YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Genel Kurulu
ESAS NO : 2010/89
KARAR NO : 2010/194
KARAR TARİHİ : 12.10.2010
Tebliğname : 2010/50038
Yargıtay Dairesi : 8. Ceza Dairesi
Mahkemesi : GAZİANTEP 2. Ağır Ceza
Günü : 11.06.2009
Sayısı : 161-232
Teşekkül halinde silah ticareti yapma, ruhsatsız silah ve mermi bulundurma suçlarından sanıklar Y. A.., C. A., M.B.., F. B.., M. E.. ve H.K..’nın 6136 sayılı Yasanın 12/2, 5237 sayılı TCY’nın 62, 53 ve 63. maddeleri uyarınca 6’şar yıl 8’er ay hapis ve 375’er YTL adli para cezası ile cezalan¬dırılmalarına, ele geçen tabanca, şarjör ve mermilerin 6136 sayılı Yasanın 12/son maddesi uyarınca zoralımına ilişkin, Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 20.11.2007 gün ve 206-375 sayılı hüküm, sanıklar müda¬fiileri tarafından temyiz edilmekle, dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 22.01.2009 gün ve 13862-479 sayı ile;
“1- Sanıklar H. K.., M.B.. ve M. E.. hakkında toplu halde silah ticareti yapma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen kanıtlara, mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre yerinde görülmeyen sair itirazların reddine; ancak,
a- Sanıklar H. K.., M. B.. ve M.E..’nun aralarında Yasanın amaçladığı biçimde topluluk oluşturacak boyutta ortaklık ve birlikteliğin bulunduğuna dair iletişim tutanakları dışında delil bulunmadığı gibi sanıklarda elde edilen suça konu silah ve mermileri kişisel ihtiyaçları için bulundurduklarına ilişkin savunmalarının aksine satmak amacıyla edindikleri veya bu amaçla bulundurduklarına ilişkin mahkumiyetlerine yeterli, kesin ve inandırıcı kanıt bulunmadığından, sanıkların ev ve iş yerlerinde yapılan arama sonucunda sanık H. K..’nın evinde 2 adet 7.65 mm. çaplı tabanca, sanık M.E..’nun işyerinde 340 adet mermi, sanık M. B..un işyerinde yapılan arama da ise 75 adet mermi ele geçtiğinin anlaşılması karşısında, sanık H. K..’nın sanıkta yakalanan silah sayısına göre alt sınırdan uzaklaşılarak 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesi uyarınca, sanık M. E..’nun aynı Yasanın 13/1. maddesi uyarınca, sanık M.B..’un ise aynı Yasanın 13/3. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek eylemlerinin, 6136 sayılı Yasanın 12/2. madde ve fıkrasında tanımı yapılan toplu silah ticareti suçunu oluşturduğu kabul edilerek yazılı biçimde uygulama yapılması,
2- Sanıklar Y.A.. ve F. B.. hakkında toplu silah ticareti yapmak suçun¬dan kurulan hükme yönelik sanık müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıkların üzerine atılı suçu işlediklerine dair, savunmalarının aksine, içeriği maddi bulgularla desteklenemeyen telefon görüşmelerine dayalı iletişim kayıtları dışında cezalandı¬rıl¬¬ma¬larına yeter kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği, sanıkların üzerlerinde ve evlerinde yapılan aramalarda herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı gözetilmeden, atılı suçtan beraatları yerine yazılı şekilde kabul edilerek ceza tayin edilmesi,
3- Sanık C.A.. hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince;
Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre; sanığın silah ticareti yaptığına yönelik savunma¬sının aksine şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı kanıt elde edilemediği gözetilmeden, beraatı yerine dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçeyle yazılı şekilde mahkûmiyetine hükmedil¬mesi,
4-Uygulamaya göre de; hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazete’de yayım¬lanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 155. maddesi ile 6136 sayılı Yasanın 12/son maddesi yürürlükten kaldırıldığından, suça konu silahların ve eklentilerin müsaderesinin 5237 sayılı TCK’nun 54. maddesi gereğince yapılması zorunluluğu” isabetsizliğinden oyçokluğuyla bozulmuş, sanıklar Y. A.. ve F. B..hakkında 2 nolu bozma nedenine Başkan Z. A.. ve Daire Üyesi H.A.. sanık C. A..yönünden 3 nolu ve sanık M. B.. hakkında 1 nolu bozma nedenine ise Daire Üyesi H. A..karşıoy kullanmıştır.
