Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/348 E. 2016/348 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/348
KARAR NO : 2016/348
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

2016/Bşk-348 2016/348 2016/16469

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 4 ve 18. Ceza
Mahkemesi :Asliye Ceza

Hakaret ve tehdit suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda Şanlıurfa (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesince 16.07.2007 gün ve 575-570 sayı ile sanığın aynı suçlardan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesince 18.04.2012 gün ve 9444-9601 sayı ile;
“Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Hakaret suçuna yönelik hüküm kurulurken TCK’nun 129. maddesinin uygulanmaması karşısında hüküm fıkrasında 129. maddeye atıf yapılarak çelişkiye sebep olunması,
2- Anayasanın 141/3, 5271 sayılı CMK’nun 34/1, 230/1 1412 sayılı CMK’nın 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının, sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet savcısını ve de herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapması ve bu açıdan gerekçelerde disiplin işlemini yerine getirmesi için kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların iddia savunma ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması, belirsiz, kapalı ve duraksamalı söylemlerden kaçınılması, suçun yasal öğeleri ve kabul edilen olayların gösterilmesi gerekirken, bu ilkelere uyulmadan, suçun işlendiği yerin bölge insanı ile ilgili genellemeler yapılarak, yargılamaya konu olmayan dosya örnek gösterilerek ve sanık savunması ile katılanların beyanları dışında mahkumiyete esas alınan diğer deliller açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması” isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda Şanlıurfa (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesince 30.05.2013 gün ve 727-635 sayı ile, sanığın tehdit suçundan mahkûmiyetine, hakaret suçundan ise ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Tehdit suçundan kurulan hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesince 10.12.2014 gün ve 21488-35715 sayı ile;
“Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın, belediye görevlileri olan müştekileri görevlerini ifa ederken tehdit etmesi şeklindeki eyleminin TCK’nun 265. maddesinde tanımlanan görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturup oluşturmadığının tartışılmaması,
2- Kabule göre de;
a- Yalnızca sanık müdafiinin temyizi üzerine bozulan ilk hükümde, TCK’nın 43/3-2. maddesi uygulanmayarak sonuç hapis cezasının 5 ay 12 gün olarak belirlenmesine karşın, bozma sonrası kurulan hükümde, anılan madde uygulanmak suretiyle fazla cezası tayin olunarak 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesine aykırı davranılması,
b- Sanığın, müştekilerin kendisine hakaret ettikleri yönüdeki savunması ve aynı olayda temyize konu edilmeyen hakaret suçuna ilişkin olarak TCK’nun 129. maddesinin uygulanması karşısında, haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması” isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, kapatılan Şanlıurfa 1. Sulh Ceza Mahkemesi yerine yargılama yapan Şanlıurfa 7. Asliye Ceza Mahkemesince 16.06.2015 gün ve 49-396 sayı ile; sanığın tehdit suçundan mahkûmiyetine karar verilmiş, hakaret suçundan ise ceza verilmesine yer olmadığına dair yeniden hüküm kurulmuştur.
Bu hükmün de sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesince 16.03.2016 gün ve 2235-5102 sayı ile;
“İddianamede açıklanan eylemlere, Yargıtay Kanununun 14. maddesine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun kararına ve temyizin kapsamına göre, işin incelenmesinin Yüksek 18. Ceza Dairesinin görevine girdiği”
Yargıtay 18. Ceza Dairesince de 04.10.2016 gün ve 9383-15406 sayı ile;
“Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanık hakkında hakaret suçundan 30.05.2013 tarih 727-635 sayılı karar ile verilen ceza verilmesine yer olmadığı kararının temyiz edilmeyerek kesinleştiğinden, mahkemece 16.06.2015 tarihinde aynı eylem nedeniyle verilen karar hukuken yok hükmünde olduğundan, temyiz kapsamının tehdit suçundan kurulan hükme yönelik olduğu kabul edilerek dosya görüşüldü:
İddianamede açıklanan eylemlere, Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nca hazırlanan ve 26.02.2016 tarih ve 29636 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 12.02.2016 tarih ve 2016/1 sayılı iş bölümü kararına ve temyizin kapsamı ile tebliğname tarihine göre, işin incelenmesinin Yüksek 4. Ceza Dairesinin görevine girdiği”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 4 ve 18. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6572 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi gereğince hazırlanıp, 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 günü yürürlüğe giren ve tebliğname tarihi itibarıyla uygulanması gereken 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı iş bölümünün; “Yargıtay Ceza Daireleri İş Bölümü Ortak Hükümler” kısmının beşinci maddesinde;
“Ceza daireleri, yürürlük tarihinden önce kendisine gelip bozma veya başka nedenlerle daire dışına gönderdiği işlerden kendisine geri gelenlere bakar. Ancak; bu iş bölümüyle konusu bakımından başka daireye verilen ve bozma veya başka nedenlerle Yargıtay incelemesinden geçmiş bulunan dosyaların tekrar Yargıtaya gelmesi hâlinde, görevin belirlenmesinde yeni düzenlemedeki suç vasfına bakılır” hükmü getirilmiştir.
İncelemeye konu dosyada, yerel mahkemece kurulan hükümlerin Yargıtay 4. Ceza Dairesince incelenerek ilk olarak 18.04.2012 gün ve 9444-9601 sayı ile ardından da 10.12.2014 gün ve 21488-35715 sayı ile bozulmasına karar verildiği, tebliğname tarihinin 02.02.2016 olduğu ve söz konusu tarihte yürürlükte bulunan 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı iş bölümünde de temyize konu suçlardan olan tehdit suçuna ilişkin herhangi bir değişiklik yapılmadığı anlaşıldığından, hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 4. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 18. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 16.03.2016 gün ve 2235-5102 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 4. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.