Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2019/75 E. 2019/112 K. 23.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2019/75
KARAR NO : 2019/112
KARAR TARİHİ : 23.05.2019

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 14 ve 8. Ceza

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 21.02.2018 tarihli ve 1-1 sayılı iddianamesi ve Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 14.09.2018 tarihli ve 132-366 sayılı son soruşturmanın açılması kararıyla sanıkların görevi kötüye kullanma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda Yargıtay 14. Ceza Dairesince 14.02.2019 tarih ve 4-3 sayı ile;
“Her ne kadar işbu dosyanın duruşma günü 17.04.2019’a bırakılmış ise de, 31.01.2019 günlü Resmî Gazete’de yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 2019/1 sayılı kararı gereğince yargılama görevi Yargıtay 8. Ceza Dairesine verildiği anlaşılmış olmakla;
Dosya ele alındı;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından 12.02.2019 tarihinde Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 2019/1 sayılı kararı gereğince mütalaa istendiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14.02.2019 tarihli mütalaa verdiği görüldü.
Verdiği mütalaasında; Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 31.01.2019 günlü Resmî Gazete’de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 2019/1 sayılı iş bölümü kararına göre, TCK’nın 109, 110, 111, 223, 234 ncü maddelerine ilişkin yargılama görevi Yargıtay 8. Ceza Dairesinin görevleri arasına dahil edilmesi nedeniyle görevsizlik kararı verilmesini talep ettiği anlaşıldı.
Yapılan incelemede Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 2019/1 sayılı kararının 31.01.2019 günlü Resmî Gazete’de yayımlandığı, 01.02.2019 günü yürürlüğe girdiği, karar gereğince kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun Yargıtay 8. Ceza Dairesinin görevleri arasına dâhil edildiği, Dairemizin görev alanından çıkarıldığı”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 8. Ceza Dairesince de 07.03.2019 tarih ve 4-4 sayı ile;
“Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 14.09.2018 gün 2018132 Esas 2018/366 sayılı kararı ile sanıklar …, …, …, …, …, … ve … hakkında 5237 sayılı TCK’nın 257/1, 109/1-2-b-d ve 53/1. maddeleri uyarınca son soruşturmanın açılmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Daireleri arasındaki görev ilişkisi adli yargı ilk derece mahkemeleri arasında var olan ve kamu düzenine ilişkin bulunan görev ilişkisi niteliğinde olmayıp, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’la değişik 14. maddesinde yer alan ‘Hukuk Daireleri ile Ceza Daireleri kendi aralarında işbölümü esasına göre çalışır’ şeklindeki düzenlemeden de açıkça anlaşılacağı üzere idari nitelikte bir işbölümü ilişkisidir. Dairelerin bakacağı işler işbölümü ilişkisine ait ilkeler ile işbölümündeki düzenlemelerin hangi tarihten itibaren geçerli olacağını belirlemek 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak Yargıtay Büyük Genel Kuruluna aittir.
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun gerek 2018/1 gerekse 2019/1 işbölümü kararlarında 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunun’dan kaynaklanan suçların temyiz incelemesiyle görevli daire Yargıtay 16. Ceza Dairesine ait olup Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevi ise ‘Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görev alanına giren suçlara ilişkin olarak ilk derece mahkemesi sıfatıyla bakılması gereken işler’ dir.
