Yargıtay Kararı Ceza Genel Kurulu 2020/118 E. 2022/205 K. 24.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Genel Kurulu
ESAS NO : 2020/118
KARAR NO : 2022/205
KARAR TARİHİ : 24.03.2022

Yargıtay Dairesi : Ceza Genel Kurulu

Sanık …’un görevi kötüye kullanma suçundan beraatine ilişkin ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapan Yargıtay 5. Ceza Dairesince verilen 04.12.2019 tarihli ve 17-19 sayılı hükmün katılan tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının “Onama” istemli 04.03.2020 tarihli ve 29822 sayılı tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Temyiz incelemesi yapan Ceza Genel Kurulunca dosya incelenip görüşülerek gereği düşünüldü:
Ceza Genel Kurulunca sanık … hakkında görevi kötüye kullanma suçundan kurulan beraat hükmünün isabetli olup olmadığına ilişkin temyiz incelemesi yapılacaktır.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Tanık …tarafından … Valiliğine verilen 17.01.2013 tarihli şikâyet dilekçesine göre;
“1- … … Kaymakamı olan katılan …’ın mesai saatlerine hiç uymadığı, genelde saat 09.00’da geldiği, öğleden sonra saat 14.00’de geldiği ve saat 17.00’den önce ayrıldığı,
2) Hafta sonlarını ilçede geçirmediği, … ve …’ya gittiği,
3) Hiçbir daire müdürünü, esnafı ziyaret etmediği, daire müdürleri, vatandaşlarla ve esnafla ilişkilerinin kopuk olduğu, insanlara değer vermediği, daire müdürleri ve memurlarına saygısızca, kırıcı ve baskıcı davrandığı, bu nedenle hiç kimse tarafından sevilmediği, Kaymakamlığı temsil edemediği,
4) Sevmediği kişilere kasıtlı soruşturmalar açtığı, soruşturmalarda muhakkiklere soruşturma raporlarını kendi istekleri doğrultusunda tanzim ettirmeye çalıştığı ve bu amaçla muhakkiklere baskı yaptığı, buna örnek Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı müdür ve personeli hakkında yapılan soruşturma raporunda muhakkiklere baskı yaptığı,
5) Bayanlarla ve bayan memurlarla ilişkilerinde zaafiyet olduğu, sosyal yardımlaşma vakfı personeli … ile ilişkisinin bütün görevliler tarafından konuşulduğu, ayrıca hafta sonlarını …’da bazı otellerde geçirdiği,
6) Köpeğine iki tane kaymakamlık personelinin baktığı, kendi özel zevkleri ve ihtiyaçları için kamu personelini çalıştırdığı,
7) Gitmediği köylerde denetim yapmış gibi gerçek dışı rapor tanzim ettirdiği ve hak etmediği harcırahı aldığı, bu konunun muhtarlar arasında ve hükûmet konağında konuşulduğu,
8) Samimi olduğu ilçe belediye başkanının etkisi altında kalıp onun istekleri doğrultusunda icraat yaptığı, vatandaşın ona olan güvenini yok ettiği ve temsil kabiliyetini kaybettiği,
9) Kamu arazisine kamu personelleri eliyle ve kamu araç gereçleriyle sebze diktirdiği ve bunları kendi ihtiyaçları için kullandığı,
10) Vakıf mütevelli heyeti üyelerinin ve birinci dereceden yakınlarının Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Vakfı imkânlarından faydalanmaması gerekirken ilçe kaymakamının bunu göz ardı edip mütevelli heyeti üyesi …’ın kızına mantar projesi yaptırarak menfaat sağladığı,
11) İlçe asayişi ve diğer meseleleri ile hiç ilgilenmediği, göreve başlamadan ilçede düğünlerde silah atılmadığı, hafta sonlarını ilçe dışında geçirdiği için olup bitenlerden rahatsız olmadığı” iddialarının yer aldığı,
… Vali Yardımcısı… tarafından tanzim edilen 04.02.2013 tarihli ve 395 sayılı araştırma raporunda; katılan hakkındaki şikâyete konu iddiaların araştırılmasının … Valisi olan sanık … tarafından istenmesi üzerine yapılan araştırmalar neticesinde ilçe kaymakamı katılan …’ın sabah ve öğleden sonra mesai saatlerine geç geldiği ve bunu alışkanlık hâline getirdiği, kaymakamlık personelini kendi köpeğinin bakımı için çalıştırdığından personel eksikliğini ilçe nüfus müdürlüğünden görevlendirme ile giderdiği, böylece nüfus müdürlüğünde hizmetli personelin kalmadığı ve temizlik işlerinin aksamasına sebebiyet verdiği, köyleri ziyaret etmediği hâlde köylere gitmiş gibi rapor tanzim edip haksız yere harcırah aldığı, yeterli sebep olmadan vakıfta çalışan personelin görevine son vermeye çalıştığı ve bu durumun hem vakıf mütevelli heyeti, hem de ilçe halkı tarafından büyük bir tepkiyle karşılandığı, ilçede düğünlerde silah ve havai fişek atılmasına rağmen bu konu ile yeteri kadar ilgilenmediği, hafta sonlarını izinsiz olarak ilçe dışında geçirdiğinden ilçenin sorunlarıyla tam olarak ilgilenemediği, Belediye Başkanı ile samimi olup onun isteklerine göre ilçede yürütme faaliyetinde bulunduğu ve bu durumun kaymakamın tarafsızlığına gölge düşürdüğü, kamu kurumları, esnaf ve ilçe vatandaşlarıyla ilişkilerinin iyi olmadığı, herkese kırıcı, sert ve saygısız davrandığı, bu nedenle ilçede sevilip sayılmadığından temsil kabiliyetini kaybettiği sonuç ve kanaatine varıldığından tedbir olarak başka bir yerde görevlendirilmesi ve hakkında gerekli inceleme ve araştırmasının yapılmasının uygun olduğunun belirtildiği,
… Vali Yardımcısı …tarafından tanzim edilen 26.02.2013 tarihli ve 807 sayılı disiplin soruşturma raporunda; … Kaymakamı …’ın Kaymakamlık lojmanında bulunan kurt köpeği ve kuşlarının beslenme ve bakımlarını mahiyetindeki kamu görevlisine yaptırdığı iddiası ile ilgili olarak suç teşkil eden bir unsurun bulunmadığı, vekâleten … Kaymakamlığını ve … Kaymakamlık görevini yürütürken, 2012 yılında …’ten …’ya gidiş-dönüş ve …’e bağlı köy ve beldelere teftiş, denetim ve diğer görevler için hazırladığı yurt içi geçici görev yolluğu bildirimlerinin gidiş-dönüş saatleri ile yaptığı toplantı saatlerinin çakıştığı tespit edildiğinden kınama cezasıyla cezalandırılması ve 6245 sayılı Kanun hükümlerine aykırı olarak almış olduğu 681,80 TL’yi geri ödemesi gerektiği kanaatine varıldığının belirtildiği,
… Kaymakamlığı Yazı İşleri Müdürlüğünün 20.03.2013 tarihli ve 216 sayılı yazısına göre; 11.03.2013 tarihli ve 0879042 sıra numaralı, 14.03.2013 tarihli ve 0879044 sıra numaralı alındı belgeleri ile toplam 681,80 TL’nin faizi ile birlikte katılan tarafından ödendiği,
… Valisi olan sanık tarafından 14.02.2013 tarihinde verilen olura ve … İdare Mahkemesinin 14.11.2013 tarihli ve 177-1159 sayılı kararına göre; … … Kaymakamlığına … … Kaymakamı olan katılanın 14.02.2013 tarihinden itibaren sanık tarafından vekâleten görevlendirildiği, katılan tarafından bu kararın iptali için açılan davada … İdare Mahkemesince boş bulunan ilçe mülki idare amirliği görevinde vali yardımcılarından birinin görevlendirilmesi ya da en yakın ilçedeki kaymakamın kendi görevi yanında o ilçenin mülki idare amirliği görevini de yürütmesi şeklinde vali tarafından yapılacak görevlendirme ile yürütülmekte olup bir mülki idare amirinin kadro görevinin bulunduğu ilçeden başka bir ilçeye görevlendirilmesi, onun yerine de başka bir mülki idare amirinin görevlendirilmesinin ilgili mülki idare amirinin kadro görevinden uzaklaştırılması niteliğinde bir işlem olarak ortaya çıktığı, valiye böyle bir yetkinin tanınmadığı, 2451 sayılı Kanun kapsamında müşterek kararname ile ataması yapılan davacı …’ın, bu görevden uzaklaştırılmasına yönelik olarak tesis edildiği sonucuna varılan işlemde hukuka uyarlık görülmediği, geçici görevlendirilmesi yapılırken ne kadar süreliğine görevlendirildiği ile görevlendirilecekler arasında en uygun ve söz konusu yere en yakın kişi olup olmadığı hususları ortaya konulmaksızın tesis edilmiş olan dava konusu işlem kısmında da hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle iptal edildiği, katılanın yeniden … ilçesindeki görevine başlamasına dair yazının bulunduğu,
