Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/235 E. 2016/235 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/235
KARAR NO : 2016/235
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

2016/Bşk-235 2016/235 2016/66054

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 8. ve 11. Ceza
Mahkemesi :Asliye Ceza

Sanık hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucu, Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesince 04.12.2008 gün ve 368-889 sayı ile sanığın aynı suçtan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 14.06.2012 gün ve 17582-11713 sayı ile;
“…Sanığın, katılanın oğlunun kullanımında olan ek kredi kartını ele geçirip şifresini öğrendikten sonra para çektiği iddia edilerek açılan kamu davasında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi amacıyla, öncelikle kartın şifresini öğrenmek için banka görevlisiyle telefonda yapılan görüşmenin ses kayıtlarının getirtilerek sanığa ait olup olmadığının tespit edilmesi, temin edilemediği takdirde ses kaydını dinlediğini iddia eden katılandan sorulması, yine sanığın bankayı aradığı telefon numarası ile kullandığı cep telefonu numaralarının araştırılarak suç tarihlerindeki baz istasyonu bilgilerinin ilgili kurumdan istenmesi ve alışveriş yapılan tarihlerde o şehirlerde bulunup bulunmadığının belirlenmesi, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile mahkûmiyet kararı verilmesi ” isabetsizliğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesince 25.06.2013 gün ve 1052-381 sayı ile; sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Bu hükmün de sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 13.11.2014 gün ve 18680-19216 sayı ile;
“Dairemizin 14.06.2012 gün ve 7582-11713 sayılı bozma ilamına uyulmasına rağmen sanığın suç tarihlerinde kullandığı cep telefonu numaralarının araştırılmadığı, yine Telekomünikasyon İletişim Başkanlığından baz istasyonu bilgileri istenen 53381227.. numaralı cep telefonu hattının sanığa ait olmadığı anlaşıldığından, gerçeğin şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi amacıyla, suç tarihinde sanık adına kayıtlı cep telefonu hatları bulunup bulunmadığının ilgili GSM operatörlerinden araştırılması, yine tanık olarak dinlenen …, … ve …’tan suç tarihinde sanığın fiilen kullandığı cep telefonu numaralarının sorulması ve bu şekilde tespit edilecek cep telefonu hatları ile sanığın kollukta alınan ifadesinde beyan ettiği 53220672.. numaralı hatta ait baz istasyonu bilgilerinin Telekomünikasyon İletişim Başkanlığından istenmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi” isabetsizliğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesince 27.10.2015 gün ve 860-639 sayı ile; sanığın beraatine karar verilmiştir.
Bu hükmün de katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04.03.2016 tarihli tebliğnamesiyle dosyanın gönderildiği Yargıtay 8. Ceza Dairesince 12.04.2016 gün ve 3720-4863 sayı ile;
“2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen Geçici 14. madde uyarınca oluşturulan Birinci Başkanlık Kurulunca hazırlanan ve 26.02.2016 tarih ve 29636 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 12.02.2016 tarih ve 2016/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince, dava dosyasının daha önce dosyayı incelediği anlaşılan Yargıtay Yüksek 11. Ceza Dairesine ait olduğu”
Yargıtay 11. Ceza Dairesince de 26.05.2016 gün ve 9144-4890 sayı ile;
“Tebliğname tarihinde uygulanacak olan ve 26.02.2016 tarih ve 29636 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümüne ilişkin 12.02.2016 tarih ve 2016/1 sayılı kararının Yargıtay Ceza Daireleri İş Bölümü ortak hükümlerin 2. maddesindeki ‘Bu iş bölümündeki düzenlemeler yürürlüğe girdiği tarih dahil olmak üzere tebliğnamesi bu tarihten sonra tanzim olunan işler için geçerli olup temyiz incelemesi bu iş bölümüne göre görevli bulunan ceza dairesi tarafından yapılır’, 4. maddesinde ise ‘Ceza daireleri yürürlük tarihinden önce kendisine gelen ve daha önceden gelip de bozma ya da her ne