Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2022/11 E. 2022/140 K. 16.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2022/11
KARAR NO : 2022/140
KARAR TARİHİ : 16.03.2022

2022/Bşk-11 2022/140

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 12 ve 5. Ceza

Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığının 11.02.2021 tarihli ve 917-121 sayılı iddianamesi ve Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.03.2021 tarihli ve 84-138 sayılı son soruşturmanın açılması kararıyla sanık hakkında görevi kötüye kullanma ve kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçlarından TCK’nın 257/1, 133/1, 137/1-a. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davası üzerine dosyanın gönderildiği Yargıtay 12. Ceza Dairesince 06.10.2021 tarih ve 1-2 sayı ile;
“…Sanık … hakkında TCK 133/1, 137/1-a, 53, 257/1, 53. maddeleri uyarınca yargılanması talebiyle ilk derece mahkemesi sıfatıyla dosya Dairemize gönderilmiş olup, suç tarihi itibariyle TCK 133/1 maddede öngörülen cezanın üst sınırı ile TCK 257/1 madde de öngörülen ceza üst sınırı karşılaştırıldığında TCK 257/1 madde de daha ağır yaptırım içerdiğinden, bu durumda Yargıtay Kanunun 14/b,c maddeleri uyarınca Dairemizin görevsizliğine,
Sanık hakkında TCK 133/1, 137/1-a, 53, 257/1, 53 maddeleri gereğince yargılama yapılması için dosyanın görevli ve yetkili Yargıtay 5. Ceza Dairesine gönderilmesine,”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 5. Ceza Dairesince 22.12.2021 tarih ve 45-46 sayı ile;
“…5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun mahkemenin görevinin belirlenmesi başlıklı 14. maddesinde, ceza mahkemelerinin görevlerinin belirlenmesinde isnat olunan suçun ya da suçların suç tarihindeki cezalarının üst sınırının göz önünde bulundurulacağına dair bir düzenlemeye yer verilmediği gibi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02/07/2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ve Yargıtay Kanununda da bu yönde bir düzenlemenin bulunmadığı, bu kabulün bir yorumdan ibaret olduğu, keza görevsizlik kararından önce Yargıtay C. Başsavcılığı tarafından verilen mütalaa beyanında bahsi geçen ve görevsizlik kararına dayanak gösterilen Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 25/12/2019 tarihli, 2019/Bşk-206 esas ve 2019/243 sayılı kararında da iddia edilenin aksine bu kabule ilişen bir yön bulunmadığı, tüm bunların yanında Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02/07/2021 tarihli ve 211 sayılı kararında yer alan Yargıtay Ceza Daireleri İş Bölümü başlığı altındaki ortak hükümlerin 6. maddesinde yer alan temyiz incelemesine konu olan suçların ceza miktarlarında sonradan değişiklik olması hâlinde tebliğname tarihindeki suçun temel şekline göre ceza miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesinin belirleneceği yönündeki düzenlemeye kıyasen ilk derece yargılamasında da dava açan belge niteliğindeki son soruşturmanın açılması karar tarihindeki suçun temel şekline göre ceza miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesinin belirlenmesi gerektiği, aksi düşüncenin Anayasası’nın 37. maddesi ile güvence altına alınan ‘tabii hakim’ ilkesine de aykırı olacağı, bu itibarla dava açan belge niteliğindeki son soruşturmanın açılması karar tarihinde sanık …’ya isnat olunan suçlardan kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçuna ait cezanın üst sınırının görevi kötüye kullanma suçuna nazaran daha fazla olduğu görülmekle, sanığa atılı kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması ve görevi kötüye kullanma suçlarına ilişkin davaya bakma görevinin Yargıtay 12. Ceza Dairesine verilmiş olduğu anlaşıldığından, Dairemizin iş bölümü nedeni ile görevsizliğine ve ortaya çıkan görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine,”,
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 12 ve 5. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; ilk derece yargılamasının hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanunu’nun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendi; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir.” şeklinde iken, 28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.” şeklinde değiştirilmiştir.
Öte yandan, Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması hâlinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması hâlinde dikkate alınmalıdır.
Buna göre, ilk derece yargılamasına konu suçlardan son soruşturmanın açılması kararında nitelenen görevi kötüye kullanma suçunun cezası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca dosyanın Yargıtay 12. Ceza Dairesine UYAP sistemi üzerinden tevzi edildiği 30.03.2021 tarihi itibarıyla TCK’nın 257/1. maddesi uyarınca altı aydan iki yıla kadar hapis, kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunun cezası ise TCK’nın 133/1. maddesi uyarınca iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası olup, kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu daha ağır yaptırım içermektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 5. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 06.10.2021 tarihli ve 1-2 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, ilk derece yargılaması yapılması için Yargıtay 12. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 16.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.