Sanıklar hakkında düzenlenen ve suçlama belgesi olan son soruşturmanın açılmasına dair kararda; her ne kadar 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca görevi kötüye kullanma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını işlediği iddia edilmemiş ise de; UYAP ortamında yapılan kontrolde:
Sanıklardan …, … ve … hakkında Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 2016/2 Esas sayılı dosyasında görevi kötüye kullanma, suç uydurma, resmi belgede sahtecilik, silahlı terör örgütü kurma ve yönetme, özel hayatın gizliliğini ihlal etme suçlarından yürütülen kovuşturmada sanıkların eylemlerinin sabit olması halinde 3713 sayılı TMK’nın 5. maddesinin uygulanmasının da gerektiğinin belirtildiği, yine bu soruşturma kapsamında son soruşturmanın açılmasına dair kararda da sanıkların FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü faaliyeti kapsamında matbu ve hukuka aykırı gerekçelerle mağdurlar hakkında koruma tedbirleri kararı verdiğinin iddia edildiği,
Sanıklardan … hakkında İzmir 16. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/84 Esas sayılı dosyasında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yapılan kovuşturmada sanığın İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi ve Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesinde mahkeme başkanı olarak görev yaptığı dönemde kamuoyunda balyoz davası olarak bilinen davada FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütünün talimatıyla hareket ederek usulsüz kararlar verdiğinin iddia olunduğu ve suçlama belgesi olan iddianamede de sanık hakkında eylemin sabit görülmesi hâlinde 3713 sayılı TMK’nın 5. maddesinin uygulanmasının gerektiğinin belirtildiği,
Sanıklardan … hakkında Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 2017/28 Esas sayılı dosyasında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yapılan kovuşturmada; sanığın hâkimlik mesleğine girmesinden itibaren örgütün toplantılarına katıldığının, FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütünün talimatı ile Yargıtay üyeliğine seçildiğinin, örgütten gelen talimatları üyelere ileterek örgüte gidecek aidatları toplayan kişi olduğunun iddia olunduğu ve suçlama belgesi olan iddianamede de sanık hakkında eylemin sabit görülmesi hâlinde 3713 sayılı TMK’nın 5. maddesinin uygulanmasının gerektiğinin belirtildiği,
Sanıklardan … hakkında Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/30 Esas sayılı dosyasında silahlı terör örgütüne üye olma, görevi kötüye kullanma suçlarından yapılan kovuşturmada; sanığın ODA TV soruşturması olarak bilinen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/857 Esas sayılı soruşturma dosyasında usul ve yasa hükümlerine aykırı olarak orantısız bir şekilde ve FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütünün talimatıyla CMK’nın 135 ve 140. maddelerinde düzenlenen iletişimin denetlenmesi ve teknik araçlarla izleme şeklinde koruma tedbirleri kararları verdiği, bu nedenle örgütün amaçları doğrultusunda vermiş olduğu kararlarla yargı yetkisinin kötüye kullandığının iddia olunduğu ve suçlama belgesi olan iddianamede de sanık hakkında eylemin sabit görülmesi hâlinde 3713 sayılı TMK’nın 5. maddesinin uygulanmasının gerektiğinin belirtildiği,
Sanıklardan … hakkında İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/216 Esas 2019/7 Karar sayılı dosyasında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yapılan kovuşturmada; sanığın kamuoyunda balyoz davası olarak bilinen davanın yargılamasının yapıldığı İstanbul (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesinde üye hâkim olarak görev yaptığı, FETÖ Silahlı Terör Örgütünün mahrem alan olan yargı kurumlarının ele geçirilmesinde örgüt talimatıyla hareket ettiği iddia olunarak yapılan yargılama sonunda sanığın eylemi sabit görülerek TCK’nın 314/2, TMK’nın 5/1, TCK’nın 58/9, 63 maddeleri gereğince 12 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği,
İncelenen dava dosyasında Yargıtay 14. Ceza Dairesinde davanın açıldığı tarih olan 2018 yılına ait Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 21.02.2018 günlü Resmî Gazete’de yayımlanan 09.02.2018 gün ve 2018/1 sayılı kararın Ceza Daireleri işbölümüne ilişkin ortak hükümlerin 4. fıkrası ile, 31.01.2019 günlü Resmî Gazete’de yayımlanan 30.01.2019 gün ve 2019/1 sayılı kararının Ceza Daireleri iş bölümüne ilişkin ortak hükümlerin 4. fıkrasının aynı şekilde düzenlenen ‘Ceza Daireleri, yürürlük tarihinden önce kendisine gelen işleri… sonuçlandırır.’ hükmü karşısında davanın açılması ve Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 2018/4 ilk derece esasına kaydedilip tensip zaptı hazırlandıktan sonra tabii hâkimlik ilkesine de aykırılık oluşturmamasının sağlanması açısından sonradan yürürlüğe giren iş bölümü uyarınca görevli dairenin değişmeyeceğinin kabülünde zorunluluk bulunmaktadır.
