Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2016/155 E. 2016/155 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2016/155
KARAR NO : 2016/155
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

2016/Bşk-155 2016/155 2012/22294

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 23. ve 16. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda sanıkların aynı suçtan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Hükmün sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.09.2013 tarihli tebliğnamesi ve 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’na 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen geçici 14. maddesi uyarınca hazırlanan ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 22.01.2015 gün ve 8 sayılı kararıyla kabul edilerek 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni işbölümü nedeniyle, Yargıtay 15. Ceza Dairesince verilen ve Daire Başkanı tarafından imzalanan 06.02.2015 gün ve 24064-6569 sayılı tevdi kararıyla dosyanın gönderildiği Yargıtay 23. Ceza Dairesince de 15.12.2015 gün ve 4482-8183 sayı ile;
“Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’nun 29.12.2011 gün ve 2011/Bşk-42-42 Esas-Karar sayılı kararında belirlendiği gibi; 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; ‘Daireler arasında işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir,’ hükmü yer almaktadır.
İddianamedeki sevk maddesi olarak güveni kötüye kullanma suçu gösterilmiş ise de, olayın anlatımı, yapılan nitelendirme ve kabule göre; sanıkların, hacizli olan ve kendilerine yediemin sıfatıyla teslim edilen suça konu mallar üzerine tasarrufta bulunduklarının iddia edildiği dikkate alınarak, eylemlerinin bir bütün halinde TCK’nın 289. maddesi kapsamında kaldığı anlaşılmakla,
İddianamedeki anlatım ve nitelendirmeye göre, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin 16. Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu”
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 16. Ceza Dairesince de 03.03.2016 gün ve 19-1352 sayı ile;
“Yargıtay 15. Ceza Dairesi 06.02.2015 tarih ve 2013/24064-6569 esas-karar sayılı ilamı ile Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun işbölümüne ilişkin 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı kararı gereğince dosyanın Yargıtay 23. Ceza Dairesine gönderildiği, Yargıtay 23. Ceza Dairesinin de 15.12.2015 tarih ve 2015/4482-8183 esas-karar sayılı ilamı ile incelenme görevinin Dairemiz görevine girdiğini belirtilerek görevsizlik kararı verdiği, Yargıtay Kanununun 14. maddesi hükmüne ve 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı kararındaki iş bölümüne göre, işin incelenmesi Yüksek 23. Ceza Dairesine ait olduğu”
Gerekçesiyle görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 23 ve 16. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14/3. maddesinin a bendi; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 gün ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesiyle; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiş,
Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen geçici 13. maddenin 5. fıkrasında; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmıştır.
Bu bakımdan Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin yürürlük tarihi olan 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından uygulanması mümkün olmayıp, uyuşmazlığın tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan iş hükümlerine ilişkin hükümler uyarınca çözümlenmesi gerekir.
03.09.2013 tarihli tebliğname itibarıyla ceza dairelerinin görevinin belirlenmesinde esas alınması gereken iddianamede eylemin; “Şüphelilerin birlikte hareket etmek suretiyle yediemin depolarına teslim edilen icralık araçları ve bankadan leasing ile alınan araçlar üzerinde maddi değeri yüksek bazı parçalarını sökerek bunları deponun arka kısmında bulunan brandalı kamyonet içerisinde sakladıkları, araç parçasına ihtiyacı olan şahıslara bu parçaları sattıkları, şüphelilerin soruşturmaya başlama tarihinden önceki tarihlerde depolarına teslim edilen …’ya ait hacizli 26 SH 008 plakalı Mercedes marka oto ve İbrahim Yüce adına kayıtlı 26 SC 565 plakalı beyaz renkli Opel Vektra araçlarından, araçların maddi değeri yüksek olan beyin, turbo, fincan, manifolt, elektrik aksamı vb. para edebilecek ve elden kolay çıkarılabilen parçalarını söktükleri, araçların bu halleri ile ihale edildikleri, şüphelilerin bu kapsamda olmak üzere, 08.12.2009 günü …’a ait işyerine Eskişehir 6. İcra Müdürlüğü tarafından hacizli 26 NY 282 plakalı Mercedes marka aracı götürdükleri, aracın şanzımanını ateşleme bobinlerini, şavtını, beyinlerini, fan davlumbazını, ateşleme bobin kapağını söktürdükleri, ertesi gün sökülen parçaların Ergün’e ait işyerinde bir süre kalmasını söyleyerek aracı çekici ile alarak yediemin depolarına geri götürdükleri, icra memuruna 10.12.2009 tarihli aracın şanzıman ve motor parçalarının eksik olduğuna dair haciz tutanağı tutturdukları, şüphelilerin …’ya ait olup haciz edilerek depolarına teslim edilen, 26 SP 724 plakalı aracın, kapılarını, beyin ve takoğraflarını, motor kısmından bir kısım parçalarını sökerek aldıkları, 26 SP 708 plakalı aracın, sağ ve sol kapılarının ve direksiyon kilitlerinin söküldüğü, motorun yarıya yakın parçalarını, takoğraf, teyp ve akülerini sökerek aldıkları, 26 SP 734 plakalı aracın şanzuman ve motor parçalarını, sağ kapısını, teyp ve aküsünü sökerek aldıkları, 26 TD 795 plakalı aracın ön panjur, radyatör, şanzuman sağ ve sol kapılarını, ön konsoldan bazı parçaları sökerek aldıkları, 26 SH 008 plakalı 2006 model Mercedes marka otonun arka konsol, arka tampon, dijital göstergeler ve teybi sökerek aldıkları, 26 SP 748 1988 model renault marka aracın sağ ve sol ön kapılarını, ön konsol ve beyinleri tamamen sökerek aldıkları, …” şeklinde anlatılması karşısında, sanıklar hakkında TCK’nun 289. maddesinde düzenlenen muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan kamu davası açıldığı kabul edilmelidir.
Buna göre hükmü temyizen inceleme görevi, Yargıtay 9. Ceza Dairesine ait ise de; 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanununa eklenen geçici 14. madde uyarınca yeniden oluşturulan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından kabul edilerek 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmî Gazetede yayımlanıp 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı işbölümü kararının Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevlerine ilişkin bölümünde; “Yeni kurulan dairelerin başkanları, üyeleri ve tetkik hakimlerinin belirlenmesi tarihinden itibaren on gün içinde 9. Ceza Dairesinin arşivinde bulunan ve TCK’nun 79 ve 80. maddeleri kapsamındaki suçlara ait dava dosyaları 18. Ceza Dairesine, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun ve 5253 sayılı Dernekler Kanunundan kaynaklanan işlere ait dava dosyaları 19. Ceza Dairesine, diğer işlere ait dava dosyaları ise 16. Ceza Dairesine” devredileceğinin belirtilmesi, temyize konu muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun “diğer işler” kapsamında olması, bu bağlamda Yargıtay 9. Ceza Dairesince bu işlerin Yargıtay 16. Ceza Dairesine devredildiğinin anlaşılması karşısında; temyiz incelemesinin Yargıtay 16. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 23. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olup yargılama konusu suçla ilgili temyiz incelemesinin Yargıtay 16. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 03.03.2016 gün ve 19-1352 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 16. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.