Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2017/36 E. 2017/56 K. 19.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2017/36
KARAR NO : 2017/56
KARAR TARİHİ : 19.04.2017

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 18 ve 8. Ceza Daireleri
Hakimlik : BOLVADİN Sulh Ceza
Günü : 10.06.2015
Sayısı : 397

Şüpheli …. hakkında görevi kötüye kullanma ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından, şüpheliler …, … ve … hakkında hakaret ve TCK’nun 86/2. maddesi kapsamındaki kasten yaralama suçlarından Emirdağ Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 26.03.2015 gün ve 1270 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı müştekiler vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine Bolvadin Sulh Ceza Hakimliğince 10.06.2015 gün ve 397 sayı ile itirazın reddine karar verilmiştir.
Anılan karara karşı Adalet Bakanlığınca kanun yararına bozma isteminde bulunulması üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.02.2016 gün ve 33026 sayılı ihbarnamesi ile dosyanın gönderildiği Yargıtay 18. Ceza Dairesince 09.05.2016 gün ve 672-9909 sayı ile;
“Kasten yaralama ve hakaret suçundan şüpheliler …, …, …, …, …, … ve … haklarında, yapılan soruşturma evresi sonucunda Emirdağ Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 26/03/2015 tarihli ve 2013/1270 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Bolvadin Sulh Ceza Hakimliğinin 10/06/2015 tarihli ve 2015/397 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulması talebini içeren Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.02.2016 gün ve 33026 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında: ‘Dosya kapsamına göre, şüpheliler …, … ile …’ın üzerlerine atılı hakaret suçunu işlemedikleri ve …, … ile … hakkında kasten yaralama ile hakaret suçları yönünden ise yeterli delil ve emare elde edilemediğinden bahisle şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesinde yer alan ‘Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.’ şeklindeki düzenleme karşısında. Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu, müşteki … tarafından öne sürülen aracına bira şişesi atılması olayı ile ilgili olarak herhangi bir araştırmanın yapılmadığı, …, …, …, Kevser Kurnaz ve Gönül Kurnaz’ın, …’ın darp edildiğini belirtmesine rağmen …’ın ifadesinin alınmadığı, olay yerine gelip içinden inen 4-5 kişinin kavga olayına karıştığı iddia edilen…. plaka sayılı araç ile ilgili gerekli araştırmanın yapılmadığı hususları nazara alındığında, kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde nemline karar verilmesinde isabet görülmemiştir.’ denilmektedir.
Gereği Düşünüldü;
Müşteki şüpheliler …, …, … ve … vekilinin şikayet dilekçesi içeriğine, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda açıklanan şüpheliler …., …, … ve …’ün eylemlerine, bu karara karşı aynı müştekiler vekilinin itiraz dilekçesi ile Sulh Ceza Hakimliği’nin karar içeriğine, Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 12.02.2016 tarih ve 2016/1 sayılı kararı iş bölümü kararına ve kanun yararına bozma talebinin kapsamı ile tebliğname tarihine göre, işin incelenmesi Yüksek 8. Ceza Dairesi’nin görevine girdiği…”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 8. Ceza Dairesince de 27.06.2016 gün ve 7425-8491 sayı ile;
“…Kanun yararına bozma isteminin hakaret ve kasten yaralama suçlarına ilişkin olmasına, dairemizin görev alanına giren bir suça ilişkin kanun yararına bozma isteminin bulunmamasına ve 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’na 6572 sayılı Kanun’un 27. maddesi ile eklenen Geçici 14. madde uyarınca oluşturulan Birinci Başkanlık Kurulu’nca hazırlanan ve 26.02.2016 tarih ve 29636 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 12.02.2016 tarih ve 2016/1 sayılı işbölümü kararına göre kanun yararına bozma istemini inceleme görevi Yargıtay Yüksek 18. Ceza Dairesine ait olduğu…”
Gerekçeleriyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 18 ve 8. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; kovuşturma yapılmasına yer olmadığına ilişkin karara yönelik kanun yararına bozma talebinin hangi Özel Daire tarafından yapılması gerektiğinin tespitine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.02.2016 gün ve 33026 sayılı ihbarnamesinde; “Kasten yaralama ve hakaret suçundan şüpheliler …, …, …, …, …, … ve … haklarında, yapılan soruşturma evresi sonucunda Emirdağ Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 26.03.2015 tarihli ve 2013/1270 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Bolvadin Sulh Ceza Hakimliğinin 10.06.2015 tarihli ve 2015/397 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, şüpheliler …, … ile …’ın üzerlerine atılı hakaret suçunu işlemedikleri ve …, … ile … hakkında kasten yaralama ile hakaret suçları yönünden ise yeterli delil ve emare elde edilemediğinden bahisle şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 160. maddesinde yer alan ‘Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.’ şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu, müşteki … tarafından öne sürülen aracına bira şişesi atılması olayı ile ilgili olarak herhangi bir araştırmanın yapılmadığı, …, …, …, Kevser Kurnaz ve Gönül Kurnaz’ın, …’ın darp edildiğini belirtmesine rağmen …’ın ifadesinin alınmadığı, olay yerine gelip içinden inen 4-5 kişinin kavga olayına karıştığı iddia edilen…. plaka sayılı araç ile ilgili gerekli araştırmanın yapılmadığı hususları nazara alındığında, kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği” belirtilerek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine dair kararın kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
Buna göre; 26.03.2015 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karara konu görevi kötüye kullanma, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, hakaret ve TCK’nun 86/2. maddesi kapsamındaki kasten yaralama suçlarından yalnızca şüpheliler …, … ve … hakkındaki hakaret ve TCK’nun 86/2. maddesi kapsamındaki kasten yaralama suçlarından verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin karar açısından kanun yararına bozma isteminde bulunulup, şüpheli …. hakkındaki görevi kötüye kullanma ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin karar açısından kanun yararına bozma isteminin bulunmaması karşısında, kanun yararına bozma incelemesinin, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca kanun yararına bozma talebine konu suçlardan müeyyidesi daha ağır olan hakaret suçlarına ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 18. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 8. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli bulunduğundan, Yargıtay 18. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 09.05.2016 gün ve 672-9909 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 18. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 19.04.2017 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.