Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2015/286 E. 2015/597 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2015/286
KARAR NO : 2015/597
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 15 ve 8. Ceza Daireleri
Mahkemesi : . Ağır Ceza
.
…. Cumhuriyet Başsavcılığının 02.07.2009 gün ve 15135-869 ile 05.07.2010 gün ve 16608-864 sayılı iddianameleri ile dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı TCK’nun 158/1-f ve 53 maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda….4. Ağır Ceza Mahkemesince 29.04.2011 gün ve 247-150 sayı ile; sanıklar …. ….. beraatine, sanıklar …. sistemi engelleme, bozma verileri yok etme veya değiştirme suçundan 5237 sayılı TCK’nun 244/4, 43/1, 52/2-4 ve 53/1 maddeleri uyarınca cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
Hükmün sanık…. ve müdafii, sanık…ve katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 15. Ceza Dairesince 30.09.2014 gün ve 11924-15759 sayı ile;
“6545 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle, 04.02.1983 tarih ve 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesinde yapılan değişikliğin, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak ve söz konusu Kanun değişikliğine göre, ‘Ceza dairelerinde, daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde; mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkumiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır, çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmüne yer verilmiştir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
29.04.2011 tarihli kararda sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 244/4. maddesi gereğince sistemi engelleme, bozma verileri yok etme veya değiştirme suçundan mahkumiyetlerine ve beraatlerine karar verilmiş olmakla,
İncelenen dosya içeriğine göre; temyiz incelemesine konu suçlardan sistemi engelleme, bozma verileri yok etme veya değiştirme suçunun cezası, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 244/4. maddesinde iki yıldan altı yıla kadar hapis; dolandırıcılık suçunun cezası ise aynı Kanun’un 158/1-f. maddesi uyarınca üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasından ibaret olduğu gözetildiğinde;
Mahkumiyet kararındaki nitelendirme ve iddianamedeki anlatıma göre Yargıtay Kanunu’nun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek 8. Ceza Dairesi’nin görevi dahilinde olduğu..”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 8. Ceza Dairesince 05.10.2015 gün ve 30617-22095 sayı ile;
“İddianamedeki anlatıma, sanıklar hakkında TCK’nun 158/1-f maddesi uyarınca dava açılmış bulunmasına, temyizin kapsamına, tebliğname tarihine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 22.01.2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı kararının Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümlerinin 3 nolu fıkrası uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu” Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15. ve 8. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinin üçüncü fıkrasının a bendi; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açan belgedeki nitelendirme esas alınır, açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesi ile; “daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiş,
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen Geçici 13/5. maddesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmış, madde gerekçesinde de; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümünün onaylanmasına ilişkin kararı Resmi Gazetede yayımlanıp yürürlüğe girinceye kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki işbölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunacaktır” açıklamasına yer verilmiştir.
6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanununa eklenen Geçici 14. madde uyarınca yeniden oluşturulan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından kabul edilerek 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmi Gazetede yayımlanıp 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı işbölümü kararının “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” başlıklı bölümünde de; “Daireler arasında iş bölümünün belirlenmesinde 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgelerdeki nitelendirme esas alınır” hükmü kabul edilmiştir.
Öte yandan, ilkeleri Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 13.11.2014 gün ve 245-281 sayılı kararı başta olmak üzere birçok kararında açıklandığı üzere; Yargıtay Daireleri arasındaki görev ilişkisi adli yargı ilk derece mahkemeleri arasında varolan ve kamu düzenine ilişkin bulunan görev ilişkisi niteliğinde olmayıp, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6545 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinde yer alan “hukuk daireleri ile ceza daireleri kendi aralarında işbölümü esasına göre çalışır” şeklindeki düzenlemeden de anlaşılacağı üzere idari nitelikte işbölümü ilişkisidir. Dairelerin bakacağı işler, işbölümü ilişkisine ait ilkeler ile işbölümündeki hükümlerin hangi tarihten itibaren geçerli olacağını belirlemek Yargıtay’ın ilgili kurullarına aittir.
