Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2015/282 E. 2015/593 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2015/282
KARAR NO : 2015/593
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 15 ve 21. Ceza
Mahkemesi : MARDİN 2. Ağır Ceza

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde …. Ağır Ceza Mahkemesince 17.06.2008 gün ve 56-204 sayı ile; sanık …. atılı suçlardan beraatine; sanıklar … ve …. ise mahkûmiyetlerine karar verilmiştir.
Sanıklar müdafii ve katılan vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 11. Ceza Dairesince 19.07.2011 gün ve 12704-13802 sayı ile; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümüne ilişkin 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı gereği dosya Yargıtay 15. Ceza Dairesine devredilmiş, Yargıtay 15. Ceza Dairesi de 20.03.2013 gün ve 20652-5119 sayı ile;
“Sanık … suç tarihinde … köylere hizmet görütürme birliği başkanlığında birlik saymanı olarak görev yaptığı, 21.02.2008 tarihli Birlik Başkanı …adına düzenlenmiş ….İş Bankası Şubesine 178.425,00 YTL meblağlı paranın sanık … bu bankadaki hesabına aktarılmasına ilişkin EFT emrini içeren belgeyi düzenlediğinin iddia edilmesi karşısında; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 204/2. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı anlaşılmakla Yargıtay Kanununun değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek 11. Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 11. Ceza Dairesince 16.02.2015 gün ve 11652-14519 sayı ile; Yargıtay Birinci Başkanlar Kurulunun işbölümüne ilişkin 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı gereği dosya bu kez Yargıtay 21. Ceza Dairesine devredilmiş,
Yargıtay 21. Ceza Dairesi de 06.10.2015 gün ve 2391-3527 sayı ile;
“Sanıklar hakkında düzenlenen 01.04.2008 tarihli iddianame ile; suç tarihinde S.. K.. Köylere Hizmet Götürme Birliği Başkanlığı’nda geçici birlik saymanı olarak görev yapan sanık … 21.02.2008 tarihli Birlik başkanı …… adına düzenlenmiş, Bismil İş Bankası Şubesine 178.425,00 TL’nin aktarılması talebini içeren suça konu belgeyi düzenlediğinin iddia edilmesi karşısında; suça konu belgenin sanığın görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu bir belge niteliği taşımadığı anlaşıldığından Yargıtay Yüksek 15. Ceza Dairesinin, anılan eylemin 5237 sayılı TCK’nun 204/2. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı görüşüne iştirak edilmemiştir.
İddianamedeki sevk ve tavsife, temyizin kapsamına, Başkanlar Kurulu kararları ve Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15 ve 21. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucu verilen hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 6110 sayılı Kanununla değişik 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinin, tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan halinde “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.” hükmü yer almaktadır.
Öte yandan Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı uygulamalarına göre, çeşitli suçlardan açılan davalardan en ağırı belirlenirken, hapis cezasının üst sınırı fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırlarının eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır.
İncelenen dosyada davayı açan belge olan iddianamede sanıkların eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 158/1-e-f maddesine uyan nitelikli dolandırıcılık ve 204/1. maddesine uyan resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğu, resmi belgede sahtecilik suçu bakımından düzenlenen sahte resmi belgenin kamu görevlisinin görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu bir belge olmadığı, asıl görevli yerine sahte imza ile oluşturulduğu kabul edilmiştir.
İddianamedeki sevk maddesi ile iddianame metni arasında bir uyumsuzluk bulunmaması ve sevk maddesinin bir yanılgı sonucu olarak değil, aksine hukuki değerlendirmeye dayalı olarak belirlenmiş olması nedenleriyle uyuşmazlığın buna göre çözümlenmesinde bir zorunluluk bulunmaktadır. Eylemin gerçekte hangi suçları oluşturacağı ise daha sonra yapılacak temyiz incelemesinin konusunu oluşturacaktır.
Buna göre; temyiz incelemesine konu olan suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri de gösterilen nitelikli dolandırıcılık suçunun cezası 5237 sayılı TCK’nun 158/1-e-f maddesinde üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve adli para cezası, resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı ise aynı kanunun 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis olup, nitelikli dolandırıcılık suçunun müeyyidesi, resmi belgede sahtecilik suçunun cezasından fazla olduğundan, hükmü temyizen inceleme görevi, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesine istinaden hazırlanan işbölümü kararı uyarınca Yargıtay 15. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 21. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 20.03.2013 gün ve 20652-5119 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 22.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.