Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2018/268 E. 2018/330 K. 28.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2018/268
KARAR NO : 2018/330
KARAR TARİHİ : 28.12.2018

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 6 ve 10. Ceza
Mahkemesi :Ağır Ceza
Sayısı : 155-101

Suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma, suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma, suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte yardım etme, 6136 sayılı Kanun’a muhalefet, tehdit, tefecilik, örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma, hırsızlık, nitelikli yağma, resmi belgede sahtecilik, tehdit ve kasten yaralama suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda, sanıkların bir kısım suçlardan mahkûmiyetlerine, bir kısım suçlardan ise beraatlerine ve sanık … hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmiştir.
Hükümlerin Cumhuriyet savcısı, sanıklar …, …, …, …, …, …, … müdafileri ile katılan … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 18.06.2012 tarih ve 4354-12515 sayı ile;
“İddianamedeki nitelendirmeye, sevk maddesine, uygulamaya ve temyizin kapsamı ile Yargıtay Kanununun 14. maddesine ve Başkanlar Kurulunun kararına göre işin incelenmesi Yüksek 10. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 10. Ceza Dairesince 16.02.2015 tarih ve 19350-9217 sayı ile;
“İddianamede suçların nitelendiriliş biçimi ile sevk maddelerine, temyizlerin kapsamına göre, tebliğname tarihinde diğer suçlara göre daha fazla cezayı gerektiren uyuşturucu madde ticareti yapma suçu ile nitelikli yağma suçu için öngörülen hapis cezalarının üst sınırları eşit ise de nitelikli yağma suçunun gerektirdiği hapis cezasının alt sınırının daha fazla olmasına ve Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi hükmüne göre, dosyayı inceleme görevi Yüksek Yargıtay 6. Ceza Dairesi’ne ait olduğu”,
Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu yerine sehven dosyanın gönderildiği Yargıtay 6. Ceza Dairesince 20.09.2017 tarih ve 606-3121 sayı ile;
“Sanıklar hakkında yapılan yargılama sonucunda o yer Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçesi ile suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme ve bu örgüte üye olmak suçlarından verilen beraat kararlarına süresi içerisinde itiraz edilmesine karşın, bu konuda tebliğnamede görüş belirtilmediğinin anlaşılması karşısında; anılan temyiz istemiyle ilgili ek tebliğname düzenlendikten sonra Dairemize gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine” karar verilmiştir.
Tevdi kararından sonra düzenlenen 10.10.2017 tarihli ek tebliğname ile dosyanın gönderildiği Yargıtay 6. Ceza Dairesince 28.11.2017 tarih ve 2915-5133 sayı ile;
“Hükümdeki nitelendirmeye ve uygulama maddelerine, temyizin kapsamına, tebliğname tarihine ve Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi ile Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 12/02/2016 tarih ve 2016/1 sayılı iş bölümüne ilişkin kararına göre; işin incelenmesi Yüksek 10.Ceza Dairesinin görevine girdiği”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 10. Ceza Dairesince de 07.11.2018 tarih ve 7766-7819 sayı ile;
“Sanıklar hakkında İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nce (CMK 250. madde ile görevli) 21.05.2010 tarih ve 2007/155 esas 2010/101 karar sayı ile nitelikli yağma, uyuşturucu madde ticareti yapma, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma, tefecilik, kasten yaralama, tehdit, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma ve sahtecilik suçlarından beraat ve mahkûmiyet hükümleri kurulduğu, hükümlerin Cumhuriyet savcısı ile bir kısım sanık ve müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesi’nce 18.06.2012 tarih ve 2011/4354 ve 2012/12515 karar sayı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın Dairemize gönderildiği, Dairemizce 16.02.2015 tarih ve 2012/19350 esas 2015/9217 karar sayı ile karşı görevsizlik kararı verilerek oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için dosyanın Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine karar verildiği, ancak dosya kapsamı ve UYAP sorgulamasında görev uyuşmazlığının çözümüne ilişkin Başkanlar Kurulu kararına rastlanılmadığı ve dava dosyasının 6. Ceza Dairesi’nin 2015/606 esasına kaydedildiği,
Bu aşamadan sonra Yargıtay 6. Ceza Dairesi’nce 20.09.2017 tarihinde 2015/606 esas ve 2017/1321 sayılı karar ile ‘Sanıklar hakkında yapılan yargılama sonucunda o yer Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçesi ile suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme ve bu örgüte üye olmak suçlarından verilen beraat kararlarına süresi içerisinde itiraz edilmesine karşın, bu konuda tebliğnamede görüş belirtilmediğinin anlaşılması karşısında; anılan temyiz istemiyle ilgili ek tebliğname düzenlendikten sonra Dairemize gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine’ karar verildiği,
Tevdi kararından sonra düzenlenen 10.10.2017 tarihli ek tebliğname ile dosyanın gönderildiği Yargıtay 6. Ceza Dairesince de 28.11.2017 gün ve 2017/2915 esas ve 2017/5133 karar sayılı görevsizlik kararı verilerek dosyanın tekrar Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi hükmü ile Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’nun istikrar arz eden kararları uyarınca temyiz talebinin esasına girilerek ek tebliğname düzenlenmek üzere tevdi kararı verildiği durumlarda, tevdi kararı doğrultusunda yapılacak yeniden inceleme görevinin de tevdi kararı veren Daireye ait olduğunun belirtildiği dikkate alındığında; dosyayı inceleme görevi Yargıtay 6. Ceza Dairesi’ne ait olduğu”,
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 6 ve 10. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanunu’nun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 31. maddesi ile (a) bendi “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiş, b bendinde de “çeşitli suçlara ait davalarda suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Sanıklar …, …, …, …, …, …, … müdafilerinin sanıklar hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerini temyiz ettikleri, katılan … vekilinin sanıklar …, …, …, …..ve … hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan beraat hükümlerini, Cumhuriyet savcısının ise tüm sanıklar hakkında suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma, suç işlemek amacıyla kurulmuş olan silahlı örgüte üye olma, suç işlemek amacıyla kurulmuş olan silahlı örgüte yardım etme suçlarından, bir kısım sanıklar hakkında nitelikli yağma ve hırsızlık suçlarından kurulan beraat hükümlerini ve sanık … hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik kararı ile bir kısım sanıklar hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerini temyiz ettiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda tebliğname tarihinin 04.02.2011 olduğu göz önüne alındığında, temyiz incelemesine konu olan suçların tebliğname tarihi itibarıyla yaptırım miktarları nazara alınarak yapılan değerlendirmede, 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasını öngören TCK’nın 149. maddesinde düzenlenen nitelikli yağma suçunun müeyyidesi temyize konu olan diğer suçların yaptırımlarına göre daha ağır olduğundan, temyiz incelemesinin 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca nitelikli yağma suçuna ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 6. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 10. Ceza Dairesinin görevsizlik kararları isabetli bulunduğundan, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin görevsizlik kararlarının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 18.06.2012 tarihli ve 4354-12515 ile 28.11.2017 tarihli ve 2915-5133 sayılı görevsizlik kararlarının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 28.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

.