… Valiliği İdare Kurulu Müdürlüğünce 26.03.2013 tarih ve 1694 sayı ile; … … kaymakamı olan katılanın, gerçek dışı yurt içi geçici görev yolluğu bildirimi düzenleyerek haksız yere harcırah almak şeklindeki kusurlu davranışı nedeniyle katılan hakkında uyarma cezası verilmesine karar verildiği, kararın sanık … tarafından imzalandığı, katılanın karara itiraz etmesi üzerine … İdare Mahkemesince 21.11.2013 tarih ve 446-1220 sayı ile; davacının belediyelere teftiş, denetim ve diğer görevlerine ilişkin olarak yollukların hazırlanmasında kusuru bulunduğundan ve davacı tarafından söz konusu evrakın altındaki personel tarafından hazırlandığı, katılan tarafından sehven imzalandığı ileri sürülmekte ise de ilçede amir konumunda olan davacının yaptığı görevin önemi ve işlediği kusurun niteliği göz önünde bulundurulduğunda davacının iddialarının hukuki geçerliliği bulunmadığından davanın reddine dair verilen karara katılan tarafından itiraz edilmesi üzerine … Bölge İdare Mahkemesince 12.09.2014 tarih ve 798-2264 sayı ile; vali yardımcısı tarafından düzenlenen soruşturma raporu ile davacının üzerine atılı suçları işlediğinin hiçbir şüpheye yer vermeyecek biçimde kesin olarak ortaya konulamamış olması karşısında, eksik ve yanlı nitelikteki Valilik soruşturmasındaki muhakkik teklifinde belirtilen sonuçlara varılmasına olanak bulunmadığından, bu teklife dayanılarak tesis edilen dava konusu disiplin cezasında hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle bozulmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verildiği,
İçişleri Bakanlığının 28.03.2013 tarihli ve 12 sayılı ön inceleme raporuna göre; … Valisi olan sanık tarafından…Bakanlığına hitaben yazılan 05.02.2013 tarihli ve 730 sayılı yazı üzerine…Bakanlığının 13.02.2013 tarihli ve 935 sayılı görev emri ile katılan hakkında ön inceleme yapılması için görevlendirilen mülkiye müfettişleri tarafından katılan hakkında ileri sürülen on bir adet iddianın varsayımdan ibaret olduğu, idddiayı destekleyen başka bir delil bulunmadığı ve hazırlık soruşturmasını gerektirecek yeterli delile rastlanılmadığından soruşturma izni verilmemesi yönünde kanaat ve sonucuna varıldığı,
… Valiliği İl İdare Kurulu Müdürlüğünün 05.04.2013 tarih ve 18 sayı ile; katılan hakkında ileri sürülen haksız yere geçici görev yolluğu almak şeklindeki iddianın net ve belgeli olduğu anlaşıldığından soruşturma izni verilmesine, iddiaya konu diğer on madde yönünden ise soruşturma izni verilmemesine karar verildiği, kararın sanık tarafından imzalandığı, soruşturma izni verilmesine dair karara katılan tarafından yapılan itiraz üzerine … Bölge İdare Mahkemesince 26.06.2013 tarih ve 178-226 sayı ile; kaymakam olarak görev yapan katılana fazladan yapılan ödemelere ilişkin belgeleri hazırlayan yazı işleri müdürüne duyulan güven sonucu belgelerin iyice kontrol edilmeden imzalandığı ve fazla ödeme yapıldığının tespit edilmesi üzerine faizi ile birlikte ödendiği, bu ödeme dışında yapılan başka bir fazla ödeme de bulunmadığından sehven yapıldığı anlaşılan bu ödeme nedeniyle isnat edilen suçtan dolayı Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlık soruşturması yapılmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gerekçesiyle itirazın kabulüne, davacı olan katılan hakkında soruşturma izni verilmemesine karar verildiği,
İçişleri Bakanlığının 20.02.2015 tarihli ve 1914 sayılı yazısı ile; katılanın vekilinin sanık hakkında 15.08.2014 tarihinde … Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği dilekçe ile şikâyetçi olması üzerine … Cumhuriyet Başsavcılığınca 19.09.2014 tarih ve 9523-45 sayı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca ise 08.10.2014 tarih ve 141 sayı ile, … Valisi ve Vali Yardımcılarının görevlerini kötüye kullandıkları iddiası ile yapılan şikâyet üzerine 4483 sayılı Kanun hükümleri uyarınca gereğinin takdir ve ifası amacıyla…Bakanlığına yazılan yazı üzerine…Bakanlığınca … Valisi ve Vali Yardımcıları hakkındaki iddialarla ilgili ön inceleme başlatılmasını gerektirecek bir durumun bulunmaması nedeniyle ihbar ve şikâyetin işleme konulmamasına karar verildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 12.03.2015 tarih ve 141-14 sayı ile; İçişleri Bakanlığının 20.02.2015 tarihli ve 1914 sayılı yazısı ile vali ve vali yardımcıları hakkında ön inceleme başlatılmasını gerektirecek bir durum bulunmadığı belirtilerek şikâyetin işleme konulmamasına karar verildiği, şikâyetçi hakkında tesis edilen işlemlerin yargı yoluna başvurularak iptal edildiği, anılan işlemlerin tesisinde Vali …’un, hakkında ceza soruşturmasına konu olabilecek kasti veya ihmali davranışının tespit edilemediği, dolayısıyla anılan kişi hakkındaki ihbar ve şikâyetin işleme konulmaması kararının usul ve yasaya uygun olduğundan anılan karara Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca itiraz edilmesine yer olmadığına ve evrakın işlemden kaldırılıp kaydının kapatılmasına karar verildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 12.03.2015 tarih ve 61-18 sayı ile; 4483 sayılı Kanun’un 12. maddesine göre sadece valiler hakkındaki soruşturmanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılacağı hususunun düzenlenmesi nedeniyle … Vali Yardımcıları… ve …a atılı suçlar yönünden … Cumhuriyet Başsavcılığının görevli olduğundan bahisle anılan kişiler hakkında görevsizlik kararı verildiği,
Danıştay 1. Dairesince 29.04.2015 tarih ve 713-668 sayı ile; İçişleri Bakanlığının şikâyetin işleme konulmamasına ilişkin 20.02.2015 tarihli ve 1914 sayılı kararına katılanın itiraz etmesi üzerine şikâyetin işleme konulmamasına ilişkin verilen kararda, dosyada bulunan bilgi ve belgelere göre şikâyetin, anılan Kanun’un 4 üncü maddesi gereğince ön inceleme yaptırılmasını gerektirecek nitelikte olduğu anlaşıldığından, 4483 sayılı Kanun’un ilgili hükümleri uyarınca yetkili merci tarafından ön inceleme emri verilmesi, bu emre dayalı olarak ön inceleme raporu düzenlenmesi, yetkili merci tarafından söz konusu ön inceleme raporu da göz önünde bulundurulmak suretiyle soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin bir kararın tesis edilmesi, verilecek kararın türüne göre on günlük itiraz süresini ve itiraza bakmakla görevli yeri de belirten gerekli bildirimler yapıldıktan sonra karara karşı itirazda bulunulması durumunda yazılı bildirimlere ilişkin günlü ve imzalı bildirim alındıları ile itiraz dilekçeleri de eklenerek dosyanın gönderilmesi gerektiğinden, itirazın kabulü ile…Bakanı tarafından verilen şikâyetin işleme konulmamasına ilişkin 20.02.2015 tarihli ve 1914 sayılı kararın kaldırılmasına ve anılan kararın iptal edilmesine karar verildiği,
İçişleri Bakanlığının 14.08.2015 tarihli ve 284 sayılı kararına göre; İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliğinin 12.08.2015 tarihli ve 8 sayılı raporunda belirtildiği üzere … Valisi ve Vali Yardımcıları tarafından yapılan işlemlerde mevcut yasal düzenlemelere aykırı düşen herhangi bir eylem ve işlem bulunmadığından ilgililer hakkında soruşturma izni verilmemesine karar verildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 18.11.2015 tarih ve 443-69 sayı ile; söz konusu kararın usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle karara itiraz edilmesine yer olmadığına ve evrakın işlemden kaldırılıp kaydın kapatılmasına karar verildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 18.11.2015 tarih ve 444-183 sayı ile; 4483 sayılı Kanun’un 12. maddesinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma yapılacak kişilerin açıkça düzenlendiği, aynı Kanun’un 10. maddesi uyarınca … Vali Yardımcıları… ve …hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma yapma görevi bulunmadığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının görevsizliğine, gereğinin takdir ve ifası için dosyanın … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verildiği,
Danıştay 1. Dairesince 08.09.2016 tarih ve 1148-1153 sayı ile; sanık hakkında soruşturma izni verilmemesi kararına katılanın yaptığı itiraz neticesinde katılan hakkında uygulanan disiplin cezasının … Bölge İdare Mahkemesince iptal edildiği, soruşturma izni verilmesi kararının adı geçen Mahkeme tarafından kaldırıldığı, şikâyetçinin … ilçesinde görevlendirilmesine ilişkin işlemin ise … İdare Mahkemesince yürütmenin durdurulduğu, vali yardımcıları… ve …ın bu işlemlerin dayanağını araştırıp soruşturmaları yürüttükleri, sanık …’un da söz konusu işlemleri tesis ettiği, yargı mercilerince hukuka aykırı bulunan bu işlemler nedeniyle şikâyetçinin mağdur edildiği, ilgililere isnat edilen eylemlerin haklarında soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunduğu anlaşıldığından, şikâyetçinin itirazının kabulüyle…Bakanının soruşturma izni verilmemesine ilişkin 14.08.2015 tarihli ve 284 sayılı kararının kaldırılmasına karar verildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 20.12.2017 tarih ve 301-31 sayı ile; 4483 sayılı Kanun’un 10. maddesinin soruşturma aşamasını kapsamadığı ve anılan Kanun’un 12. maddesine göre sadece valiler hakkındaki soruşturmanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılacağının düzenlenmesi nedeniyle … Vali Yardımcıları yönünden … Cumhuriyet Başsavcılığına görevsizlik kararı verildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 20.12.2017 tarih ve 230-1 sayı ile; … Valisi olan sanık hakkında kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilemediğinden kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği,
