Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2015/210 E. 2015/521 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2015/210
KARAR NO : 2015/521
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 15 ve 21. Ceza Daireleri
Mahkemesi : Ağır Ceza

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıklar …. ve ….’ın 5237 sayılı TCK’nun 204 ve 158/1-e maddeleri, sanık …’nın aynı kanunun 204/2 ve 158/1-e maddeleri gereğince cezalandırılmaları talebiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda sanıklar …..’ın beraatlerine, sanık B.. S..’nın ise 5237 sayılı TCK’nun 204/1, 43, 211 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis, 159, 43 ve 62. maddeleri uyarıncada 6 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 5 ve 14. fıkraları uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir.
Sanıklar müdafiinin, sanık B.. S.. hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına ilişkin itiraz dilekçesinde, beraat eden sanıklar yönünden de vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yönelik temyiz talebinde bulunması üzerine itiraz mercii Gaziantep 1. Ağır Ceza Mahkemesince 06.06.2008 gün ve 2008/514 sayı ile;
“…zararın giderilmemiş olması ve itiraz dilekçesinde belirtildiği üzere vekalet ücretine hükmedilmemesi hususundaki talebin temyiz talebi olarak değerlendirilerek dosyanın Yargıtay denetimine sunulmak üzere Gaziantep 3. Ağır Ceza Mahkemesine iadesine, …” karar verilmiştir.
2797 Yargıtay Kanunu’nun 6110 sayılı Kanun’la değişik 14. maddesi uyarınca hazırlanan ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 gün ve 1 sayılı kararıyla kabul edilerek 01.07.2011 tarihinde yürürlüğe giren işbölümü nedeniyle Yargıtay 11. Ceza Dairesince verilen ve Daire Başkanı tarafından imzalanan 19.07.2011 gün ve 11249-13215 sayılı tevdii kararıyla dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince 14.03.2013 gün ve 20066-4743 sayı ile;
“Sanık B.. S.. hakkında düzenlenen 19.10.2007 tarihli iddianamedeki sevk maddeleri ile nitelendirmeye ve temyiz kapsamına göre, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin Yüksek 11. Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu, …”
6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanununa eklenen geçici 14. madde uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından kabul edilerek, 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 8 sayılı işbölümü kararı nedeniyle, Yargıtay 11. Ceza Dairesince verilen ve Daire Başkanı tarafından imzalanan 16.02.2015 gün ve 8378-13628 sayılı tevdii kararıyla dosyanın gönderildiği Yargıtay 21. Ceza Dairesince 02.07.2015 gün ve 1502-2657 sayı ile;
“Sanıklar hakkında düzenlenen 10.08.2007 ve 19.10.2007 tarihli iddianameler ile TCK’nun 204/1 ve 158/1-e maddelerinden kamu davası açıldığı, sanıklar … hakkında söz konusu suçlardan beraat kararı verildiği, B.. S.. hakkında ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanıklar müdafiinin beraat kararı verilmesine rağmen vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasını ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararını temyiz ettiği anlaşılmakla, 2297 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesinde yer alan ‘Ceza Dairelerinin görevlerinin tayininde davadaki tavsif esas alınır. Muhtelif suçlara ait davaların en ağırını incelemeye yetkili daire görevlidir.’ hükmü de gözetilerek;
İddianamedeki sevk ve tavsife, temyizin kapsamına, Başkanlar Kurulu kararları ve Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu, …”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15 ve 21. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi;
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” şeklinde iken, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 18.06.2014 tarih ve 6545 sayılı Kanunun 31. maddesiyle;
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” şeklinde değiştirilmiştir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen geçici 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunca hazırlanıp 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı iş bölümü kararının “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” başlıklı bölümünde; “Daireler arasında iş bölümünün belirlenmesinde, 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkumiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgeledeki nitelendirme esas alınır” hükmü getirilmiştir.
Diğer yandan Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, temyiz incelemesine konu olan suçların yaptırım miktarlarında suç tarihinden sonra tebliğname tarihine kadar yapılan değişiklikler dikkate alınıp tebliğname tarihindeki yaptırım miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesi belirlenmeli, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı belirlenirken de, suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırlarının eşit olması halinde alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Tebliğnamenin 05.07.2010 tarihinde düzenlendiği ve sanık B.. S.. hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına yönelik istemle ilgili mahallinde bir karar verilmediği nazara alındığında; incelemeye konu suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen; nitelikli dolandırıcılık suçunun yaptırımı 5237 sayılı TCK’nun 158/1-e maddesi uyarınca üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve adli para cezası, resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı aynı Kanunun 204/1. maddesi uyarınca iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası, 204/2. maddesine göre ise üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası olup, TCK’nun 204/2. maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı daha ağır olduğundan, temyiz incelemesinin 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca bu suça ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 21. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli bulunduğundan, Yargıtay 21. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 21. Ceza Dairesinin 02.07.2015 gün ve 1502-2657 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 21. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 22.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.