cumhuriyet savcısı ve sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.12.2019 tarihli ve 53798 sayılı “bozma” istekli tebliğnamesiyle dosya 6763 sayılı Kanun’un 36. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 307. maddesi uyarınca kararına direnilen Daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 8. Ceza Dairesince 29.06.2020 tarih ve 157-14373 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı eylemin sabit olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Kolluk tarafından düzenlenen 11.02.2009 tarihli telefon görüşme tutanağına göre; inceleme konusu olay ile ilgili olarak katılan …’in ifadesinde, cüzdanının çalındığını anladıktan sonra hastane güvenlik görevlilerine durumu bildirdiğini, güvenlik görevlilerinin de kendisine odalarda güvenlik kamerasının olmadığını ancak hastane koridorunda güvenlik kamerası olduğunu beyan etmesi nedeniyle Özel … Anadolu Hastanesine ait telefon aranarak operatör … İnce isimli şahıs ile görüşüldüğünde güvenlik kamerası görüntülerini veremediklerini, bunun için gerekli olan sistemin hastanelerinde mevcut olmadığını ancak hastaneye gelinmesi hâlinde görüntülerin incelenebileceğinin öğrenildiği,
Türkiye … Bankası TAO tarafından düzenlenen 27.02.2009 tarihli hesap ekstresi ve dosya kapsamında yer alan dekont fotokopilerine göre; katılan adına açılmış 0015800728125**** numaralı hesaba bağlı kart ile; 06.02.2009 tarihinde saat 13.28’de 200 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “ATM No: 0284-SSK Hastanesi önü***saat 13.29.54.6” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 09.33’te 270 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “havale … tarafından … Bankası EFT merkezi Suşehri/… 0126281 nolu … tarafından yapılan EFT” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 19.29’da 1.000 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “ATM No: 028A-… Şubesi*** saat 19.31.02.5” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 19.47’de 100 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “ATM No: 0282-… Şubesi*** saat 19.47.57.6” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 19.48’de 86 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… İletişim … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 19.49’da 43 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… İletişim … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 19.52’de 86 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “580280618” şeklinde açıklandığı, işlem türünün ise “Vakıf POS harcama” şeklinde belirtildiği, 09.02.2009 tarihinde saat 20.01’de 25 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Ülker Konfeksiyon … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 20.14’te 126 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “Osmanlı İletişim … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 20.14’te 0,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “…/… … TR” şeklinde açıklandığı, işlem türünün ise “…’den bakiye sorma” şeklinde belirtildiği, 09.02.2009 tarihinde saat 20.30’da 16,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “Büyük Merkez Lokantası … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 20.36’da 126 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… İletişim … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 20.46’da 78 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Pazarlama … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 20.47’de 84 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Ticaret … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 20.49’da 127,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “4 Eylül Telekom EEDTİ … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 20.52’de 113,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “…İletişim … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 20.55’te 42 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Kuruyemiş … TR” şeklinde açıklandığı, 09.02.2009 tarihinde saat 20.57’de 85 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Tekel Bayi … TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 14.01’de 860 