Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2015/209 E. 2015/520 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2015/209
KARAR NO : 2015/520
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 4 ve 6. Ceza Daireleri
Mahkemesi : Asliye Ceza

Hırsızlığa teşebbüs, tehdit ve 6136 sayılı Kanuna muhalafet suçlarından cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, sanığın aynı suçlardan mahkûmiyetine ilişkin, …Asliye Ceza Mahkemesince verilen 17.05.2013 gün ve 97-253 sayılı hükmün o yer Cumhuriyet savcısı ve sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 13. Ceza Dairesince 17.09.2014 gün ve 26554-25942 sayı ile;
“İddianamedeki nitelendirmeye, sevke, temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 24.01.2014 gün ve 2014/1 sayılı kararına göre, işin incelenmesi Yüksek 4. Ceza Dairesinin görevine girdiği”,
Yargıtay 4. Ceza Dairesince 02.03.2015 gün ve 41121-22716 sayı ile;
“İddianamede açıklanan eyleme, Yargıtay Kanununun 14. maddesine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun kararına ve temyizin kapsamına göre, işin incelenmesi Yüksek 6. Ceza Dairesi’nin görevine girdiği”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 6. Ceza Dairesince de 18.06.2015 gün ve 1122-41137 sayı ile;
“İddianamedeki nitelendirmeye, sevk ve uygulama maddelerine, temyizin kapsamına, tebliğname tarihine ve Yargıtay Kanununun 14. maddesi ile Yargıtay Genel Kurulu kararına göre, işin incelenmesi Yüksek 4. Ceza Dairesinin görevine girdiği”
Gerekçeleriyle görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 4 ve 6. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; hırsızlık suçuna teşebbüs, tehdit ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından açılan kamu davasının yargılaması neticesi kurulan hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin tespitine ilişkindir.
Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 6110 sayılı Kanunla değişik 14/3. maddesinin (a) bendi; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesi ile; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiş,
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen Geçici 13/5. maddesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmış, madde gerekçesinde de; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümünün onaylanmasına dair kararı Resmî Gazetede yayımlanıp yürürlüğe girinceye kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki işbölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunacaktır” açıklamasına yer verilmiştir.
6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanununa eklenen Geçici 14. madde uyarınca yeniden oluşturulan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından kabul edilerek 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmî Gazetede yayımlanıp 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı işbölümü kararının “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” bölümünde de; “Daireler arasında iş bölümünün belirlenmesinde 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgelerdeki nitelendirme esas alınır” hükmü kabul edilmiştir.
İlkeleri Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 13.11.2014 tarih ve 245-281 sayılı kararı başta olmak üzere birçok kararında açıklandığı üzere; Yargıtay Ceza Daireleri arasındaki görev ilişkisi, adli yargı ilk derece mahkemeleri arasında varolup, kamu düzenine ilişkin bulunan görev ilişkisi niteliğinde değil, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6545 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinde yer alan “hukuk daireleri ile ceza daireleri kendi aralarında işbölümü esasına göre çalışır” şeklindeki düzenlemeden de anlaşılacağı üzere idari nitelikte işbölümü ilişkisidir. Dairelerin bakacağı işler işbölümü ilişkisine ait ilkeler ile işbölümündeki hükümlerin hangi tarihten itibaren geçerli olacağını belirlemek Yargıtay’ın ilgili kurullarına aittir.
Bu bakımdan, Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin yürürlük tarihi olan 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından uygulanması mümkün olmayıp, uyuşmazlığın tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan işbölümüne ilişkin hükümler uyarınca çözümlenmesi gerekmektedir.
Öte yandan Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, temyiz incelemesine konu olan suçların yaptırım miktarlarında suç tarihinden sonra tebliğname tarihine kadar yapılan değişiklikler dikkate alınıp tebliğname tarihindeki yaptırım miktarları göz önünde bulundurularak görevli ceza dairesi belirlenmeli, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı belirlenirken de, suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde nazara alınmalıdır.
Buna göre;
27.06.2014 olan tebliğname tarihinde ceza dairelerinin görevlerinin belirlenmesinde esas alınması gereken iddianamede, hırsızlık suçuna teşebbüs ve tehdit suçlarının sevk maddesi olarak 5237 sayılı TCK’nun 106/1-2 ve 141/1. maddeleri gösterilmiş ise de eylem; “…müştekinin bekçiliğini yaptığı inşaat şantiyesi açık alanında bulunan inşaat demirlerini topladığı sırada müştekinin kendisini görmesi üzerine, kriminal ekspertiz raporuna göre 6136 SK uyarınca yasak niteliği haiz olduğu anlaşılan bıçağı cebinden çıkartıp sustasını açarak müştekiye tehdit amaçlı gösterdiği, müştekinin polis çağıracağını söylemesi üzerine aldığı demirleri bırakıp gittiği…” şeklinde anlatılmıştır.
2797 sayılı Kanunun, 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinin tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan halinde yer alan; “Ceza dairelerinde; Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir” şeklindeki düzenleme gözetildiğinde, iddianamedeki anlatım içeriğinden sanık hakkında TCK’nun 149/1-a maddesinde düzenlenen nitelikli yağma suçundan kamu davası açıldığı kabul edilmelidir.
Nitelikli yağma suçunun cezası 5237 sayılı TCK’nun 149/1-a maddesi uyarınca on yıldan onbeş yıla kadar hapis; hırsızlık suçunun cezası aynı kanunun 141/1. maddesi uyarınca bir yıldan üç yıla kadar hapis; silahla tehdit suçunun cezası yine aynı kanunun 106/2-a maddesi uyarınca iki yıldan beş yıla kadar hapis, yasak nitelikte bıçak taşıma suçunun cezası ise 6136 sayılı Kanunun 15/1. maddesi uyarınca altı ay dan bir yıla kadar hapis ve adli para cezası olup, nitelikli yağma suçunun yaptırımı daha ağır olduğundan, hükmü temyizen inceleme görevi, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesine istinaden hazırlanan ve 27.06.2014 olan tebliğname tarihi itibariyle uygulanması gereken 24.01.2014 gün ve 2014/1 sayılı işbölümü kararı uyarınca yağma suçlarını incelemekle görevli Yargıtay 6. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 4. Ceza Dairesi tarafından verilen görevsizlik kararı isabetli olup, yargılama konusu suçla ilgili temyiz incelemesinin Yargıtay 6. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 6. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 18.06.2015 gün ve 1122-41137 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 22.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.