Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2020/29 E. 2021/49 K. 20.05.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2020/29
KARAR NO : 2021/49
KARAR TARİHİ : 20.05.2021

Yargıtay Daireleri : 9 ve 8. Ceza Daireleri

Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığının 19.07.2019 tarihli ve 3467-491 sayılı; 12.09.2019 tarihli ve 3846-549 sayılı iddianameleri ve Elazığ 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.12.2019 tarihli ve 300-323 sayılı son soruşturmanın açılması kararıyla sanıklar hakkında; silahlı terör örgütüne üye olma, görevi kötüye kullanma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve gizliliğin ihlali suçlarından TCK’nın 314/2, 257, 109/3-d ve 258. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davası üzerine dosyanın gönderildiği Yargıtay 9. Ceza Dairesince 30.12.2019 tarih ve 18 sayı ile sanıklar hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan açılan davaların ayrılmasına ve başka bir esasa kaydedilmesine karar verildikten sonra 30.12.2019 tarih ve 18-171 sayı ile;
“…Dairemizin iş bu esas sayılı dosyasında sanıklar sanıklar …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … hakkında görevi kötüye kullanma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve gizliliğin ihlali suçlarından açılan kamu davasında; 2797 sayılı Kanun’un 6545 sayılı Kanun ile değişik 14. maddesinin Ceza dairelerinde kısmının a,b,c fıkraları ile 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı kararı uyarınca; dava açılan son soruşturma kararındaki nitelenen en ağır suça göre davaya bakma görevinin Yargıtay 8. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 8. Ceza Dairesince 10.02.2020 tarih ve 1-1 sayı ile;
“…Sanıkların mesleki yetkinlikleri bulunmasına rağmen FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün amacı doğrultusunda Zirve Yayınevi cinayeti olarak bilinen adli soruşturma ve kovuşturma dosyası üzerinden örgütün hiyerarşine gerek doğrudan gerekse dolaylı şekilde katılarak ve bu hiyerarşik bağ da devam ettirilerek örgütün faaliyetinin süreklilik kazanması amacıyla son soruşturmanın açılması kararına konu soruşturma ve kovuşturma işlemlerini gerçekleştirdikleri, nitekim Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı ile sanıklar hakkında son soruşturmanın açılmasına dair kararda; sanıkların yukarıda sayılan eylemleri nedeniyle silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan da cezalandırılmasının talep edildiği, silahlı terör örgütüne üye olma suçu yönünden ise dosyanın tefrik edilerek yargılamanın Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 2019/20 Esas sayılı dosyasında yürütülmesine karar verildiği, sanıkların bu dosyamızın konusu olan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, görevi kötüye kullanma ve gizliliğin ihlali suçlarını FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün amaçlarını gerçekleştirmek amacıyla işlediklerinin kabul edildiği, bu hâliyle de yapılacak yargılama sonucunda sanıkların eylemlerinin sübutu hâlinde haklarında 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 4. maddesi yollamasıyla TMK’nın 5. maddesinin uygulanmasının gerekeceği, Dairemizce incelenen dosyanın niteliği ve mahiyeti itibariyle silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan yürütülen kovuşturma ile birlikte yürütülmesi ve değerlendirilmesinin davanın ilk açıldığı Yargıtay Dairesince görülmesinin tabii hâkim ilkesine de uygun olduğu, bu suçlarla ilgili temyiz incelemesinde Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin, ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapma görevinin ise Yargıtay 9. Ceza Dairesi’ne ait olup işbu davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 23.01.2020 tarih ve 2020/1 sayılı kararının ceza daireleri işbölümüne ilişkin hükümleri uyarınca yargılamanın Yargıtay Yüksek 9. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 9 ve 8. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; ilk derece yargılamasının hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanunu’nun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendi; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir.” şeklinde iken, 28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.” şeklinde değiştirilmiştir.
Öte yandan, Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması hâlinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması hâlinde dikkate alınmalıdır.
Yargıtay 9. Ceza Dairesince verilen 30.12.2019 tarih ve 18 sayılı ayırma kararı ile sanıklar hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan açılan davaların ayrılmasına ve başka bir esasa kaydedilmesine karar verildikten sonra ilk derece yargılamasına konu suçlardan, son soruşturmanın açılması kararında nitelenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, gizliliğin ihlali ve görevi kötüye kullanma suçlarından TCK’nın 109. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu için öngörülen 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası yaptırımının, TCK’nın 285 ve 257. maddelerinde düzenlenen gizliliğin ihlali ve görevi kötüye kullanma suçlarının yaptırımından daha ağır olduğu hususları göz önüne alındığında, ilk derece yargılamasının 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca dava açılan suçlardan en ağır yaptırımı içeren kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin davalara bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 8. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan altı Kurul Üyesi; görevli Dairenin Yargıtay 9. Ceza Dairesi olduğu görüşüyle karşı oy kullanmışlardır.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 10.02.2020 tarihli ve 1-1 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 8. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20.05.2021 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.