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “ATM No: …. Hastanesi önü*** saat 14.02.17.3” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 16.34’te 0,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Bulvarı … Yolu Ü … TR” şeklinde açıklandığı, işlem türünün ise “…’den bakiye sorma” şeklinde belirtildiği, 10.02.2009 tarihinde saat 16.34’te 103,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Bulvarı … Yolu Ü … TR” şeklinde açıklandığı, işlem türünün ise “…’den para çekme” şeklinde belirtildiği, 10.02.2009 tarihinde saat 16.35’te 103,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Bulvarı … Yolu Ü … TR” şeklinde açıklandığı, işlem türünün ise “…’den para çekme” şeklinde belirtildiği, 10.02.2009 tarihinde saat 16.36’da 23,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Bulvarı … Yolu Ü … TR” şeklinde açıklandığı, işlem türünün ise “…’den para çekme” şeklinde belirtildiği, 10.02.2009 tarihinde saat 16.38’de 23,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Bulvarı … Yolu Ü … TR” şeklinde açıklandığı, işlem türünün ise “…’den para çekme” şeklinde belirtildiği, 10.02.2009 tarihinde saat 16.40’ta 0,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Bulvarı … Yolu Ü … TR” şeklinde açıklandığı, işlem türünün ise “…’den bakiye sorma” şeklinde belirtildiği, 10.02.2009 tarihinde saat 16.54’te 87 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Kuruyemiş … TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 17.49’da 0,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “…/… … TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 17.59’da 113 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… İleti … TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 18.04’te 129 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… İletişim Merkez/… TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 18.14’te 130,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Büfe … TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 18.27’de 90 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Gıda … TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 18.28’de 45 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Gıda … TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 18.27’de 0,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “…/… … TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 18.33’te 39,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “… Buzlukluoğlu … TR” şeklinde açıklandığı, 10.02.2009 tarihinde saat 18.31’de 0,50 TL’lik işlem yapıldığı, bu işlemin “…/… … TR” şeklinde açıklandığı,
Kolluk tarafından düzenlenen 27.02.2009 tarihli tutanağa göre; 11.02.2009 tarihinde Şehit … Yüce Polis Merkezi Amirliğine müracaat eden katılan …’in 02.02.2009 tarihinde Özel … Anadolu Hastanesine yatış yaparak tedavi görmeye başladığını, 11.02.2009 tarihinde hastaneden taburcu olduğu sırada içerisinde kredi kartının, nüfus cüzdanının ve değişik kartların bulunduğu cüzdanının çalınmış olduğunu, kredi kartı ile 3.000 TL tutarında harcama yapıldığını beyan etmesi üzerine yapılan araştırmada bahse konu karta ilişkin hesap özeti incelendiğinde, çeşitli yerlerden alışveriş yapıldığı ve Atatürk Caddesindeki … Bankası ATM’sinden para çekildiğinin tespit edilmesi üzerine, kamera kayıtları incelendiğinde, 09.02.2009 günü 19.29 ila 19.47 saatleri arasında bir şahsın katılana ait kartla para çektiğinin tespit edildiği, söz konusu şahsın daha önce çeşitli illerde bulunan hastanelerden hırsızlık yaptığından bahisle emniyette suç kaydı ve fotoğrafı bulunan sanık … olduğunun, bu kişinin yine 09.02.2009 tarihinde … Devlet Hastanesinde bir hemşirenin cüzdanını da çaldığının tespit edildiği,
… E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 29.06.2011 tarihli ve 7972 sayılı yazısında; sanığın fotoğraflarının çekilerek gönderildiğinin belirtildiği,
Özel … Anadolu Hastanesince düzenlenen 25.03.2009 tarihli yazıda; katılan …’e ait belgelerin gönderildiğinin belirtildiği, ekinde yer alan epikriz raporuna göre ise katılanın 20090202**** protokol numarası ve “Lumbar ve diğer intervertebral disk bozuklukları, radikülopati ile” tanısıyla, 02.02.2009 tarihinde anılan Hastanenin fizik tedavi servisine yattığı, 11.02.2009 tarihinde ise taburcu edildiği,
