Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2015/70 E. 2015/381 K. 21.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2015/70
KARAR NO : 2015/381
KARAR TARİHİ : 21.05.2015

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 15 ve 2. Ceza
Mahkemesi : Asliye Ceza

Nitelikli hırsızlık, mala zarar verme ve kamu malına zarar verme suçlarından açılan ve birleştirilen kamu davalarının yapılan yargılaması neticesinde …Asliye Ceza Mahkemesince 31.05.2013 gün ve 168-291 sayı ile; sanıkların mala zarar verme suçundan beraatlerine, nitelikli hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçlarından ise mahkûmiyetlerine karar verilmiştir.
Hükmün sanık… ve sanık … müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 15. Ceza Dairesince 18.11.2013 gün ve 23609- 17660 sayı ile;
“Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Somut olayda, sanıkların birlikte hareket ederek, farklı tarihlerde, katılanlara ait arazilerde kurulu bulunan elektrik trafolarının çalışmasında kullanılan motor yağlarını yağ deposunun kapağını kırmak suretiyle içinde bulunan yağı boşaltarak çaldıktan sonra bunları kamyonculara satmak suretiyle menfaat sağladıkları, ayrıca elektrik dağıtım şirketine ait iki adet trafodan da aynı şekilde yağ çalındığı ve bu hırsızlık eylemi sırasında trafoların zarar görmesi nedeniyle mala zarar verme suçunun oluştuğu iddiasıyla açılan davada,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) ….. Elektrik Dağıtım Anonim Şirketine ait trafolardan hırsızlık sırasında sanıkların, yağ deposunun kapağının kırılması suretiyle mala zarar verdikleri iddia olunmuş olup, mala zarar verme suçunun kasten işlenen suç olması nedeniyle sanıkların hırsızlık amacı dışında trafoya ne şekilde zarar verdikleri, zararın miktarı, yağ alımı sırasında oluşacak zararın sanıklarca önceden öngörülüp öngörülemeyeceği, mahkemece mahallinde yapılacak keşif ve alınacak bilirkişi raporuyla saptandıktan sonra mala zarar verme suçunun unsurlarının bulunup bulunmadığının ve sanıkların hukuki durumlarının buna göre tayin ve takdiri gerekirken, katılan temsilcisinin; ‘trafolardan yağ boşaltılınca tekrar doldurulması imkânı olmayıp kullanılamaz hale geldiğinden değiştirildi, altmış bin lira zararımız oluştu’ şeklindeki beyanı ve kurumdan alınan buna ilişkin belge ile yetinilerek sanıkların atılı suçtan mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
2) Sanık Cevdet’in kovuşturma aşamasında müştekilerin hırsızlık eyleminden oluşan zararlarını karşılaması nedeniyle etkin pişmanlıktan dolayı cezalarında indirim uygulandığı halde, iştirak halinde birlikte suçu işledikleri kabul edilen diğer sanığın da etkin pişmanlığa itirazı olmadığı gibi, kararın gerekçesinde de delil olarak gösterilen sanıkların birbirlerine gönderdiği pusulalara göre ödemeden bilgisinin bulunması karşısında diğer sanık hakkında 168/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3) Sanık S.. İ.. hakkında kurulan mahkûmiyet hükmüne gerekçe gösterilen ve sanıkların cezaevinde suça konu eylemlerle ilgili birbirlerine gönderdikleri ifade edilen pusulaların içerikleri zapta geçirilip denetime olanak verilmesi açısından da dosya içerisinde bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
4)….Elektrik Dağıtım Anonim Şirketine ait iki trafoya zarar verdikleri iddiasıyla dava açıldığı halde, şirket yetkilisinin beyanına itibar edilmek suretiyle beş ayrı trafonun zarar gördüğü kabul edilerek hüküm kurulması,
5) Elektrik Dağıtım Anonim Şirketine karşı mala zarar verme suçundan açılan davada TCK’nın 151/1. maddesine göre cezalandırılmaları istendiği halde, ek savunma verilmeden 152/1-a maddesi gereğince cezalandırılmalarına karar verilmesi, …” isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan Cihanbeyli Asliye Ceza Mahkemesince 20.02.2014 tarih ve 383-64 sayı ile; sanıkların ilk hükümde olduğu gibi hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçlarından mahkûmiyetlerine ve haklarında etkin pişmanlık hükmünün uygulanmasına karar verilmiştir.
Bu hükmün de sanıklar ve müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 15. Ceza Dairesince 03.07.2014 gün ve 12662-13281 sayı ile;
“6545 sayılı Kanunun 31. maddesiyle 04.02.1983 tarih ve 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesinde yapılan değişikliğin 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanıp yürürlüğe girdiği dikkate alınarak söz konusu kanun değişikliğine göre; ‘ceza dairelerinde daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır, çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmüne yer verilmiştir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
20.02.2014 tarihli kararda sanıkların TCK’nun 142/1-e, 143/1, 168/2, 152/1-a, 62/1. maddeleri gereğince hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkûmiyetlerine karar verilmiş olmakla,
İncelenen dosya içeriğine göre; temyiz incelemesine konu suçlardan hırsızlık suçunun cezası TCK’nun 6545 sayılı kanunla değişik 142/1-e maddesinde üç yıldan yedi yıla kadar hapis; mala zarar verme suçunun cezası ise aynı kanunun 152/1. maddesi uyarınca bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasından ibaret olduğu gözetildiğinde;
Mahkûmiyet kararındaki nitelendirme ve Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin Yüksek 2. Ceza Dairesinin görevi dâhilinde olduğu, …”
Yargıtay 2. Ceza Dairesince de 12.02.2015 gün ve 28166-2579 sayı ile;
“Bozmadan önce verilen kararın Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 03.07.2014 gün ve 12666–13281 sayılı ilamı ile incelenip sonuçlandırılması ve tebliğnamenin de 6545 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenmiş bulunması nedeniyle işin incelenmesinin 15. Ceza Dairesine ait olduğu, …”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15 ve 2. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; nitelikli hırsızlık, mala zarar verme ve kamu malına zarar verme suçlarından açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde kurulan hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin tespitine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi uyarınca hazırlanıp 01.03.2013 günü yürürlüğe giren ve tebliğname tarihine göre uygulanması gereken 21.01.2013 tarih ve 2013/1 sayılı iş bölümünün; “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” kısmının birinci maddesinde;
“Bu iş bölümü, işbölümünün yürürlüğe girdiği tarih dâhil olmak üzere tebliğnamesi bu tarihten sonra düzenlenen işler için geçerli olacaktır” düzenlemesine yer verilmiş, ikinci maddesinde de; “istisnalar dışında bu iş bölümüne dayalı olarak dairelerce dosya devri yapılamayacağı gibi, her daire önceki işbölümü gereğince kendisine gelmiş olan işler ile daha önce kendisine gelmiş olmakla birlikte bozma veya herhangi bir nedenle daire dışına gönderdiği işlerden geri gelenlere bakmaya devam edecektir” hükmü getirilmiştir.
İncelemeye konu dosyada, yerel mahkemece kurulan ilk hükmün, Yargıtay 15. Ceza Dairesince incelenerek 18.11.2013 gün ve 23609-17660 sayı ile bozulmasına karar verildiği ve tebliğname tarihinin 26.08.2013 olduğu anlaşıldığından, hükmü temyizen inceleme görevi 15. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 2. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli bulunduğundan, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.

SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 03.07.2014 gün ve 12662-13281 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 21.05.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.