Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/261 E. 2016/261 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/261
KARAR NO : 2016/261
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

2016/Bşk-261 2016/261 2013/273701

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 2 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi : BAKIRKÖY 3. Çocuk

Sanık hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve mala zarar verme suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda atılı suçlardan mahkûmiyetine karar verilmiş,
Hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.05.2014 tarihli tebliğnamesiyle dosyanın gönderildiği Yargıtay 2. Ceza Dairesince 15.02.2016 gün ve 23418-2257 sayı ile;
“İddianamedeki anlatıma, temyizin kapsamına ve 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 6110 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile değişik 14. maddesi, 6110 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesinin 2. fıkrası ve 29/01/2014 gün ve 28897 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 01/02/2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 24/01/2014 gün ve 2014/1 sayılı iş bölümü kararı uyarınca suça sürüklenen çocuğa yüklenen suçlardan en ağır yaptırımı içeren 5237 sayılı TCK’nın 152/2-a maddesine uyan mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyizi inceleme görevi Yüksek 15. Ceza dairesine ait olduğu”
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince de 25.05.2016 gün ve 614-5385 sayı ile;
“Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçlarından suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hükümler, suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 29.12.2011 tarih ve 2011/Bşk-42-42 Esas-Karar sayılı kararında belirlendiği gibi 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının görevlerini düzenleyen 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; ‘Daireler arasında iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir,’ (b) bendinde de; ‘Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmüne yer verilmiştir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır, hükmünü amirdir.
İncelenen dosya içeriğine ve tebliğname tarihine göre, 6545 sayılı yasa değerlendirilmesi olmaksızın;
Temyiz incelemesine konu suçlardan hırsızlık suçunun cezasının 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesi uyarınca 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasının öngörüldüğü, mala zarar verme suçunun cezasının aynı kanunun 151/1. maddesi uyarınca 4 aydan 3 yıla kadar hapis cezası, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçunun cezası 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası ve konut dokunulmazlığının ihlali suçunun cezası ise, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası olduğu ve mala zarar verme suçlarında, TCK 152/2-a maddesinin artırım maddesi olarak görev belirlemede dikkate alınmayacağı gözetildiğinde;
Temyiz kapsamına, iddianamedeki sevk maddelerine ve mahkumiyet hükümlerine göre, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek (2.) Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu” gerekçeleriyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 2 ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve mala zarar verme suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucu kurulan mahkmiyet hükümlerinin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi;
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” biçiminde iken, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 18.06.2014 tarih ve 6545 sayılı Kanunun 31. maddesiyle;
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” şeklinde değiştirilmiştir.
Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, temyiz incelemesine konu olan suçların yaptırım miktarlarında suç tarihinden sonra tebliğname tarihine kadar yapılan değişiklikler dikkate alınıp tebliğname tarihindeki yaptırım miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesi belirlenmeli, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı belirlenirken de, suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde nazara alınmalıdır.
Tebliğname tarihinin 28.05.2014 olduğu göz önüne alındığında, temyiz incelemesine konu olan suçlardan iddianamede anlatılan hırsızlık suçunun yaptırımı 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis; konut dokunulmazlığının ihlali suçunun yaptırımı TCK’nun 116/1. maddesinde altı aydan iki yıla hadar hapis, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçun yaptırımı TCK’nun 170/1-a maddesinde altı aydan üç yıla kadar hapis, mala zarar verme suçunun yaptırımı TCK’nun 151/1. maddesinde dört aydan üç yıla kadar hapis veya adli para cezası olup, TCK’nun 152/2-a maddesinin temel ceza değil artırım içerdiği, ceza dairelerinin görevlerinin belirlenmesinde artırım maddelerinin dikkate alınamayacağı hususları göz önüne alındığında, hırsızlık suçunun müeyyidesi, diğer suçlardan fazla olduğundan, hükmü temyizen inceleme görevi, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesine dayalı olarak hazırlanan iş bölümü kararı uyarınca hırsızlık suçunu temyizen incelemekle görevli Yargıtay 2. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan,
Yargıtay 2. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 2. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 15.02.2016 gün ve 23418-2257 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 2. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.