Türkiye … Bankası TAO’nun katılana hitaben düzenlediği 15.04.2009 tarihli yazı fotokopisine göre; katılanın 0015800728125**** numaralı bankomat-724 hesabından 09.02.2009-10.02.2009 tarihlerinde toplam 3.881,10 TL tutarında POS harcama ve … ile diğer banka ATM’lerinden nakit çekme işlemleri yapıldığı, 12.02.2009 tarihinde katılanın anılan bankaya kayıp-çalıntı başvurusu yaptığı,
… … İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen 05.04.2018 tarihli yazıda; Özel … Anadolu Hastanesinin 29.12.2014 tarihinde resmî kayıt ve arşivleri ile birlikte Özel Medicana … Hastanesi tarafından devralındığının ve söz konusu belgelerin Özel Medicana … Hastanesi bünyesinde muhafaza edildiğinin belirtildiği,
Medicana … Hastanesince düzenlenen 12.05.2016 tarihli yazıda; kurumlarında katılan … Demir adına kayda rastlanılmadığının, 09.11.2016 tarihli yazıda; kamera kayıtlarının 6 ay süre ile saklanması nedeniyle ilgili döneme ait kayıtların bulunmadığının, 25.09.2017 tarihli yazıda; katılanın 2009 yılında … Grup’a bağlı Anadolu Hastanesine müracaat ettiğinin, 2015 yılında anılan Hastanenin Medicana Hastanesince devralındığının, bu nedenle de katılanın tedavi kayıtlarının … Grup’a bağlı … Anadolu Hastanesinden istenmesi gerektiğinin, 08.05.2018 tarihli yazıda ise;…Ş tarafından işletilen Özel … Anadolu Hastanesinin 01.01.2015 tarihinde kurumlarınca devralındığının, ancak devirden önceki döneme ilişkin tüm hasta dosyalarının anılan şirkete ait farklı bir binada muhafaza edildiğinden kendilerine teslim edilmediğinin, devralınan Hastanenin 2009 yılında kullanmakta olduğu otomasyon sistemine de erişim haklarının bulunmadığının, hasta dosyalarının arşivlenmesinin, hastanın oda numarasına göre değil almış olduğu hizmet için verilen protokol numarasına (sıra numarası) göre yapıldığından 02.02.2009-11.02.2009 tarihlerinde anılan Hastanenin ….. numaralı odalarında hizmet alan hastaların kişisel verilerine ulaşmalarının mümkün olmadığının belirtildiği,
… Emniyet Müdürlüğü …. Şehit Rüstem Demirbaş Polis Merkezi Amirliği tarafından düzenlenen 23.06.2016 tarihli ve 1338 sayılı yazı ekinde yer alan kolluk tutanaklarına göre; Köşe Tekel Bayi isimli … yerinin yaklaşık 1 yıl önce kapandığı ve … yeri sahibini tanıyan kimsenin bulunamaması nedeniyle slibin temin edilemediği, … İletişim isimli … yerinin yetkilisi … … ile yapılan görüşmede bahse konu dekont suretindeki işleme ilişkin slip aslının bulunamadığı, Büyük Merkez Lokantasının kapandığı, bu … yerini işleten … … ile yapılan görüşmede bahse konu dekont suretindeki işleme ilişkin slip aslının bulunamadığı, … Elektrik Malzemeleri Pazarlama Ltd. Şti. ve Ay-Pa … Pazarlama isimli … yerleri dışında … Pazarlama adı altında … yerinin tespit edilemediği,
… İl Emniyet Müdürlüğünün 03.10.2017 tarihli ve 9828 sayılı yazısının ekinde yer alan 27.09.2017 tarihli tutanağa göre; … ilinde yapılan araştırmada çekilen paraların … dışındaki bankalara ait bankamatiklerden çekildiği, 2009 yılında alışveriş yapıldığı anlaşılan … Büfe isimli … yeri yetkilisi ile görüşüldüğünde anılan büfenin 2012 yılında … Anadolu Gıda isimli şirketten devir alındığının ancak bu şahısların nerede olduklarını bilmediğinin öğrenildiği, … İletişim yetkilisi … … ile yapılan görüşmede, belirtilen … yerini kapatması nedeniyle o döneme ilişkin kendisinde slip ve belge bulunmadığını beyan ettiği, … Gıda isimli … yerinin sahibi olan … Duran ile yapılan görüşmede, kendi … yerinin adının … Gıda olduğunu, dekontta yer alan … Gıda isimli … yerinin kendisine ait olmadığını ifade ettiği, … Buzlukluoğlu isimli … yerinin sahibi olan … Buzlukluoğlu ile yapılan görüşmede kendisinde o döneme ait slip veya belge bulunmadığını beyan ettiği, diğer … yeri olan … Kuruyemiş isimli … yerinin ise kapanması nedeniyle yetkilisine ulaşılamadığı,
