Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2015/302 E. 2015/613 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2015/302
KARAR NO : 2015/613
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 6 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi : Asliye Ceza

Hırsızlık, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesi, Çubuk Asliye Ceza Mahkemesince 08.07.2008 gün ve 54-233 sayı ile sanığın hırsızlık suçundan iki yıl altı ay, mala zarar verme suçundan altı ay ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan ise sekiz ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Hükümlerin sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 10.02.2014 gün ve 17051-1592 sayı ile;
“I-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın adli sicil kaydına göre, suç tarihinden sonra kesinleşen hükümlülüğün tekerrür uygulamasına esas alınamayacağı gözetilmeden, Ankara 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 28.03.2005 gün ve 2005/227 esas, 2005/229 karar sayılı ilamı yerine, Ankara 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.05.2006 gün ve 2005/95 esas, 2006/203 karar sayılı ilamının tekerrüre esas alınması,
2-Sanığın TCK’nun 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına, karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık D.. K..’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden tekerrür ve sanık hakkında TCK’nun 53. maddesine ilişkin bölümlerin çıkartılarak yerine, ‘5237 sayılı TCK’nun 58/6-7. maddesi gereğince, sanık hakkında hükmolunan cezanın, Ankara 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 28.03.2005 gün ve 2005/227 esas, 2005/229 karar sayılı ilamı uyarınca, bu ilamdaki suçuna ilişkin önceki hükümlülüğü nedeni ile mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, infazdan sonra sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına’ ve ‘Sanığın, TCK’nun 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına’ cümleleri yazılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün düzeltilerek onanmasına,
II-Sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükmün temyiz incelenmesine gelince;
Sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından açılmış bir kamu davası bulunmadığı halde ek savunma hakkı verilip dava konusu dışına çıkılarak, yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 225/1. maddesine aykırı davranılması” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Çubuk Ceza Mahkemesince 19.03.2015 gün ve 87-346 sayı ile, sanığın mala zarar verme suçundan beş ay hapis ve konut dokunulmazlığını bozma suçundan 6 ay 20 gün hapis cezasıyla mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Bu hükmün de sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesince 09.10.2015 gün ve 6694-43515 sayı ile;
“Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı iş bölümüne ilişkin kararında ‘Ceza Daireleri yürürlük tarihinden önce kendisine gelip bozma veya başka nedenle daire dışına gönderdiği işlerden kendisine geri gelenlere bakar. Ancak; bu iş bölümüyle konusu bakımından başka daireye verilen ve bozma veya başka nedenle Yargıtay incelemesinden geçmiş bulunan dosyaların tekrar Yargıtay’a gelmesi halinde yeni iş bölümüne göre görevli daire tarafından incelenir’ şeklinde düzenlemeye yer verildiği, konunun hırsızlık suçu olması nedeniyle dosyanın Dairemiz tarafından incelenerek kısmen bozma kararı verildiği, anılan iş bölümü ile hırsızlık suçlarına ilişkin dosyaların, dairemiz tarafından konu bakımından görevli diğer dairelere devredildiği anlaşıldığından, hükümdeki nitelendirmeye ve uygulama maddelerine, temyizin kapsamına, tebliğname tarihine ve Yargıtay Kanununun 14. maddesine göre; işin incelenmesi Yüksek 15. Ceza Dairesinin görevine girdiği “
Yargıtay 15. Ceza Dairesince de 02.11.2015 gün ve 14349-30643 sayı ile;
“Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararının Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümünü düzenleyen II nolu bölümün, ortak hükümler başlığının 5. Bendinde, ‘Ceza Daireleri yürürlük tarihinden önce kendisine gelip bozma veya başka nedenlerle daire dışına gönderdiği işlerden kendisine geri gelenlere bakar’…hükmüne yer verilmiştir.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Çubuk Asliye Mahkemesi’nin 2006/54 Esas-2008/233 Karar sayılı 08.07.2008 tarihli kararı ile konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından sanık hakkında 10.02.2014 tarihinde verilen hüküm, Yargıtay 6. Ceza Dairesi’nin 10.02.2014 tarih, 2011/17051 Esas-2014/1592 Karar sayılı kararı ile bozularak mahalline gönderilmiştir.
