Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2015/291 E. 2015/602 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2015/291
KARAR NO : 2015/602
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 15 ve 3. Ceza Daireleri
Mahkemesi : SİNCAN 3. Asliye Ceza

Sanıklar hakkında TCK’nun 106/1-1. cümle, 86/2, 86/1, 151/1 ve 125/1. maddeleri uyarınca açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, sanık …. hakkında kasten yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanıklar … ve …. ise aynı kanunun 106/1-1. cümle, 125/1, 151/1, 86/2. maddeleri uyarınca mahkumiyetlerine karar verilmiş,
Hükmün sanıklar Hamdi ve Nihat müdafii ile sanık Adem tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.02.2014 tarihli tebliğnamesiyle dosyanın gönderildiği Yargıtay Yargıtay 15. Ceza Dairesince 04.03.2015 gün ve 2875-21909 sayı ile;
“Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 29.12.2011 tarih ve 2011/Bşk-42-42 Esas-Karar sayılı kararında belirlendiği gibi 2797 Sayılı Yargıtay Kanunun 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; ‘Daireler arasında işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir,’ (b) bendinde de; ‘Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmüne yer verilmiştir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır, hükmünü amirdir.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen mala zarar verme suçunun cezası, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nun 151/1. maddesinde dört aydan üç yıla kadar hapis; kasten yaralama suçunun cezası ise aynı kanunun 86/1. maddesi uyarınca bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasından ibaret olduğu gözetildiğinde;
İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye göre, Yargıtay Kanununun değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek 3. Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 3. Ceza Dairesince 13.10.2015 gün ve 10476-28143 sayı ile;
“Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 04.03.2015 tarih 2014/2875 Esas – 2015/21909 Karar sayılı Kararı ile dosya Dairemize gönderilmiş ise de; Sanık A.. E.. hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı itiraz mercinin kararı üzerine kesinleştiği ve bu karara yönelik temyiz talebi olmadığından bu karar temyiz incelemesi dışında bırakılmakla; temyizin kapsamına, tebliğname tarihine ve Yargıtay 1. Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı Kararına göre, işin incelenmesi Yargıtay Kanununun 14. maddesi gereğince Yargıtay 15. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15. ve 3. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Sanıklar hakkında açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda sanık Adem hakkında kasten yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu karara karşı sanık tarafından yapılan itirazın reddedildiği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği, sanıklar Hamdi ve Nihat hakkında TCK’nun 106/1-1. cümle, 125/1, 151/1 ve 86/2 maddeleri uyarınca kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelemesine tâbi olduğu anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Kanunun, 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinin tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan halinde yer alan;
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmü yer almaktadır.
Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Temyiz incelemesine konu olan suçların tebliğname tarihindeki yaptırım miktarları nazara alınarak yapılan değerlendirmede mala zarar verme suçunun müeyyidesi daha ağır olduğundan, temyiz incelemesinin 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca bu suça ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 15. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 3. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olduğundan Yargıtay 15. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1-Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 04.03.2015 gün ve 2875-21909 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 22.12.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.