Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2018/113 E. 2018/175 K. 13.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2018/113
KARAR NO : 2018/175
KARAR TARİHİ : 13.09.2018

2018/Bşk-113 2018/175 2011/165008
Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 6 ve 4. Ceza

Sanıklar …, …, … ve … hakkında kasten yaralama, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sırasında sanıkların eylemlerinin ayrıca TCK’nın 149/1-a ve 35. maddesi kapsamında nitelikli yağma suçuna teşebbüsü oluşturabileceğinden bahisle Nevşehir 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine Nevşehir Ağır Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda 14.12.2010 tarih ve 31-268 sayı ile; genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan sanıklar … ve …’in, nitelikli yağma suçuna teşebbüsten de tüm sanıkların beraatlerine, sanık … hakkında kasten yaralama, sanık … hakkında kasten yaralama ve geceleyin konut dokunulmazlığının ihlali, sanıklar … ve … hakkında ise kasten yaralama, silahla ve birden fazla kişi tarafından birlikte tehdit, geceleyin konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkûmiyetlerine karar verilmiştir.
Hükümlerin sanıklar …, …, … ve müdafileri ile sanık … müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 13. Ceza Dairesince 01.10.2013 tarih ve 10227-27003 sayı ile;
“Görevsizlik kararındaki nitelendirmeye, sevke, temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 12.05.2011 gün ve 2011/1 sayılı kararına göre, işin incelenmesi Yüksek 6. Ceza Dairesinin görevine girdiği”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 6. Ceza Dairesince 18.02.2015 tarih ve 32010-31638 sayı ile, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun iş bölümüne ilişkin 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı kararı gereğince, dosyanın Yargıtay 22. Ceza Dairesine devredildiği,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 22. Ceza Dairesince 28.10.2015 tarih ve 13473-6306 sayı ile;
“Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun, Dairelerin iş bölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarih, 2015/8 sayılı kararının ‘Ortak Hükümler’ başlığını taşıyan 3. bendinde, ‘Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde, 28.6.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli dairenin belirleneceği, bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkumiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmenin esas alınacağı’nın düzenlendiği anlaşılmakla;
İddianamede açıklanan eylem ve sevk maddeleri ile temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09/02/2012 gün, 2012/1 sayılı kararına, sanıklar hakkında TCK’nun 86/2. maddesine göre hırsızlık, 116/1. maddesine göre konut dokunulmazlığını bozma, 151/1. maddesine göre mala zarar verme, 170/1. maddesine göre genel güvenliği tehlikeye sokmak suçları ile birlikte yaptırımı daha ağır olan TCK’nun 149/1. maddesi uyarınca yağma suçundan kamu davası açılmış bulunmasına göre 18/05/2012 tarihli tebliğname tarihi itibariyle işin incelenmesi Yüksek 6. Ceza Dairesinin görevine girdiği”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 6. Ceza Dairesince 02.06.2016 tarih ve 8757-4664 sayı ile;
“Sevk ve uygulama maddelerine, temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesi ile Genel Kurul kararına göre işin incelenmesi Yüksek 4. Ceza Dairesinin görevine girdiği”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 4. Ceza Dairesince de 09.04.2018 tarih ve 12010-6864 sayı ile;
“Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun, Dairelerin iş bölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarih, 2015/8 sayılı kararının ‘Ortak Hükümler’ başlığını taşıyan 3. bendinde, ‘Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde, 28.6.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli dairenin belirleneceği, bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkumiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmenin esas alınacağı’nın düzenlendiği anlaşılmakla;
04/07/2008 tarihli iddianamede tehdit suçundan kamu davası açılmadığı gibi, iddianame yerine geçen Nevşehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2008/285 Esas ve 2009/331 sayılı görevsizlik kararı ile temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09/02/2012 gün, 2012/1 sayılı kararına, sanıklar hakkında TCK’nun 86/2. maddesine göre yaralama, 116/1. maddesine göre konut dokunulmazlığını bozma, 151/1. maddesine göre mala zarar verme, 170/1. maddesine göre genel güvenliği tehlikeye sokma suçları ile birlikte yaptırımı daha ağır olan TCK’nun 149/1. maddesi uyarınca yağma suçundan kamu davası açılmış bulunmasına göre 18/05/2012 tarihli tebliğname tarihi itibariyle işin incelenmesi Yüksek 6. Ceza Dairesinin görevine girdiği”
Gerekçesiyle görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 6 ve 4. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanunu’nun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14/3. maddesinin (a) bendi; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiş,
2797 sayılı Yargıtay Kanunu’na 6545 sayılı Kanun’un 37. maddesi ile eklenen geçici 13/5. maddesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmıştır.
