Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/220 E. 2016/220 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/220
KARAR NO : 2016/220
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

2016/Bşk-220 2016/220 2009/217754

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 15, 8 ve 11. Ceza
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 14.07.2009
Sayısı : 1076-938
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucu, Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesince 14.07.2009 gün ve 1076-938 sayı ile sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.12.2011 tarihli tebliğnamesiyle dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince 20.06.2013 gün ve 67586-11596 sayı ile;
“Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılan …’nın yetkilisi olduğu Esra İhracaat Limited Şirketine ait kooperatifte sekreterlik yapan ve mutfak işlerine bakan sanığın, ofisin mutfak ihtiyaçları için alışveriş yapmak üzere kendisine verilen kredi kartını kendi özel harcamaları için de kullandığının iddia edilmiş olması karşısında, eylemin, 5237 sayılı TCK’nun 245/1 maddesine göre banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunu oluşturduğu anlaşılmakla,
İddianamedeki anlatım, tavsifin ağırlığı ve Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek 8. Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu”
Yargıtay 8. Ceza Dairesince 05.11.2013 gün ve 14192-26423 sayı ile;
“Sanık hakkında düzenlenen iddianame ve temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesi ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 18.02.2012 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 09.02.2012 gün ve 2012/1 sayılı kararına ve tebliğnamenin düzenlendiği tarihe göre temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 11. Ceza Dairesine ait olduğu”
Yargıtay 11. Ceza Dairesince 04.12.2013 gün ve 25621-18322 sayı ile;
“İddianamedeki sevk ve anlatıma, temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Yasa ile değişik 14 ve Geçici 1. maddesinin 2. fıkrasına, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümüne ilişkin 12.05.2011 tarih ve 2011/1 sayılı kararına göre, temyiz inceleme görevinin Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu”
Yargıtay 15. Ceza Dairesince 17.05.2016 gün ve 41-4985 sayı ile;
“Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 29.12.2011 gün ve 42-42 sayılı kararında belirlendiği gibi; 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; ‘Daireler arasında iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir’, (b) bendinde de; ‘Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmüne yer verilmiştir. Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Sanığın, 2005-2007 tarihleri arasında Esra İhracaat İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi bünyesinde faaliyet gösteren Başak Konut Yapı Kooperatifinde sekreter olarak çalıştığı, bunun yanında temizlik, yemek ve içecek servislerini de yaptığı, büro giderlerinde kullanması için kendisine verilen katılana ait kredi kartlarını eşi olan Hasan Aşçı ile birlikte kullanım amacı dışında kendi ihtiyaçları için farklı tarihlerde kullandıkları ve toplam 26.978 Lira değerinde alışveriş yaptıkları, sanığın bu kartı kullanarak katılanın bilgisi dışında kendi menfaatine alışverişler yaptığının iddia edilmiş olması karşısında, eylemin, 5237 sayılı TCK’nun 245/1 maddesine göre banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunu oluşturduğu anlaşılmakla,
İddianamedeki anlatım ve nitelendirmeye göre Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin Yüksek 8. Ceza Dairesinin görevi dâhilinde olduğundan Dairemizin görevsizliğine, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine” karar verilmiştir.
Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Dosya Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmiş ise de öncelikle ortada çözümlenmesi gereken bir olumsuz görev uyuşmazlığı bulunup bulunmadığı belirlenmelidir.
Yargıtay Ceza Daireleri arasında olumsuz görev uyuşmazlığının doğması için, karşılıklı olarak iki dairenin kendisini görevsiz sayması başka bir anlatımla karşılıklı iki dairenin görevsizlik kararı vermesi gerekmektedir.
Tebliğname tarihi 02.12.2011 olan dosyada; Yargıtay 15. Ceza Dairesince, 8. Ceza Dairesinin görevli olduğu gerekçesiyle; Yargıtay 8. Ceza Dairesince, 11. Ceza Dairesinin görevli olduğu gerekçesiyle; Yargıtay 11. Ceza Dairesince, 15. Ceza Dairesinin görevli olduğu gerekçesiyle; Yargıtay 15. Ceza Dairesince de 8. Ceza Dairesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği, dosyanın Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmesi gerekirken Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderildiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, olumsuz görev uyuşmazlığı doğmadığından dosyanın Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle;
Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 17.05.2016 gün ve 41-4985 sayılı kararı uyarınca dosyanın Yargıtay 8. Ceza Dairesine TEVDİİNE, 27.12.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.