Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2015/326 E. 2015/637 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2015/326
KARAR NO : 2015/637
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Yargıtay Daireleri : 11 ve 8. Ceza Daireleri
Mahkemesi : .Ağır Ceza

Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 20.10.2010 gün ve 23963-1272 iddianamesi ile dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından 5237 sayılı TCK’nun 158/1-e, 35/2, 204/1, 43/1 ve 53/1 maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesince 27.03.2012 gün ve 416-155 sayı ile; sanığın dolandırıcılık suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, resmi evrakta sahtecilik suçundan TCK’nun 204/1, 43, 62 ve 53/1 maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Hükmün sanık müdafii tarafından yalnızca resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hüküm yönünden temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 31.03.2015 gün ve 7453-24364 sayı ile;
“2297 sayılı Yargıtay Yasası’nın 6110 sayılı Yasa ile değişik 14. maddesinde ‘Ceza Dairelerinde, Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde, dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.’ ve işbölümüne ilişkin 2015/8 nolu kararda ‘Daireler arasında işbölümünün belirlenmesinde, 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir.’ hükümleri yer almaktadır. Yasa, sevk maddelerine değil, iddianamedeki tavsife ağırlık tanımıştır. Bu nedenle Ceza Dairelerinin görevinde Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’nun yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere tavsif esas alınmalıdır.
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 20.10.2010 gün ve 2010/23963 Esas sayılı iddianamesi ile sanığın, katılanın işyerinde çalışmadığı halde haklarında hükmün açıklanamsının geri bırakılması kararı verilen diğer sanıkları çalışıyormuş gibi gösterip internet üzerinden işe giriş bildirgesi düzenleme şeklindeki eylemin 5237 sayılı TCK’nun 244/2-4. madde ve fıkralarında öngörülen ‘sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme’ suçu tavsif edilerek dava açılmıştır.
Bu itibarla, iddianamedeki anlatıma, temyizinin kapsamına, Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine ve 2015/8 nolu işbölümü kararına göre temyiz inceleme görevinin Yüksek 8. Ceza Dairesi’ne ait olduğu”
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 8. Ceza Dairesince de 05.11.2015 gün ve 8486-24123 sayı ile;
“…Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 20.10.2013 tarih ve 2010/23963 Esas; 2010/1272 sayılı iddianamesinde; ‘Şikayetçi F.. Y.. dilekçe vererek şüphelilerden H.. Y..’ın muhasebe işlerini yürüttüğünü haberi olmadan bir kısım şahısları kendi işyerinde işe girmiş gibi belge düzenleyip S.. B..na verdiğini ve suç işlediğini iddia ve şikayet etmiştir… Yukarıda sayılan deliller ve anlatımlardan şüpheli H.. Y..’ın şikayetçinin haberi olmadan ve işyerinde çalışmadan şikayetçinin işyerinde ise başlamış gibi işe giriş bildirgeleri düzenleyip internet üzerinden Sosyal Güvenlik Kurumuna gönderdiği…’ iddiası ile TCK’nun 204/1. maddesi uyarınca resmi belgede sahtecilik suçundan kamu davası açıldığı cihetle; Dairemizin görevli olduğu bilişim sistemindeki verileri bozma, değiştirme, erişilmez kılma ve engellemenin söz konusu olmadığı somut olayın, Yargıtay Yüksek 11. Ceza Dairesi’nin yerleşmiş içtihatlarında da belirtildiği üzere (22.04.2015 tarih ve 2013/6479 esas-2015/25660 karar, 19.10.2015 tarih ve 2013/21411 esas-2015/29824 karar vd) sahtecilik suçu kapsamında kaldığının anlaşılması karşısında; iddianamedeki sevk ve anlatıma, mahkemenin uygulamasına ve temyizin kapsamına göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 22.01.2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı kararına göre temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 11. Ceza Dairesine ait olduğu”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 11 ve 8. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; resmi belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucu verilen hükmün temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 6110 sayılı Kanununla değişik 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinin, tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan halinde “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.” hükmü yer almaktadır.
İncelenen dosyada davayı açan belge olan iddianamede sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddesine uyan resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğu kabul edilmiştir.
İddianamedeki sevk maddesi ile iddianame metni arasında bir uyumsuzluk bulunmaması ve sevk maddesinin bir yanılgı sonucu olarak değil, aksine hukuki değerlendirmeye dayalı olarak belirlenmiş olması nedenleriyle uyuşmazlığın buna göre çözümlenmesinde bir zorunluluk bulunmaktadır. Eylemin gerçekte hangi suçu oluşturacağı ise daha sonra yapılacak temyiz incelemesinin konusunu oluşturacaktır.
Bu itibarla, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 31.03.2015 gün ve 7453-24364 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 11. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 22.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.