Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2019/122 E. 2019/159 K. 25.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2019/122
KARAR NO : 2019/159
KARAR TARİHİ : 25.12.2019

Yargıtay Daireleri : 15 ve 13. Ceza
Mahkemesi :Ağır Ceza
Sayısı : 183-249

Sanıklar … ve … hakkında nitelikli dolandırıcılık, nitelikli hırsızlık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda Manavgat 1. Ağır Ceza Mahkemesince 25.10.2013 tarih ve 183-249 sayı ile sanıkların atılı suçlardan beraatlerine karar verilmiştir.
Hükümlerin katılanlar … ve …. Tur. Gıda Tic. ve San. Ltd. Şti. vekilleri ile katılan … tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 15. Ceza Dairesince 25.03.2019 tarih ve 5600-2727 sayı ile;
“Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı kararının Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümünü düzenleyen II numaralı bölümün ortak hükümler başlığının 3. bendinde, ‘Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde, 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.’ hükmüne yer verilmiştir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması hâlinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması hâlinde dikkate alınmalıdır.
İncelenen dosya içeriğine göre; hükümlerin beraat olması ve tebliğnamenin 23.10.2015 tarihinde düzenlenmiş olması karşısında, sanıklar hakkında düzenlenen iddianamelerde sevk ve nitelendirmesi yapılan; ‘bina içinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık’ suçunun cezası, tebliğname tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h maddesinde 5 yıldan 10 yıla kadar hapis; ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçunun cezası aynı Kanun’un 158/1-f maddesi uyarınca 3 yıldan 7 yıla kadar hapis; resmî belgede sahtecilik suçunun cezası aynı Kanun’un 204/1. maddesi uyarınca 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasından ibaret olduğu gözetildiğinde;
İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye göre, Yargıtay Kanunu’nun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek (13.) Ceza Dairesi’nin görevi dahilinde olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 13. Ceza Dairesince de 13.05.2019 tarih ve 1779-7899 sayı ile;
“Yargıtay Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’un 31. maddesi ile değişik 14. maddesi ile Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı iş bölümüne ilişkin kararının ceza daireleri ortak hükümler bölümünde; ‘İş bölümünün yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla düzenlenen tebliğnameler, iş bölümündeki düzenlemeler esas alınarak görevli ceza dairesine gönderilir. Daireler arasında işbölümünün belirlenmesinde, 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.’ şeklindeki düzenlemesine göre, mahkemece sanık hakkında beraat hükmü kurulduğu ve iddianamedeki sevk maddesiyle sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesinde düzenlenen hırsızlık suçundan ve 158. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçundan dava açıldığı, anılan hırsızlık maddesinde öngörülen üst cezanın suç tarihinde 5 yıl, anılan dolandırıcılık suçuna ilişkin maddedeki üst cezanın ise 7 yıl olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanık hakkındaki hükümlerinin incelenmesi görevi Yüksek Yargıtay 15. Ceza Dairesine ait olduğu”
Gerekçeleriyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15 ve 13. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanunu’nun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 6545 sayılı Kanun’un 31. maddesi ile değişik 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır”, (b) bendinde ise “çeşitli suçlara ait davalarda suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
23.10.2015 olan tebliğname tarihi itibarıyla katılanlar … ve …. Tur. Gıda Tic. ve San. Ltd. Şti. vekilleri ile katılan …’in temyiz taleplerinin kapsamı karşısında, ceza dairelerinin görevinin belirlenmesinde esas alınması gereken hükümler; bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükümleridir.
Temyiz incelemesine konu olan suçların tebliğname tarihindeki yaptırım miktarları nazara alınarak yapılan değerlendirmede beş yıldan on yıla kadar hapis cezasını gerektiren kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık suçunun yaptırımı daha ağır olduğundan, temyiz incelemesinin 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca bu suça ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 13. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 13.05.2019 tarihli ve 1779-7899 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,

2- Dosyanın, temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 13. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 25.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.