Yargıtay 6. Ceza Dairesince 12.02.2018 tarih ve 2 değişik … sayı ile; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca sanık hakkında verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara katılanın yaptığı itiraz üzerine, katılanın aşamalarda dile getirdiği iddiaların takdirinin mahkemeye ait olduğu, kovuşturma açılması için yeterli ve şüphelinin kastının belirlenmesi ve delillerin takdirinin mahkemeye ait olduğundan itirazın kabulüne ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verildiği,
… Valiliğinin 09.07.2019 tarihli ve 7195 sayılı yazısına göre; katılanın 07.06.2013 tarihinden itibaren 3 gün süreyle istirahat raporu aldığı ve aynı tarihli dilekçe ile istirahat raporunu Valiliğe sunduğu, katılanın 11.04.2013-12.04.2013 tarihlerinde 2 gün süreyle yıllık izin kullanmak için Valiliğe 08.04.2013 tarihli dilekçe ibraz ettiği, 03.11.2012-04.11.2012 tarihlerinde hafta sonu iznini il dışında geçirmek için Valiliğe 02.11.2012 tarihli dilekçe sunduğu, 24.09.2012-28.09.2012 tarihlerinde 5 gün süreyle yıllık izin kullanmak için Valiliğe 20.09.2012 tarihli dilekçe ibraz ettiği, 01.07.2013-05.07.2013 tarihlerinde 5 gün süreyle yıllık izin kullanmak için Valiliğe 27.06.2013 tarihli dilekçe sunduğu, 02.07.2012-20.07.2012 tarihlerinde 19 gün süreyle yıllık izin kullanmak için Valilik Makamına 27.06.2012 tarihli dilekçe ibraz ettiği, 12.11.2012-16.11.2012 tarihleri arasında … Eğitim Dairesi Başkanlığında yapılacak olan 175. Mülki İdare Amirleri Sınır ve Gümrük İşlemleri Hizmet İçi Eğitimine katılacağından bahisle 11.11.2012-17.11.2012 tarihleri arasında izinli sayılması için Valilik Makamına 05.11.2012 tarihli dilekçe sunduğu, 30.01.2012 tarihinden itibaren 5 gün süreyle yıllık izin kullanmak için Valilik Makamına 27.01.2012 tarihli dilekçe ibraz ettiği, söz konusu izin başvurularına olur verildiği, yasal izin talep edildiği hâlde valilik makamınca reddedilen iznin olmadığı,
… Asliye Ceza Mahkemesinin 10.07.2015 tarihli ve 166-106 sayılı kararına göre; …’ın şikâyeti üzerine, …hakkında kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret, … hakkında ise yalan tanıklık suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda adı geçenler hakkında CMK’nın 223/2-a-c maddeleri uyarınca verilen beraat hükümlerinin katılan … tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Ceza Dairesince 20.06.2019 tarih ve 1823-11010 sayı ile onandığı,
Anlaşılmaktadır.
Katılan …; … Kaymakamı olarak görev yaparken Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı personelleri ile ilgili süregelen ve sözlü uyarılarına rağmen sonuçlanmayan sorunlarla ilgili muhakkik görevlendirmesi üzerine müdür ve personeller hakkında soruşturma başlatıldığını, olayın devamında tanık…’nın, 17.01.2013 tarihli dilekçeyle hakkında … Valiliğine şikâyette bulunduğunu, o tarihte … Valisi olan sanığın telefonla arayıp Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı personelleri hakkında devam eden disiplin soruşturması dosyasını işlemden kaldırmasını, aksi hâlde görevinden azledeceğini, ayrıca hakkında şikâyet dilekçesi verildiğini belirterek baskı uygulayınca sanığa kanunen gereği ne ise onu yapacağını, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Mütevelli Heyetinin toplanıp karar vereceğini belirttiğini, sanık tarafından hakkında yapılan şikâyet üzerine söz konusu iddialar için ön inceleme yapılmasına ve soruşturma başlatılmasına onay verildiğini, görevlendirilen vali yardımcısı…’ın aleyhe ifade verenlerin sayfalarca, lehe ifade verenlerin ise iki satır beyanlarını aldığını, …’ya çağırdığı tanıklardan lehine beyanda bulunanların ifadelerini tutanağa bağlamadan gönderdiğini, Valilik oluru ile Vali Yardımcısı…ın, söz konusu şikâyet dilekçesindeki bir kısım iddialar hakkında soruşturma yapmak için görevlendirilmesi sonrasında …ın teklifi ve sanığın oluru ile … Kaymakamlığı görevinden alınıp vekâleten görevlendirme adı altında … ilçesine sürgün edildiğini ve hakkında kınama cezası verilmesi gerektiğinin belirtildiğini, vali yardımcıları tarafından hakkında yapılan soruşturmanın akıbeti ve vekâleten başka yere görevlendirilmesi konusunda tarafına bilgi verilmesi için … Valiliğine iki kez dilekçe vermesi üzerine muğlak ve mevzuata aykırı şekilde, hakkındaki araştırma ve soruşturmanın devam ettiğinden bahisle gizlilik gerekçesi ile bilgi verilmediğini, sanığın psikolojik şiddet uyguladığını, mülkiye müfettişleri tarafından tanzim olunan soruşturma raporundaki tüm iddiaların varsayımdan ibaret olduğundan ve sübuta ermediğinden bahisle hakkında disiplin cezası tayinine yer olmadığı şeklinde görüş ve kanaate varıldığını, görevlendirmenin hukuka aykırı ve haksız olduğundan … 1. İdare Mahkemesince yürütmenin durdurulması ve davanın kabulüne karar verildiğini, … Valiliği tarafından harcırah konusu nedeniyle verilen uyarma cezası için … İdare Mahkemesine açtığı iptal davasında mahkeme tarafından davanın reddine dair verilen karara itiraz etmesi üzerine … Bölge İdare Mahkemesince itirazın kabul edildiğini, kararda eksik ve yanlı nitelikteki valilik soruşturmasındaki muhakkik teklifinde belirtilen sonuçlara varılmasına olanak bulunmadığından, bu teklife dayanılarak tesis edilen dava konusu disiplin cezasında hukuka uyarlık bulunmadığının tespit edildiğini, … Valiliği İl İdare Kurulunca, harcırahla ilgili iddia hakkında soruşturma izni verilmesine dair karara itiraz etmesi üzerine … Bölge İdare Mahkemesi tarafından itirazın kabulüne ve soruşturma izni verilmemesine karar verildiğini, tarafına isnat olunan asılsız iddialar için sanığın sürekli soruşturma açarak, usulsüz, keyfi olarak geçici görevlendirme işlemi tesis ederek, haksız yere disiplin cezası vererek, savunma hakkını kullanmasını engelleyerek, yıllık iznini kullandırmayarak ve baskı altına alarak psikolojik şiddet uyguladığını,
Tanık…; Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı personeli hakkında yeterli sebep yokken katılan tarafından tahkikat başlatıldığını, mütevelli heyeti üyesi olarak konuyu araştırdığında vakıfta çalışan iki bayan personelin aralarında yaşadıkları sürtüşme sonrasında barıştıklarını öğrendiğini, bu olaydan sonra personelin normal olarak çalışırken katılanın vakıf personeli …’ya şikâyet dilekçesi vermesini söyleyip henüz soruşturma başlamadan “Onların hakkında tahkikat yaptıracağım ve onların görevlerine son verdireceğim.” dediğini duyduğunu, tahkikat sürecinde muhakkiklere baskı yaptığını ve istediği doğrultuda rapor yazdırdığını öğrendiğini, 18.01.2013 tarihli vakıf toplantısında da vakıf müdürü … ve personel Mine İnan’ın sözleşmelerinin feshi için özel çaba gösterdiğini öğrendiğini, katılanın halktan kopuk yaşantısıyla makamı temsil edemediğini, 2009-2013 yılları arasında Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı mütevelli heyeti üyesi olarak görev yaptığından vakfın toplantılarının olduğu günlerde ve hükûmet konağında işinin olduğu zamanlarda kaymakamlık binasına gidip gelirken katılanın mesai saatlerine uymadığını gördüğünü, katılanı hafta sonları ilçede hiç görmediğini, katılanın hafta sonunda … ya da …’ya gittiğini tanık …’den duyduğunu, önceki kaymakamların esnafları gezip daire amirlerini ziyaret ettiklerini, katılanın ise bunu yapmadığını, katılanın hakkında soruşturma açtığı kişileri sevmediği kanaatinde olduğunu, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına alınan iki bayan personelden puanı daha az olan … Sarıca’yı daha iyi bir görev olan sosyal incelemeci olarak atamasının kendisinde katılanla … Sarıca arasında bir ilişki olduğu