Her ne kadar davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun 2018/1 işbölümü kararına göre de davaya bakmakla görevli dairenin Yargıtay 9. Ceza Dairesinin olduğu açık ise de; yukarıda belirtildiği gibi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 2018 ve 2019 işbölümü ortak hükümlerinin 4. fıkrasına göre Yargıtay 14. Ceza Dairesinin yürürlük tarihinden önce kendisine gelen ve yürütmekte olduğu davayı sonuçlandırması gerektiği aksi hâlde ise dosyayı görevsizlik kararı ile 9. Ceza Dairesine göndermesi gerektiği”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 14 ve 8. Ceza Daireleri arasındaki uyuşmazlık, görevi kötüye kullanma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından ilk derece yargılamasının hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (c) bendi;
“Ceza dairelerinde:
c) Temyiz davasına bakmakla görevli olan daire, Yargıtayın ilk derece mahkemesi olarak bakmakla görevli olduğu davalar ile olağanüstü kanun yollarına ilişkin davalara bakmakla da görevlidir” şeklinde düzenlenmiş olup, temyiz dosyasına bakan dairenin aynı suçla ilgili ilk derece dosyalarına da bakacağı kabul edilmiştir.
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunca hazırlanıp 31.01.2019 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı işbölümü kararının Yargıtay 8 ve 14. Ceza Daireleri ile ilgili kısımlarında;
“İş bölümünün yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iş bölümü değişikliği nedeniyle Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nin arşivinde bulunan TCK’nın 109, 110, 111, 223, 224 ve 234 maddelerinde düzenlenen suçlardan kaynaklanan işler Yargıtay 8. Ceza Dairesi’ne devredilir.” düzenlemesi hüküm altına alınmıştır.
Yargıtay 14. Ceza Dairesi ile ilgili bu düzenleme Dairenin arşivinde temyiz veya kanun yararına bozma incelemesi için beklemekte olan dosyalarla ilgili olup ilk derece dosyalarını kapsamamaktadır. İş bölümü kararında Dairelerin bakmakta oldukları ilk derece dosyaları ile ilgili özel bir hüküm bulunmadığından uyuşmazlığın genel hükümler ve Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrar kazanmış kararları uyarınca çözümlenmesi gerekmektedir.
Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 12.07.2007 tarihli ve 23-23 sayılı kararı başta olmak üzere birçok kararında açıklandığı üzere bir işin Özel Dairece incelenip muktezaya bağlanmasından sonra artık müteakip işlere de aynı Özel Dairece bakılması esastır. Nitekim süreklilik kazanan bu uygulamalar sonucunda 2012 yılından itibaren yapılan iş bölümlerinde Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu kararlarına paralel olarak dairelerin daha önce kendilerine gelmiş olmakla birlikte bozma veya herhangi bir nedenle daire dışına gönderdikleri işlerden geri gelenlerine bakmaya devam edeceği düzenlenmiştir.
Şu hâlde, Özel Dairelerce yargılamalarına başlanılan ilk derece dosyalarının aynı Özel Daire tarafından bakılmasına devam olunması gerektiği kabul edilmelidir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 141/4. maddesinde düzenlenen “davaların en az masrafla mümkün olan en kısa zamanda bitirilmesi gerektiği” hükmü ve usul ekonomisi ile delillerin yüz yüzeliği ve tabi hâkim ilkesi uyarınca da yargılamasına başladığı ilk derece yargılamasının aynı Özel Dairece sonuçlandırılması hakkaniyete ve kanuna daha uygun olacaktır.
İncelemeye konu dosyada Yargıtay 14. Ceza Dairesince yargılamaya başlanıldığı ve bir takım usuli işlemlerin yapıldığı anlaşıldığından, ilk derece yargılamasını yapma ve sonuçlandırma görevi 14. Ceza Dairesine ait bulunmaktadır.
Bu itibarla, ilk derece yargılamasının Yargıtay 14. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 14.02.2019 tarihli ve 4-3 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, ilk derece yargılaması yapılmak üzere Yargıtay 14. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 23.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.