Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/156 E. 2016/156 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/156
KARAR NO : 2016/156
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

2016/Bşk-156 2016/156 2015/232361

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 17 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza

Nitelikli hırsızlık ve basit dolandırıcılık suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda, sanığın aynı suçlardan mahkumiyetine karar verilmiştir.
Hükmün katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 05.06.2014 gün ve 3416-11401 sayı ile;
“Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Oluş ve dosya kapsamına göre, sanığın katılandan 1.025 Lira borç aldığı ve borcuna karşılık senet verdiği, sanık ve katılan arasındaki ilişkinin borç-alacak ilişkisinden kaynaklanan hukuki ihtilaf olduğunun anlaşılması karşısında, kanuni tanımındaki unsurları oluşmayan dolandırıcılık suçundan sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeyerek, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Sanığın, katılana ait cep telefonunu kahvehanede, masanın üzerinden çaldığının anlaşılması karşısında, eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b maddesindeki suçu oluşturduğu gözetilmeden aynı Yasanın 141/1. maddesinden hüküm kurulması” isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda Kırıkkale 2. Asliye Ceza Mahkemesince 21.04.2015 gün ve 330-228 sayı ile; sanığın nitelikli hırsızlık suçundan mahkûmiyetine, dolandırıcılık suçundan beraatine karar verilmiştir.
Bu hükmün de sanık müdafi ve katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.07.2015 tarihli tebliğnamesiyle dosyanın gönderildiği Yargıtay 17. Ceza Dairesince 27.01.2016 gün ve 24445-1005 sayı ile;
“6545 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle, 04/02/1983 tarih ve 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesinde yapılan değişikliğin, 28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak ve söz konusu Kanun değişikliğine göre, ‘Ceza dairelerinde, daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde; mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkumiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır, çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmüne yer verilmiştir.
Dairelerin iş bölümü belirlenirken suçlara ilişkin cezaların üst sınırı dikkate alınmalı ve dairenin görevi buna göre belirlenmelidir.
İddianamedeki nitelendirmeye, sevk ve uygulama maddelerine, temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesine ve Yargıtay Başkanlar Kurulunun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı kararına göre TCK’nun 157/1. maddesindeki cezanın üst sınırı ile aynı Yasanın 142/1-b maddesindeki cezanın üst sınırının aynı olduğu ancak dolandırıcılık suçuna ilişkin madde de hapis cezasının yanında para cezasına da hükmedilmesi gerektiği dikkate alınarak TCK’nun 142/1-b maddesine nazaran üst sınırı yönünden aynı Yasa’nın 157/1. maddesinin ağır olduğu gözetilerek işin incelenmesi Yargıtay Yüksek 15.Ceza Dairesi’nin görevine girdiği”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince 06.04.2016 gün ve 994-3127 sayı ile;
“Sanığın dolandırıcılık ve hırsızlık suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı kararının Yargıtay Ceza Daireleri işbölümünü düzenleyen II nolu bölümün, ortak hükümler başlığının 3. bendinde, ‘Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde, 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.’ hükmüne yer verilmiştir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen dolandırıcılık suçunun TCK’nın 157/1 maddesinde bir yıldan beş yıla kadar; hırsızlık suçunun cezası ise aynı kanunun 142/1-b maddesi uyarınca iki yıldan beş yıla, 18.06.2014 tarihinde 6545 sayılı Kanununun 62.maddesi ile eklenen h bendi uyarınca ise beş yıldan on yıla kadar hapis hapis cezasından ibaret ve tebliğname tarihinin de 02.07.2015 olduğu gözetildiğinde;
Mahkumiyet kararındaki nitelendirme ve Yargıtay Kanunu’nun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek 17. Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu”
Gerekçesiyle görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 17 ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6572 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi uyarınca hazırlanıp 02.02.2015 günü yürürlüğe giren ve 02.07.2015 olan tebliğname tarihine göre uygulanması gereken 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı iş bölümünün; “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” kısmının beşinci maddesinde;
“Ceza daireleri, yürürlük tarihinden önce kendisine gelip bozma veya başka nedenlerle daire dışına gönderdiği işlerden kendisine geri gelenlere bakar. Ancak; bu iş bölümüyle konusu bakımından başka daireye verilen ve bozma veya başka nedenlerle Yargıtay incelemesinden geçmiş bulunan dosyaların tekrar Yargıtay’a gelmesi hâlinde yeni işbölümüne göre görevli daire tarafından incelenir” hükmü getirilmiştir.
İncelemeye konu dosyada, mahalli mahkemece kurulan ilk hükmün, daire görevine giren diğer suçlarla birlikte Yargıtay 6. Ceza Dairesince incelenerek 05.06.2014 gün ve 3416-11401 sayı ile bozulmasına karar verildiği, tebliğname tarihinin 02.07.2015 olduğu ve söz konusu tarihte yürürlükte bulunan 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı işbölümünde dolandırıcılık suçuna ilişkin herhangi bir değişiklik yapılmadığı anlaşıldığından, hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 6. Ceza Dairesine aittir.

SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Dosyanın, Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.