şüphesini uyandırdığını, fakat bu personelle katılanın duygusal ilişkisi olduğuna dair herhangi bir bilgisinin olmadığını, katılanın köpeğine ilçe tarım müdürlüğünde çalışan tanık… ile kaymakamlıkta çalışan başka bir personelin katılanın görevlendirmesi üzerine baktıklarını…’dan duyduğunu, köylere gitmediği hâlde harcırah aldığı iddiasının ilçede sarraf olan …’un aktardığını, köy muhtarlarından bu konuda bir bilgi edinmediğini, katılan belediye başkanı ile samimi olduğundan aynı siyasi görüşte olduğunu düşündüğünü, spor salonunun yanında kime ait olduğunu bilmediği, muhtemelen Hazineye ait olan araziye katılanın talimatı ile ilçe tarım müdürlüğü personeli tarafından çilek, domates gibi meyve ve sebzelerin dikildiğini, ürünleri de memurların topladığını, bu ürünlerin katılanın özel ihtiyacı için kullanıldığını düşündüğünü, vakfın mütevelli heyeti üyesi …’ın kızına yapılan mantar projesinin görüşüldüğü toplantıda, …’ın mütevelli heyeti toplantısından çıkmadığını, katılanın da …’ı bu konuda ikaz etmediğini ve projenin onaylandığını, önceki kaymakamlar zamanında düğünlerde silah atılmadığı ve havai fişek yasak olduğu hâlde katılan döneminde düğünlerde sürekli silah kullanılıp havayi fişek atıldığını, katılanın hafta sonları ilçede olmadığı için bu konuyla ilgilenmediğini,
Tanık …; 2012-2013 yıllarında … … Odasında ikinci başkan olarak görev yaptığını, tanık …nın kaymakamlıktaki fonda çalıştığını, ailesi ilçede yaşamayan katılanın hafta sonları …’ya ve …’ya gittiğini vatandaşlardan duyduğunu ve hafta sonları katılanı ilçede görmediğini, … Odasını ve diğer sivil toplum örgütlerini ziyarete gitmediğini, halktan kopuk bir yaşamının olduğunu, katılanın bayan memurlara karşı zaafının olduğunu duyduğunu, o dönemki belediye başkanı … ile katılanın samimi olduğunu ancak onun ricasıyla yaptığı faaliyetler olup olmadığını bilmediğini, hafta sonları havai fişek ve silahın düğünlerde kullanıldığını, katılanın düğünlerde silah atanlara yönelik engelleyici faaliyetinin olmadığını,
Tanık …; 2012-2013 yıllarında İlçe Milli Eğitim Müdür Vekili olarak görev yaptığını, tanık …nın Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonunda üye olup katılan ile bir husumetinin bulunmadığını, katılanı hafta sonları ilçede görmediğini, köpeğine kimin baktığını bilmediğini, köylere ne sıklıkla ziyarete gittiği ve belediye başkanının direktifiyle … yaptığı konusunda bilgi sahibi olmadığını, hafta sonu düğünlerde havai fişek ve tüfek kullanıldığını, katılanın bu konuda önlem alıp almadığını bilmediğini, katılanın kendileri gibi mesaiye saat 08.00’de başlayıp saat 17.00’de çıkmadığını, bazen kendisine ve okul müdürlerine sert ve kırıcı tavırlarının olduğunu,
Tanık …; esnaf olduğunu, parti üyeliğinden başka herhangi bir siyasi konumunun bulunmadığını, katılanın esnafları ziyaret etmediğini, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının bir toplantısında yaşanan olay sonrasında ya disiplin soruşturması yapılacağı ya da birisinin işten çıkarılacağı konusu gündeme gelince katılana dosyaların içeriğini bilmediği için toplantının ertelenmesini söyleyince katılanın, “Ben burada devletim.” deyip “Bugün bu kararı alacağız, istemiyorsan imzalama.” dediğini, kendisinin de toplantı tutanağını imzalamadığını, katılanın hafta sonları ilçede olup olmadığını ve köpeğine kimin baktığını bilmediğini, bayanlara karşı zaafiyeti olduğu ve belediye başkanının direktifine göre … yaptığı konusunda bilgi sahibi olmadığını,
Tanık …; yazı işleri müdürü olduğunu, katılanın da 2012-2013 yıllarında ilçede kaymakamlık yaptığını, katılanın hafta sonları genellikle ilçe dışında olduğunu, haftada bir gün köyleri ziyaret ettiğini, köpeği için kaymakamlık hizmetlisini ve sonrasında da başka memurları görevlendirdiğini, köye gitmediği hâlde harcırah aldığını ve kendisine 2/3 geçici görev yolluğu yaptırdığını, belediye başkanı ile samimi olduğunu, belediye başkanının direktifleri ile … yaptığı konusunda eski evlerin yıkımı için belediye başkanının isteği ile kendisine yazı yazdırdığını hatırladığını, katılanın bayanlara karşı farklı bir davranışı olup olmadığını bilmediğini, hafta sonu düğünlerde havai fişek ve tüfek kullanıldığını, bu konuda önlem alıp almadığını, herhangi bir emir ve talimat verip vermediğini bilmediğini, mesai saatlerine uymadığını, sabah saat 09.30 da gelip saat 16.30’da işten çıktığını, diğer daire amir ve memurunu ziyaret etmediğini, daire amirleriyle arasının kötü olduğunu, memurlara ve amirlere gerekli saygıyı göstermediğini,
Tanık …; olay tarihinde …Belediye Başkanı olduğunu, katılanın mesai saatlerinde ne yaptığını, hafta sonları bir yere gidip gitmediğini bilmediğini, kendi belediyelerine ayda bir veya iki ayda bir ziyarete gelip beldedeki yaşlı hastalarla ilgilendiğini, düğünlerde silah kullanıldığı hâlde katılanın önlem almadığı iddiası hakkında bir bilgisinin olmadığını, bayanlar konusundaki zaafiyetini bilmediğini, belediye başkanı olan … ile ortak … gerçekleştirip gerçekleştirmediğini bilmediğini, katılanın hiçbir zaman vatandaşlar arasında ayrım yapmadığını,
Tanık …; suç tarihinde … merkezde görevli olduğunu, vali yardımcısı… ile görüştüğünde, sanığın katılana çok sinirli olduğunu söylediğini, katılanın mesaiye geç geldiği, ilçede kalmadığı, bayan memurları rahatsız ettiği, vatandaşı kapıda beklettiği hususlarının kendisine sorulması üzerine bunların doğru olmadığını söylediğini, zira … merkeze gelmeden katılanın görev yaptığı yerde emniyet amiri olarak görev yaptığını, vali yardımcının sorduğu sorulara verdiği cevapları ifade hâline dönüştürmediğini,
Tanık … müfettiş beyanında; on yıldır kaymakamlıkta hizmetli olarak görev yaptığını, katılanın nüfus müdürlüğünde hizmetli olarak çalışan … Uynaz’ı katılanın makam odasının temizliği ve makam hizmetlerini yapmak için kendisini de nüfus müdürlüğünde görevlendirdiğini, katılan hakkındaki iddiaların iftiradan ibaret olduğunu,
İstinabe suretiyle alınan beyanında; 2012-2013 yıllarında kaymakamlığın odacısı olarak görev yaptığını, tanık…’yı tanımadığını, katılanın hafta sonları ilçede bulunduğunu, köyleri ne sıklıkla ziyaret ettiğini bilmediğini, katılanın odada bayan memurlarla vakit geçirip dışarıda amir veya vatandaşları beklettiği konusunda bilgi sahibi olmadığını, katılanın köpeğine kimin baktığını bilmediğini, belediye başkanının katılanı ziyaret ettiğini hatırlamadığını,
Tanık …; vali yardımcısının bir kez … Valiliği makamına, bir kere de … Kaymakamlığına davet edip katılanın kendisine yönelik herhangi uygunsuz bir davranışının olup olmadığını sorunca olmadığını söylediğini, kaymakamlıktaki beyanına ilişkin ifadeyi imzaladığını, ancak valilikteki beyanıyla ilgili herhangi bir belge imzalayıp imzalamadığını hatırlamadığını, katılan ile farklı binalarda çalıştığından katılanın mesai saatlerine riayet edip etmediğini bilmediğini,
Tanık … Uynaz müfettiş beyanında; nüfus müdürlüğünde hizmetli olarak çalıştığını, katılan tarafından makam odasının temizliği ve makam hizmetlerini yapmak üzere sözlü olarak görevlendirildiğini, katılanın lojmandaki köpeğine ve güvercinlerine…’ın baktığını,
Tanık …; 2012-2013 yıllarında Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında mütevelli heyetinde üye olduğunu, …’da ikamet ettiği için …’e ayda bir geldiğini, katılanı da sadece o toplantıda gördüğünü, katılanın yaşamıyla ilgili herhangi bir bilgiye sahip olmadığını,
Tanık …; 2012-2013 yıllarında Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında mütevelli heyeti üyesi olduğundan tanık…’yı tanıdığını, katılanın hafta sonları ilçede durup durmadığını bilmediğini, mütevelli heyetinde daha önce bir görevlinin işten çıkarılması yahut görevliye disiplin cezası verilmesi hususunda tartışma çıktığını, kendisinin bu konuda imza atmadığını, katılanın köpeğine kimin baktığını bilmediğini, bayanlara zafiyetinin olduğu konusunda bilgi sahibi olmadığını, belediye başkanı ile görüşüp görüşmediğini bilmediğini,