Bu bakımdan 2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin 28.06.2014 tarihinden önce tanzim edilen tebliğnameler bakımından uygulanması mümkün olmayıp uyuşmazlığın tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan işbölümüne ilişkin hükümler uyarınca çözümlenmesi gerekmektedir.
Buna göre;
15.04.2013 günlü tebliğname tarihi itibarıyla ceza dairelerinin görevinin belirlenmesinde esas alınması gereken iddianamelerde eylemin; “…… ve S…18.04.2008 tarihinde … …..kurdukları; …. 15.10.2008 tarihinde hissesini … sattığı, … da 26.02.2009 tarihinde hissesini….sattığı, ancak şirketin işlemlerini fiilen yürütmeye devam ettiği;
… 03.02.2009 tarihinde müşteki bankadan internet şifresi ve post cihazı aldığı ve işyerinde şirketin ortakları…ve … çalışmaya devam ettiği;
…..adresindeki işyerinde 02.03.2009 tarihinde bir kişinin kredi kartı kullanarak 600 Liralık satış yapıldığı ve aynı gün işlemin iptal edildiği, bankaca iptal işlemi nedeniyle 600 Liranın şirket hesabına yatırıldığı ve şüphelilerin böylece bir gün sonra gerçekleştirecekleri kredi kartı işlemlerinin yapılmasını denedikleri;
03.03.2009 tarihinde şüphelilerden …. Banka ait … numaralı, …… numaralı, … …numaralı, ….. numaralı, … numaralı, ……ve …ın da…0 numaralı kredi kartlarını … verdikleri;
……. numaralı, …’nun da annesi ….ya ait … ve eşi…adına kayıtlı…..numaralı kredi kartlarını …verdikleri;
O gün saat 09.34 ile 18.22 arasında bu krede kartları kullanılarak şirkete ait işyerinde şüpheliler ….tarafından çeşitli alış-verişler yapıldığı, alış-verişlerin kısa bir süre sonra iptal edildiği,
Yapılan alış-verişlerden dolayı şirket hesabına yatan paralardan 15.000 Lirasının şirketin …. Adana Şubesi’ndeki … numaralı hesabına, 15.000 Lirasının şirketin….ı Atatürk Bulvarı Şubesi’nin 819868 numaralı hesabına, 53.000 Lirasının … adına kayıtlı Garanti Bankası ….numaralı hesabına aktarıldığı;
…. ve …böylece diğer şüphelilere ait kredi kartlarını kullanarak yaptırdıkları alış-verişlerden elde edilen parayı hesaplarına aktarmış oldukları,
Bankanın alış-verişlerin iptali nedeniyle diğer şüphelilerin banka hesaplarına iptal edilen alış-veriş miktarı tutarı kadar parayı yatırdığı;
Ancak ….. iptal edilen alış-verişler nedeniyle bankanın kredi kartı sahiplerinin hesaplarına yatırdığı yukarıda belirtilen miktardaki parayı bankaya iade etmedikleri ve eylemlerinin hukuki boyutu olmakla birlikte aynı zamanda yukarıdaki suçu oluşturduğu ve diğer şüphelilerinde kredi kartların bu şüphelilere vererek suça katıldıkları…” ve “Şüpheli… Müşteki Bankadan almış olduğu ….nolu kredi kartını kendi isteği ile haklarında dava açılmış olan şüphelilere vermiş, şüpheliler bu kartı kullanarak önce satış yapılmış gibi işlem yapıp ardından iade prosedürü uygulamak suretiyle sistemdeki boşluktan yararlanarak haksız kazanç elde etmişlerdir. Şüpheli tarafından bu işleme bilerek göz yumulduğundan şüpheli bakımından da nitelikli dolandırıcılık suçu oluşmuştur” şeklinde anlatılması karşısında, sanıklar hakkında TCK’nun 158/1-f maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçundan kamu davası açıldığı kabul edilmelidir. Buna göre hükmü temyizen inceleme görevi ise Yargıtay 15. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 15. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 30.09.2014 gün ve 11924-15759 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 22.12.1015 günü oybirliğiyle karar verildi.