Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/315 E. 2016/315 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/315
KARAR NO : 2016/315
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

2016/Bşk-315 2016/315 2012/80582

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 11 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Ağır Ceza

Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesince 16.12.2011 gün ve 166-554 sayı ile; sanığa atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu kabul edilerek bu suç ve kamu davasına konu 16.06.2004 tarihinden önce düzenlenen belgelere yönelik resmi belgede sahtecilik suçlarından davanın düşmesine, bu tarihten sonra düzenlenen belgeler açısından da resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûmiyetine ilişkin verilen hükmün katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine 16.02.2012 gün ve 166-554 sayılı ek kararla temyiz talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu kararın da katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Ceza Dairesince 19.12.2013 gün ve 23078-19604 sayı ile;
“İddianamede sanığa yüklenen nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarının en son 29.08.2005 tarihinde işlendiği ileri sürülerek TCK’nun 158/1-e-son 43/1 ve 204/1, 43/1. maddelerinin uygulanması talebiyle dava açılmış bulunmasına, temyizin kapsamına, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanun ile değişik 14. maddesine göre temyiz inceleme görevinin Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu”
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince 29.06.2016 gün ve 53-6831 sayı ile;
“İddianamedeki ve mahkeme kararındaki sevk maddeleri ve nitelendirmeye, Yargıtay Kanununun değişik 14. maddesine göre, temyiz incelemesinin Yüksek 11. Ceza Dairesinin görevine dahil olduğu”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 11 ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 6110 sayılı Kanunla değişik 14/3. maddesinin (a) bendi; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesi ile; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiş,
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen geçici 13/5. maddesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmış, madde gerekçesinde de; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümünün onaylanmasına dair kararı Resmî Gazetede yayımlanıp yürürlüğe girinceye kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki işbölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunacaktır” açıklamasına yer verilmiştir.
6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanununa eklenen geçici 14. madde uyarınca yeniden oluşturulan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından kabul edilerek 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmî Gazetede yayımlanıp 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı işbölümü kararının “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” bölümünde de; “Daireler arasında iş bölümünün belirlenmesinde 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgelerdeki nitelendirme esas alınır” hükmü kabul edilmiştir.
Bu bağlamda, Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin yürürlük tarihi olan 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından uygulanması mümkün olmayıp, uyuşmazlığın tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan işbölümüne ilişkin hükümler uyarınca çözümlenmesi gerekmektedir.
Öte yandan, Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, temyiz incelemesine konu olan suçların yaptırım miktarlarında suç tarihinden sonra tebliğname tarihine kadar yapılan değişiklikler dikkate alınmalı ve tebliğname tarihindeki yaptırım miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesi belirlenmeli, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı belirlenirken de suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilip üst sınırların eşit olması halinde alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde nazara alınmalıdır.
Buna göre;
30.09.2013 olan tebliğname tarihinde ceza dairelerinin görevlerinin belirlenmesinde esas alınması gereken iddianamede yargılama konusu nitelikli dolandırıcılık eyleminin; “…şüphelinin 02.08.1999 tarihinde … Zabıta Müdürlüğüne bağlı iş yeri ruhsat bürosunda işçi olarak işe başladığı ve bu görevini 29.08.2005 tarihine kadar sürdürdüğü, bu süre zarfında … zararına olarak dolandırıcılık yapmaya karar verip, bu amacını gerçekleştirmek için Uşak Belediye Başkanlığından iş yeri ruhsatı almak isteyen kişi yada kuruluşların kendisine müracaat ettiklerinde, ödemeleri gereken iş yeri ruhsat harcı ve benzeri bedelleri müracaat eden kişilerden ‘ben sizin yerinize, vezneye bu bedelleri yatırırım’ diyerek aldığı, müracaat edenlerden belediyenin alması gereken miktar kadar para aldığı, ne az ne de fazla aldığı, sadece alması gereken kadar para aldığı, daha sonra da almış olduğu o paraları vezneye ya hiç yatırmayıp, ya da bir kısmını yatırdığı, hiç yatırmadığı bedellerin tamamını bir kısmını yatırdığı durumlarda ise geri kalan miktarı kendisine mal edindiği, bu durumun ortaya çıkmaması için de fotomontaj usulü ile sahte makbuzlar düzenleyip dosyalarına koyduğu, çalıştığı süre içerisinde kırk dokuz dosyada herhangi bir makbuz düzenlemeyerek ruhsat almak için müracaat eden kişilerin belediyeye ödemeleri gereken ruhsat harcı ya da benzeri bedelleri onlardan alıp, tamamını kendisine mal edindiği, altı yüz doksan dokuz dosyada ise, sahte olarak fotomontaj usulü ile makbuzlar tanzim edip, onları dosyaya koyduğu, bu dosyalarda belediye veznesine yatırılması gereken müracaat eden kişilerden aldığı paraların ya çok az bir kısmını vezneye yatırarak müracaat eden kişi adına cüzi bir makbuz tahakkuk ettirdiği, ya da müracaat edenlerden aldığı paraları vezneye hiç yatırmayarak, bir başkası adına belediye veznesi tarafından tanzim olunan bilgisayar uyumlu makbuz nüshalarını ilgili kişi adına fotokopi montajı yaparak, sanki ödenmiş gibi gösterip, sahte yeni bir makbuz tanzim ederek ruhsat dosyalarına koyduğu, yine eksik olarak yatırıp, müracaat eden kişi adına az bir miktarda para yatırılmış gibi tanzim ettirdiği gerçek makbuzun ad-soyad bölümü ile, başkaları adına belediye veznesi tarafından tanzim olunan bilgisayar uyumlu makbuz nüshalarını rakamın yazılı olduğu bölümü yan yana koyarak fotomontaj yapıp sahte yeni bir makbuz elde ettiği ve bu makbuzu dosyaya koyduğu, daha sonra da müracaat edenlere istedikleri ruhsatın verildiği, böylece sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge tanzim edip, bu belgeleri dosyaya koyarak, bilerek kullandığı, bunları da yapmış olduğu dolandırıcılığın ortaya çıkmamasını temin amacıyla yaptığı, bu şekilde hile ve desiseler ile belediye başkanlığını dolandırdığı, gerek Uşak Belediye Başkanlığının yapmış olduğu tespit raporları, gerekse tarafsız bilirkişi Ahmet Kuşçu’nun yapmış olduğu tespitden de anlaşılacağı üzere şüpheli …’ın işçi olarak çalıştığı görev süresi içerisinde, toplam olarak 53.410.36 Lira parayı belediye veznesine yatırmayıp, kendisine aldığı…” şeklinde anlatıldığı ve sevk maddesi olarak 5237 sayılı TCK’nun 158/1-e-son maddesinin gösterildiği görülmektedir. Ancak iddianamedeki anlatımın içeriği göz önüne alındığında, sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan 5237 sayılı TCK’nun 155/2. maddesi uyarınca kamu davası açıldığı kabul edilmelidir.
Temyiz incelemesine konu suçlardan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun cezası, 5237 sayılı TCK’nun 155/2 maddesi uyarınca bir yıldan yedi yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adli para; resmi belgede sahtecilik suçunun cezası ise, aynı kanunun 204/1. maddesi uyarınca iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasından ibaret olup, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun müeyyidesinin daha ağır olduğu ve 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesine dayalı olarak hazırlanan ve tebliğname tarihi itibariyle uygulanması gereken 21.01.2013 tarih ve 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereği, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu temyizen inceleme görevinin Yargıtay 15. Ceza Dairesine ait olduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli bulunduğundan, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 29.06.2016 gün ve 53-6831 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.