Tanık …; 2012-2013 yılları arasında İlçe Tarım Müdürlüğünde veteriner hekim olarak görev yaptığını, tanık …yı tanımadığını, katılanın mesai saatlerine riayet edip etmediğini bilmediğini, katılanın köpeği için kendilerinden yardım istediğini, köpeğe mesai dışında veya içinde gidip aşı yaptığını, köpeğin bakımını Erkan isimli personelin yaptığını, katılanın köylere ziyarete gidip gitmediği konusunda bilgisinin olmadığını, belediye başkanıyla samimi olup olmadığını bilmediğini,
Tanık …; 2012-2013 yıllarında Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında müdür olduğunu, katılanın hafta sonları ilçede durup durmadığını ve köpeğine kimin baktığını bilmediğini, odasının önünde beklediği zamanın olmadığını, katılanın mesai saatlerine uyup uymadığı ve belediye başkanının direktifi doğrultusunda … yapıp yapmadığı konusunda bilgi sahibi olmadığını, katılanın denetlemek üzere vakfı ziyaret ettiğini, onun haricinde bir ziyarette bulunup bulunmadığını hatırlamadığını, katılanın vakıfta çalışan personel ve kendisi ile ilgili haksız yere soruşturma açıp uyarı cezası verdiğini, katılanın mesai saatlerine uyup uymadığı konusunda Hükûmet Konağının birinci katındaki çalışmaları sebebiyle mesai geliş ve gidişlerine tanıklığının olduğunu ancak genel olarak mesaiye ne zaman gelip gittiğini bilmediğini, denetim dışında vakfa bir ziyarette bulunmadığını, denetim formlarının ilçe yazı işleri müdürlüğünde bulunduğunu, kendisi ve personel hakkında açılan soruşturmayla ilgili katılanın işten çıkaracağının söylendiğini, hakkında disiplin soruşturması yapılıp mütevelli kararı ile uyarı cezası verildiğini, sosyal yardım ve inceleme görevlisi olarak çalışan … Sarıca’nın katılan ile sadece vakfın … ve işlemleri ile ilgili görüştüğünü bildiğini, belediye başkanının vakıf mütevelli heyeti toplantılarına genelde katılmazken hakkında yapılan soruşturma dosyasının görüşüleceği toplantıya katıldığını, vakıf mütevelli heyeti üyesi …’ın kızına yapılan kültür mantarı yetiştiriciliği projesi ile ilgili Nurten Taç’ın müracaatı üzerine gerekli incelemenin yapıldığını, mütevelli kararı ile projenin uygulandığını,
Tanık …; 2012-2013 yılları arasında Özel İdare Müdürlüğünde hizmetli olarak görev yaptığını, katılanın hafta sonları ilçe dışına çıkıp çıkmadığını bilmediğini, mesai saatlerine çoğunlukla uyduğunu, köpeğine Erkan isimli personelin günde bir sefer yemek verdiğini, onun izinli olduğu zamanlarda kendisinin köpeğe yemek verdiğini, bu konuda katılanın bir talimat vermediğini, katılanın bayanlara zaafiyeti olup olmadığı ve esnafı ziyaret edip etmediği hususlarını bilmediğini,
Tanık …; Süleyman Demirel Mahallesi muhtarı olduğunu, katılanın hafta sonları ilçede durduğunu, kadınlara zaafiyetinin olup olmadığını bilmediğini, katılanı ziyaret etmek için gittiğinde kapıda bekletilmediğini, katılanın köpeğinin olup olmadığını, belediye başkanı ile samimiyetlerinin bulunup bulunmadığını bilmediğini, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında görevli Mine İnan’ın görevine son verme konusunda huzursuzluk çıktığını, katılanın Mine İnan’ın görevine son vermek istemesi dışında personelle ilgili sıkıntı yaşadığını bilmediğini,

Tanık …; 2012-2013 yılları arasında İlçe Özel İdare Müdür Vekili olarak görev yaptığını, saat 08.00-08.30 arasında kaymakamlığa gittiğinde katılanı makamında gördüğünü, bayanlara zaafının olduğunu bilmediğini, tanık …ile katılan arasında husumet olduğunu duyduğunu, katılanın köylere giderken kendisini de götürdüğünü, olması gerektiği kadar köylere gittiklerini,
Tanık …; nüfus müdürlüğünde memur olduğunu, katılanın hafta sonları ilçede durup durmadığını bilmediğini, belediye başkanı ile samimiyeti konusunda bilgisinin olmadığını, bayanlara zaafiyeti olup olmadığını da bilmediğini,
Tanık …; 2012-2013 yıllarında … Belediye Başkanı olarak görev yaptığını, 2009 yılında seçilip 2014 yılına kadar görevine devam ettiğini, tanık …nın bazı siyasi faaliyetlerde bulunmuş olabileceğini, ilçe halkının sorunlarının çözümü, halkın refah düzeyinin artırılması gibi sebeplerle ilçenin en büyük mülki amiri olarak katılanla sürekli istişarede bulunduklarını, zaman zaman dışarıdan gelen misafirleri ağırlamak için protokol kuralları gereği bir arada bulunduklarını, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının her hafta toplantısının olduğunu, katılanla olması gerekenden fazla herhangi bir samimiyetinin bulunmadığını, katılanın mesai saatlerine riayet ettiğini, sabah erken saatte katılana ulaşması gerektiğinde katılanla makamında görüştüğünü, katılanın hafta sonu ilçe dışına gidip gitmediğini bilmediğini, katılanın odasında herhangi bir bayan varken dışarıda beklediği bir zamanın olmadığını, katılanın halkın arasına karıştığını, katılan hakkında farklı amaçlarla gerçek olmayan iddialarda bulunulduğunu, katılanın görev yaptığı dönemde düğünlerde silah kullanılmadığını,
Tanık …; 2012-2013 yılları arasında belediyede elektrikçi olduğunu, belediye başkanının katılan ile samimiyetini bilmediğini, katılanla çok samimi olmamalarına rağmen o dönemde geçirdiği kaza sebebiyle kendisini evinde ziyaret ettiğini, katılanın hafta sonları genelde ilçede olduğunu ve pazarda karşılaştıklarını, kadınlara zaafiyetinin olup olmadığını bilmediğini, tanık …yı tanımadığını, bu olayların asıl sebebinin Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında çalışan Mine isimli görevlinin işine katılanın son vermek istemesinden kaynaklandığını, çünkü bu kişinin bir siyasi partinin ilçe başkanının gelini olduğunu,
Tanık …; Akkeçili Köyünde muhtarlık yaptığını, görevi gereği katılanı tanıdığını, katılanın köye çok fazla geldiğini, haftada 2-3 kez köylerini ziyaret ettiği zamanın dahi olduğunu, bazen köydeki hastaları ziyaret edip köyün sıkıntılarını çözdüğünü, mesai saatlerine uyup uymadığını bilmediğini, her gittiğinde katılanı yerinde bulduğunu, katılanın ilçe dışına gidip gitmediğini ve belediye başkanı ile samimi olup olmadığını bilmediğini, ilçede düğünlerde silah kullanma alışkanlığının bulunmadığını, daha önceki ifade sırasında söylediği her şeyin zapta geçildiğini,
Tanık …; Başköy Köyünde muhtar olduğunu, katılanın köye sık sık geldiğini, köydeki sorunlarla ve hastalarla ilgilendiğini, katılanın hafta sonu ilçe dışına gidip gitmediğini, mesai saatlerine uyup uymadığını bilmediğini, ilçeye gittiğinde katılanı yerinde bulamadığı ve katılanın odasında bayan personel varken dışarıda bekletildiği anın olmadığını,
Tanık …; Yassıören Belediye Başkanı olup beldenin sorunları için ve çeşitli toplantılar nedeniyle katılanla görüştüklerini, katılanın beldeyi sık sık ziyaret ettiğini, beldedeki hastalar ve müşkül durumda olanlarla ilgilendiğini, katılanın hafta sonları ilçe dışına çıkıp çıkmadığını, mesai saatlerine uyup uymadığını, köpeğine bakması için bir memur görevlendirip görevlendirmediğini ve odasında bayan personel varken dışarıda vatandaşları bekletip bekletmediğini bilmediğini, randevusuz gitmediği için katılanı yerinde bulamadığı zamanın olmadığını, katılanın ilçe belediye başkanı ile fazla samimiyetinin olduğunu düşünmediğini, ilçede düğünlerde silah kullanılmadığını,
Tanık …; Karip Köyü muhtarı olduğunu, katılanın köylerine sık sık gelip köyün sorunlarıyla ve yardıma muhtaç insanlarla ilgilendiğini, katılanın hafta sonu ilçe dışına gidip gitmediğini ve mesai saatlerine uyup uymadığını bilmediğini, ilçeye gittiğinde katılanın makamında olduğunu, katılanın odasında bayan personel varken dışarıda beklediği anın olmadığını,
Tanık …; … ilçesinde müftü olarak görev yaptığını, katılanın ilçedeki görevi sırasında Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı personelleri hakkında yapılan şikâyet üzerine bir soruşturma başlattığını, bununla ilgili oluşturulan mütevelli heyetinde kendisinin de olduğunu, soruşturması yapılan kişinin ilçenin bilinen ailelerinden olup bir siyasi partinin ilçe başkanının kızı olduğundan heyette bulunan diğer kişilerin ilgili hakkında disiplin cezası verilmesi konusunda imtina ettiklerini, katılanın ve kendisinin de içinde bulunduğu heyette bulunan bazı kişilerin personele gerekli uyarının yapılmasını ve ikaz edilmesini düşündüklerinden buna yönelik kararı imzaladıklarını, daha sonra bu şahısların karardan rahatsızlık duyarak valiliğe şikâyette bulununca katılan hakkında soruşturma başlatıldığını, bu soruşturmanın içeriğini bilmediğini, sanık tarafından görevlendirilen vali yardımcısı… tarafından beyanının alınmasına rağmen bunun tutanağa geçirilmediğini, katılan hakkında aleyhte beyanda bulunması için herhangi bir telkinde bulunulmadığını,
