Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/271 E. 2016/271 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/271
KARAR NO : 2016/271
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

Yargıtay Daireleri : 15 ve 2. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza

Dolandırıcılık suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda sanığın hırsızlık suçundan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 15. Ceza Dairesince 30.09.2014 gün ve11258-15768 sayı ile;
“6545 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle, 04.02.1983 tarih ve 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesinde yapılan değişikliğin, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak ve söz konusu Kanun değişikliğine göre, ‘Ceza dairelerinde, daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde; mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkumiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır’ hükmüne yer verilmiş olunması karşısında;
27.01.2011 tarihli kararda, sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 141/1 ve 62. maddeleri gereğince hırsızlık suçundan mahkumiyetine karar verilmiş olmakla,
Mahkumiyet kararındaki nitelendirme ve Yargıtay Kanunu’nun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin Yüksek ( 2 ) Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu”
Yargıtay 2. Ceza Dairesince de 13.06.2016 gün ve 31935-11081 sayı ile;
“Tebliğnamenin, 6545 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenmiş olmasına göre; tebliğname tarihi itibariyle, Ceza Dairesinde, Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde, dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınacağından, iddianamedeki açıklama ile uyumlu sevk maddesine göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 157. maddesinde tanımlanan dolandırıcılık suçundan cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucu verilen hükme ilişkin temyiz inceleme görevi 15. Ceza Dairesine ait olduğu”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15 ve 2. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14/3. maddesinin (a) bendi; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 gün ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesiyle; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiş,
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen geçici 13/5. maddesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmıştır.
Bu bakımdan, Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin yürürlük tarihi olan 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından uygulanması mümkün olmayıp, uyuşmazlığın tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan iş bölümüne ilişkin hükümler uyarınca çözümlenmesi gerekmektedir.
02.04.2013 olan tebliğname tarihi itibarıyla ceza dairelerinin görevinin belirlenmesinde esas alınması gereken iddianamede eylemin; “Suç tarihinde müştekinin bilgi sahibi …’e ait işyerine gelerek Sony – Ericson W810 İ marka cep telefonunu satmak istediği, ancak işyeri sahibinin cep telefonu alım satım işleri ile uğraşmadığını beyan etmesi üzerine müştekinin işyerinden çıkarken şüphelinin müştekiye yaklaşarak kendisini cep telefonu işleriyle uğraşan bir kişi olarak tanıtıp cep telefonunu kendisinin alabileceğini söylediği, fiyat konusunda anlaşmaları üzerine şüphelinin ‘gelin işyerime gidelim’ dediği ve birlikte özelsancak işhanı önüne geldikleri bu esnada şüphelinin ‘burada bekleyin biz aynı zamanda kredi kartı işleri ile de ilgileniyoruz, benim yukarıya çıkmam gerekli, siz burada bekleyin’ şüphelinin yukarıya çıkıp tekrar müştekilerin yanına geldiği ve müştekiye ‘benim kardeşim bankaya gitmiş para onda, gelmesini bekleyelim’ dediği, aradan yarım saat geçtikten sonra şüphelinin müştekiye ‘kardeşim
gelmiştir ben parayı alıp geleyim, telefonu da ona götüreyim’ dediği ve müştekiye ait cep telefonunu alarak müştekinin yanından ayrıldığı ve tekrar dönmediği” şeklindeki anlatımdan sanık hakkında dolandırcılık suçundan kamu davası açıldığı kabul edilmelidir.
Bu itibarla, Yargıtay 2. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli bulunduğundan, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 30.09.2014 gün ve 11258-15768 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.