Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/191 E. 2016/191 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/191
KARAR NO : 2016/191
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

2016/Bşk-191 2016/191 2011/273739

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Dairesi : 5. Ceza Dairesi
Mahkemesi :Asliye Ceza

Sanık hakkında görevi kötüye kullanma suçundan açılan kamu davasında, Delice Asliye Ceza Mahkemesince 12.11.2009 gün ve 42-58 sayı ile eylemin TCK’nun 204/2. maddesinde yer alan resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğundan bahisle Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiş, Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesince 30.12.2009 gün ve 242-206 sayı ile karşı görevsizlik kararı verilmesi üzerine oluşan görev uyuşmazlığı Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 06.10.2010 gün ve 5349-7310 sayılı kararı uyarınca Delice Asliye Ceza Mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılmasıyla son bulmuş olup, yapılan yargılama sonucunda sanığın beraatine karar verilmiştir.
Hükmün Cumhuriyet savcıları tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.06.2013 tarihli tebliğnamesi ile dosyanın gönderildiği Yargıtay 5. Ceza Dairesince 23.06.2015 gün ve 10393-12924 sayı ile;
“18.06.2014 tarih ve 6545 sayılı kanunun 30. maddesiyle değişik 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesinde, ‘Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.’ hükmü yer almaktadır. Ayrıca ‘tavsifin ve buna bağlı olarak görevli dairenin neye göre belirleneceğine ilişkin Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 15.07.2009 gün ve 2009/7-7, 15.07.2009 gün ve 2009/8-8, 25.12.2009 gün ve 2009/13-13 sayılı ve benzeri kararlarında da belirtildiği üzere, iddianamedeki anlatım ile sevk maddeleri arasında uyumsuzluk bulunması ve sevk maddelerinin yanılgı sonucu belirlenmesi durumunda görevli dairenin yanlış belirlenmiş sevk maddelerine göre değil, vasfı iddianame metninden açıkça saptanabilen suça göre belirlenmesi gerekmektedir.
İddianame içeriğinde ‘…Delice ilçesi, Akboğaz köyü muhtarı olarak görev yapan sanığın, Nüfus Müdürlüğünce Adres Kayıt Sistemi Yönetmeliği’nin 18. maddesi uyarınca her ayın ilk haftası onaylanmak üzere köy ve mahalle muhtarlarına gönderilen adres değişikliği bildirim formunu haklarında adres araştırması yapılan ve köyde oturmadıkları tespit edilen şahıslar için “köyde ikamet ediyor” şeklinde onaylayarak Nüfus Müdürlüğüne gönderdiğinin …’ iddia edildiği anlaşılmakla, sevk maddesi olarak 5490 sayılı Kanunun 67/2. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK’nın 257/1. maddesi gösterilmiş ise de, niteleme ve anlatımın 5490 sayılı Kanunun 67/1. maddesinde düzenlenen suç olduğu, Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve yukarıda açıklanan Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu kararlarında ortaya konan ilkeler doğrultusunda, tesis edilen hükmün incelemesini yapmakla görevli dairenin belirlenmesinde, yanlış gösterilen sevk maddelerinin değil vasfı iddianame metninde açıkça anlatılan 5490 sayılı Kanunun 67/1. maddesinde düzenlenen suçun dikkate alınması gerektiği ve bu durumda temyiz incelemesi yapma görevinin Yüksek 19. Ceza Dairesine ait olduğu”
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 19. Ceza Dairesince 12.01.2016 gün ve 10658-167 sayı ile;
“İddianamenin anlatımına, Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19/01/2015 ve 2015/8 sayılı kararına göre, görevi kötüye kullanma suçunun temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 15. Ceza Dairesine ait bulunduğu”
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince de 18.02.2016 gün ve 517-1810 sayı ile;
“İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye ve temyizin kapsamına göre, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesine ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı kararı gereğince temyiz incelemesi Yüksek (5.) Ceza Dairesinin görevi dâhilinde olduğu”
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 5. Ceza Dairesince de 13.04.2016 gün ve 2097-3893 sayı ile;
“Dosyanın dairemizin 23/06/2015 günlü ve 2013/10393 Esas, 2015/12924 sayılı görevsizlik kararıyla 19. Ceza Dairesine gönderilmesi sonrasında, 19. Ceza Dairesinin 12.01.2016 günlü ve 2015/10658 Esas, 2016/167 sayılı görevsizlik kararıyla 15. Ceza Dairesine, 15. Ceza Dairesinin ise 18.02.2016 tarihli ve 2016/517 Esas, 2016/1810 sayılı görevsizlik kararını müteakip daireler arasında çıkan görev uyuşmazlığının giderilmesi için Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu yerine Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dairemizin görevsizliğine, uyuşmazlığın halli için dosyanın Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine,” karar verilmiştir,
Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 5. Ceza Dairesince görev uyuşmazlığının çözülmesi için dosya Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmiş ise de; öncelikle ortada çözülmesi gereken olumsuz bir görev uyuşmazlığı bulunup bulunmadığı belirlenmelidir.
Olumsuz görev uyuşmazlığının doğması için, karşılıklı olarak iki dairenin kendisini görevsiz sayması, başka bir anlatımla karşılıklı iki dairenin görevsizlik kararı vermesi gerekmektedir.
Yargıtay 15. Dairesince verilen 18.02.2016 tarihli görevsizlik kararından sonra Yargıtay 5. Ceza Dairesince verilen “Dosyanın Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna Gönderilmesine” dair 13.04.2016 gün ve 2097-3893 sayılı karar bir karşı görevsizlik kararı niteliğinde değildir.
Bu durumda, Yargıtay Ceza Daireleri arasında verilmiş bir karşılıklı görevsizlik kararları bulunmadığından, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca çözümlenmesi gereken bir görev uyuşmazlığı da bulunmamaktadır.
Bu itibarla, dosyanın Yargıtay 5. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle;
Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 13.04.2016 gün ve 2097-3893 sayılı kararı uyarınca dosyanın Yargıtay 5. Ceza Dairesine TEVDİİNE, 27.12.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.