Tanık …; Gençali Köyü muhtarı olduğunu, katılanın sık sık köye gelip sorunlarla ve hastalarla ilgilendiğini, katılanın mesai saatlerine uyup uymadığını bilmediğini, ziyarete gittiğinde makamında bulamadığı zamanın olmadığını, katılanın hafta sonu ilçe dışına gidip gitmediğini, köpeğine kimin baktığını bilmediğini, odasında bayan personel varken dışarıda uzun süre beklediği zamanın olmadığını, tanık …yı tanımadığını,
Tanık …; kaymakamlıkta makam şoförü olarak görev yaptığını, katılanın … ilçesine vekâleten baktığı dönemde bir memurun öğrenim görmesi nedeniyle işe gelmediğinden dolayı memur hakkında işlem başlattığını, dosyanın tanzim edildiği gün sanığın katılanın … ilçesindeki görevinden saat 16.00 civarında el çektirdiğini, sanığın dosyayı işleme koydurmamak için bu şekilde davrandığını, birkaç gün sonrasında da katılanı … ilçesinde geçici olarak görevlendirdiğini, sanık ile katılanın anlaşamadıklarını, sanığın baskı ile işlem yaptırmaya çalıştığını,
Tanık …; olay tarihinde … İlçe Jandarma Komutanı olarak görev yaptığını, katılanın mesai saatlerine uyduğunu, hafta sonlarında sadece resmî konular için değil özel durumlarda da görüştüklerini, katılanın fevri ya da saygısız davranışlarına yönelik herhangi bir duyumunun olmadığını, katılanın ilişkilerinde ciddi, tutarlı ve devlet makamına uygun hareket ettiğini, katılanın köylerde yapılan toplantılarda vatandaşla diyalog içinde, talepleri dinleyen, bilahare kendisine iletilen sorunların çözümünü takip eden biri olduğunu, katılanın ilçe merkezinde bir kahvehanede vatandaşın sorunlarını dinlediği toplantıya da şahit olduğunu, düğünlerde silah kullanılmadığını, havai fişek ile ilgili olarak kendilerine intikal eden herhangi bir şikâyetin olmadığını, katılanın asayiş toplantılarında bu tür olayların önlenmesi ve denetlenmesi hususunda yazılı talimatları dışında şifai olarak her fırsatta bunu yenilediğini,
Tanık …; Gelendost İlçe Bölge Trafik İstasyonu trafik amiri olarak görev yaptığını, katılanın mesai saatlerine uyduğunu, kurumlarını ziyaret ettiğini, yaptıkları asayiş toplantılarında katılanın silah ve havai fişek kullanılmaması için talimat verdiğini,
Tanık …; katılanın görev yaptığı dönemde sosyal yardımlaşma vakfına siyasi amaçlarla bir takım yardımlar yapıldığını, katılanın vakıfta çalışan memurlara uyarma cezası vermek istemesi üzerine bunun ayrışmaya yol açmaması için engel olduğunu, sosyal yardımlaşma vakfında görevde bulunan Mine Durmuşoğlu’nun kayınbabasının bir siyasi partinin ilçe başkanı olup sanıkla arasının iyi olduğunu, sanığın Mine Durmuşoğlu’nun vakfın müdürü olması için katılan ile görüşmesi üzerine aralarında sürtüşme yaşandığını, bu olay sonucunda katılan hakkında soruşturma başlatıldığını, soruşturma sırasında kendisinin de ifadesine başvurulduğunu ancak ifadesinin zapta geçirilip geçirilmediğini veya imzalayıp imzaladığını hatırlamadığını,
Tanık …; … Beldesinde oturduğunu, amcasının oğlunun trafik kazası sonucu vefat etmesi üzerine katılanın başsağlığı ziyaretine geldiğini, bir siyasi partinin ilçe başkanının gelini için tuttuğu tutanaktan dolayı katılanın ilçeden gönderildiğini,
Tanık …; köy muhtarı olduğunu, katılanın vatandaşların taleplerini dinleyip yardımcı olmaya çalıştığını, esnafla görüştüğünü, vakıf personeli ile ilgili olarak yapılacak toplantının kendisini huzursuz etmesinden dolayı 18.01.2013 tarihindeki toplantıya katılmadığını, köylerindeki düğünlerde silah kullanılmadığını, gerekli izinleri aldıktan sonra havai fişek atılmasına müsaade ettiklerini, katılanın köylerine bir kez geldiğini, kendisinin köyde olmadığı zamanlarda da bazen gelip gittiğini duyduğunu,
Tanık… müfettiş beyanında; kaymakamlıkta hizmetli olduğunu, katılanın köpeği ve güvercinleri olduğunu söyleyip bunlara bakıp bakamayacağını sorunca teklifi kabul ettiğini, … Meslek Lisesindeki yemek artıklarını alıp katılanın köpeğine verdiğini, mesai saati dışında da katılanın köpeğini gezdirdiğini, kuşların masrafını da katılanın kendisinin üstlendiğini, bu işleri severek yaptığını, aynı zamanda katılanın lojmanının kaloriferini yaktığını ve bahçesine baktığını,
İfade etmişlerdir.
Sanık …; 2011 yılında … valisi olarak göreve başladığını, sonra da emekli olduğunu, görev yaptığı dönemde katılan hakkında mesaiye geç geldiği, vatandaşlara ve personele iyi davranmadığı, kendisine ait evcil hayvanların bakımını nüfus müdürlüğündeki personel ile yaptırdığından nüfus dairesindeki işlerin aksadığı, hafta sonları izin almadan ilçeyi terk ederek …’ya gittiği gibi iddialarla şikâyette bulunulması, … milletvekili Recep …’in kendisine yansıyan benzer şikâyetler olduğundan bahsetmesi ve ilçe nüfus müdürünün de katılanın kendisini sık sık odasına çağırıp hakaretlerde bulunduğunu söylemesi üzerine 5442 sayılı Kanun’un 13. maddesi uyarınca bu hususların araştırılması için Vali Yardımcısı…’ı görevlendirdiğini, araştırma sonucunda iddiaların doğru olduğuna dair rapor düzenlendiğini, katılanın harcırah almak için kendisini köylere gitmiş gibi gösterdiğini, köyde olduğu zamanlarda da, aynı anda ilçede toplantıda olduğuna dair tutanak olduğu raporda belirtilince durumu…Bakanlığına ileterek müfettiş görevlendirilmesini istediğini, daha sonra disiplin incelemesi için başka bir Vali Yardımcısı olan …ı görevlendirdiğini, yapılan inceleme neticesinde katılanın gitmediği hâlde 618 TL harcırah aldığının tespit edildiğini, dönemin…Bakanı olan …’in arayarak ilçede huzursuzluk olduğunu, bu huzursuzluğun daha fazla devam etmemesi için katılanı ilk atama kararnamesi ile başka yerde görevlendirebileceğini söylemesi üzerine 5442 sayılı Kanun’un 29. maddesi uyarınca katılanı o dönemde kaymakamı olmayan … ili … ilçesine vekâleten görevlendirdiğini, katılanın bu görevlendirmeye itiraz etmesi üzerine idare mahkemesinin bu görevlendirme kararını iptal ettiğini, katılanın vekâleten baktığı … görevlendirmesini kaldırdığı ve katılanı … ilçesinde görevlendirdiği için katılan tarafından şikâyet edildiğini, şikâyetin kendi içinde çelişkili olduğunu, katılanın aynı anda iki yerde olduğuna yönelik tespit edilen tutanaklar ve fazladan 618 TL harcırah aldığı tespit edilmesine rağmen inceleme yapan müfettişlerin katılan hakkında soruşturma yapılmaması yönünde görüş bildirdiklerini, kendisinin bu görüşle bağlı olmadığı ve soruşturma yapılması gerektiği şeklinde görüş bildirdiğini, katılanın itiraz etmesi üzerine … Bölge İdare Mahkemesinin bu kararı kaldırdığını, Danıştayda itiraz etme hakkı olduğu hâlde yapmadığını, katılanın mobbing iddiasının doğru olmadığını, katılanın görev yaptığı ilçeyi ziyarete gittiğinde nezaket ve protokol kuralları çerçevesinde davrandığını savunmuştur.
Türk Ceza Kanunu’nun ikinci kitabının “Millete ve Devlete Karşı Suçlar ve Son Hükümler”e yer veren dördüncü kısmının “Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı Suçlar” başlıklı birinci bölümünde düzenlenen “Görevi kötüye kullanma” başlıklı 257. maddesi;
“(1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) İrtikâp suçunu oluşturmadığı takdirde, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan kamu görevlisi, birinci fıkra hükmüne göre cezalandırılır.” şeklinde düzenlenmişken, 19.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Kanun’un birinci maddesi ile birinci ve ikinci fıkralarında yer alan “Kazanç” ibareleri “Menfaat”, birinci fıkrasında yer alan “Bir yıldan üç yıla kadar” ibaresi “Altı aydan iki yıla kadar”, ikinci fıkrasında yer alan “Altı aydan iki yıla kadar” ibaresi “Üç aydan bir yıla kadar” ve üçüncü fıkrasında yer alan “Birinci fıkra hükmüne göre” ibaresi “Bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile” biçiminde değiştirilmek suretiyle,
“(1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) İrtikâp suçunu oluşturmadığı takdirde, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.” hâlini almış, 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun’un 105. maddesi ile de üçüncü fıkra yürürlükten kaldırılmıştır.