Sanık tarafından düzenlenen 20.06.2018 havale tarihli temyiz dilekçesinin ilgili bölümünün; “Benim arkadaşım yatıyordu, hem de ayrı odalarda ayrı bölümlerde, ayrıca kamera görüntülerinin istenilip bakılmasını talep ediyorum, şahsımın onların odasına giriş çıkış görüntülerim varsa istenilip araştırılmasına ve ayrıca ben arkadaşımın başka odasındayken nasıl oluyor da onun kulağına fısıldadığı şifreyi duyabileyim, ayrıca ben arkadaşımın yanına ilk yattığı gün gitmiştim, müşteki yattığının 10. gününden bahsediyor,” şeklinde olduğu,
Adli Bilişim Uzmanı tarafından düzenlenen 11.04.2017 tarihli rapora göre; dosya kapsamında bulunan DVD içeriğindeki güvenlik kamera görüntülerinden alınan resim kareleri ile sanık …’a ait resimler arasında, duruş şekli, burun uzunluk mesafesi, her iki alnın açık olması, saç şekli, bakış ve kafa yapısındaki benzerlikler olduğu, ancak kamera kayıt görüntülerinin pixel sayısı, yatay çözünürlük, minimum aydınlatma, arka ışık dengeleme kalitesinin düşük olduğu, görüş mesafesi ve ortam aydınlatmasının yetersiz olmasından dolayı güvenlik kamera görüntülerindeki şahıs ile sanık … arasında yaklaşık %70 benzerlik olduğu, sanık … olduğu değerlendirilen şahsın saat 19.24.12’de ATM cihazından para çektiği ve parayı saydıktan sonra saat 19.24.17’de pantolonunun sağ cebine koyduğu, yine aynı şahsın geri gelerek saat 19.41.05’te ATM cihazından para çektiği ve saat 19.41.13’te bu parayı pantolunun cebine koyduğu,
Adli Tıp Kurumu Adli Bilişim İhtisas Dairesi Ses ve Görüntü İnceleme Şubesi tarafından düzenlenen 13.02.2018 tarihli ve 11666/202/133S sayılı raporda; kafa ve yüz morfolojisi, saç yapısı, burun yapısı yönlerinden benzerlikler görülmekle; güvenlik kamerasında yer alan kişiye ait görüntü örnekleri ile sanığa ait görüntü örneklerinin mukayeselerinin “İnceleme konusu medyalardaki analizi yapılan görüntü örnekleri, mukayese konusu görüntü örnekleriyle benzerlikler göstermektedir (+1)*” şeklinde değerlendirildiğinin belirtildiği, ekinde yer alan görüntü analizi karar ölçeğinin ise (+4) ila (-4) arasında derecelendirildiği,
Ceza Genel Kurulu tarafından müzakere sırasında yapılan incelemede de güvenlik kamerası görüntülerindeki şahıs ile sanığın resimleri karşılaştırıldığında kafa, yüz, saç yapısı ve burun yapısı yönlerinden benzerlikler bulunduğu,
Anlaşılmaktadır.
Katılan … aşamalarda benzer şekilde; 02.02.2009 tarihinde Özel … Anadolu Hastanesinin 1417 numaralı odasına tedavi amaçlı olarak yatışının yapıldığını, 07.02.2009 tarihinde saat 11.00 sıralarında doktorunun izniyle hastaneden çıkış yaptığını, 09.02.2009 tarihinde ise geri döndüğünü, bu sırada cüzdanının yanında bulunduğunu, 11.02.2009 tarihinde taburcu olacağı sırada cüzdanının olmadığını fark ettiğini, cüzdanının içerisinde …’a ait bankamatik kartının, … Bankası’na ait kredi kartının, nüfus cüzdanının, Petrol Ofisinden almış olduğu kartın ve … otobüslerine binmek için kullandığı … kartın bulunduğunu, yaptığı araştırmada bankamatik kartından 09-10.02.2009 tarihleri arasında … ve … illerinden toplam 3.000 TL’ye yakın harcama yapıldığını ve nakit çekildiğini öğrendiğini, kartını iptal ettirdiğini, hastanede kaldığı süre içinde her gün 08.00 ila 10.00 saatleri arasında 6. kattan 8. kata fizik tedavisine çıktığını, bu süre içinde üzerinde eşofmanları bulunduğu için diğer eşyalarının odasında kaldığını, 09.02.2009 tarihinde Yusuf Akpınar isminde bir şahsın da 1417 numaralı odaya yatışının yapıldığını, ancak aynı gün adı geçen şahsın 1416 numaralı odaya alındığını, 1417 numaralı odada bulunduğu sırada bu kişinin eşi, kızı ve damadı ile kendi eşi ve oğlunun ziyarete geldiklerini, eşi ve oğluna yemek yemeleri için kartını vermek istediğini, kartın şifresini de herkesin duyacağı bir şekilde söylediğini, ancak eşi ve oğlunun kartını almadıklarını, inceleme konusu olayla ilgili olarak kendisi ile aynı odada bir süre kalan Yusuf Akpınar isimli şahıs ile bu kişiyi ziyarete gelen yakınlarından şüphelendiğini, bahse konu kişilere çok dikkat etmediği için sanığı da teşhis edemeyeceğini, olaydan üç gün sonra müracaat ettiği gerekçesiyle banka tarafından zararının karşılamadığını, şikâyetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini; istinabe olunan Mahkemede 18.09.2013 tarihinde ise aşamalardaki ifadesinden farklı olarak; kredi kartı şifresini oğluna fısıldadığını ifade etmiştir.