Yerel mahkeme ise 11.06.2009 gün ve 161-232 sayı ile;
“…Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlü¬ğünce silah ve mermi ticareti yapan kişilere yönelik edinilen istihbari bilgiler doğrultusunda mahkemede usulüne uygun alınan iletişimin tespiti kararına dayanılarak elde edilen bilgiler doğrultusunda … plaka sayılı araçta arama yapılmış, bu araçta şüpheli Y. K..’da bir adet 7,65 mm. tabanca ve ekleri, E. K..’da 7,65 mm. Fransız onlusu tabir edilen tabanca ele geçirilmiş, bu işlerden sonra M. E..’nun evinde yapılan aramada, 290 adet 9 mm. ve 50 adet 7,65 mm. çapında tabanca mermisi yakalanmış, H.K..’nın evinde yapılan aramada iki adet 7,65 mm. çapında tabanca ve mermiler ele geçirilmiş, M. B..’un Gaziantep’teki evinde 75 adet 9 mm. çaplı tabanca mermileri ele geçirilmiş, sanık H. K..’nın evinde iki adet 7,65 mm. çaplı tabanca yakalanmış, sanık M. E..’nun işyerinde 340 adet mermi yakalanmış ve iletişimin tespiti tutanakları ve içerikleri konuşmalar, bu maddi delillerle desteklenmiştir, sanıklar Y. A.., C. A.., M.B.., F. B.., M.E..ve H. K..’nın toplu halde süreklilik arz edecek şekilde silah ve mermi ticareti yapma suçlarının sübuta erdiği anlaşılmış olup, toplu silah ticareti suçundan eylemin suç sayılmasındaki amaç silah ticaretinin yayılmasını önlemek olup, silah ve mermilerin yakalanmasının gerekmediği (ki olayımız da bazı sanıklarda tabanca ve mermiler ele geçirilmiştir) sanık sayısı telefon görüşmeleri, görüşmelerin süreklilik arz etmesi ve görüşme içeriklerinde açıkça anlaşıldığı üzere sanıkların silah ve mermiden söz ettikleri, birbirlerini tanıdıkları, silah ticareti işini süreklilik arz edecek şekilde ve toplu şekilde yaptıkları” gerekçesiyle ilk hükümde direnmiştir.
Bu hükmün de sanıklar müdafilerince temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının “bozma” istekli 31.03.2010 gün ve 50038 sayılı tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca yürürlükte olan 1412 sayılı CYUY’nın 318. maddesinde, Ceza Genel Kurulunda incelemenin duruşmalı yapılabileceğine ilişkin bir hüküm yer almadığından, sanıklar Y.. ve C. A..müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına dair isteminin CYUY’nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verildikten sonra dosya üzerinden yapılan incelemede;
Sanıkların toplu silah ticareti suçundan 6136 sayılı Yasanın 12/2, 5237 sayılı TCY’nın 62 ve 53. maddeleri uyarınca 6’şar yıl 8’er ay hapis cezasıyla cezalandırılmalarına karar verilen somut olayda Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, sanıklar H.K.., M. B… ve M.E..’nun eylemlerinin nitelendirilmesine, sanıklar Y. A.., F. B.. ve C.A..ın ise atılı silah ticareti suçunu işleyip işlemediklerinin belirlenmesine ilişkindir.
Ancak, Ceza Genel Kurulundaki inceleme sırasında, işin esasına girilmeden önce dosya içerisinde bulunan bir belgenin onaysız fotokopi olduğunun ve bir belgenin ise aslının veya onaylı suretinin dosyada bulunmadığının saptanması üzerine bu konu Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca “ön sorun” olarak öncelikle ele alınıp değerlendiril¬miştir.
Ceza Yargılamasının amacı, somut gerçeğin ortaya çıkarılması olup bunun için başvurulan kanıtlama araçlarından biri de belgelerdir. Yargılama makamları suç isnadı nedeniyle oluşan uyuşmazlığı çözümlerken ele geçirilen ve kendiliklerinden getirtilen ya da iddia ve savunma doğrultusunda sunulan belgelerin güvenilirliğini de denetlemek durumun¬dadırlar. Güvenilirliğin denetlenebilmesi için belgenin aslının veya bunun olanaklı olmaması halinde de aslına uygunluğu yetkili makam veya kişilerce onanmış örnek ya da kopyalarının dosyaya konulması gerekir. Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Adlî Yargı İlk Derece Ceza Mahkemeleri Kalem Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 26. maddesinde soruşturmanın, 63. maddesinde ise davaların ayrılması halinde dosyadaki belgelerin onaylı birer örneğinin ayrılan soruşturma evrakına veya dava dosyasına konulacağı belirtilmektedir.
Bu açıklamalar ışığında dosya içeriğinde bulunan belgeler değerlendirildiğinde;
Sanıklar H. K.., M.E.., Y. A..ve F. B..’ın sorgularına ve bu sorgu sonucunda tutuklanmalarına ilişkin Gaziantep 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 20.04.2007 gün ve 2007/162 sayılı sorgu tutanağının aslı veya onaylı sureti dosyada bulun¬mamaktadır. Bunun yanında sanıklarda ele geçen silah ve mermilere ilişkin olarak Adana Kriminal Polis Laboratuarı Müdürlüğü tarafından hazırlanan ekspertiz raporunun dosyada bulunan fotokopisinin de onaysız olduğu görülmektedir.
Adana Kriminal Polis Laboratuarı Müdürlüğü tarafından hazırlanan ekspertiz raporu¬nun fotokopisinin açıklanan kurallar çerçevesinde usulünce onaylattırılarak güvenilirliği sağlanmadan ve Gaziantep 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 20.04.2007 gün ve 2007/162 sayılı sorgu tutanağının aslı veya onaylı sureti getirtilmeden temyiz incelemesi yapılması hukuken olanaklı değildir.
Bu itibarla, yerel mahkeme direnme hükmünün diğer yönleri incelenmeksizin bozul¬masına karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.06.2009 gün ve 161-232 sayılı direnme kararının sair yönleri incelenmeksizin saptanan usule aykırılık nedeniyle BOZULMASINA,
2- Dosyanın mahalline iade edilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.10.2010 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.