Maddenin, birinci fıkrasında düzenlenen icrai davranışlarla görevi kötüye kullanma suçu, kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmesi ve bu aykırı davranış nedeniyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunması ya da kişilere haksız menfaat sağlanması ile oluşmaktadır.
Buna göre ilk şart, kamu görevlisi olan failin yaptığı işle ilgili olarak kanundan veya diğer idari düzenlemelerden doğan bir görevinin olması ve bu görevinin gereklerine aykırı davranmasıdır. Suçun oluşabilmesi için, norma aykırı davranış yetmemekte, fiil nedeniyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunması ya da suç tarihi itibarıyla kişilere haksız kazanç sağlanması gerekmektedir.
Anılan maddenin gerekçesinde suçun oluşmasına ilişkin genel koşullar;
“Kamu görevinin gereklerine aykırı olan her fiili cezai yaptırım altına almak, suç ve ceza siyasetinin esaslarıyla bağdaşmamaktadır. Bu nedenle, görevin gereklerine aykırı davranışın belli koşulları taşıması hâlinde, görevi kötüye kullanma suçunu oluşturabileceği kabul edilmiştir. Buna göre, kamu görevinin gereklerine aykırı davranışın, kişilerin mağduriyetiyle sonuçlanmış olması veya kamunun ekonomik bakımdan zararına neden olması ya da kişilere haksız bir kazanç sağlamış olması hâlinde, görevi kötüye kullanma suçu oluşabilecektir.” şeklinde vurgulanmış, gerekçede yer verilen “kazanç” ifadesi 6086 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikle sonradan “menfaat” olarak değiştirilmiştir.
Öğretide de TCK’nın 257. maddesindeki suçun oluşmasının, kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmesi sonucunda kişilerin mağdur olması veya kamunun zarar görmesi ya da kişilere haksız menfaat sağlanması şartlarına bağlı olduğu, bu sonuçları doğurmayan norma aykırı davranışların, suç kapsamında değerlendirilemeyeceği açıklanmıştır (… Emin Artuk – … Gökçen – … Caner Yenidünya, Ceza Hukuku Özel Hükümler, Turhan Kitapevi, 11. Bası, …, 2011, …. 913 vd; Mahmut Koca – İlhan Üzülmez, Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler, … Yayınevi, …, 2013, …. 769; Veli … Özbek – … Nihat Kanbur – Koray Doğan – Pınar Bacaksız – İlker …, Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler, Seçkin Yayınevi, 2. Bası, …, 2011, …. 974.).

Görevin gereklerine aykırı hareket etmekten, kamu görevlisinin görevini kanun, idari düzenlemeler veya talimatların öngördüğü usul ve esaslardan başka surette ifa etmesi anlaşılmaktadır. Bu anlamda kamu görevlisinin herhangi bir şekilde kanuni yetkisini aşması, kanunun aradığı şekil şartlarına uymaması, takdir yetkisini amacı dışında kullanması, kanunun emir ve müsaade ettiği hareketinin gerektirdiği ön şartlara aykırı hareket etmesi, kendisine teslim edilen ve görevi sebebiyle kullanması gerekli eşyayı usulsüz kullanması gibi fiiller görevin gereklerine aykırılık kapsamında kalmaktadır.
Norma aykırı davranışın maddede belirtilen sonuçları doğurup doğurmadığının saptanabilmesi için öncelikle “Mağduriyet, kamunun zarara uğraması ve haksız menfaat” kavramlarının açıklanması ve somut olayda bunların gerçekleşip gerçekleşmediklerinin belirlenmesi gerekmektedir.
Mağduriyet kavramının, sadece ekonomik bakımdan uğranılan zararla sınırlı olmayıp bireysel hakların ihlali sonucunu doğuran her türlü davranışı ifade ettiği kabul edilmelidir. Bu husus madde gerekçesinde; “Görevin gereklerine aykırı davranışın, kişinin mağduriyetine neden olması gerekir. Bu mağduriyet, sadece ekonomik bakımdan uğranılan zararı ifade etmez. Mağduriyet kavramı, zarar kavramından daha geniş bir anlama sahiptir.” şeklinde vurgulanmış, öğretide de mağduriyetin sadece ekonomik bakımdan ortaya çıkan zararı ifade etmeyip daha geniş bir anlama sahip olduğu, bireyin, sosyal, siyasi, medeni her türlü haklarının ihlali sonucunu doğuran hareketlerin ve herhangi bir çıkarının zedelenmesine neden olmanın da bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğine işaret edilmiştir (… Emin Artuk – … Gökçen – … Caner Yenidünya, Ceza Hukuku Özel Hükümler, Turhan Kitapevi, 11. Bası, …, 2011, …. 911 vd.; Mahmut Koca – İlhan Üzülmez, Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler, … Yayınevi, …, 2013, …. 772; Veli … Özbek – … Nihat Kanbur – Koray Doğan – Pınar Bacaksız – İlker …, Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler, Seçkin Yayınevi, 2. Bası, …, 2011, …. 974.).
Kişilere haksız menfaat sağlanması, bir başkasına hukuka aykırı şekilde her türlü maddi ya da manevi yarar sağlanması anlamına gelmektedir.
Kamunun zarara uğraması hususuna gelince; madde gerekçesinde “Ekonomik bir zarar” olduğu vurgulanan anılan kavramla ilgili olarak kanuni düzenleme içeren 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 71. maddesinde; kamu görevlilerinin kast, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması şeklinde tanımlanan kamu zararı, her olayda hâkim tarafından, …, mal veya hizmetin rayiç bedelinden daha yüksek bir fiyatla alınıp alınmadığı veya aynı şekilde yaptırılıp yaptırılmadığı, somut olayın kendine özgü özellikleri de dikkate alınarak belirlenmelidir. Bu belirleme; uğranılan kamu zararının miktarının kesin bir biçimde saptanması anlamında olmayıp miktarı saptanamasa dahi, işin veya hizmetin niteliği nazara alınarak, rayiç bedelden daha yüksek bir bedelle alım veya yapımın gerçekleştirildiğinin anlaşılması hâlinde de kamu zararının varlığı kabul edilmelidir. Ancak bu belirleme yapılırken, norma aykırı her davranışın, kamuya duyulan güveni sarstığı, dolayısıyla, kamu zararına yol açtığı veya zarara uğrama ihtimalini ortaya çıkardığı şeklindeki bir düşünceyle de hareket edilmemelidir.
Gelinen bu aşamada valilerin görev ve yetkileri ile teftiş ve denetleme yetkisine de değinilmesi gerekmektedir.
5442 sayılı İl idaresi Kanunu’nun “Valilerin hukuki durumları, görev ve yetkileri” başlıklı 2. bölümünün 9. maddesi suç tarihindeki düzenleme uyarınca;
“Vali, ilde Devletin ve hükümetin temsilcisi ve ayrı ayrı her bakanın mümessili ve bunların idari ve siyasi yürütme vasıtasıdır.
Bu sıfatla :

D) Vali, dördüncü maddenin son fıkrasında belirtilen adli ve askeri teşkilat dışında kalan bütün Devlet daire, müessese ve işletmelerini, özel işyerlerini, özel idare, belediye köy idareleriyle bunlara bağlı tekmil müesseseleri denetler, teftiş eder.
Bu denetleme ve teftişi Bakanlık veya genel müdürlük müfettişleriyle veya bu dairelerin amir ve memurlariyle de yaptırabilir…” şeklinde düzenlenmişken 02.07.2018 tarihli ve 703 sayılı KHK’nın 138. maddesiyle, anılan maddenin birinci fıkrası “Vali, ilde Cumhurbaşkanının temsilcisi ve idari yürütme vasıtasıdır.” şeklinde değiştirilmiştir.
Anılan Kanunu’nun “Valilerin teftiş ve denetleme yetkileri” başlıklı 3. bölümünün 13. maddesi;
“Vali, (Dördüncü maddenin son fıkrasında belirtilen adli ve askeri daireler hariç) Bakanlıklar ve tüzelkişiliği haiz genel müdürlüklerin il teşkilatında çalışan bütün memur ve müstahdemlerinin en büyük amiridir.
Bu sıfatla :
A) Memur ve müstahdemlerin çalışmalarına nezaret eder.
B) Teşkilatın işlemesini denetler.
C) Memurin Kanunundaki usulüne göre savunmasını aldıktan sonra uyarma, kınama ve beş günlüğe kadar aylıktan kesme cezaları vererek uygular. Daha ağır disiplin cezaları verilmesi için özel kanunu hükümlerine göre teklif ve taleplerde bulunabilir.
Yetkili disiplin mercileri valinin teklif ve talebini inceleyerek bir karara bağlamaya mecburdur.
Valilerce re’sen verilen cezalar, kesindir. Bu cezalar tebliğ tarihinden itibaren sicile geçer.
Ç) Tayinleri merkeze ait il memurlarının yıllık mezuniyetleri valiliğin …’arı üzerine mensup oldukları Bakanlık veya tüzelkişiliği haiz genel müdürlükçe verilir. Bu memurlara acele hallerde valilerce 15 güne kadar mezuniyet verilir ve ilgili makamlara bildirilir.
D) Valiler, emir ve denetimi altında bulunan teşkilatın aldığı kararla yaptığı muamelelerden şikayet edenlerin müracaatlarını tetkik eder; memurun haksız veya kanunsuz muamelelerini görürse hakkında kanuni muameleye başvurur.