Sanık Mahkemede 23.11.2010 tarihinde; iddianamede isimleri geçen şahısları tanımadığını, söz konusu hastaneye gitmediğini, atılı suçu kabul etmediğini, 20.12.2016 tarihinde; görüntülerdeki şahsın kendisi olmadığını, sabıkalı olması nedeniyle suçlandığını, 30.03.2017 tarihinde ise; o esnada hastanede bulunan … … isimli arkadaşını ziyarete gittiğini, katılan ile aynı odada bulunup bulunmadığını hatırlamadığını, katılanın fısıldayarak söylediği şifreyi duymasının mümkün olmadığını savunmuştur.
Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçuna ilişkin mevzuat hükümleri irdelendiğinde; 01.03.2006 tarihli ve 26095 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 3. maddesinde, banka kartının; “Mevduat hesabı veya özel cari hesapların kullanımı dahil bankacılık hizmetlerinden yararlanmayı sağlayan kartı…”, kredi kartının; “Nakit kullanımı gerekmeksizin mal ve hizmet alımı veya nakit çekme olanağı sağlayan basılı kartı veya fizikî varlığı bulunmayan kart numarasını…”, kart hamilinin; “Banka kartı veya kredi kartı hizmetlerinden yararlanan gerçek veya tüzel kişiyi…” ifade ettiği belirtilmiştir. Banka kartının mülkiyet hakkı bankaya, kullanım hakkı ise kart hamiline aittir. Banka kartına sahip olabilmek için, kart hamilinin öncelikle bankada bir mevduat hesabının veya özel cari hesabının bulunması gerekli olup bu kart, kart hamilinin ATM cihazları üzerinden kendi hesabına ulaşmasını, hesabından para çekmesini, havale ve diğer bankacılık işlemlerini yapmasını sağlamaktadır. Kredi kartı ise bankalar ve kart çıkarmaya yetkili kuruluşların müşterilerine belirli limitler dahilinde açtıkları krediler ile nakit kullanmaksızın mal veya hizmet alımı veya nakit kredi çekme olanağı sağlamak için verdikleri ödeme aracıdır.
765 sayılı TCK’da karşılığı bulunmayan “Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması” suçu 5237 sayılı TCK’nın “Topluma Karşı Suçlar” başlıklı üçüncü kısmının, bilişim alanında suçlara ayrılan onuncu bölümünde yer alan 245. maddede düzenlenmiştir. Anılan maddenin birinci fıkrasında; “Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.” denilmektedir.
Maddenin gerekçesinde de; “Madde, banka veya kredi kartlarının hukuka aykırı olarak kullanılması suretiyle bankaların veya kredi sahiplerinin zarara sokulmasını, bu yolla çıkar sağlanmasını önlemek ve failleri cezalandırmak amacıyla kaleme alınmıştır.” denilmek suretiyle bu suçun anılan Kanun’a konulmasının amacı (ratio legis) açıklanmıştır.
Kanun maddesindeki düzenleme karşısında;
a- Başkasına ait banka veya kredi kartının her ne suretle olursa olsun ele geçirilmesi veya elde bulundurulması,
b- Kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın kartın kullanılması veya kullandırılması,
c- Kişinin kendisine veya başkasına yarar sağlaması,
Şartlarının birlikte gerçekleşmesi hâlinde TCK’nın 245/1. maddesinde yazılı olan suç oluşabilecektir.
