Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2019/116 E. 2019/153 K. 25.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2019/116
KARAR NO : 2019/153
KARAR TARİHİ : 25.12.2019

Yargıtay Daireleri : 15 ve 11. Ceza
Mahkemesi :Ağır Ceza
Sayısı : 187-107

Sanıklar …, …, … ve … hakkında dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda atılı suçlardan sanıkların ayrı ayrı beraatlerine karar verilmiştir.
Hükümlerin katılan vekili ve Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 15. Ceza Dairesince 10.04.2019 tarih ve 32752-3643 sayı ile;
“Yargıtay Kanunu’nun değişik 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 20.01.2017 tarihli ve 1 sayılı iş bölümü kararı gereğince ve ayrıca 6545 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle, 04.02.1983 tarihli ve 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesinde yapılan değişikliğin, 28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak ve söz konusu Kanun değişikliğine göre, ‘Ceza dairelerinde, daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde; mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır, çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması hâlinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması hâlinde dikkate alınmalıdır.’ hükmünü amirdir.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen kamu görevlisinin resmî belgede sahteciliği suçunun cezası, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 204/2 maddesinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis; nitelikli dolandırıcılık suçunun cezası ise aynı Kanun’un 158/1-e. maddesi uyarınca üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasından ibaret olduğu gözetildiğinde;
İddianamedeki anlatım ve nitelendirmeye göre, Yargıtay Kanunu’nun değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yargıtay 11. Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 11. Ceza Dairesince de 06.05.2019 tarih ve 3246-4433 sayı ile;
“2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 14. maddesindeki ‘Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır. Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir.’ hükmü ile 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun iş bölümüne ilişkin 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı kararının Yargıtay Ceza Daireleri İş Bölümü Ortak Hükümlerin 6. maddesindeki, ‘Temyiz incelemesine konu olan suçların ceza miktarlarında sonradan değişiklik olması hâlinde tebliğname tarihindeki suçun temel şekline göre ceza miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesi belirlenir.’ şeklindeki düzenleme ve 02.12.2016 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 14. maddesi uyarınca nitelikli dolandırıcılık suçunun ceza miktarının (4-10 yıl) artırılması karşısında; iddinamedeki nitelemeye, hükümlerin konusuna, temyizin kapsamına ve tebliğname tarihindeki nitelikli dolandırıcılık suçunun ceza miktarına göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 15. Ceza Dairesine ait olduğu”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15 ve 11. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 28.06.2014 tarihli ve 6545 sayılı Kanun ile değişik, Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen, 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.”, (b) bendinde de; “Çeşitli suçlara ait davalarda suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, temyiz incelemesine konu olan suçların yaptırım miktarlarında suç tarihinden sonra tebliğname tarihine kadar yapılan değişiklikler dikkate alınıp tebliğname tarihindeki yaptırım miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesi belirlenmeli, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması hâlinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Katılan vekilinin ve Cumhuriyet savcısının temyiz taleplerinin kapsamları gözetildiğinde ceza dairelerinin görevinin belirlenmesinde esas alınması gereken hükümler sanık hakkında kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat kararlarıdır.
Tebliğnamenin düzenlendiği 07.09.2017 tarihi itibarıyla dikkate alınması gereken iddianamedeki nitelendirmeye göre, temyiz incelemesine konu olan suçlardan resmî belgede sahtecilik suçunun yaptırımının TCK’nın 204/2. maddesi uyarınca üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası; kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçunun yaptırımının ise aynı Kanun’un 158/1-e maddesi uyarınca üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası iken, 02.12.2016 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 14. maddesi ile değişik TCK’nın 158/1-e maddesi uyarınca dört yıldan on yıla hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası olarak düzenlenmesi karşısında; nitelikli dolandırıcılık suçunun cezası daha ağır olduğundan temyiz incelemesinin 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca bu suça ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 15. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 10.04.2019 tarihli ve 32752-3643 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 25.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.