Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/52 E. 2016/52 K. 19.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/52
KARAR NO : 2016/52
KARAR TARİHİ : 19.04.2016

Yargıtay Daireleri : 23 ve 3. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza

Kasten yaralama, mala zarar verme ve tehdit suçlarından açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda sanığın aynı suçlardan cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Ceza Dairesince 08.06.2015 gün ve 18094-2309 sayı ile;
“2797 sayılı Yargıtay Kanununun görevlerini düzenleyen 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; ‘Daireler arasında iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir,’ (b) bendinde de; ‘Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmüne yer verilmiştir. 19.01.2015 tarih ve 2015/8 tarihli Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu kararına göre, tebliğname tarihi 28.06.2014 tarihinden önce olan dosyalarda, görev hususunda iddianamenin dikkate alınacağının belirtildiği,
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
İddianame anlatımına göre; sanık hakkında, kasten yaralama, tehdit, mala zarar verme, hakaret suçlarından kamu davası açıldığı,
İncelenen dosya içeriğine göre; temyiz incelemesine konu suçlardan sanık …’a atılı yaralama suçu ile ilgili olarak bu suçun mağduru olan katılan …’in yaralanmasının Kayseri Adli Tıp Kurumunun 29.04.2009 tarihli raporuna göre basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek nitelikte olduğunun belirtildiği ve sanığın atılı suçu silahla işlediğinin anlaşılması karşısında sanığa isnat edilen suçların TCK 86/1, 86/3-e maddeleri kapsamında olduğu, TCK 86/1 maddesi kapsamında belirtilen yaralama suçunun cezasının, bir yıldan üç yıla yıla kadar hapis; mala zarar verme suçunun cezası ise aynı Kanun’un 151/1. maddesi uyarınca dört aydan üç yıla kadar hapis cezasından ibaret olduğu gözetildiğinde; iddianamedeki anlatım, sevk maddeleri ve Yargıtay Kanunu’nun değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek (3.) Ceza Dairesi’nin görevi dahilinde olduğu”
Yargıtay 3. Ceza Dairesince 22.12.2015 gün ve 20836-36577 sayı ile;
“Sanık hakkında düzenlenen iddianamede 5237 sayılı TCK’nin 86/2, 86/3-e, 151/1, 106/1, 63 ve 54/1. maddelerinin uygulanmasının istenilmesine, iddianame içeriğine, tebliğname tarihine, dosya içeriğinde yer alan Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulu’nun 31.08.2009 tarih ve 3887 sayılı raporunda, müşteki Tuncer’in yaralanmasının basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olduğunun belirtilmesine, sanığın bu mağdura yönelik eylemi için 5237 sayılı TCK’nin 86/2, 86/3-e, 29 ve 62/1 maddeleri uyarınca cezalandırılmasına nazaran hükümlerin ve temyizin kapsamına göre, Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca muhtelif suçlara ait temyiz incelemesinin suçlardan en ağırını incelemeye yetkili Daireye ait bulunmasına ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı iş bölümü kararı gereğince temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay (23.) Ceza Dairesine ait olduğu”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 23 ve 3. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14/3. maddesinin a bendi; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 gün ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesiyle; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiştir.
Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen Geçici 13. maddenin 5. fıkrasında; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmış, madde gerekçesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümünün onaylanmasına ilişkin kararı yayımlanıp yürürlüğe girinceye kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki işbölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunacaktır” açıklamasına yer verilmiştir.
02.12.2014 gün ve 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen Geçici 14. madde uyarınca da;
“Yeni oluşan Birinci Başkanlık Kurulu iş durumunu dikkate alarak daireler arasındaki iş bölümünü yeniden belirler ve buna ilişkin karar derhâl Resmî Gazete’de yayımlanır. Bu karar, yayım tarihinden itibaren on gün sonra uygulanmaya başlanır. …
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun iş bölümü kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur.”
Bu maddeye dayanılarak Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunca hazırlanıp 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 8 sayılı işbölümü kararı, “Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” başlıklı bölümünde;
“Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” düzenlemeleri hüküm altına alınmıştır.
Tebliğname tarihi itibarıyla ceza dairelerinin görevinin belirlenmesinde esas alınması gereken iddianamede eylemlerin; basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde kasten yaralama, tehdit ve mala zarar verme olarak anlatıldığı, mala verme suçunun cezası cezası, 5237 sayılı TCK’nun 151/1. maddesinde dört aydan üç yıla kadar hapis veya adli para cezası, tehdit suçunun TCK’nun 106/1. maddesinde altı aydan iki yıla kadar hapis cezası, basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde kasten yaralama suçunun ise aynı kanunun 86/2. maddesinde dört aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası olup; mala zarar verme suçunun müeyyidesi, diğer suçların cezasından fazla olduğundan, hükmü temyizen inceleme görevi, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesine istinaden hazırlanan işbölümü kararı uyarınca mala zarar verme suçlarını incelemekle görevli Yargıtay 23. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, temyiz incelemesinin Yargıtay 23. Ceza Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden, dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 23. Ceza Dairesinin 08.06.2015 gün ve 18094-2309 sayılı görevsizlik kararlarının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 23. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 19.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.