TCK’nın 245/1. maddesinde yer alan “her ne suretle olursa olsun” ifadesi ile banka veya kredi kartının kanunlarda suç oluşturmayan eylemlerle ele geçirilmesi kastedilmektedir. Bu düzenleme ile kanun koyucu, banka ya da kredi kartının failin eline hukuka uygun yollardan geçmesi hâlinde doğabilecek tereddütleri gidermek istemiş ve bu ele geçirme hukuka uygun olsa bile banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılmasını yaptırıma bağlamıştır (Fahri Gökçen Taner, “Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması Suçu Bir Bileşik Suç mudur?”, … Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2007, Cilt 56, Sayı 2, s. 80.).
Bununla birlikte, söz konusu suçun maddi unsurunun gerçekleşmesi bakımından banka veya kredi kartının ele geçirilmesinin veya elde bulundurulmasının hukuka uygun olup olmadığı veya suç teşkil edip etmediği önemli değildir. Kart, sahibinin rızası dışında ve/veya suç teşkil eden yöntemlerle elde edilmiş olabileceği gibi, sahibinin rızası ile ele geçirilmiş de olabilir. Her iki hâlde de diğer şartları varsa başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçu oluşacaktır. Önemli olan, kartı kullanan kimsenin hukuka aykırı yarar elde etmiş olmasıdır.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Katılanın tedavi amacıyla Özel … Anadolu Hastanesinde bulunduğu sırada, dolabının içindeki cüzdanı alan sanığın bu cüzdanın içinde yer alan ve katılan adına düzenlenen Türkiye … Bankası TAO’ya ait bankamatik kartı ile kart hamilinin rızası dışında toplam 3.000 TL’lik harcama yaptığı iddia edilen olayda;
Sanık …’ın Mahkemece 23.11.2010 tarihinde alınan ilk ifadesinde söz konusu hastaneye gitmediğini belirtmesine karşın bu beyanı ile çelişki oluşturacak şekilde 30.03.2017 tarihli ifadesi ile 20.06.2018 havale tarihli temyiz dilekçesinde, katılanın anılan hastanede tedavi amacıyla bulunduğu sırada kendisinin de aynı hastaneye arkadaşını ziyarete gittiğine yönelik beyanda bulunması, adli bilişim uzmanı tarafından düzenlenen 11.04.2017 tarihli raporda güvenlik kamerası görüntülerindeki şahıs ile sanık arasında yaklaşık %70 oranında benzerlik bulunduğunun belirtilmesi, Adli Tıp Kurumu Adli Bilişim İhtisas Dairesi Ses ve Görüntü İnceleme Şubesi tarafından düzenlenen 13.02.2018 tarihli ve 11666/202/133S sayılı raporda güvenlik kamerasında yer alan kişiye ait görüntü örneklerinin sanığa ait görüntü örnekleri ile benzerlikler gösterdiğinin değerlendirilmesi, kolluk tarafından düzenlenen 27.02.2009 tarihli tutanağa göre kamera kayıtları incelendiğinde katılana ait kartla para çeken şahsın daha önce çeşitli illerde bulunan hastanelerden hırsızlık yaptığından bahisle emniyette suç kaydı ve fotoğrafı bulunan sanık olduğunun tespit edilmesi ve Ceza Genel Kurulu tarafından müzakere sırasında yapılan incelemede güvenlik kamerası görüntülerindeki şahıs ile sanığın resimleri karşılaştırıldığında kafa, yüz, saç ve burun yapısı bakımından büyük ölçüde benzerlik bulunduğunun anlaşılması karşısında sanığa atılı eylemin sabit olduğunun kabulü gerekmektedir.
Bu itibarla, Yerel Mahkemenin direnme kararı isabetli olup dosyanın uygulamanın denetlenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan bir Ceza Genel Kurulu Üyesi; sanığa atılı eylemin sabit olmadığı görüşüyle karşı oy kullanmıştır.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- … 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.03.2019 tarihli ve 175-249 sayılı direnme kararına konu hükmündeki gerekçesinin İSABETLİ OLDUĞUNA,
2- Dosyanın, uygulamanın denetlenmesi için Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 20.12.2022 tarihinde yapılan müzakerede oy çokluğuyla karar verildi.