Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2021/95 E. 2022/81 K. 16.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2021/95
KARAR NO : 2022/81
KARAR TARİHİ : 16.03.2022

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 11 ve 9. Ceza
Mahkemesi :Asliye Ceza
Sayısı : 265-476

Sanık … hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b-1 maddesine muhalefet ve tefecilik suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda Gaziantep 8. Asliye Ceza Mahkemesince 14.10.2014 tarih ve 265-476 sayı ile sanığın aynı suçlardan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Hükümlerin sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 5. Ceza Dairesince verilen ve Daire Başkanı tarafından imzalanan bila tarih ve 1817-6374 sayılı gönderme kararıyla dosyanın gönderildiği Yargıtay 9. Ceza Dairesince 09.03.2021 tarih ve 4743-1154 sayı ile;
“İddianame içeriğine, sevk maddelerine ve hükümlerdeki nitelenen suçlara, temyizin kapsamına, yaptırımı en ağır suçun 213 sayılı Yasa’nın 359/b maddesine muhalefet olmasına, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’na 6572 sayılı Kanun’un 27. maddesi ile eklenen geçici 14. madde uyarınca oluşturulan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından hazırlanan ve Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girip 01.02.2020 tarihi itibarıyla uygulanmaya başlanan 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı iş bölümü kararına ve tebliğnamenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine göre; temyiz incelemesi yapma görevinin Yargıtay 11. Ceza Dairesine ait bulunduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 11. Ceza Dairesince de 20.04.2021 tarih ve 7335-3846 sayı ile;
“2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 6545 sayılı Yasa ile değişik 14. maddesindeki ‘Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır. Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ şeklindeki düzenleme ile 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümüne ilişkin 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararının Yargıtay Ceza Daireleri İş Bölümü Ortak Hükümlerin 7. maddesindeki ‘Temyiz incelemesine konu olan suçların ceza miktarlarında sonradan değişiklik olması halinde tebliğname tarihindeki suçun temel şekline göre ceza miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesi belirlenir.’ şeklindeki düzenleme ve 15.04.2020 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 14. maddesiyle tefecilik suçunun ceza miktarının arttırılmış olması karşısında; hükümlerin konusuna, temyizin kapsamına, tebliğname tarihindeki tefecilik suçunun ceza miktarına göre temyiz inceleme görevi Yüksek 9. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Dosya yeniden kendisine gelen Yargıtay 9. Ceza Dairesince 01.06.2021 tarih ve 591-2710 sayı ile;
“İddianame içeriğine, sevk maddelerine ve hükümdeki nitelenen suçlara, temyizin kapsamına, yaptırımı en ağır suçun 213 sayılı Yasa’nın 359/b maddesine muhalefet olmasına, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’na 6572 sayılı Kanun’un 27. maddesi ile eklenen geçici 14. madde uyarınca oluşturulan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından hazırlanan ve Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girip 01.02.2020 tarihi itibarıyla uygulanmaya başlanan 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı iş bölümü kararına ve tebliğnamenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine göre; temyiz incelemesi yapma görevinin Yargıtay 11. Ceza Dairesine ait bulunduğu”,
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 11 ve 9. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 28.06.2014 tarihli ve 6545 sayılı Kanun ile değişik, Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır”, (b) bendinde de; “Çeşitli suçlara ait davalarda suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunca hazırlanıp 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren ve 01.02.2018 olan tebliğname tarihi itibarı ile uygulanması gereken 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı iş bölümü kararının “Ceza Daireleri İş Bölümü Ortak Hükümler” başlıklı kısmının 5. maddesinde; “Ceza Dairelerinin görevlerinin belirlenmesinde, mahkumiyet kararlarında mahkeme hükmündeki, mahkûmiyet dışındaki kararların temyiz incelemesinde ise dava açan belgedeki nitelenen suç esas alınır.”, 6. maddesinde; “Temyiz incelemesine konu olan suçların ceza miktarlarında sonradan değişiklik olması halinde tebliğname tarihindeki suçun temel şekline göre ceza miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesi belirlenir.”, 7. maddesinde ise; “Birden fazla suçun yer aldığı hükümlerin temyiz incelemesi, incelemeye konu suçlardan yaptırımı en ağır olanına bakmakla görevli dairece yapılır. Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı belirlenirken de suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır, üst sınırların eşit olması halinde ise alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu kabul edilir. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde nazara alınır.” düzenlemeleri hüküm altına alınmıştır.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması hâlinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması hâlinde dikkate alınmalıdır.
Temyiz incelemesine konu olan suçların ceza miktarlarında sonradan değişiklik olması hâlinde tebliğname tarihindeki suçun temel şekline göre ceza miktarları göz önünde bulundurulacağından, mahkûmiyet kararındaki nitelendirmeye göre 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b-1 maddesine muhalefet suçunun müeyyidesinin üç yıldan beş yıla kadar hapis, TCK’nın 241/1. maddesinde düzenlenen tefecilik suçunun cezasının 14.04.2020 tarihli ve 7242 sayılı Kanun’un 14. maddesiyle değişiklik yapılmasından önce iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası olduğu gözetildiğinde; tebliğname düzenlenmesinden sonra yapılan değişiklik öncesinde her iki suçun cezasının üst sınırlarının eşit olduğu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b-1 maddesinin alt sınırının müeyyidesinin tefecilik suçunun alt sınırına nazaran daha ağır olduğu anlaşılmakla temyiz incelemesinin tebliğname tarihi itibarıyla uygulanması gereken 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı iş bölümü gereğince 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’ndan kaynaklanan işlere ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 11. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli bulunduğundan, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 20.04.2021 tarihli ve 7335-3846 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 11. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 16.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.