suretle olursa olsun daire dışına gönderilen işleri sonuçlandırır. İşin birden fazla dairece temyiz incelemesinin yapıldığı hallerde ise temyiz incelemesi işi daire dışına gönderen dairece yapılır….Bu iş bölümünün yürürlüğe girmesinden önce Yargıtay incelemesinden geçmiş ya da geri çevirme kararına konu olmuş bulunan dosyaların tekrar Yargıtaya gelmesi halinde ya da olağanüstü yasa yollarından kaynaklanan taleplerde inceleme bu iş bölümüne göre görevli daire/daireler tarafından yapılır’ şeklindeki düzenlemeden anlaşılacağı üzere; iş bölümünün 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe girdiği ve 4. maddesinin birinci cümlesi uyarınca, bir dairenin iş bölümüne göre gerçekte bakma görevinde olmayan bir işe bozma ya da her ne suretle olursa olsun daire dışına göndermesinden dolayı yeniden bakma zorunluğunun ancak maddede de belirtildiği üzere 2016/1 sayılı iş bölümünün yürürlüğe girdiği tarihten önce daireye gelmesi diğer bir ifade ile tebliğnamesinin anılan tarihten önceye ait olması gerektiği, zira tebliğnamenin 2016/1 sayılı iş bölümünün yürürlüğe girdiği 01.03.2016 tarihi ve sonrası olması halinde ise maddenin devamında yer alan ‘Bu iş bölümünün yürürlüğe girmesinden önce Yargıtay incelemesinden geçmiş ya da geri çevirme kararına konu olmuş bulunan dosyaların tekrar Yargıtaya gelmesi halinde ya da olağanüstü yasayollarından kaynaklanan taleplerde inceleme bu iş bölümüne göre görevli daire/daireler tarafından yapılır’ şeklindeki düzenleme uyarınca, temyiz incelemesinin, dosyayı daha önceden bozma veya herhangi bir nedenle daire dışına gönderen daire tarafından değil 2016/1 sayılı iş bölümüne göre tebliğnamedeki suça bakma görevi hangi daireye ait ise o daire tarafından yapılacağının kararlaştırılmış olması karşısında; tebliğname tarihine, iddianamedeki sevk ve tavsife, hükümlerin konusuna, temyizin kapsamına, 2016/1 sayılı iş bölümüne ve Yargıtay Kanununun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 8. Ceza Dairesine ait olduğu”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 8 ve 11. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6572 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi gereğince hazırlanıp, 26.02.2016 tarih ve 29636 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 günü yürürlüğe giren ve tebliğname tarihi itibarıyla uygulanması gereken 12.02.2016 gün ve 2016/1 sayılı iş bölümünün; “Yargıtay Ceza Daireleri İş Bölümü Ortak Hükümler” kısmının dördüncü maddesinde;
“Ceza daireleri yürürlük tarihinden önce kendisine gelen ve daha önceden gelip de bozma ya da her ne suretle olursa olsun daire dışına gönderilen işleri sonuçlandırır. İşin birden fazla dairece temyiz incelemesinin yapıldığı hallerde ise temyiz incelemesi işi daire dışına gönderen dairece yapılır.
Daha önce başka dairelerde görülmekte olup da dairesi değiştirilen dava dosyaları mevcut halleriyle ilgili daireye/dairelere gönderilir. Bu iş bölümünün yürürlüğe girmesinden önce Yargıtay incelemesinden geçmiş ya da geri çevirme kararına konu olmuş bulunan dosyaların tekrar Yargıtaya gelmesi halinde ya da olağanüstü yasa yollarından kaynaklanan taleplerde inceleme bu iş bölümüne göre görevli daire/daireler tarafından yapılır” hükmü getirilmiştir.
İncelemeye konu dosyada, yerel mahkemece kurulan ilk hükmün, Yargıtay 11. Ceza Dairesince incelenerek 14.06.2012 gün ve 17582-11713 ile 13.11.2014 gün ve 18680-19216 sayı ile bozulmasına karar verilmiş ise de, bozmaya uyularak kurulan ve temyize konu olan banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçundan kurulan hükmü temyizen inceleme görevi, tebliğnamenin düzenlendiği 04.03.2016 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 12.02.2016 gün ve 2016/1 sayılı iş bölümü uyarınca Yargıtay 8. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli bulunduğundan, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 12.04.2016 gün ve 3720-4863 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 8. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.