İnceleme neticesinde vardığı sonuca göre alacağı kararı derhal tatbik ettirir ve ilgiliye bildirir.” biçiminde düzenlenmiştir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
… Kaymakamı olan katılan … hakkında … Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı mütevelli heyeti üyesi olan tanık …nın yaptığı şikâyet üzerine suç tarihinde … Valisi olan sanık …’un, katılan hakkında soruşturma başlattığı, katılanı … ilçesine vekâleten görevlendirdiği, müfettişler tarafından yapılan ön inceleme sonucunda katılan hakkında soruşturma izni verilmemesi yolunda görüş bildirildiği hâlde soruşturma izni verdiği, katılana haksız yere disiplin cezası verdiği, yasal izinlerini kullandırmadığı ve katılanı psikolojik olarak baskı altında tuttuğundan bahisle görevini kötüye kullandığı iddia edilen olayda;
Tanık …nın, katılanın mesai saatlerine riayet etmediği, hafta sonlarını ilçede geçirmediği, kamu kurumları, esnaf ve ilçe vatandaşlarıyla ilişkilerinin kopuk olduğu, samimi olduğu İlçe Belediye Başkanının etkisi altında kalıp onun isteği doğrultusunda faaliyette bulunduğu, personel hakkında kasıtlı soruşturmalar başlatıp muhakkiklere baskı yaparak soruşturma raporlarını kendi isteği doğrultusunda tanzim ettirmeye çalıştığı, bayanlarla ve bayan memurlarla ilişkilerinde zaafiyet olduğu, köpeğini kaymakamlık personeline baktırdığı, gitmediği köylerde denetim yapmış gibi gerçek dışı rapor tanzim ettirdiği ve hak etmediği harcırahı aldığı, kamu arazisine kamu imkânlarıyla sebze diktirdiği ve bunları kendi ihtiyacı için kullandığı, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı mütevelli heyet üyelerinin ve birinci dereceden yakınlarının vakıf imkânlarından faydalanmaması gerekirken katılanın mevzuatı göz ardı edip mütevelli heyeti üyesinin kızına mantar üretim projesi vererek menfaat temini sağladığı, ilçenin asayişi ve diğer meseleleri ile ilgilenmediğinden bahisle katılan hakkında şikâyette bulunması üzerine, suç tarihinde … Valisi olan sanığın bu iddiaları araştırması için Vali Yardımcısı olan…’ı görevlendirdiği, düzenlenen araştırma raporunda söz konusu on bir iddiadan sekizinin somut bilgilerle örtüştüğü ve katılanın ilçede temsil kabiliyetini kaybettiği kanaatine varılması üzerine, … Valiliği Özel Kalem Müdürlüğünün yazısı ile…Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğüne tedbir olarak katılanın il dışında başka bir yere görevlendirilmesi ile hakkında gerekli inceleme ve araştırmanın yapılmasının arz edildiği,
Sanığın, katılan hakkında disiplin soruşturması yapılması için Vali Yardımcısı…ı görevlendirmesi üzerine onun tarafından hazırlanan raporda katılanın … ilçesine, … Kaymakamlığına ise Vali Yardımcısı Cengiz Ata’nın vekâleten görevlendirilmesi teklifini içeren yazıya sanık tarafından olur verilmesi üzerine katılanın … ilçesinde göreve başladığı, katılan tarafından bu işleme karşı yürütmeyi durdurma talepli olarak işlemin iptali istemiyle dava açılması üzerine … İdare Mahkemesince yürütmeyi durdurma kararı verilip söz konusu görevlendirmenin iptal edildiği, yürütmeyi durdurma kararı uyarınca katılan hakkındaki görevlendirmenin … Valiliğince iptal edildiği ve katılanın asli görevine yeniden başladığı,
Vali Yardımcısı … tarafından düzenlenen araştırma raporunda ayrıca katılanın haksız yere 681,80 TL harcırah aldığının tespiti ile kınama cezası ile cezalandırılması gerektiği kanaatine varıldığı, … Valiliği İdare Kurulu Müdürlüğünce katılanın geçmiş hizmetlerinin olumlu olması nedeniyle teklif edilen cezanın bir derece hafifi olan uyarma cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, katılan tarafından … İdare Mahkemesince disiplin cezasının iptali için açılan davanın reddine karar verildiği, bu karara itiraz edilmesi üzerine … Bölge İdare Mahkemesince söz konusu işlemin iptal edildiği, katılanın harcırahı faizi ile birlikte ödediği,
Vali Yardımcısı…’ın araştırma raporuna takiben … Valiliği Özel Kalem Müdürlüğünün yazısı üzerine…Bakanlığınca katılan hakkında ön inceleme yapılması için görevlendirilen mülkiye müfettişleri tarafından yapılan inceleme neticesinde düzenlenen ön inceleme raporunda katılan hakkında ileri sürülen on bir adet iddia bakımından hazırlık soruşturmasını gerektirecek yeterli suç deliline rastlanılmadığı gerekçesiyle soruşturma izni verilmemesi yönünde kanaat ve sonuca varıldığı, sanık tarafından imzalanan … Valiliği İl İdare Kurulu Müdürlüğünün kararı ile haksız yere geçici görev yolluğu aldığı şeklindeki eylemin net ve belgeli olduğu gerekçesiyle soruşturma izni verilmesine, diğer on iddiayla alakalı ise soruşturma izni verilmemesine karar verildiği, katılan tarafından bu karara itiraz edilmesi üzerine … Bölge İdare Mahkemesince katılan hakkında soruşturma izni verilmesine ilişkin kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmakla;

Tanık …nın iddiaları üzerine katılan hakkında soruşturma başlatılması, bu soruşturma haricinde katılan hakkında başka bir soruşturma yapılmamış olması, sanık tarafından şikâyete konu iddiaların araştırılması için görevlendirilen vali yardımcıları tarafından tanzim olunan raporlar kapsamında uygulamalar yapılması, Vali Yardımcısı… tarafından yapılan inceleme esnasında katılan lehine beyanda bulunan bir kısım tanıkların beyanlarının yazılı hâle getirilmediği, bir kısmının ise kısa şekilde beyanlarının alındığı katılan tarafından iddia edilmiş ise de, ifadeleri kısa olarak alındığı iddia edilen tanıkların şikâyete konu bazı iddialar hakkında katılan lehine beyanda bulunup diğer konularda bilgi sahibi olmamaları, beyanları yazılı hâle getirilmediği iddia edilen tanıkların ise bir kısmının şikâyet konusunda bilgi sahibi olmaması nazara alındığında söz konusu iddianın sonucu etkilememesi, inceleme sırasında vali yardımcısı tarafından dinlenilen bazı tanıkların katılan hakkındaki şikâyete konu iddiaları doğrular mahiyette beyanlarının olması, 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 9 ve 13. maddeleri uyarınca sanığın denetleme ve teftiş etme görevinin olması, katılanın aleyhine olarak yapılan şikâyet hakkında hiçbir araştırma yapılmaması veya katılan lehine görüş bildirilmesi gerektiği kabulünün bir takım iddia, beyan ve belgeleri görmezden gelmesi, söz konusu araştırma raporunun vali yardımcıları tarafından düzenlenmesi ve araştırmanın yapıldığı esnada sanığın vali yardımcılarına telkin ya da baskıda bulunduğuna dair bir iddianın ya da delilin söz konusu olmaması, Vali Yardımcısı …ın teklifi üzerine sanığın verdiği olur ile tedbiren verilen yer değişikliğinin henüz uygulanmadan…Bakanlık Makamına bildirilmesi, tesis edilen yer değiştirme işleminin yürütmesinin durdurulması üzerine katılanın yeniden … ilçesinde gecikmeksizin göreve başlatılması, katılan hakkında soruşturma izni verilmesi ve uyarma cezası uygulanması yönündeki tasarrufların ise belgeleriyle tespit edilen katılanın haksız yere harcırah alması eylemine ilişkin olması ile katılanın haksız yere aldığı tespit edilen 681,80 TL harcırahı durum ortaya çıktıktan sonra faizi ile birlikte ödemesi, sanık tarafından imzalanan … Valiliği İl İdare Kurulu Müdürlüğü kararı ile katılan hakkında ileri sürülen on bir adet iddiadan sadece belge ile ispat edilmiş olan haksız yere harcırah almak şeklindeki eylemden dolayı soruşturma izni verilmesine, diğer on madde yönünden ise soruşturma izni verilmemesi karşısında; bu bağlamda tesis edilen işlemin haksız ve keyfi bir idari işlem olarak kabulüne imkân bulunmaması, katılan hakkında tesis edilen işlemlerin idari yargı yoluyla iptal edilmiş olmasının da tek başına sanığın keyfi bir işlem yaptığı sonucunu doğurmaması, aksine kabulün idari yargı yoluyla iptal edilen tüm işlemleri gerçekleştiren veya kararları alan kişilerin sorumluluğuna neden olacağı anlamına gelecek olması, bunun da hukuk devleti ilkeleri ile bağdaşmaması, sanığın katılanın yasal izinlerini kullandırmadığı iddia edilmiş ise de katılanın izin taleplerinin hiçbirinin reddedilmemesi ve katılanın kullandığı izinler dikkate alındığında bunun gerçeği yansıtmaması birlikte değerlendirildiğinde; sanığın atılı suçu işlediğine dair yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği kabul edilmelidir.
Bu itibarla, Özel Dairece sanık hakkında verilen beraat hükmünün onanmasına karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 04.12.2019 tarihli ve 17-19 sayılı sanık hakkında verilen beraat hükmünün ONANMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 24.03.2022 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.