Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2018/168 E. 2018/230 K. 13.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2018/168
KARAR NO : 2018/230
KARAR TARİHİ : 13.09.2018

2018/Bşk-168 2018/230 2009/296946
Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 10, 11 ve 15. Ceza

Sanıklar …, … ve … hakkında görevi kötüye kullanma, nüfuz ticareti, resmi belgede sahtecilik ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sırasında Fatih 1. Asliye Ceza Mahkemesince, sanıkların eylemlerinin görevi kötüye kullanma, nüfuz ticareti, resmi belgede sahtecilik ve uyuşturucu madde ticareti suçlarını oluşturabileceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, dosyanın gönderildiği İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesince sanıkların dolandırıcılık, nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından mahkûmiyetlerine hükmedilmiştir.
Hükümlerin sanıklar müdafisi ve Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 10. Ceza Dairesince 21.09.2012 tarih ve 1767-14250 sayı ile;
“2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 6110 sayılı Kanun’la değişik 14. maddesinin son fıkrası ve 6110 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesinin 2. fıkrası ile 18.02.2012 tarih ve 28208 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun iş bölümüne ilişkin 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı kararı gereğince; dosyayı inceleme görevi Yargıtay 11. Ceza Dairesi’ne ait olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 11. Ceza Dairesince 06.11.2014 tarih ve 25994-18583 sayı ile;
“6110 sayılı Yasa’nın 8. maddesiyle değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesinde yer alan ‘Ceza daireleri arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir. Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir.’ hükmü ile Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere görevli dairelerin tayininde iddianamedeki açıklama esas alınmalıdır.
Buna göre, 29.07.2005 tarihli iddianame ile; sanık …’in Atatürk Havalimanı Şube Müdürlüğü, sanık …’ın Bayrampaşa İlçe Emniyet Müdürlüğünde polis memuru olarak görev yaptıkları, diğer sanık …’ın ise emekli polis memuru olduğu ve sanıkların müştekilerin yetkilisi oldukları şirketlere giderek İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şube bürosunda görev yaptıklarını, düzenlenen bazı faturalarda problemler olduğunu ve bu problemleri halledebileceklerini söyleyip menfaat temin etmeye çalıştıkları, yine kullandıkları aracın plakasının sahte olduğu ve araçta yapılan aramada uyuşturucu madde ele geçirildiği belirtilerek görevi kötüye kullanmak, yetkili olmadığı bir iş için yarar sağlamaya teşebbüs, resmi belgede sahtecilik ve uyuşturucu madde bulundurmak suçlarını işledikleri iddiasıyla Fatih 1. Asliye Ceza Mahkemesine dava açıldığı, aynı mahkemenin 13.11.2006 tarihli görevsizlik kararında sanıkların eylemlerinin TCK’nun 158/1-d maddesinde öngörülen ‘kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık’ suçunu oluşturduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği anlaşılmıştır.
Bu itibarla iddianamedeki ve görevsizlik kararındaki anlatıma, tavsifin ağırlığına, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevinin Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince de 29.09.2016 tarih ve 24301-7235 sayı ile;
“Sanıklar Bayram ile Mustafa’nın polis, sanık …’ın ise emekli polis oldukları, sanık …’a ait üzerinde 34 UD 8987 sayılı sahte plakaların takılı olduğu, gerçekte 34 BP 5805 plakalı otomobil ile katılan …’ın yetkilisi olduğu Fıratlar Tekstil isimli iş yerine giderek ön muhasebeci …’a polis kimliği göstererek mali şubeden geldiklerini ve haklarında faturalarla ilgili şikâyet olduğunu, şirket yetkilisi ile görüşmek istediklerini söyleyip, mağdur … ile telefon aracılığıyla görüşerek Vatan Caddesi’nde buluşma konusunda anlaştıkları, mağdur …’un şüphelenerek mali şubeyi aradığı ve mali şube polislerin yönlendirmesi ile sanıklar ile buluştuğu, araçlara binerek birlikte şirket muhasebecisine gitmek üzere yola çıktıkları, yolda Sema’nın şikâyet belgelerini sorması üzerine birlikte Emniyet Müdürlüğüne geldikleri ve polislerin sanıkları yakaladığı, yapılan araştırmada benzer şekilde İçdaş A.Ş’ye, Özçelik Eşya Sanayi, Anadolu Teknik Ltd. Şti’ne de gittikleri ve bu şirketlerden para istedikleri, araçta yapılan aramalarda bu şirketlere ait faturalar ile 27 gr afyon sakızı ve 4,5 gr esrar ele geçirildiğinin iddiasıyla açılan kamu davasında;
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 29.12.2011 tarih ve 42-42 sayılı kararında belirlendiği gibi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun görevlerini düzenleyen 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; ‘Daireler arasında iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir,’ hükmüne yer verilmiştir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması hâlinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması hâlinde dikkate alınmalıdır, hükmünü amirdir.
Fatih 1. Asliye Ceza Mahkemesinin görevsizlik kararındaki anlatım ve sevk maddelerine göre sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik, uyuşturucu madde ticareti, nitelikli dolandırıcılık suçlarından kamu davasının açıldığı, belirtilen suçlar arasında uyuşturucu madde ticareti suçunun cezasının diğer suçların cezasından daha ağır olduğu ve tebliğname tarihinin de, 28.06.2014 tarihindeki iş bölümü değişiklikten önce olduğu anlaşılmakla,
Görevsizlik kararındaki nitelendirme, sevk maddeleri, temyizin kapsamı ve Yargıtay Kanunu’nun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek (10.) Ceza Dairesi’nin görevi dâhilinde olduğundan Dairemizin görevsizliğine, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerektiği”
Gerekçesiyle karar verilmiştir.
Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu yerine sehven Özel Daireye gönderilen dosya, Yargıtay 10. Ceza Dairesince 27.06.2018 tarih ve 3213-5294 sayı ile; oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca açıklığa kavuşturulması gereken husus, görevi kötüye kullanma, nüfuz ticareti, resmi belgede sahtecilik ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılaması sonucu verilen hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin tespitine ilişkin ise de, öncelikle olumsuz görev uyuşmazlığı bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Olumsuz görev uyuşmazlığının doğması için, karşılıklı olarak iki dairenin kendisini görevsiz sayması, başka bir anlatımla iki dairenin karşılıklı görevsizlik kararı vermesi gerekir.
Dosya kapsamından;
Sanıklar müdafisi ve Cumhuriyet savcısının temyizi üzerine dosyanın gönderildiği Yargıtay 10. Ceza Dairesi tarafından temyiz incelemesi görevinin Yargıtay 11. Ceza Dairesine ait olduğu, 11. Ceza Dairesince temyiz incelenmesi görevinin Yargıtay 15. Ceza Dairesine ait olduğu, 15. Ceza Dairesince de temyiz incelenmesi görevinin Yargıtay 10. Ceza Dairesinin görevine girdiğinden bahisle dosyanın Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı üzerine Yargıtay 10. Ceza Dairesince verilen bir karşı görevsizlik kararı olmadığından, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca çözülmesi gereken görev uyuşmazlığı da yoktur.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı uyarınca dosyanın Yargıtay 10. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 29.09.2016 tarihli ve 24301-7235 sayılı görevsizlik kararı uyarınca dosyanın Yargıtay 10. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.