Açıklanan nedenlerle Yargıtay Kanunu’nun Değişik 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı gereğince temyiz incelemesi Yüksek 6. Ceza Dairesi’nin görevi dahilinde olduğu”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 6 ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından açılan kamu davasının yargılaması neticesi kurulan hükmün temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin tespitine ilişkindir.
İlkeleri Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 13.11.2014 tarih ve 245-281 sayılı kararı başta olmak üzere birçok kararında açıklandığı üzere; Yargıtay Ceza Daireleri arasındaki görev ilişkisi, adli yargı ilk derece mahkemeleri arasında varolup, kamu düzenine ilişkin bulunan görev ilişkisi niteliğinde değil, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6545 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinde yer alan “hukuk daireleri ile ceza daireleri kendi aralarında işbölümü esasına göre çalışır” şeklindeki düzenlemeden de anlaşılacağı üzere idari nitelikte işbölümü ilişkisidir. Dairelerin bakacağı işler işbölümü ilişkisine ait ilkeler ile işbölümündeki hükümlerin hangi tarihten itibaren geçerli olacağını belirlemek Yargıtay’ın ilgili kurullarına aittir.
Bu bakımdan, Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin yürürlük tarihi olan 28.06.2014 tarihinden önce tanzim olunan tebliğnameler açısından uygulanması mümkün olmayıp, uyuşmazlığın tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan işbölümüne ilişkin hükümler uyarınca çözümlenmesi gerekmektedir.
Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 6110 sayılı Kanunla değişik 14/3. maddesinin (a) bendi; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesi ile; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiş,
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen Geçici 13/5. maddesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmış, madde gerekçesinde de; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümünün onaylanmasına dair kararı Resmî Gazetede yayımlanıp yürürlüğe girinceye kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki işbölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunacaktır” açıklamasına yer verilmiştir.
6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanununa eklenen Geçici 14. madde uyarınca yeniden oluşturulan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından kabul edilerek 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmî Gazetede yayımlanıp 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı işbölümü kararının “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” bölümünde de; “ceza daireleri yürürlük tarihinden önce esasına kayıtlı olan işleri kendisi sonuçlandırır. Ancak bu işbölümüyle konusu bakımından dairesi değiştirilen dava dosyaları daha sonra her dairenin başkanları, üyeleri ve tetkik hakimlerinin belirlenmesi tarihinden itibaren on gün içerisinde mevcut halleriyle ilgili daireye gönderilir. Ceza daireleri yürürlük tarihinden önce kendisine gelip bozma veya başka nedenlerle daire dışına gönderdiği işlerden kendisine geri gelenlere bakar. Ancak bu işbölümüyle konusu bakımından başka daireye verilen ve bozma veya başka nedenlerle Yargıtay incelemesinden geçmiş bulunan dosyaların tekrar Yargıtay’a gelmesi halinde yeni işbölümüne göre görevli daire tarafından incelenir” düzenlemesi kabul edilmiş, aynı işbölümünün 6. Ceza Dairesine ilişkin bölümünde de; “6. Ceza Dairesinin arşivinde bulunan TCK’nın 141 ilâ 147, 160 ve 165. maddeleri kapsamındaki suçlara ait dava dosyaları, yeni kurulan dairelerin başkanları, üyeleri ve tetkik hakimlerinin belirlenmesinden itibaren on gün içinde işbölümü değişikliği nedeniyle 17 ve 22. Ceza Dairelerine 1/2 oranında devredilir” şeklindeki düzenlemelere yer verilmiştir.
İncelemeye konu dosyada yerel mahkemece kurulan önceki hükmün sanık müdafiinin temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesince incelenerek 20.02.2014 gün ve 24491-2609 sayı ile bozulmasına karar verildiği ve dosyanın 19.01.2015 gün ve 8 sayılı işbölümü kararının yürürlüğe girdiği tarihte anılan dairenin arşivinde bulunmayıp, bu işbölümünün 02.02.2015 olan yürürlük tarihinden sonra 08.09.2015 tarihli tebliğname ile Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderildiği ve anılan işbölümü kararıyla mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarına ilişkin bir değişiklik de deyapılmadığı hususları birlikte göz önünde bulundurulduğunda hükmü temyizen inceleme görevi, Yargıtay 6. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli bulunduğundan, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin görevsizlik kararlarının kaldırılmasına, dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 09.10.2015 gün ve 6694-43515 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 22.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.