Bu bakımdan, Yargıtay Kanunu’nun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin yürürlük tarihi olan 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından uygulanması mümkün olmayıp, uyuşmazlığın tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan iş bölümüne ilişkin hükümler uyarınca çözümlenmesi gerekmektedir.
İncelenen dosya kapsamına göre;
18.05.2012 olan tebliğname tarihi itibarıyla ceza dairelerinin görevinin belirlenmesinde esas alınması gereken iddianamede eylemin; “Müşteki … ile şüpheliler arasında daha önceden husumet bulunduğu, şüpheliler …, …, … ve yaşı küçük olan Alperen Karataş’ın 25/05/2008 günü saat 20.30 sıralarında 50 DS 631 ve 50 AK 564 plakalı iki ayrı araç ile müşteki Aziz’in Meteris Meydanında bulunan Yayla Kıraathanesi’ne gittikleri, diğer şüpheliler araçta beklerken …., … ve ….’in kıraathanenin içerisine girdikleri, burada …. ve …’in Aziz’in nerede olduğunu sordukları, bu sırada kahvehanede bulunan müştekiler … ve … tarafından dışarı çıkarıldıkları, kahvehanenin önünde müştekiler …, … ile şüpheliler …., …, …. ve Mehmet arasında tartışma çıktığı, bu sırada …’in dışarıda duran Tempra marka aracın bagajından siyah renkli bir silah çıkartarak orada bulunan Alperen isimli küçüğe verdiği ve …’i kastederek ‘vur şunu’ dediği, Alperen’in silahı …’e doğrultarak tetiğe bastığı ancak silahın ateş almadığı, bunun üzerine şüpheli …’in, Alperen’in elinden silahı alarak kendisinin de Mehmet Atebilen’e doğrultup tetiğe bastığı, ancak silahın yine ateş almadığı, bu sırada şüpheli …’in elinde bulunan silahı almak için müşteki Kadir’in hamle yaptığı, …’in de karşılık olarak elindeki silahın kabzası ile müştekinin kafasına vurarak hayati tehlike oluşturmayacak ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde müştekiyi yaraladığı, şüpheli …’in silahla Mehmet’e yönelik ateş etmek istemesi kasten öldürmeye teşebbüs olarak düşünülebilir ise de, silahın ateş almadığı, bu nedenle elverişli silah olarak değerlendirilemeyeceği, ayrıca silah ele geçirilemediğinden elverişliliğini tespit etme imkanı da bulunmadığı, bu nedenle kasten öldürmeye teşebbüs suçunun unsurlarının oluşmadığı, eylemin bu suretle kasten yaralamaya teşebbüs olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu sırada diğer şüpheliler …. ve Mehmet’in araçtan aldıkları hortum ve yerden aldıkları sopalarla müştekilere saldırdığı, şüpheli ….’nin de yine yerden aldığı sopa ile müştekilere saldırdığı, kahvehanede bulunan diğer şahısların araya girmesi üzerine şüpelilerin araçlarına binerek kaçtıkları, daha sonra şüpheli …. ile …’in gidip evden av tüfeğini alarak Tempra marka araç ile tekrar müştekinin kahvehanesine gelerek şüpheli …’in emanette kayıtlı av tüfeği ile kahvehanenin içerisine doğru hedef gözetmeksizin bir el ateş ettiği, ateş sonucu kahvehanede oturan İsmail’in saçma isabet etmesi sonucu hayati tehlike oluşturmayacak ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı ve kahvehanenin camlarının 160,00 YTL değerinde zarar gördüğü…” şeklinde, iddianame yerine geçen görevsizlik kararında ise “müştekilerin işyerine gelen sanıkların bizim haracımızı vereceksin, bize bakacaksın diye bağırdıkları” biçiminde anlatılması karşısında, sanıklar hakkında nitelikli yağma suçuna teşebbüs, kasten yaralama, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından kamu davası açıldığı kabul edilmelidir.
2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi uyarınca hazırlanıp 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve 18.05.2012 olan tebliğname tarihi itibarıyla uygulanması gereken 09.02.2012 tarihli ve 1 sayılı iş bölümü kararı uyarınca, temyiz inceleme görevi anılan suçlar arasında en ağır yaptırımı içeren nitelikli yağma suçuna ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 6. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli bulunduğundan, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 02.06.2016 tarihli ve 8757-4664 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.